Derinleşen krizle alım gücü düşen halk, artık derdini sokakta haykırıyor. Erdoğan ‘hayır’ dese de muhalefet erken seçimde ısrarlı. Erken, baskın yada normal yakın gelecekte seçim olacak. Uzmanların ‘helalleşme-hesaplaşma’ çıkışı yapan muhalefete, seçmenine ve partizan olmayan AKP-MHP seçmenine doğru mesajları verme konusunda uyarıları var.
BOLD – Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın görevden alınmasıyla derinleşen yüksek kur krizi, yeni yönetimin faiz indirme kararıyla ekonominin dengelerini alt üst etti. Temel gıda maddeleri, enerji ve akaryakıt ürünlerine zam yağdı. Dolardaki hızlı yükseliş, maliyet tutturmakta zorlanan bazı şirketlerin toplu satış sipariş alımlarını durdurdu. Bu yüzden yağ, şeker, un ve kahve gibi ürünlerde marketler kota uygulamaya başladı. Her gün gelen akaryakıt zamları yüzünden benzinliklerin önünde uzun kuyruklar var. Fırıncılar, un üreticilerinin satış yapmamasından şikayetçi.
Dünyanın da gözü Türkiye. Dış basında hemen her gün Türk ekonomisindeki verilere ilişkin yeni analizler yayınlanıyor. Bugün de İngiltere’nin önde gelen gazetelerinden Financial Times, Türk lirasındaki değer kaybı ve dövizdeki dalgalanmaya ilişkin bir analiz yayınladı. Analizde, Türkiye’nin döviz krizinde AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın etkili olduğunun altı çizildi. Erdoğan krizden kurtulmasının önündeki en büyük engel görülüyor.
AKP’li siyasiler dışında ekonomideki gelişmelerden herkes şikayetçi. Muhalefet her fırsatta erken seçim çağrıları yapıyor. Erdoğan ise seçimin zamanında yapılması gerektiğini söylüyor. Erken, baskın yada normal, Türkiye’nin yakın gelecekte sandığa gidecek. Anketler, Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı arasındaki uçurumun kapandığını gösteriyor.
MUHALEFETİN SÖYLEMLERİ NASIL OLMALI
Meral Akşener mitinglerde, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da ev ortamında çekilen görüntülerinde Erdoğan rejimini sandıkta devireceklerini ve ekonomiyi düzelteceklerinin vaadini veriyor. Geçtiğimiz haftalarda ‘helalleşme’ ve ‘hesaplaşma’ çıkışları yapan muhalefete uyarı var.
Helalleşme ve hesaplaşma çıkışlarının ardından başlayan devr-i sabık yaratma tartışmalarıyla ilgili görüşlerini Gazete Duvar’a paylaşan yazar Sedat Bozkurt, “Şimdi muhalefetin yapacağı, hesap sorma kolaycılığı yerine, kendilerinin de sürekli muhatap olacakları bağımsız yargı ve parlamento denetimi vadetmektir” dedi.
MUHALEFETE İKTİDAR SEÇMENİNİ NASIL ÇEKER
Muhalefetin üzerinden durması gereken en önemli konulardan biri de Cumhur İttifakı seçmenine nasıl ulaşacağı sorunu. Siyaset Bilimci Nezih Onur Kuru Gerçek Gündem’de yer alan yazısında, “Seçmenlerin yüzde 11’ini oluşturan parti bağlılığı düşük AK Parti ve MHP seçmeni, ekonomik şartlar giderek kötüleşirken partilerini terk etmeye en meyilli grubu oluşturuyor. Bu seçmenler arasında iktidara kızgınlığın yaygınlaşması, birçok kişinin sandığa gitmeyerek veya muhalefete oy vererek iktidarı cezalandırmasıyla sonuçlanabilir” dedi.
Bu denklemde muhalefete de iş düştüğünü belirten Kuru, “Muhalefetin rasyonel ve güvenilir bir hava yaratması gerekiyor. Aksi halde parti bağlılığı düşük seçmen, olumsuz şartlara rağmen güvenmediği muhalefet karşısında partisini korumaya güdülenebilir. Dolayısıyla bu seçmenin sosyo-ekonomik, demografik, ideolojik ve etnik dağılımını incelemek ve tercihlerinde etkili olabilecek parametreleri tahlil etmek önemli” ifadelerini kullandı.
AKP VE MHP SEÇMENİNE KÖPRÜ KURABİLİR
Millet İttifakı üyeleri olarak CHP’nin merkez siyasi figürleri ile İyi Partili siyasetçiler, CHP-DSP, ANAP-DYP ve MHP’li ailelerden gelen seçmenlere kolaylıkla hitap edebilecek politik söylem ve ajandalara sahip olduğunu belirten Kuru, “Bu yakınlık muhalefet partileri ile partizan olmayan AK Parti ve MHP seçmenleri arasında köprüler kurulmasını sağlayabilir” diye yazdı.
Türkiye raydan çıktı! Muhalefet ne yapmalı? yazısı ilk önce BoldMedya üzerinde ortaya çıktı.
medyabold
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder