22 Şubat 2020 Cumartesi

Tahliyesi sonrası tekrar tutuklanan Kavala: Cezaevi aracını durdurup gözaltına aldılar

Gezi davasında tahliye edildikten sonra 15 Temmuz kapsamında tekrar tutuklanan Osman Kavala, “Yakınlarımın beklediği yere götürülecektim. Cezaevi arabasını yolda durdurup gözaltına aldılar. Silivri’de aynı koğuşa geri koydular” dedi.

BOLD – Savcılığa çıkarılmadan hakim karşısına götürüldüğünü belirten Kavala, “Savcılığa gittiğimde savcının çıktığını ve mütalaasını bıraktığını söylediler. Sonra hâkimin önüne gittim. O da yeni hiçbir şey sormadı. Tutukluluk kararımı açıkladı. Çok sıra dışı vahim adaletsizlikle karşı karşıyayım” ifadelerini kullandı.

Gezi Parkı davasında, 840 gün cezaevindeyken beraat eden iş adamı Osman Kavala, tahliye edilmesine karşın 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin başka bir dosyadan tutuklanmasının ardından konuştu. Kavala, “Cezaevi arabası yolda durdu. Arabaya yanaşan bir sivil görevli hakkımda yeni bir gözaltı kararı olduğunu belirtti. Doğrudan Emniyet’e götürüldüm” dedi.

Cumhuriyet’in haberine göre Kavala, Silivri Cezaevi’nde kendisini ziyaret eden CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer’e beraat etmesinin ardından yeniden tutuklandığı gecenin ayrıntılarını anlattı. Kavala, “Uğradığım büyük haksızlığa, hukuksuzluğa tabii ki üzülüyorum. Ama aynı zamanda ülkemin ve yargı kurumunun içine düştüğü vahim hale üzülüyorum.. Çok sıra dışı vahim adaletsizlikle karşı karşıyayım. Ama bu haksızlığın da eninde sonunda hukuk yoluyla giderileceğine olan inancımı koruyorum” dedi.

SAVCI YÜZÜ GÖRMEDİM

Mahkemenin beraat kararının ardından koğuşta eşyalarını topladığını ifade eden Kavala, şöyle konuştu: “Televizyonu, buzdolabını başka hükümlülere bıraktım. Eşyalarımla birlikte cezaevi aracıyla Silivri’den çıkarıldım. Herhalde yakınlarımın beklediği yere götürülecektim. Az sonra cezaevi arabası yolda durdu. Bir süre içinde bekledik. Sonra arabaya yanaşan bir sivil hakkımda yeni bir gözaltı kararı olduğunu belirtti. Ondan sonra doğrudan Emniyet’e götürüldüm. Tutukluluk kararı sonrasında Silivri’de aynı koğuşa geri koydular.”

Kavala, ilk tutuklandığında günler süren gözaltı sürecinin ardından savcı yüzü görmeden hâkim önüne çıkarıldığını ifade etti. Bu sefer de aynısının olduğunu kaydeden Kavala, “Emniyetteki gözaltının ardından savcılığa gittiğimde savcının çıktığını ve mütalaasını bıraktığını söylediler. Sonra hâkimin önüne gittim. O da yeni hiçbir şey sormadı. Tutukluluk kararımı açıkladı” dedi.

VAHİM ADALETSİZLİK

Yeni alınan tutukluluk kararının birkaç açıdan sorunlu olduğunu aktaran Kavala, şu değerlendirmeyi yaptı: “Öncelikle 2 yıl 4 aydır hazırlanmamış bir iddianame var ortada. Ayrıca tam da bu dosya hakkında birkaç ay önce yargı reformu kapsamında zaten tahliye kararı verilmişti. Yani dün tahliye kararı verdikleri dosyayı ısıtıp yeniden gündeme getirerek içeride tutuyorlar beni. Üçüncü olarak AİHM’nin hakkımda verdiği ihlal kararı sadece Gezi davası dosyasındaki iddialara yönelik değildi. Baştaki tüm suçlamaları içeriyordu. Yani şimdi yeniden gündeme getirilen 15 Temmuz dosyasındaki haksız ve gerçeğe aykırı suçlamalar üzerine de bu kararını vermişti. Bu yüzden AİHM’nin ‘Derhal salıverilsin’ kararı Türk mahkemelerince hâlâ yerine getirilmemiş durumda.”

TURNUSOL KÂĞIDI

Çakırözer, Kavala’nın yeniden tutuklanmasına tepki göstererek şu değerlendirmede bulundu: “Türkiye’de hukuk devletinden nasıl süratle uzaklaşıldığını ve yargının siyasi baskı altında bağımsızlığını, tarafsızlığını nasıl yitirdiğini görmek isteyenler için Kavala’nın tutukluluğu en önemli göstergedir. Kavala’nın, Selahattin Demirtaş’ın durumları demokrasimiz açısından turnusol kâğıdı gibi. Her ikisi de uymakla yükümlü olduğumuz AİHM kararlarına rağmen, siyasi baskılarla Silivri ve Edirne zindanlarında tutulduğu müddetçe Türkiye’de demokrasiden ve hukuk devletinden bahsedemeyiz.”

15 Temmuz’dan sonra emekli ettiler göreve çağırıp Libya’ya yolladılar şehit cenazesini sessizce defnettiler

medyabold
Devamını Oku »

Fatih’te gece 9 araç böyle kundaklandı! Vatandaş bekçiler nerede diye sordu

İstanbul Fatih’te yüzleri maskeli kişiler 9 aracı ateşe vererek kaçtı. Araçları yanan vatandaşlar görüntüleri sosyal medyadan paylaşarak gece güvenliğinden sorumlu bekçileri sordu.

BOLD- Fatih, Ayvansaray Mahallesinde gece saat 03.00 sıraları park halindeki 9 araç, yüzleri maskeli kişilerce üzerlerine yanıcı madde dökülerek ateşe verildi. Şüpheliler olay yerinden kaçarken kısa sürede park halindeki otomobilleri saran alevler büyük bir yangına sebep oldu. Araçların yandığını gören mahalle sakinleri durumu hemen itfaiye, polis ve sağlık ekiplerine haber verdi. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda polis ve itfaiye ekibi sevk edildi.

İtfaiye olay yerine ulaşmadan bazı mahalle sakinleri yanan araçlarını kendi imkanları ile söndürmeye çalıştı. Yükselen alevler mahalle sakinlerine korku dolu anlar yaşattı. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri alev alev yanan araçlara müdahale etti. Yanan otomobillerde zaman zaman küçük çağlı patlama meydana geldi. İtfaiye söndürme çalışmaları yaparken polis ekipleri de olayın yaşandığı yerde geniş güvenlik önlemi aldı.

KENDİNİ TEHLİKEYE ATTI

İtfaiye ekipleri yanan araçlara müdahale ederken bir mahalle sakini de aracını yanan otomobillerin yanından almak için aracına bindi. Polis ekiplerinin uyarmasıyla araçtan indirilen otomobil sahibi güvenlik şeridinin dışına alındı. İtfaiye ekipleri yangını kontrol altına alarak soğutma çalışması yaptı. Yangın sonrası araçlarda büyük çapta hasar medyana geldi. Bu sırada polis ekipleri de araçları yanan otomobil sahiplerinden yaşanan olay ile ilgili bilgi aldığı görüldü. Polis ekipleri de yanan araçlarda olay yeri çalışması yaptı. Ayrıca polis ekipleri şüphelilerin kaçtığı yöndeki iş yerlerinin de güvenlik kamera görüntülerini incelemeye aldığı öğrenildi. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

KAÇAN ŞÜPHELİLERİ KOVALADI

Park halindeki otomobillerin ateşe verilmesinin hemen ardından aracıyla giden bir vatandaş şüphelileri görünce otomobilinin kornasını çalarak mahalle sakinlerini uyandırmaya çalışması çektiği cep telefonu görüntülerine yansıdı. Görüntüler de aracı kullanan vatandaşın yanan araçları çekerken kaçan şüphelileri de takip ettiklerini söyledi. Görüntülerin devamında ise mahalle sakinlerine şüphelilerin kaçtıklarını polisleri aramaları gerektiğini söyledi.

BEKÇİLER NEREDE

Öte yandan mahalle sakinleri yangın görüntülerini sosyal medya hesaplarından paylaşarak, gece güvenliği için çalışan mahalle ve çarşı bekçilerinin nerede olduğunu sordu. Mahalle sakinlerinin paylaştığı işte o yangın görüntüsü;

 

15 Temmuz’dan sonra emekli ettiler göreve çağırıp Libya’ya yolladılar şehit cenazesini sessizce defnettiler

medyabold
Devamını Oku »

Bursaspor taraftarını taşıyan otobüs devrildi, iki kişi yarlandı

TFF 1. Ligde oynanacak olan Erzurumspor- Bursaspor maçını izlemeye giden Yeşil-Beyazlı takımın taraftarları kaza yaptı. İki kişinin yaralandığı devrilen otobüste 50 kişi bulunuyordu.

BOLD – Erzurum’un Aşkale ilçesi Tepebaşı Geçidi yakınlarında Bursaspor taraftarını taşıyan otobüs devrildiği kazada 2 kişi hafif yaralandı. Alınan bilgilere göre, TFF 1. Lig Erzurumspor-Bursaspor maçını izlemek için Erzurum’a gelen Bursaspor taraftarını taşıyan otobüs, saat 09.15 sıralarında Tepebaşı Geçidi yakınlarında kaza yaptı. 50 kişilik Bursaspor’u taraftarı taşıyan otobüs seyir halindeyken önündeki tıra çarpmamak için manevra yaptı. Yolların aşırı buzlanması nedeniyle 16 AHL 409 plakalı otobüs, kontrolden çıkarak devrildi.

KAMYONA ÇARPMAMAK İÇİN DİREKSİYONU KIRDI

Kaza yerine çok sayıda ambulans ve itfaiye sevk edildi. Kazada yaralanan 2 kişi, Aşkale İlçe Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Devrilen otobüsteki taraftarlar ise diğer otobüslere sevk edildi. Takımlarını desteklemek için geldiklerini belirten Bursaspor taraftarı, “Takımımızı desteklemek için gidiyorduk. Yavaş gidiyorduk, önümüze kamyon kırdı ona vurmamak için öbür tarafa kırdık. O sırada devrildik. Çok şükür arkadaşlarımızda bir şey yok tek sevindirici haber bu” dedi. Kazadan dolayı uzun araç kuyrukları oluşurken, Tepebaşı Geçidi yaklaşık yarım saat trafiğe kapatıldı.

ERZURUMSPOR BURSASPORU 2-1 YENDİ

TFF 1. Lig 23. hafta mücadelesinde zirveyi yakından ilgilendiren maçta BB Erzurumspor sahasında ağırladığı Bursaspor’u son dakikalarda bulduğu golle 2-1 mağlup etti ve puan tablosunda büyük bir avantaj sağladı. İlk yarısı golsüz beraberlikle geçilen maçın 54. dakikasında Mickael Pote’nin golüyle 1-0 öne geçen ev sahibi Erzurumspor, 57. dakikada Selçuk Şahin’in golüne engel olamayınca skor 1-1’e geldi. İki takımın da net fırsatlar yakaladığı maçta ev sahibi ekip 84. dakikada Ömer Şişmanoğlu’nun röveşata ile attığı golle yeniden 2-1’lik üstünlüğü sağladı.

 

medyabold
Devamını Oku »

Türk Tabipler Birliği, İran’daki koronavirüs vakası ile ilgili açıklama yaptı

Türk Tabipler Birliği, İran’da görülen koronavirüs vakası sonrası Sağlık Bakanlığını uyardı. Ciddi önlemler alınması gerektiğinin altını çizdi. Önerilerini tek tek sıraladı.

BOLD – Çin’de başlayan ve dünyanın birçok ülkesine sıçrayan yeni tip koronavirüsün İran’da görülmesinin ve 5 kişinin hayatını kaybetmesinin ardından Sağlık Bakanlığı, sınır kapısındaki güvenlik önlemlerini artırdı. Ancak, İran üzerinden kaçak yollarla gelen Afgan ve Pakistanlı göçmenlerin virüs getirme riski, endişeleri artırıyor. İran’da koronavirüs vakası görülmesiyle ilgili Türk Tabipler Birliği bir açıklama yaptı.

Açıklamada Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) İran’da koronavirüse bağlı 2 ölüm vakası olduğunu duyurduğu ifade edildi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Her ne kadar İran, söz konusu hastalık açısından endemik bir ülke olmasa da ölümlerin görülmesi İran’da çok sayıda enfekte kişi olduğu şüphesini doğurduğundan bir takım ciddi önlemlerin alınması gerekmektedir. Sağlık Bakanlığının koronavirüs ile ilgili yaptığı çalışmalarda daha aktif önlem alma ihtiyacı olduğuna inanıyoruz. Türk Tabipleri Birliği (TTB) olarak önerilerimiz şu şekildedir:

İran’a gidiş gelişlerde kontrollü bir geçiş sağlanmalıdır (sınır kapıları havayolu). İran’a gidip gelen, ateş ve hastalığın diğer belirtilerine sahip olan kişilerin izolasyonu gerekmektedir.

Sağlık çalışanlarına yönelik koruma önlemlerine öncelik verilmeli ve bu çalışmalar Sağlık Bakanlığı eliyle yönetilmelidir (hastane yönetimlerine bırakılmamalıdır.)

Hasta kişilerin bakımı sırasında özellikli işlemler yapılacağı zaman kullanılması şart olan N95 maskelerinin ve rutin sağlık bakımında kullanılması önerilen tıbbi maskelerin piyasada tükenmesi, maskeleri kullanması gereken riskli grupların ve özellikle sağlık çalışanlarının maskeye ulaşamaması ile sonuçlanabilir. Bu durumu önlemek için Sağlık Bakanlığı eliyle sağlık çalışanlarına maske temin edilmelidir.

Toplumda yaygın olarak gözlenen tıbbi maske kullanımı hastalığın bulaşmasını önlemeyeceği gibi ayrıca risk oluşturduğunu belirtmeliyiz. Bunun nedeni aynı maskenin birden çok kullanılması ve bu maskelerin enfeksiyon odağı haline gelmesidir.

Sağlık Bakanlığı tarafından üretilen mevcut bilgi materyalleri yerel yönetimlerin de sürece katılımıyla toplumun her kesimine yaygınlaştırılmalıdır.

medyabold
Devamını Oku »

Süleyman Soylu, Abdullah Gül’e ateş püskürdü: Yazıklar olsun!

Süleyman Soylu, Abdullah Gül’ün Gezi Parkı olaylarına ilişkin açıklamalarına ateş püskürdü. Gül’ün Erdoğan’ı yalnız bıraktığını vurgulayarak “Yazıklar olsun size” dedi.

BOLD – İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Gezi Parkı olaylarına ilişkin, “Gurur duyuyorum” açıklamasına tepki gösterdi. “O günkü Cumhurbaşkanımızın sanki o olayların yaşandığı bir ülkede yaşamıyormuş gibi bugün söz söylemesi de bırakın İçişleri Bakanlığını, bu ülkenin bir ferdi olarak, içime hançer gibi saplanmıştır” dedi.

Soylu, şu ifadeleri kullandı: “Hem Tayyip Erdoğan’ı yalnız bırakacaksınız hem Tayyip Erdoğan’ın karşısında birileriyle anlaşma yapacaksınız, ondan sonra da bugün gelip sırça köşklerinizde devletin size sunduğu bütün imkanlarla bu milletin size verdiğini bir şekilde bu millete kötülük olarak anlatmaya çalışacaksınız. Yazıklar olsun size.”

“GEZİ İLE BÜYÜK BİR GURUR DUYUYORUM”

Gezi Parkı olayları ile gurur duyduğunu söyleyen Gül ise şunları dile getirmişti:

“Nerede sessiz kaldım. Mesela en büyük olaylar Gezi olaylarıydı değil mi? Bana o zaman ilk sorulan soruya verdiğim cevap şuydu: ‘Bununla büyük bir gurur duyuyorum” dedim. Şaşırdı herkes. Çünkü ‘Türkiye’nin problemlerinin mahiyetini değiştirmişiz. Eskiden insanlar insan hakları için sokağa çıkardı. Faili meçhuller dursun diye çıkardı. Yolsuzluk dursun diye sokağa çıkardı. Şimdi insanlar ağacı kestirmem diye sokağa çıkmış, çevre duyarlılığı için sokağa çıkmış. Türkiye’nin problemlerini İngiltere’nin, ABD’nin problemleri haline çevirmişiz” dedim. Daha sonra bu toplumsal olay iyi yönetilemeyince terör örgütlerine büyük bir fırsat çıktı ve bildiğimiz vahim olaylar, vandallıklar cereyan eti. Açık söyleyeyim; benim birçok tavrım anlaşılmamış olabilir. Kendi camiamız da anlamamış olabilir. Ondan sonra daha ileri aşamalarda “demokrasi sadece seçim değildir” dedim. Bana o zaman bizim camiadan bazıları milli irade dersi vermeye kalktı. Milli idarenin ne olduğunu anlattım. Demokrasi sadece seçim değildir, seçimin ötesi vardır dedim. Halbuki ben şimdi bunları söylerken bu kadar tatsız politik ortamın içinde bunları tekrar konuşmak istemiyorum. O zamanlar tutuklu yargılamalarla ilgili yaptığım açıklamalara da bakın. Bireysel başvuru hakkı nasıl çıktı zannediyorsunuz, Haşim Bey’e gidin sorun.”

medyabold
Devamını Oku »

İyi Partili Aslan’a beraat suçu üstlenen şoförüne dava

Reina saldırısı sonrasında İyi Partili Mehmet Aslan’ın hesabından atılan ve AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a hakaret içeren tweetleri sahiplenen Aslan’ın şoförüne “suçu üstlenme” davası açıldı. Aslan’ın şoförünün 2 yıla kadar hapsi isteniyor.

BOLD – Mehmet Aslan’ın sosyal medya hesabından Reina’ya düzenlenen terör saldırısının ardından yapılan paylaşımı kendisinin yaptığını beyan eden Aslan’ın şoförü Mustafa Aycı hakkında suç üstlenmeden dava açıldı. Aycı hakkında 2 yıla kadar hapis talep ediliyor.

“PATRON CEZA ALMASIN DİYE SUÇU ÜSTLENDİ” İDDİASI

İddianamede, bahse konu soruşturma çerçevesinde şüpheli Aycı’nın kendi kullanımında olmamasına rağmen patronu olan Mehmet Aslan’ın ceza almamasına yönelik olarak eylemi kendisinin gerçekleştirdiğini beyan ettiği belirtildi. Aycı’nın da Mehmet Aslan’a ait paylaşımı kendisinin yaptığını beyan edip suç üstlenme eylemini gerçekleştirdiği anlatılan iddianamede, şüphelinin “suç üstlenme” suçundan 2 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.

“İNFİALE KAPILIP ATMIŞ”

Mehmet Aslan ise soruşturma savcılığına verdiği ifadede, “Saat 04.00’te, malum olaylar sırasında tekrar içeri geldi ve bana, ‘meydana gelen terör olayından dolayı infiale kapılarak bu tweeti ve başka bir tweeti daha benim telefonumdan attığını, daha sonra bunları sildiğini, sildikten sonra da durumu yatıştırma amaçlı iki paylaşımda daha bulunduğunu’ söyledi. Telefonumu kontrol ettiğimde, bu paylaşımın bulunmadığını, silinmiş olduğunu gördüm” demişti.

MAHKEME “HAKARET DEĞİL, AĞIR ELEŞTİRİ” DEMİŞTİ

Hakkında “Cumhurbaşkanına hakaret” suçundan dava açılan Mehmet Aslan, üzerine atılı suçu reddetmiş, davayı karara bağlayan mahkeme, sanığın hakaret içerikli paylaşımlarının Cumhurbaşkanı’na değil, teröristlere yönelik olduğu, Cumhurbaşkanı’na yönelik paylaşımının ise “incitici olmakla beraber ağır eleştiri, yakınma ve beddua” kapsamında kaldığı gerekçeleriyle Mehmet Aslan’ın beraatine karar vermişti.

Ankara Barosundan o avukata ‘disiplin’ soruşturması

medyabold
Devamını Oku »

Geçim sıkıntısı Denizlili genci intihara sürükledi

Denizli Pamukkale’de 21 yaşındaki U.Z.Ş, geçim sıkıntısı sebebiyle intihar etti. Gencin bir süredir işsiz olduğu öğrenildi.

BOLD – Ekonomik sıkıntılar sebebiyle son dönemde artan intihar vakalarına bir yenisi eklendi. Denizli Pamukkale’de yaşayan 21 yaşındaki U.Z.Ş. geçim derdi yüzünden canına kıydı.

CHP’Lİ GİRGİN SOSYAL MEDYADAN DUYURDU

Acı haberi, sosyal medya hesabından duyuran CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin, “Maalesef, Denizli’de 21 yaşında işsiz bir genç intihar etti. Nereye gidiyoruz, ne yapıyoruz? Bir tarafta dört yerden maaş alan, diğer tarafta işsizlikten, açlıktan canına kıyan insanlar var. Mazlumun ahı yerde kalmaz. Gün olacak, devran dönecek!” ifadelerini kullandı.

SON 2 YILDA EN AZ 24 KİŞİ İNTİHAR GİRİŞİMİNDE BULUNDU

İktidarın ekonomiyi getirdiği kötü durumun acısını vatandaşlar çekiyor. Krizin yaşandığı 2018’den bu yana en az 24 kişi intihar girişiminde bulundu ve hayatını kaybetti.

13 Ocak 2018: TBMM Dikmen girişinin yaklaşık 50 metre ilerisinde, elinde benzin bidonuyla gelen 39 yaşındaki vatandaş maddi sıkıntılar sebebiyle kendini ateşe verdi.

8 Şubat 2018: Şanlıurfa’da dört çocuk babası vatandaş kendini astı.

3 Ağustos 2018: Van’da 6 çocuk babası vatandaş intihar etti.

20 Eylül 2018: Kocaeli’nde lisede okuyan çocuğuna istediği pantolonu alamadığı için bunalıma giren baba canına kıydı.

26 Eylül 2018: Çanakkale’de iki çocuk babası vatandaş intihar etti.

21 Mayıs 2019: Gaziantep’te bunalıma giren vatandaş belediye önünde kendini ateşe verdi.

4 Haziran 2019: Adana’da 35 yaşında vatandaş balkondan atlayarak yaşamına son verdi.

14 Haziran 2019: Diyarbakır’da işsiz kalan vatandaş ve eşi intihar etti.

16 Haziran 2019: Kocaeli’nde 46 yaşında vatandaş kendisini asarak intihar etti.

5 Ağustos 2019: Aydın’da 60 yaşında bir çiftçi silahıyla intihar etti.

6 Kasım 2019: İstanbul’da dört kardeş siyanür içerek intihar etti.

9 Kasım 2019: Antalya’da işsiz vatandaş 5 ve 9 yaşındaki iki çocuk ve eşini öldürdükten sonra intihar etti.

12 Kasım 2019: İstanbul’da bir vatandaş kendini asarak intihar etti.

15 Kasım 2019: İstanbul’da bir işadamının eşi ve çocuklarıyla cansız bedenleri bulundu.

18 Aralık 2019: Çorum’da 33 yaşındaki vatandaş kendisini asarak intihar etti.

7 Şubat 2020: Hatay Valiliği önünde bir vatandaş kendini yaktı.

12 Şubat 2020: AKP grup toplantısında bir vatandaş aç olduğunu feryatla ifade etti.

13 Şubat 2020: TBMM’de bir vatandaş intihar girişiminde bulundu.

DEVLETİN AJANSINA GÖRE ‘ŞÜPHELİ ÖLÜM’

Anadolu Ajansı ise işsizlik intiharınını ‘Denizli’de mağarada şüpheli ölüm’ başlığıyla abonelerine duyurdu. AA, haberle ilgili şu bilgileri verdi:

Eymir Mahallesi’nde çobanlık yapan Cengiz Duman, mağarada bir kişinin hareketsiz yattığını fark etti. Duman’ın 112’yi araması üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sağlık ekipleri yaptıkları kontrolde, U.Z.Ş’nin yaşamını yitirdiğini belirledi. Ş’nin cesedi, Pamukkale Üniversitesi Hastanesi morguna kaldırıldı.

Ankara Barosundan o avukata ‘disiplin’ soruşturması

medyabold
Devamını Oku »

Afgan bayrağının renklerini taşıyan atkı taktığı için Osmanlı torununun dayağını yedi!

Afgan bir mültecinin boynundaki şalı, Türkiye için tehdit sayan aşırı milliyetçi şahıs dehşet saçtı. Mültecinin boynundan Afgan bayrağının renklerini taşıyan şalı alan zorba, küfürler ederek saldırdı.

BOLD – Nerede çekildiği belli olmayan görüntü, sosyal medyada kısa sürede yayıldı. Görüntüde, bir kişi boynunda Afganistan bayrağının renklerinin bulunduğu şalı takan bir mülteciye küfürler ederek tokat atıyor.

‘Polis özel harekat’ isimli sosyal medya hesabının “Türkiye Cumhuriyeti Sınırları içinde Sadece Türk Bayrağı Dalgalanır” sözleriyle paylaştığı görüntülerde, Afgan bir mültecinin önünü kesen gruptan biri, mültecinin boynunda bulunan şalı çekip alıyor. Ardından da hakaretler ederek saldırıyor. Hazırlanan videoda da mehter marşı çalıyor.

Mültecinin çok korktuğu belli olan görüntülerin nerede çekildiği ise belirtilmiyor.

medyabold
Devamını Oku »

Çin’den plastik atık alınmasına MHP’den tepki

Çin’de başlayan ve tüm dünyaya yayılan koronavirüs tedbirlere rağmen artmaya devam ediyor. Ülkeler Çin’le irtibatlarını keserken, Türkiye Çin’den virüslerin kol gezdiği kullanılmış plastik atık ithal etmeye devam etmesine MHP’den tepki geldi.

BOLD – Türkiye’nin Çin’den kullanılmış plastik atık almaya devam edilmesine Milliyetçi Hareket Partisinden tepki geldi. Milliyetçi Hareket Partisi MYK Üyesi Kahramanmaraş Milletvekili Sefer Aycan, kullanılmış plastik atıkların mikrobiyolojik olarak kirlenme ihtimalinin yüksek olduğuna dikkat çekti.

ÇİN’DEN PLASTİK ATIK ALINMASI YANLIŞ

Türkiye’nin Çin’den plastik atık ithal etmesini Meclis gündemine getiren MHP MYK Üyesi Kahramanmaraş Milletvekili Sefer Aycan, “Yeni koronavirüs salgını devam ediyor, bir süre daha devam edecek gibi görünmektedir. Ülkemizin aldığı önlemler yerindedir. Çin’den gıda ürünleri ithalatına kısıtlama getirilmesi uygundur fakat Çin’den kullanılmış plastik atık almaya devam edilmesi yanlıştır” dedi.

ATIKLARIN MİKROP TAŞIMA İHTİMALİ YÜKSEK

Kullanılmış plastik atıkların mikrobiyolojik olarak kirlenme ihtimalinin yüksek olduğunun altını çizen Aycan, “Bu nedenle, aslında sadece salgın sırasında değil hiçbir zaman plastik atıkların alınmaması gerekir. Sadece Çin’den değil hiçbir yerden plastik atık almamalıyız” dedi.

AKP’Lİ CUMHURBAŞKANI’NA “DUT PEKMEZİ” ELEŞTİRİSİ

AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın koronavirüse karşı dut pekmezi yenmesini tavsiye etmesini de eleştiren Aycan, “Koronavirüse karşı hâlâ aşı üretilmedi. Fakat aşı üretilse de yüzde 100 korumaz. Bu nedenle, ‘şunu yerseniz grip olmazsınız’ demek yanlıştır, bilimsel değildir. Tedbirli olalım ama panik ve spekülasyon yapmayalım. Fırsatçılara fırsat vermeyelim” dedi.

Koronavirüs küresel kabusa dönüştü

medyabold
Devamını Oku »

Ankara Barosundan o avukata ‘disiplin’ soruşturması

Akademisyen Ceren Damar’ın katili Hasan İsmail Hikmet’in avukatı Vahit Bıçak ile ilgili Ankara Barosu yönetim kurulunun disiplin soruşturması kararı aldığı öğrenildi. Bıçak’ın savunmada kullandığı Şenel’le ilgili tepki çeken ifadeleri soruşturma konusu yapılacak.

BOLD – Ankara Barosu yönetim kurulunun akademisyen Ceren Damar Şenel’in ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkûm edilen katili Hasan İsmail Hikmet’in avukatı Vahit Bıçak ile ilgili disiplin soruşturması kararı aldığı öğrenildi.

‘SAVUNMA HAKKIM KISITLANIYOR’ DİLEKÇESİ

Bıçak’ın savunmasında kullandığı Şenel ile ilgili tepki çeken ifadeleri soruşturma konusu yapılacak. Baronun 7 Ekim 2019’da da avukatla ilgili soruşturma açtığı ancak Bıçak’ın müvekkilinin cezaevinden baro yönetimi hakkında ‘Savunma hakkım kısıtlanıyor’ dilekçesi gönderip suç duyurusunda bulunduğu ortaya çıktı.

15 TEMMUZU CİNAYET DAVASINA MALZEME YAPTI

Vahit Bıçak’ın Şenel’in katline dair açılan davanın ilk gününden itibaren yaptığı savunmalar, sosyal medyada cinayetle ilgili paylaştığı ve sonradan olayla ilgisi olmadığını iddia ettiği mesajları büyük tepki çekti.

Dünkü karar duruşmasında Şenel’in 15 Temmuz’u desteklediğinden müvekkilinin öldürme kastı olmadığına kadar uzanan, maktuleyi ve ailesini rencide eden ifadeler kullanan avukat, yine büyük tepki topladı.

MESLEK KURALLARINI İHLAL GEREKÇELİ

Ankara Barosu Yönetim Kurulu Bıçak’ın savunma sınırını aştığı değerlendirilen sözlerini bugünkü toplantısında ele aldı. Kurulun sözlerle ilgili savunma sınırının aşılarak meslek kurallarının ihlal edildiği gerekçesiyle soruşturma açılması kararı aldığı bildirildi.

Baronun 7 ekim 2019’da da avukatla ilgili soruşturma açtığı ancak Şenel’in katili Hasan İsmail Hikmet’in bunla ilgili savcılığa suç duyurusunda bulunduğu da ortaya çıktı.

SORUŞTURMALAR AYRI AYRI KARARA BAĞLANACAK

Ağırlaştırılmış müebbet hapse dün mahkûm edilen Hikmet’in savcılığa gönderdiği dilekçede baroyu savunma hakkını kısıtlamaya çalışmakla suçladığı anlaşıldı. Ankara Barosu’nun hem 7 Ekim’de hem bugün açtığı soruşturmaları ayrı ayrı karara bağlayacağı öğrenildi.

AKP’li milletvekilinin köyüne yolcu garantili havalimanı

medyabold
Devamını Oku »

‘Sucuk partisi’ne gitmeyen öğrencilere hakaret eden müdür hakkında yakalama kararı

Organize ettiği sucuk partisine katılmayan öğrencilere hakaret ettiği iddiasıyla hakkında dava açılan Cağaloğlu Anadolu Lisesi Müdürü Necati Yener için yakalama kararı çıkarıldı.

BOLD – İstanbul Cağaloğlu Anadolu Lisesi velileri, okulda düzenlenen ‘sucuk partisi’ne katılmadıkları için müdür Necati Yener’in öğrencilere hakaret ettiğini belirterek suç duyurusunda bulundu. İddiayı reddeden Yener hakkında İstanbul 50’nci Asliye Ceza Mahkemesinde dava açıldı.

Davanın dünkü duruşmasında söz alan Yener’in avukatı, “Müvekkilimiz duruşmaya gelecekti ancak neden duruşmaya iştirak etmediğini bilmiyoruz. Önceki celselerde gelmişti” dedi.

4 CELSEDİR KATILMIYOR

Öğrencilerin avukatı İbrahim Ergün de şu ifadeleri kullandı: “Sanık dört celsedir duruşmalara gelmemektedir. Sanık hakkında yakalama kararı çıkarılmasını talep ederiz. Tanıkların beyanlarının sanık savunması alındıktan sonra alınması gerektiği kanaatindeyiz.”

Mahkeme, daha önceki celse zorla getirme emrine rağmen duruşmaya katılmayan Yener hakkında savunmasını almaya yönelik yakalama kararı çıkarılmasına karar verdi.

Hazır olan tanıkların sanık Necati Yener’in savunmasının alınmasının ardından dinlenmesine karar veren mahkeme, duruşmayı erteledi.

medyabold
Devamını Oku »

Koronavirüs küresel kabusa dönüştü

Çin Wuhan’da ortaya çıkan koronavirüs dünya genelinde yayılmayı sürdürüyor. İran’da 28 kişinin virüs taşıdığı, 5 kişinin hayatını kaybettiği duyuruldu. Lübnan ve İsrail de virüsle tanıştı. İtalya’da ise iki kişi öldü. Dünya Sağlık Örgütü alarmda.

BOLD – Wuhan merkezli koronavirüse bağlı can kayıplarında bilanço giderek ağırlaşıyor. Çin ana karasında görülen vakalar azalırken dün 109 kişi hayatını kaybetti. Böylece ülkede salgın sebebiyle ölenlerin sayısı 2 bin 345’e ulaştı. Küresel ölçekte kayıp 2 bin 360 olarak tespit edildi.

30’DAN FAZLA ÜLKEYE YAYILDI VAKA SAYISI 75 BİN ÜZERİ

Çin Sağlık Bakanlığı ölüm ve yeni vaka sayısında düşüş olduğunu duyurdu. Fakat Güney Kore, İtalya, İran ve başkaca ülkelerde ölüm ve yeni vakalarda artış yaşandı. Çin dışında 30’dan fazla ülkede 1200’ü aşkın koronavirüs hastası olduğu açıklandı, 15 kişi hayatını kaybetti. Dünya geneli  vaka sayısı ise 75 binin üzerinde olarak ifade ediliyor.

ŞÜPHELİ VAKA SAYISI 186’YA ULAŞAN İRAN’DA 5 KİŞİ ÖLDÜ

İran Sağlık Bakanı Said Nemeki, ülkede 10 yeni koronavirüs (Kovid-19) vakası tespit edildiğini duyurdu. Devlet televizyonuna yaptığı açıklamada hastalardan birinin yaşamını yitirdiğini ilan etti.

Yeni vakalarla ülkede 28 kişinin virüs taşıdığı ve 5 kişinin hayatını kaybettiği belirtildi. İran’da 186 şüpheli vaka bulunuyor.

DİAMOND PRİNCESS’TAN TAHLİYE EDİLEN İSRAİLLİ DE ÇIKTI

İsrail Sağlık Bakanlığı da, ülkede ilk defa bir kişide yeni tip koronavirüs tespit edildiğini açıkladı. Bakanlık virüsü sebebiyle Japonya’da karantinaya alınan ‘Diamond Princess’ yolcu gemisinden tahliyelerine izin verilen 11 İsrail vatandaşının özel uçakla ülkeye getirildiğini ilan etti.

Başkent Tel Aviv yakınlarındaki Ramat Gan bölgesindeki bir hastanede karantinaya alınan 11 kişiden birinde Covid-19 virüsü bulundu.

KUM’DAN GELEN KADINDA TESPİT EDİLDİ 2 DE ŞÜPHELİ VAR

Lübnan’da tespit edilen ilk vakanın ise İran Kum’dan gelen 45 yaşındaki bir kadın olduğu ve sağlık durumunun iyiye gittiği açıklandı. Ayrıca hastalık şüphelisi 2 kişinin de evlerinde müşahede altında tutulduklar belirtildi.

DUVAR USTASI 10 GÜNLÜK TEDAVİ SONRASI HAYATINI KAYBETTİ

İtalya’da da yeni tip koronavirüs sebebiyle 2 kişi öldü. Veneto Bölgesel Yönetim Başkanı Luca Zaia, ANSA ajansına yaptığı açıklamada, Padavo şehrinde koronavirüs testlerinden geçirilen ve sonuçları kesinleşen iki kişiden biri olan 78 yaşındaki emekli duvar ustasının 10 gündür tedavi gördüğü hastanede öldüğünü açıkladı.

BAŞBAKAN CONTE, “PLANIMIZ VAR VE ONU UYGULUYORUZ”

İtalya Başbakanı Giuseppe Conte, “Yeni vakalar olmasına rağmen durum kontrol altında. Halkımız endişelenmemeli. Bir planımız var ve onu uyguluyoruz” diye konuştu.

FRENLEMEYE YÖNELİK FIRSAT PENCERESİ DARALDI

Öte yandan Dünya Sağlık Örgütü Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, Çin’le bağlantılı olmayan koronavirüs vakalarına ilişkin duyulan kaygıya işaret etti. Virüsün frenlenmesine yönelik fırsat penceresinin daraldığını kaydetti.

Humboldt Üniversitesi’nden yabancılar için Almanca kursu: Tek şart var…

medyabold
Devamını Oku »

“Türklerle Kürtleri aynı noktada buluşturamadık”

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, özeleştiri yaptı: “Biz Kürtlerin sorunlarını Türkiye halklarına çok iyi anlatamadık. Egelinin, Karadenizlinin sorununu da Kürtlerin sorunu haline getiremedik. Türklerle Kürtleri aynı noktada buluşturamadık.”

HDP’nin 4. Olağan Kongresi 23 Şubat Pazar günü Ankara’da yapılacak. Eş Genel Başkanlar Pervin Buldan ve Sezai Temelli yeniden aday. T24’ten Şirin Payzın’a konuşan Pervin Buldan, kongre öncesi son gelişmeleri ve kongre sonrası HDP’nin siyasetini  anlattı. Buldan, “Demokrasi talebimiz tüm Türkiye için” dedi ve ekledi:

BİZLERDEN BEKLENTİLERİ VAR

“Özeleştiri yapıyorum; biz Kürtlerin yaşadığı sorunları Türkiye halklarına çok iyi anlatamadık. Egelinin, Karadenizlinin sorununu da Kürtlerin sorunu haline getiremedik. Türklerle Kürtleri aynı noktada buluşturamadık. Bu konuda eksik kaldık. Bu önümüzdeki yeni dönemde gerçek demokrasi için Türklerle Kürtlerin taleplerini, acılarının, sevinçlerini, hislerini duygularını ortak noktada buluşturabilmek için daha çok çalışacağız. Yeni dönemde dokunamadığımız kesimlere; Romanlara, Çerkeslere, Gürcülere ulaşmaya çalışacağız çünkü bizlerden beklentileri olduğunu düşünüyorum.”

DEVLET İÇİNDEKİ MEKANİZMA

Gezi sürecinin tüm Türkiye halklarına umut verdiğini belirten Buldan, şöyle devam etti: “Osman Kavala ne kadar suçluysa tüm Türkiye halkları o kadar suçlu. Devlet içinde Türkiye’nin geleceğine dair kararlar veren bir mekanizma var. Kimin eli kimin cebinde belli değil. Osman Kavala’ya yapılan hukuken, siyasi, ahlaki ve vicdanen kabul edilemez. Bu karar Türkiye’nin tarihine geçecek çok çirkin bir karar. 15 Temmuz darbesinin siyasi ayağını ortaya çıkarıp yargılamadınız. Kendinizi aklayıp suçu Osman Kavala’ya atamazsınız.”

AB YAPTIRIMLARINA İHTİYAÇ VAR

Buldan, uygulanmayan AİHM kararları konusunda AB’ye sitem etti. AP, AB ve BM’nin AİHM kararlarının uygulanmamasına sessiz kalmasını eleştirdi. “Kürtlere, ezilen kesimlere, muhaliflere yaptıkları vicdansızlıktır. Türkiye’nin kendisine çeki düzen verebilmesi, demokratikleşme adımı atabilmesi için AB’den gelecek yaptırımlara ihtiyaç var. AB sessiz kaldığı sürece Türkiye, yargı ve demokratikleşme konusunda adım atmayacaktır” dedi.

medyabold
Devamını Oku »

Hakan Şükür’den darbe açıklaması: “Suçlular kimse ceza alsın”

Euronews’e konuşan eski milli futbolcu Hakan Şükür, darbe suçlamalarına cevap verdi: “Hakkımda böyle bir iddianame yok. Sadece kara propaganda var. Suçlular kimse ceza alsın. Bunu en çok ben isterim. Hangi hareketten, hangi cemaatten kim varsa ceza alsın.”

BOLD – AKP iktidarının oluşturduğu baskı ortamı sebebiyle Türkiye’yi terk etmek zorunda kalan on binlerce kişiden biri olan eski milli futbolcu Hakan Şükür, hakkındaki iddialarla ilgili Euronews’e konuştu.

İşte “Neden siyasete girdi? Darbe suçlamaları için ne diyor? Fethullah Gülen ile ilişkisi nasıl? Ailesinin güvenliğinden endişe ediyor mu? Mal varlığına el konulduktan sonra ne iş yaptı ve bundan sonra ne yapmak istiyor?” soruları yöneltilen eski milli futbolcunun cevapları…

SİYASETE ERDOĞAN’IN BASKISI İLE GİRDİĞİNİ BELİRTTİ

Aktif futbolu bıraktıktan sonra, antrenörlük lisansını aldığını, kesinlikle siyaseti düşünmediğini belirten Şükür, “Dönemin başbakanı (Erdoğan) ülkenin bana ihtiyacı olduğunu söyleyerek ısrar etti, baskı yaptı” sözleriyle, Meclis’e neden girdiğini açıklıyor.

ŞİKE DAVASI SÜRECİNDE YARGIYA MÜDAHALE ETMEM İSTENDİ

Futbol projelerini ülke çapında gerçekleştirme imkanı vadedildiğini kaydedip seçildikten sonra bunun mümkün olmayacağını anladığını ifade ediyor. “Aslında siyasetin imajımızı, şöhretimizi kullandığını fark ettim” diyerek şike davası sürecinde yargıya müdahale etmesinin istendiği bilgisini paylaşıyor.

BİZE GELSİN YARGILANSIN DİYENLER, KENDİLERİ YARGILANMADI

17-25 Aralık’ta ‘güven sarsıntısı’ yaşadığını söyleyen Hakan Şükür, 4 bakanın yargılanmaması olayına atıfla “Bize gelsin yargılansın diyenler, kendileri hakkındaki suçlarla ilgili yargılanmadı” çıkışı yapıyor.

EŞİMİN İŞ YERİ TAŞLANDI ÇALIŞANLARI TACİZ EDİLDİ

AKP’den istifası sonrası tehditler aldığını açıklayarak eşinin iş yerinin taşlandığını, çalışanların taciz edildiğini ve bundan dolayı ülkeden ayrılmaya karar verdiklerini vurguluyor.

SİSTEMDEKİ HATALARI SORGULAYANLAR HAİN VE TERÖRİST İLAN EDİLİYOR

Eski milli futbolcuya göre o gün ses çıkaramayanlar, mahallecilik yapanlar bugün artık çok geç kalındığını görüyor. “Türkiye artık, sistemdeki hataları sorgulayanların hain ve terörist ilan edildiği bir ülke haline geldi.”

DEĞERLERİN ARKASINA SAKLANIP SUÇ İŞLEYENLERE SÖZ SÖYLENMİYOR

Bütün yaşananlara rağmen geleceğe dair umudunu koruyan Şükür, “Ben, devletimi, milletimi, bayrağımı, bütün değerlerimi çok seviyorum” deyip ekliyor, “Bu değerlerin arkasına saklanıp suç işleyen insanlara söz söylemek, değerlerimize söylenmiş gibi görülüyor.”

İNSANLAR SUÇSUZLUĞUNU DEĞİL İDDİA SAHİBİ SUÇU İSPATLAMALI

Darbe suçlamalarına da değinerek şunları ifade ediyor: “Hakkımda böyle bir iddianame yok. Sadece kara propaganda var. İnsanlar suçsuzluğunu değil, iddia sahibi suçunuzu ispat etmek zorunda. Suçlular kimse ceza alsın. Bunu en çok ben isterim. Hangi hareketten, hangi cemaatten kim varsa ceza alsın.”

CEMAATİN ORGANİZASYONLARINA ERDOĞAN’IN UÇAĞI İLE GİTTİK

Gülen Hareketi’nin bir dönem Türkiye’de özellikle iktidarca el üstünde tutulduğunu hatırlatan eski milli futbolcu, bu cemaatin düzenlediği organizasyonlara da AKP üyeleriyle katıldığını, hatta Recep Tayyip Erdoğan’ın uçağıyla dahi götürüldüğünü aktarıyor.

KARİYERİNE FUTBOL İLE DEVAM ETMEK İSTİYOR

Hakan Şükür, kazançlarını Türkiye’de değerlendirmeyi tercih ettiğini ve yurt dışına yatırım yapmadığını anımsatıyor ve bu sebeple ABD’de zor günler geçirdiğini belirtiyor. Mal varlığına el konulması sonrası, kısıtlı bir sermayeyle Amerika’da başladığı kafe işinin battığını söyleyen milli futbolcu, kariyerine yine futbolda devam etmek istiyor.

ŞOFÖRLÜK YAPMADIM AMA ONUN DIŞINDA BİRÇOK İŞ YAPTIM

Uber şoförü olduğuna dair haberlere de değinerek, bir dönem Uber işi yapan bir arkadaşına İngilizce öğrenmek için eşlik ettiğini ancak tam olarak şoförlük yapmadığını kaydediyor. Ancak içinde bulunduğu durumu “Uber dışında başka birçok iş yaptım” cümlesiyle açıklıyor.

İMKANIM BİLE OLSA TRUMP’TAN YARDIM İSTEMEM

Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş’ın tutukluluklarına atıf yapan Şükür, Türkiye’de hukukun işlemediği görüşünde. Rahip Brunson’ın ABD Başkanı Donald Trump’ın talebiyle serbest bırakıldığını hatırlatarak imkanı olsa bile benzer bir durumdan yararlanmak istemeyeceğini dile getiriyor.

ALINTERİMLE KAZANDIM ALLAH ONLARI ZAYİ ETMEZ

Her ne kadar Türkiye’de kalan ailesinin can güvenliğinden endişe etse de, mevcut hukuk sisteminin iktidardan bağımsız hareket etmediğini düşünse de, bir gün ülkesinin normalleşeceğine dair inancını muhafaza ediyor. Şükür, mal varlığını bir gün geri alacağına dair inancını da “Ben alın terimle kazandım. Allah onları zayi etmez” şeklinde ifade ediyor.

Putin, cihatçıların saldırgan tavırlarını Erdoğan’a şikayet etti

medyabold
Devamını Oku »

Kılıçdaroğlu’nun avukatı 24 Şubat’ta sürpriz yapacak: Yer yerinden oynayacak!

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun avukatı Celal Çelik, 24 Şubat’taki duruşma sonrası bir basın toplantısı düzenleceğini açıkladı. “Yer yerinden oynayacak” dedi.

BOLD – Kılıçdaroğlu’nun avukatı Çelik, AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, CHP Genel Başkanı aleyhinde açtığı tazminat davasında mahkemeye sunduğu ve 24 Şubat’ta sanık olarak hakim karşısına çıkacağı davaya ilişkin açıklamada bulundu.

Twitter hesabından yaptığı paylaşımda davanın görüleceği gün çok önemli bir açıklama yapacağını duyuran Çelik, şu ifadeleri kullandı:

“Medya kuruluşları ve basın mensuplarına açık çağrı! 24 Şubat (Pazartesi) günkü İstanbul Anadolu Adliyesi’ndeki (6.ACM, saat 10:45) duruşmama ve sonrasında yapacağımız basın açıklamasına mutlaka bekliyoruz! Gelmezseniz pişman olursunuz! Yer yerinden oynayacak! Sürprizim var!”

medyabold
Devamını Oku »

AKP’li milletvekilinin köyüne yolcu garantili havalimanı

CHP Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal, yolcu garantisi artan ancak yolcu sayısı azalan Kütahya Zafer Havalimanı’nın, dönemin AKP Milletvekili Sait Açba’nın memleketi Aykırıkçı köyünün yakınlarına yapıldığını öne sürdü.

BOLD – CHP Afyonkarahisar Milletvekili ve TBMM Başkanlık Divanı Katip Üyesi Burcu Köksal, Kütahya Zafer Havalimanı yer seçimi için ilginç iddiada bulundu. Köksal, havalimanının yer değişikliği yapılarak AKP’li Sait Açba’nın köyü olan Aykırıkçı köyünün yakınlarına yapıldığını ifade etti.

AKP’Lİ VEKİLİN KÖYÜNÜN YAKINLARINA YAPILDI

CHP Milletvekili Köksal konuyla ilgili Meclis’te yaptığı konuşmada “Afyonkarahisar’a havaalanı açacağız” deyip Afyonkarahisarlı hemşehrilerinin kandırıldığını söyledi. Havalimanının yer seçimi konusunda kimsenin dinlenmediğini belirten Köksal, Kütahya Zafer Havalimanı’nın dönemin Kütahyalı olan ancak Afyonkarahisar’dan milletvekili seçilen AKP’li Sait Açba’nın köyü olan Aykırıkçı köyünün yakınlarına yapıldığını ifade etti.

GARANTİ ÖDEMELERİ İÇİN NEDEN BİRŞEY YAPILMIYOR?

Kütahya Zafer Havalimanı’nda 2012-2017 yıllarında beş yıllık garantili yolcu sayısına ulaşılamadığı için şirkete toplam 26 milyon 892 bin euro ödendiğini hatırlatan Köksal, “Daha önümüzdeki 29 yılda toplam 205 milyon 281 bin euro garanti bedeli taahhüt edilmiştir. Zafer Havalimanı’nın gerektiği gibi çalışmadığı Sayıştay raporlarına dahi yansımışken hâlâ bu garanti ödemeleri için hiçbir şey yapılmaması ve göz göre göre milletin parasının çarçur edilmesi, garanti ödemelere resmen peşkeş çekilmesi hangi hukuka, hangi ahlaka, hangi vicdana ve hangi hakkaniyete sığar?” dedi.

GARANTİ 1.232 MİLYON YOLCU, HİZMET ALAN 82 BİN

Kütahya’daki Zafer Havalimanı’nın Hazine’ye yükü giderek ağırlaşıyor. Kasım 2012’de hizmete açılan havalimanının yolcu garantisi her yıl artarken yolcu sayısı ise azalıyor. 2019’da 1 milyon 232 bin yolcu garantisi verilen havalimanının hizmet verdiği yolcu sayısı 82 binde kalırken, garantiye göre gerçekleşme oranı yüzde 6.6 oldu. Üstelik 2019’da verilen garantisi bir önceki yıla göre yaklaşık 48 bin artarken, hizmet verilen yolcu sayısı bir önceki yıla göre yüzde 17.4 oranında azaldı.

Ortaokul ve lisede eski sisteme dönülüyor: Başarısız öğrenci sınıfta kalacak

medyabold
Devamını Oku »

Humboldt Üniversitesi’nden yabancılar için Almanca kursu: Tek şart var…

Berlin Humboldt Üniversitesi, ilkbahar dönemi için yabancılara yönelik B1, B2 ve C1 seviyelerinde kurs açacak. 1 Nisan’da başlayacak kurslara başvuru süresi 23 Şubat Pazar saat 23:59’da sona erecek.

BOLD – Almanya’da iltica başvurusu olumsuz sonuçlanan ya da henüz oturum kararı gelmeyenlere yönelik Berlin Humboldt Üniversitesi’nde dil kursları başlıyor. Humboldt Üniversitesi’nde eğitim görmek isteyen herkes kurslara başvurabiliyor.

Kurslara Berlin ve Brandenburg başta olmak üzere diğer eyaletlerden de başvuru yapılabilecek. Başvurular yarın gece yarısına kadar devam edecek. 10 Mart’ta seviye tespit ve yerleştirme sınavı yapılacak. Kurslar 1 Nisan’da başlayacak ve Ağustos’a kadar devam edecek.

Dil kurslarını Federal Eğitim ve Araştırma Bakanlığı finanse ediyor.

Başvuruyla ilgili detaylara buradan ulaşılabilir.

 

medyabold
Devamını Oku »

Merkel ve Macron’dan İdlib’de ateşkes çağrısı

Angela Merkel ve Emmanuel Macron, İdlib için ateşkes çağrısında bulundu. Merkel “Durumun hızlı bir şekilde iyileşmesini umut ediyorum” derken Macron, İdlib’de insani felaket yaşandığını belirtti.

BOLD – Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İdlib’de ateşkesin sağlanması gerektiğini söyledi. İki lider, Brüksel’de düzenlenen bütçe konulu Avrupa Birliği (AB) Zirvesinin ardından gazetecilerle konuştu.

SİYASİ ÇÖZÜM BULUNMALI

Merkel, İdlib’deki durumun hızlı bir şekilde iyileşmesini umut ettiğini söyledi. İdlib’de ateşkesin sağlanması ve siyasi çözümün bulunması için ısrar ettiklerini belirtti. Yüz binlerce insanın umutsuzluk içinde ve insani olarak zor durumda olduklarını ifade etti. Merkel, sığınmacıların daha iyi bir şekilde barınmaları için Almanya’nın yardım teklif ettiğini anlattı. Rusya ile Türkiye arasında İdlib’e ilişkin çabaların olacağını ve Erdoğan ile Vladimir Putin’in telefon görüşmesi yaptığını duyduklarını ifade etti.

RUSYA VE SURİYE’DEN İSTEDİK

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da, “Merkel ve bana göre İdlib’deki durum derhal ateşkes sağlayarak çözülür. Bunu Rusya ve Suriye’den istedik” dedi. Macron, ülkesinin önceliğinin tarım konusunda ortak bir bütçe oluşturmak olduğunu belirtti. “Bir anlaşmaya varamadık. Derinden üzgünüm.” diyen Macron, bütçe konusunda çalışmaların devam edeceğini söyledi.

Macron, AB ülkeleri arasında bir ‘gruplaşma’ olmadığını da dile getirdi. Bütçe konusunda bir anlaşma sağlayabilmek için iki gün boyunca Almanya Başbakanı Angela Merkel ile el ele çalıştığını aktaran Macron, zirve sırasında Merkel ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i aradığını belirtti.

İNSANİ FELAKET YAŞANIYOR

Macron, “İdlib’de insani felaket yaşanıyor. Rusya destekli Esad İdlib’de ilerliyor” dedi. Macron, “İdlib’de askeri tansiyonun yükselme riski bulunuyor. Dün iki Türk asker hayatını kaybetti. Daha önce de onlarcası yaşamını yitirdi. Çok riskli bir durum. Bu durum göç krizine de götürebilir” değerlendirmesinde bulundu. Macron, 2 milyona yakının kişinin yerinden edildiğini veya çok kötü şartlarda olduğunu belirterek sözlerini şöyle tamamladı:

“Putin ve Erdoğan’a karşı çok açık konuştuk. Putin’in rolü ve sorumluluğu bulunuyor. Merkel ve bana göre (İdlib’deki) durum derhal ateşkes sağlayarak çözülür. Bunu Rusya ve Esed rejiminden istedik. Bu durum aynı zamanda siyasi bir süreç ile çözülür. Bu nedenle İstanbul formatında 4’lü (Rusya, Türkiye, Almanya ve Fransa) bir toplantının düzenlenmesi konusunda hazır bulunduğumuzu ve en kısa zamanda yapmak istediğimizi belirttik. Gidebileceğimiz tek yol bu.”

Tayyip Erdoğan, dün Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya Başbakanı Angela Merkel ile üçlü bir telefon görüşmesi gerçekleştirmişti.

medyabold
Devamını Oku »

Şüpheli şekilde ölen Kırgız gazeteci ile ilgili başlığa mahkemeden engelleme

Mehmet Ağar’ın oğlu AKP Elazığ Milletvekili Tolga Ağar’ın tecavüz ettiği ve ardından öldürüldüğü öne sürülen Kırgız gazeteci Yeldana Kaharman için Ekşi Sözlük’te açılan başlığa mahkeme tarafından erişim engeli getirildi.

BOLD – Elazığ’da şüpheli şekilde hayatını kaybeden Kırgızistanlı gazeteci Yeldana Kaharman için Ekşi Sözlük’te açılan başlığa İstanbul 5’inci Sulh Ceza Hâkimliği tarafından erişim engeli getirildi. Kaharman’ın ölümüyle ilgili Mehmet Ağar’ın oğlu AKP Elazığ Milletvekili Tolga Ağar suçlanıyordu.

ERİŞİM ENGELİ GELDİ, YORUMLAR KALDIRILDI

BirGün’den İsmail Arı’nın haberine göre Gazeteci Sedat Sur, Kaharman’ın şüpheli ölümüne ilişkin yaptığı açıklamalar gündem olurken Ekşi Sözlük’te de ‘Yeldana Kaharman’ başlığı açıldı. Ekşi Sözlük, “İstanbul 5’inci Sulh Ceza Hakimliği’nin 11 Şubat tarihli ve 2020/823 iş sayılı kararı uyarınca Yeldana Kaharman başlığı altında yer alan içeriklere erişimin engellenmesine karar verildiğini” açıkladı. Ekşi Sözlük, başlık altındaki yorumları kaldırırken mahkemenin erişim engeli kararını da paylaştı.

TOLGA AĞAR’IN CİNSEL SALDIRISI SONRASI ÖLÜ BULUNMUŞTU

Geçen yıl hayatını kaybeden Kırgızistanlı gazeteci Yeldana Kaharman’ın, Mehmet Ağar’ın oğlu AKP Elazığ Milletvekili Tolga Ağar’ın cinsel saldırısına uğradığı ve intihar ettiği iddia edilmişti. Kaharman’ın çalıştığı kanal yaptığı açıklamada, ‘şüpheli ölüm’ ifadelerini kullanmıştı.

Ortaokul ve lisede eski sisteme dönülüyor: Başarısız öğrenci sınıfta kalacak

medyabold
Devamını Oku »

Hurda Bank vurgunu: 2.5 milyon liralık vurgun yapıp Moldova’ya kaçacaktı

Hurda satarak zenginlik vaat eden bir kişinin 14 vatandaşı 2.5 milyon lira dolandırdığı ortaya çıktı. Şüpheli, Moldova’ya kaçmak üzereyken yakalandı.

BOLD – Hurda Bank adı altında Ankara’da 14 kişiyi 2.5 milyon TL dolandıran şüpheli gözaltına alındı. Şüphelinin yapılan üst aramasında, pasaport ve Moldova’ya gitmek üzere alınmış uçak bileti ele geçirildi.

HURDA SATARAK YÜKSEK KAR VAAT ETTİ

Ankara Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri yaptığı çalışmada, hurda alım- satım vaadiyle vatandaşları dolandıran bir şüphelinin izine ulaştı. Ekipler, şüpheliyi takibe aldı. Aylar süren takip sonucunda, şüphelinin düşük fiyattan alacağı hurdaları, başka kişilere satarak yüksek kar sağlayacağını söyleyerek, 14 kişiyi yaklaşık 2.5 milyon TL dolandırdığı belirlendi. Bunun üzerine Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği ekiplerince düzenlenen operasyonda, M.K. isimli şüpheli gözaltına alındı.

YURTDIŞINA GİTMEK İÇİN HAZIRLIKLARINI TAMAMLAMIŞ

Şüphelinin yapılan üst aramasında, pasaport ve Moldova’ya gitmek üzere alınmış uçak bileti ele geçirildi. Ayrıca ekipler tarafından derinleştirilen operasyon kapsamında, şüphelilerin ‘Çiftlik Bank’ benzeri bir sistem oluşturduğu ve bunu ‘Hurda Bank’ olarak adlandırdığı saptandı.

YAPTIĞI YARDIMLARLA GÜVEN SAĞLAMIŞ

4 yıl önce Ankara’ya yerleşen M.K.’nın, etrafındakilerin güvenini kazanmak için kendisini hayırsever bir vatandaş olarak tanıttığı öğrenildi. İfadesinde referans yöntemiyle ilk katılanlara bir miktar para kazandırdığını ve o kişilerin akrabaları ve arkadaşlarını sisteme dahil ettiğini belirten M.K, çıkarıldığı nöbetçi mahkeme tarafından tutuklandı.

Ortaokul ve lisede eski sisteme dönülüyor: Başarısız öğrenci sınıfta kalacak

medyabold
Devamını Oku »

21 Şubat 2020 Cuma

Ortaokul ve lisede eski sisteme dönülüyor: Başarısız öğrenci sınıfta kalacak

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, sınıfta kalınmadığı için eğitimde önemli ölçüde seviye düşüklüğü olduğunu açıkladı. “2020-2021 öğretim yılından itibaren ortaokul ve liselere yeniden sınıf tekrarı gelecek” dedi.

BOLD – “Sınıfta kalmanın olmaması eğitimde önemli ölçüde seviye düşüklüğüne yol açtı” diyen Milli Eğitim Bakanı Selçuk, Sözcü’den Saygı Öztürk’e konuştu. Bakan Selçuk, 2020-2021 eğitim-öğretim yılından itibaren ortaokul ve liselerde sınıfta kalmayı yeniden getireceklerini söyledi. “Sınıfta kalmanın olmaması eğitimde önemli ölçüde seviye düşüklüğüne yol açtı. Dört işlemi bilmeden lise bitiriliyor. Eğitimde kalitenin daha da düşmemesi için bu sisteme son veriyoruz” diye konuştu.

Liselerde ders sayısının azaltılması yönünde çalışmalar yapıldığını söyleyen Selçuk, “Öğrenciler fazla ders nedeniyle konularda yüzeysel kalıyor. Bunu önce pilot okullarda uygulayacağız ve sistemde köklü düzenleme yapacağız” dedi.

Liseye geçiş sisteminde bir değişiklik olmayacağını, ancak soru şeklinde bazı düzenlemelere gidileceğini ifade eden Selçuk, “Liseye giriş sınavında o soruları yapmak isteyenlerin kitap okuması ve okuduğunu anlaması gerekiyor” dedi. Bakan, kitap okuma oranında da artış yaşadıklarını belirtti.

EĞİTİMDE ATAKAN MODELİ

Her ilde ölçme ve değerlendirme merkezleri kurulduğuna değinen Bakan sözlerini şöyle sürdürdü:

“Her öğrencinin ilgisini, becerisine göre ekranını kişiselleştireceğiz. Kişiye özel müfredat ve sınav gelecek. Türkiye’nin deneyimli hocalarını davet edip bir yıl stüdyo çekimi yaptırdık. Öğrenci, hangi hocayı, hangi dersi internetten, cep telefonundan dinlemek istiyorsa, soru yöneltmek istiyorsa cevabı gelecek. Burada amaç, eğitimde fırsat eşitliğini sağlamaktır. İstanbul’daki öğrenci ile Şırnak’taki öğrenci arasında hiçbir fark olmayacak.”

FIRSAT ADALETİ SAĞLANACAK

Bakan Selçuk, dijital eğitim platformu olan Eğitim Bilişim Ağı (EBA) ile eğitimde fırsat adaleti sağlanacağını söyledi. Bakan açıklamasını şöyle sürdürdü:

“EBA, yaklaşık 18 milyon öğrenci, 1 milyon öğretmen ile velilerin kullanımına açıldı. Okul öncesinden 12. sınıfa kadar öğrenci ve öğretmenin öğrenme yolculuğuna eşlik eden 1.600’den fazla ders ve 20.000’in üzerinde zengin, güvenilir ve etkileşimli içerik sunuyor. EBA, doğru kullanıldığında öğretmenin en büyük yardımcısı, öğrencinin okul dışında da elinden tutan bir öğretmen gibi. Türkiye’nin her yerinden öğrenci ve öğretmenlerimiz EBA’ya giriş yapacak.”

medyabold
Devamını Oku »

Polise ‘motivasyon’ genelgesi

Polislerin çalışma şartlarına iyileştirme yapıldı. Çıkarılan genelge ile bundan sonra polislere evlilik yıl dönümlerinde izin verilecek. Memurlar, yılda bir kez psikolog desteği alacak.

BOLD – Polislerin moral ve motivasyonunu artırmak isteyen isteyen İçişleri Bakanlığı, çalışma şartlarında iyileştirme yaptı. 81 şehrin Emniyet Müdürlüğüne gönderilen genelgeyle birçok uygulama değiştirildi.

BAZI BİRİMLERİN ÇALIŞMA SAATLERİ DEĞİŞTİ

Genelgeye göre, il emniyet müdürlüklerine bağlı polis merkezi amirlikleri ve resmi ekiplerde 8 saat çalışıp 24 saat istirahat sistemine tamamen geçilecek. Diğer birimlerde de bu sisteme geçilebilmesi için imkanlar dahilinde gerekli planlama ve düzenlemeler yapılacak.

Personelin senelik izinleri, kış ve yaz aylarında olmak üzere iki dönem halinde planlanacak ve yıllık iznin en az 3’te biri kış aylarında kullandırılacak. Böylece her personelin izninin tamamını her yıl kullanması sağlanacak.

Personel, 657 sayılı “Devlet Memurları Kanunu”nda düzenlenen mazeret izninin bir gününü yetkili amirlerin izniyle evlilik yıl dönümlerinde kullanabilecek.

YENİ MEMURA ORYANTASYON EĞİTİMİ

Mesleğe yeni başlayan ya da atama ve yer değiştirme sonucu yeni bir ilde görevlendirilen personel, oryantasyon eğitimine tabi tutulacak. Ayrıca emniyet personeli, yeni görev yeri, şartları ve özel yaşamını ilgilendiren konularda ihtiyaç duyabileceği hususlarda ayrıntılı olarak bilgilendirilecek ve kendisine gerekli destek verilecek.

Görev dağılımında ve birimlerdeki istihdamda adil olunacak. Ek görevlendirmelerde eşitlik ve şeffaflığa önem verilecek, görevlendirme çizelgelerinin birimlere dağıtılarak personele duyurulması sağlanacak.

“Personel Görüş Günü” uygulaması mümkün oldukça il emniyet müdürlerince yapılacak. Bunun mümkün olmadığı zamanlarda ise en az il emniyet müdür yardımcısı seviyesinde yerine getirilecek.

PSİKOLOGLA BİREYSEL GÖRÜŞME ZORUNLULUĞU

Tüm personelin her yıl en az bir defa Rehberlik ve Psikolojik Danışma Büro amirliklerinde görevli psikologlarla zorunlu bireysel görüşmeye katılması sağlanacak. Psikoloğun, zorunlu bireysel görüşme sonrası personelin görüşme sürecine devam etmesini gerekli görmesi halinde, 2 Aralık 2019’da çıkan genelge ve diğer ilgili mevzuatta ön görülen hususlar devreye sokulacak. Bu işlemlerin eksiksiz ve zamanında yapılması hususunda bütün sıralı amirler gerekli hassasiyeti gösterecek.

Yıllık zorunlu bireysel görüşmeler için emniyet teşkilatında görevli psikologların yetersiz kalması durumunda valilikler koordinesinde ilde bulunan diğer kamu kurum ve kuruluşlarındaki görevli psikologlardan görevlendirme yapılarak istifade edilecek.

ÖFKE KONTROLÜ EĞİTİMİ ALACAKLAR

Üniversiteler ve ilgili diğer kurumlar ile iş birliği yapılarak aile içi iletişim, stres ile baş etme, öfke kontrolü, problem çözme becerileri, iletişim becerileri, çocuk ve ergen ile iletişim, aile içi şiddet ve çocuk istismarı, bütçe yönetimi, psikolojik şiddet, ruhsal bozukluklar gibi konularda eğitim faaliyetleri düzenlenecek ve belirli periyotlarla eğitimler tekrarlanacak.

Kültürel ve sosyal etkinlikler kapsamında, halk oyunları ve koro etkinlikleri, doğa yürüyüşleri, piknik gibi çeşitli faaliyetler ile spor turnuvaları düzenlenecek. Yapılan etkinliklere personelin eş ve çocukları da dahil edilecek. Ayrıca illerde bulunan diğer kamu kurum ve kuruluşlarıyla iş birliği yapılarak bilgi ve beceri artırmaya yönelik faaliyetler düzenlenecek.

ÖZEL GÜNLERE ÖZEL ZİYARET

Evlilik, doğum, hastalık ve vefat gibi durumlarda personel yalnız bırakılmayacak, zamanında yapılacak ziyaretlerle birlikte gerekli maddi ve manevi destek verilecek.

İl emniyet müdürleri, personelin görev yaptığı birimleri daha sık ziyaret ederek, denetim ve rehberlik görevini etkin bir şekilde yerine getirecek. Personelin hem görevle ilgili hem de kişisel sorunlarını yerinde ve zamanında tespit ederek, çözümüne yönelik daha yakın ve sıcak bir ilişki ortamı sağlanacak, sıralı tüm amirler de aynı hassasiyeti gösterecek.

Polislerin, sorunlarını çözmek amacıyla Sosyal Hizmetler ve Sağlık Daire Başkanlığı bünyesinde günün 24 saati ulaşılabilecek “Psikolojik Danışma Hattı” kurularak hizmete sunulacak.

DETAYLI İNCELEME

Öğrenci aday alım sürecinde yapılan mülakatta komisyon üyesi olan psikologlar tarafından mevzuat dahilinde daha detaylı inceleme yapılacak.

Öğrencilerle ilgili sağlık raporları okula başlamadan önce aldırılarak gerekli değerlendirmeler yapılacak.

İntibak (uyum) eğitimi amacına uygun ve daha verimli olarak gerçekleştirilecek.

Hizmet içi eğitim programlarının sayısı ve çeşitliliği artırılarak, daha fazla personelin bu programlara katılımı sağlanacak ve ders programlarına stres yönetimi, öfke kontrolü ve etkili iletişim gibi konular eklenecek.

Rehberlik ve Psikolojik Danışma Büro amirliklerinin faaliyetleri okul idarelerince öğrencilere tanıtılacak.

Tüm komiser yardımcıları, alanda edindikleri tecrübenin paylaşımı, polislik uygulamalarında yeknesaklığın sağlanması ve mevzuat bilgilerinin pekiştirilmesi amacıyla Polis Akademisi Başkanlığınca bir haftalık hizmet içi eğitim programına tabi tutulacak.

Polis başmüfettişleri ve müfettişler, yaptıkları genel ve özel teftişlerde bu talimatlar, ilgili diğer mevzuat hükümleri ve disiplin kurallarına uyulup uyulmadığını denetleyecek.

Polislerin moral ve motivasyonunu artırmaya yönelik yapılan faaliyetler, birimler tarafından altı ayda bir Sosyal Hizmetler ve Sağlık Daire Başkanlığına gönderilecek.

medyabold
Devamını Oku »

ABD’den “Türkiye’nin yanındayız” açıklaması

ABD Dışişleri Bakanlığı İdlib’te şehit olan Türk askerleri için başsağlığı dileyerek, “NATO müttefikimiz Türkiye’nin yanındayız” açıklaması yaptı. Açıklamanın Erdoğan-Putin görüşmesinden sonra gelmesi dikkat çekti.

BOLD – ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından İdlib şehitleri için başsağlığı dilenerek, “NATO müttefikimiz Türkiye’nin yanındayız” açıklaması yapıldı.

ŞEHİTLER İÇİN BAŞSAĞLIĞI DİLENDİ

ABD Dışişleri Bakanlığından bir yetkili, AA muhabirinin İdlib’de yaşanan son gelişmeler ve Türk askerlerinin şehit düşmesine ilişkin sorusuna yazılı cevap verdi. Açıklamada, “Türkiye hükümetine, askerlerinin ölümünden dolayı başsağlığı dileklerimizi gönderiyoruz” ifadesi kullanıldı.

TÜRKİYE, GERGİNLİĞİN AZALTILMASI İÇİN ORADA

Türk askerlerinin bölgede koordinasyon ve gerginliğin azaltılması için İdlib’de bulunduğuna dikkat çekilen açıklamada, “Bu tür eylemlere karşı NATO müttefikimiz Türkiye’nin yanındayız. Başkan Donald Trump, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile cumartesi günü yaptığı telefon görüşmesinde İdlib’e yönelik endişelerini dile getirmiştir. Ayrıca, Trump bu görüşmede Rusya’ya Esed rejiminin zulümlerine desteği sonlandırması ve Suriye’deki iç savaşa siyasi bir çözüm bulunması için yaptığı çağrıyı yinelemiştir” denildi.

18 Şubat’ta gözaltına alınanlara işkence yapılıyor

medyabold
Devamını Oku »

Soylu hakkında sosyal medya paylaşımına soruşturma

Adana’da bir avukata İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya “kel kafalı zat” dediği için hakkında soruşturma açılması gündemden düşmeden CHP PM Üyesi Pınar Uzun hakkında Soylu’ya hakaretten soruşturma başlatıldı.

BOLD – Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Parti Meclisi (PM) üyesi Pınar Uzun hakkında, attığı bir tweet dolayısıyla “kamu görevlisine (Süleyman Soylu) görevinden dolayı hakaret etme” suçundan soruşturma başlatıldı. Tweet’in Ankara’daki bir şehit cenazesinde CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik saldırı ile ilgili olduğunun altını çizen Uzun, bu soruşturmanın Kılıçdaroğlu’nun bulunduğu ev için ‘Yakın!’ diyenleri kolladığını kaydetti.

SALDIRIYI ELEŞTİRDİ, SORUŞTURMA AÇILDI

Cumhuriyet’ten Eren Can Keman’ın haberine göre CHP PM üyesi Uzun, 21 Nisan 2019’da Çubuk’taki bir şehit cenazesinde gerçekleşen CHP Genel Başkan Kılıçdaroğlu’na yönelik saldırının planlı ve organize halde gerçekleştirildiğini söyledi. Saldırganların videolarda açıkça seçilmesine rağmen, olayla ilgili derinlikli bir araştırma yapılmadığını ve suçluların ceza almadığını ifade eden Uzun, bununla ilgili bir eleştiri tweet’i paylaştığını kaydetti.

SUÇ, SOYLU’YA HAKARET ETME ŞÜPHESİ

Kamu görevlisine (Süleyman Soylu) görevinden dolayı hakaret etme” şüphesiyle başlatılan soruşturma kapsamında Vatan Emniyet İstanbul Güvenlik Şube Müdürlüğü’ne ifadeye çağrıldığını belirten Uzun, “Mağdur sıfatıyla yer alan ismin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu olmasına gülerken, soruşturma dosyasına konu olan beyanımın alçak linç girişimiyle ilgili olmasına hayret ediyorum. Bu soruşturma, Genel Başkanımızın bulunduğu ev için ‘Yakın!’ diyenleri, partimizin il başkanlarının şehit cenazelerinde protokole alınmaması emrini verenleri, şehit cenazesinde partimizin çelengini devirerek halka nefret aşılayanları kollamaktadır” dedi.

“BU TÜR SORUNLARA EMEK HARCANMASI YANLIŞ”

İktidarın memleketin sorunları yerine bu tür soruşturmalara emek harcamasının yanlış olduğunu vurgulayan Uzun “İlkeleri ve vicdanıyla siyaset yapan bir genç olarak kamuoyuna verebileceğim tek şey cesarettir. Korkmayız” dedi.

18 Şubat’ta gözaltına alınanlara işkence yapılıyor

medyabold
Devamını Oku »

Putin, cihatçıların saldırgan tavırlarını Erdoğan’a şikayet etti

Kremlin, Putin’in İdlib’de cihatçıların saldırgan eylemlerinden derin endişe duyduğunu Erdoğan’a ilettiğini açıkladı.

BOLD – AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile telefon görüşmesi sonrası Kremlin’den açıklama yapıldı. Açıklamada iki liderin görüşmede, İdlip konusunda teması arttırma noktasında anlaştığı belirtildi.

PUTİN, GÖRÜŞMEDE CİHATÇILARI GÜNDEME GETİRMİŞ

İki liderin yapılan tüm anlaşmalara bağlı olduklarını ifade ettikleri belirtilen açıklamada, Putin’in “İdlib’de cihatçıların saldırgan eylemlerinden derin endişe duyduğu”nu Erdoğan’a ilettiği belirtildi. Açıklamada, Putin ve Erdoğan’ın, Suriye’nin İdlib vilayetinde gerilimin düşürülmesi, ateşkesin güvenceye alınması ve terörist tehditlerin etkisiz hale getirilmesi hedefi doğrultusunda temaslarını yoğunlaştırma konusunda mutabık oldukları kaydedildi. Açıklamada ayrıca iki liderin Libya’daki gelişmeleri de görüştükleri bildirildi.

18 Şubat’ta gözaltına alınanlara işkence yapılıyor

medyabold
Devamını Oku »

Re-arrested Turkish philantropist accuses Erdogan of intervening in case

Prominent Turkish businessman and rights advocate Osman Kavala, re-arrested this week hours after being acquitted over his role in nationwide 2013 protests, said on Friday President Tayyip Erdogan had intervened to prevent his release from prison.

Businessman Kavala was among nine people acquitted on Tuesday of charges related to the Gezi Park unrest seven years ago. He was then re-arrested and sent back to jail over charges related to a failed 2016 military coup.

Erdogan has repeatedly denied intervening in judicial decisions and insists the Turkish judiciary is independent.

In a statement, Kavala said the Gezi acquittals had been a positive step, which he had hoped would help society understand the problems of the judiciary and have a healing effect.

“However, unfortunately, the president’s intervention prevented this opportunity, and I was arrested again with an allegation much more irrational and lawless than the first time,” Kavala said.

“The allegation that I planned the coup attempt is much more irrational than the charge that I organized Gezi protests and shows a profound ulterior motive,” he added.

A senior Turkish official, who asked not to be named, denied any interference in judicial decisions.

“The courts are pursuing their own process. After all, it was the same Turkish judiciary who made the acquittal ruling too. The process regarding Kavala is a judiciary process,” the official said.

In the latest investigation, Kavala is accused of attempting to overthrow the constitutional order in the failed putsch of July 15, 2016, which Ankara says was perpetrated by followers of U.S.-based religious scholar Fethullah Gulen.

The 2013 Gezi Park unrest was one of the most serious challenges faced by Erdogan since his AK Party came to power in 2002. Erdogan, on Wednesday, described the protests as one of a series of attacks that he said culminated in the coup bid.

Erdogan has described Kavala as the local collaborator of a foreign conspiracy led by billionaire George Soros to divide Turkey by backing the Gezi protests, repeating the allegation on Wednesday, hours after Kavala was re-arrested.

Kavala is involved in publishing, but his activities in the last two decades have been focused on a charitable foundation fostering cultural development and cooperation. Before that, he had businesses in telecommunication and energy.

In a ruling in December, the European Court of Human Rights (ECHR) said evidence was insufficient to justify the accusation that Kavala had been involved in the abortive coup.

Reuters

Gezi Park acquittal to be probed following Erdogan criticism

The post Re-arrested Turkish philantropist accuses Erdogan of intervening in case appeared first on IPA NEWS.



from IPA NEWS https://ipa.news/2020/02/21/re-arrested-turkish-philantropist-accuses-erdogan-of-intervening-in-case/
Devamını Oku »

Çeyrek rekora doymuyor: 525 liraya ulaştı!

Bir haftada yüzde 4,5’i aşan hareketle rekor kıran çeyrek altın dünkü 528 liralık seviyeyi de aşarak 525 düzeyine ulaştı. Artışta Türk parasındaki değer kaybı ve dolar endeksindeki yükseliş etkili oldu.

BOLD – Altın fiyatlarındaki yükseliş durmuyor. Dün 518 lirayı gören çeyrek altın bugün 525 noktasına ulaşarak rekor tazeledi. Bir haftada çeyrek altın fiyatındaki artış yüzde 4,5’i aştı.

Uluslararası piyasalarda altının ons fiyatındaki yükseliş, dolar endeksindeki ivme ve de Türk parasındaki değer kaybı, sonuçta etkili oldu.

YUR DIŞI KAYNAKLI İKİ YURT İÇİ KAYNAKLI BİR SEBEP VAR

Altın fiyatlarındaki artışta, yurt dışı kaynaklı iki, yurt içi kaynaklı bir sebep öne çıktı.

Çin’deki koronavirüs salgınının uluslararası yatırımcıları güvenli liman altına yönlendirmesiyle, ons fiyatı 20 Ocak ila 21 Şubat arası bin 560 dolardan bin 636 dolara erişti.

İDLİB MERKEZLİ GERİLİM DE TABLODA ETKİLİ

Bu süreçte dolar endeksi de yaklaşık yüzde 2 artınca, altının lira karlılığı daha da yükseldi.

İdlib kaynaklı jeopolitik gerilimlerdeki artışla lirada değer kaybının hızlanması ve dolar/TL kurunun 6,10’un üzerine çıkması da altına yaradı.

Çeyrek altın Kapalıçarşı’da ‘yok’ satıyor

medyabold
Devamını Oku »

Almanya ve Fransa’dan İdlib için Türkiye ve Rusya’nın katılımıyla dörtlü zirve çağrısı

Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i arayarak İdlib hakkında konuştu. İki ülke lideri Türkiye ve Rusya’nın da katılımıyla İdlib için dörtlü zirve istedi.

BOLD – Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya Başbakanı Angela Merkel, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile telefonda İdlib’i görüştü.

Merkel ve Macron, İdlib krizinin siyasi yolla çözülmesi için AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Putin ile 4’lü bir zirvede bir araya gelmeye hazır olduklarını bildirdi.

Almanya Başbakanlık Ofisi’nden yapılan açıklamada, “İki lider Putin ve Erdoğan ile buluşarak krize siyasi bir çözüm bulmak istediklerini aktardı” ifadeleri yer aldı.

Merkel ve Macron, Suriye’de çatışmaların derhal sonlandırılarak evlerini terk etmek zorunda kalmış çok sayıda kişiye yardım yapılması gerektiğini belirtti ve Putin’e İdlib’de yaşanması muhtemel insani felakete dair çekincelerini anlattı.

Elysee Sarayı’ndan yapılan açıklamaya göre, iki lider Putin ile yapılan telefon görüşmesinde, İdlib’deki çatışmalar nedeniyle sivil nüfusun yaşadığı insani drama dikkat çekerek, bölgede derhal ateşkesin sağlanması gerektiğini söyledi.

Merkel ve Macron, bölgede çatışmaların derhal durdurulması ve sivil halk için insani yardıma erişimin de engellenmemesi çağrısında bulundu.

ABD’den Patriot talebi: Bakanlık yalanladı, Bakan Hulusi Akar ve Pentagon doğruladı

medyabold
Devamını Oku »

Rusya’dan Türkiye’ye ağır suçlama: Teröristlere destek ve silah vermeyi durdurun

Rusya, dün Türkiye’yi İdlib’deki teröristlere silah vermek ve destek çıkmakla suçladı. Türk topçusunun Suriye tarafına ateş açma görüntülerini yayınlayan Rusya, uyarıda bulununca Türk topçusunun Suriye tarafına atışları durdurduğunu belirtti.

BOLD – İdlib’in güneyindeki Neryab kasabası civarında Türkiye’nin desteklediği muhalif gruplar, Suriye Ordusunun son günlerde aldığı bölgeleri ele geçirmek için büyük bir operasyon başlattı.

Operasyon, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 2 şehit 5 yaralı vermesi sonrası duruduruldu. Bu sırada Rusya’nın Suriye’deki Tarafları Uzlaştırma Merkezi, Türkiye’ye ağır suçlamalar içeren bir açıklama yayınladı.

TERÖRE DESTEK VE SİLAH VERMEYİ DURDURUN

Rusya’nın Suriye’deki Tarafları Uzlaştırma Merkezi, Türk ordusunun Suriye’deki teröristlere destek verdiğini belirtti. Açıklamada Ankara’ya teröristlerin faaliyetlerine destek vermeyi ve onlara silah sevk etmeyi durdurma çağrısı yapıldı.

Türkiye destekli militanların Kminas ve Neyrab bölgelerinde Suriye ordusunun savunmasını Türk ordusunun desteğiyle kırdığını vurguladı.

İLK DESTEK VAKASI DEĞİL

Rusya’nın Suriye’deki Tarafları Uzlaştırma Merkezi, açıklamada, “Bunun Türk Silahlı Kuvvetleri’nin militanlara destek verdiği ilk vaka olmadığına dikkat çekmek isteriz. Türk tarafını teröristlerin faaliyetlerine destek vermeyi ve onlara silah sevk etmeyi durdurmaya çağırıyoruz.”

Rusya, muhaliflerin Kminas-Neyrab hattında Suriye ordusuna yönelik saldırıları çok sayıda zırhlı tankla gerçekleştirdiğini ve Türk ordusunun buna topçu ateşiyle destek verdiğini belirtti. Suriye ordusunun savunmasının bunun sonucunda kırıldığını ifade etti.

RUSYA’NIN UYARISI ÜZERİNE TÜRK TARAFI DURDU

Saldırılarda 4 Suriye askerinin yaralandığını duyuran Merkez, Suriye ordusuna yönelik topçu atışlarının Rusya’nın bunları tespit etmesi üzerine durduğunu belirtti:

“Türk mevzilerinden Suriyeli birliklere topçu ateşi açıldığı, Rus objektif kontrol araçları tarafından tespit edilerek çatışmaları önleme hattı üzerinden Türk tarafına bildirildi. Bunun üzerine Türk tarafı, topçu atışlarını durdurdu.”

Merkez, 43 saniyelik bir video yayınlayarak Türk topçularının İdlib’de militanların saldırlarına destek verdiği anları da paylaştı.

RUS SAVAŞ UÇAKLARI BOMBALADI

Merkez, Rus Su-24 savaş uçaklarının Suriye’nin talebi üzerine militanlara ateş açtığını ve bunun sahadaki çatışmanın seyrini tersine çevirerek Suriye ordusunun saldırıları püskürtmesini sağladığını vurguladı.

Açıklamada Suriyeli birliklerin 1 tank, 6 piyade aracı ve yüksek kalibreli silahların bulunduğu 5 arazi aracını imha ettiği kaydedildi.

İdlib’de muhalifler operasyon başlattı, Rusya’dan art arda sert açıklamalar geldi

medyabold
Devamını Oku »

Vatandaş ayağını marketten kesiyor, evde üretim artıyor

Türkiye Barometresi Yeni Yıl Raporu’na göre 2019’da hane halkı evde daha çok zaman geçirdi. Fiyatı artan salça, konserve, reçel ve yoğurt gibi temel gıda ürünleri de daha çok evde üretilmeye başlandı.

BOLD – Araştırma şirketi Ipsos’un ‘Türkiye Barometresi Yeni Yıl Raporu’ndaki hane halkı harcamaları analizi dikkat çekici bulgular içeriyor. Bilhassa ‘evde üretim’ konusu göze batıyor.

İLK TEDBİR EV DIŞI DAVRANIŞLARDAKİ AZALMA

Dünya gazetesinden İbrahim Ekinci’nin haberine göre raporda şöyle deniliyor:

“Kriz söylemleri başlayınca ilk tedbir ev dışı davranışların azalması veya yapılmaması yönündeydi. Bu da, 2019’da evde daha çok zaman geçirildiğini bize gösteriyor.

Temel gıda ürünleri, ev yapımı ürünlerde kullanılan malzemelerin artması, bu sene ilk defa büyüme gösteren kategorilerin olması bize bu yönde bir hareket olduğunu gösteriyor.”

KONSERVELİK KAVANOZ SATIŞI ÇOK ARTTI

‘Ev yapımı ürünlerde kullanılan malzeme’ payındaki artışta Ipsos verilerini destekleyen başka gözlemler de var. Son iki yıldır ‘konservelik kavanoz satışlarının çok arttığı’, tüketicinin salça, konserve, reçel, yoğurt vs. şeyleri daha çok evde üretmeye yöneldiği belirtiliyor.

Alkollü içecek fiyatlarındaki yükselişin etkisiyle evde üretimde ciddi artışlar olduğu daha önce haber konusu olmuştu. Bu eğilimin diğer gıda ürünlerine de yansıdığı anlaşılıyor.

SATIN ALINANLARA DAHA YÜKSEK ÖDEME KAYNAKLI

2019’da harcama artışı çok yüksekken miktarsal endekslerde daralma görülmediği, sebebin ‘sepet değerindeki artış’ olduğu ifade edildi. “Sepet değerindeki artış, sepete giren ürünlerin artmasından değil, satın alınanlara daha yüksek ödeme yapılmasından kaynaklandı” denildi.

MARKALI ÜRÜNLERİN HARCAMADAKİ PAYI DÜŞTÜ

Rapora göre tüketici geçen yıl daha ucuz ürünlere yöneldi: “Trend olarak bakıldığında ‘markalı ürünlerin’ toplam harcamadan aldığı pay azalırken marketlerin kendilerine özel ürünlerinin ve açık ürünlerin büyümeye etki ettiği görülüyor. Son 12 ayda harcanan paradan indirim marketlerin aldığı pay yüzde 28 seviyesine ulaştı.”

EKONOMİ KÖTÜYE GİDECEK DİYENLERİN ORANI YÜKSELDİ

Vatandaş, 2020’de ekonominin kişisel ve ülke bazında daha iyiye gideceğini düşünmüyor. Çoğunluk kısa vadede değişime inanmıyor. Özellikle şahsi ekonomik durum için ‘daha iyiye gidecek’ diyenlerin oranı yüzde 12’den yüzde 8’e düştü. ‘Daha kötüye gidecek’ fikrindekilerin yüzdesi ise 31’den 33′ yükseldi.

İŞSİZLİK BEKLENTİSİNDE DİKKAT ÇEKEN DEĞİŞİM

Raporda yer alan işsizlik beklentileri de dikkat çekici: 2018’de her 100 kişinin 41’i ‘artar’ derken geçen sene sayı 54’e çıktı.

Giriş tarihine dikkat, emekliliğe mani olabilir

medyabold
Devamını Oku »

Babel, sakatlanan rakip oyuncu gibi yerde yuvarlandı, sekerek yürüdü

UEFA Avrupa Ligi’nde Ajax deplasmanda Getafe’ye 2-0 mağlup oldu. İspanya’da oynanan mücadelede Ryan Babel’in rakibinin sakatlığını inandırıcı bulmayarak taklit etmesi dikkat çekti.

BOLD – UEFA Avrupa Ligi son 32 turunda Ajax deplasmanda Getafe ile karşı karşıya geldi. Devre arasında Galatasaray’dan kiralık olarak giden Ryan Babel Ajax’ta maça ilk 11’de başladı. Ev sahibi mücadelenin 37’inci dakikasında Deyverson ile Ajax karşısında 1-0 öne geçti. İlk yarı Getafe’nin 1-0’lık üstünlüğü ile sona ererken ikinci yarının hemen başında yaşanan bir pozisyon maçın en çarpıcı anı oldu.

BABEL DE YERDE YUVARLANDI SEKEREK YÜRÜDÜ

Dakikalar 55’i gösterirken Getafe’li Nyom, Babel ile girdiği ikili mücadelenin ardından kendini yere bıraktı. Sakatlığı gören hakem hemen oyunu durdurdu. Nyom’un yerde kaldığını gören ve hakemin oyunu durdurmasına sinirlenen Ryan Babel adeta çılgına döndü. Rakibinin vakit geçirdiğini düşünen Hollandalı yıldız rakibiyle alay ederek yerde yuvarlanmaya başladı. Nyom’un numara yaptığını ve hakemi aldattığını düşünen Babel yerden kalkıp sekerek kenara gelmeye çalışan rakibiyle alay etmeye devam etti. Sosyal medyada bu görüntüler tepki çekti. Getafe 90+3’te Kenedy ile bir gol daha bularak maçı 2-0 kazandı. Rövanş mücadelesi 27 Şubat Perşembe günü Ajax’ın sahasında oynanacak.

medyabold
Devamını Oku »

Ümit Horzum mahkemede konuştu: Kaçırıldım, işkence gördüm

Siyah Transporter’la kaçırılan Ümit Horzum, tanık olarak çıkartıldığı mahkemede yapılan işkenceleri anlattı, ‘100 kişinin ismini imzalattılar’ dedi ve ifadeleri reddetti.

CEVHERİ GÜVEN

BOLD ÖZEL- Ümit Horzum, Ankara’da siyah Transporter araçla Gülen Cemaati üyesi olduğu iddia edilerek 6 Aralık 2017’de kaçırıldı. Horzum’a benzer biçimde 30’dan fazla kişi Gülen Cemaati üyesi olduğu için kaçırılmıştı. Bu kişilerden aylarca haber alınamadı. Bazıları ise halen kayıp.

Horzum kaçırıldıktan 132 gün sonra Ankara Emniyetinde ortaya çıktı. Horzum’un imzaladığı ifade tutanakları nedeniyle çok sayıda kişi Gülen Cemaati üyesi oldukları gerekçesiyle tutuklandı. Bunlar arasında kamu çalışanları da vardı.

Horzum geçtiğimiz günlerde Ankara’da bir duruşmaya çıktı. Duruşmada yargılanan kişi, Horzum’un verdiği ifadeler nedeniyle Gülen Cemaati üyesi olmakla suçlanıyordu. Bu Türkiye’de terör örgütü üyesi olmak anlamına geliyor.

Savcılık tarafından “tanık” sıfatıyla çağrılan Horzum, imzaladığı ifadeleri reddetti ve kaçırılıp işkence gördüğünü ilk kez anlattı.

Horzum’un kaçırıldığı 132 gün boyunca yaşadıkları özet biçiminde de olsa Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesinin duruşma tutanaklarına yansıdı.

Tutanaklara yansıyan o bölüm şöyle:

“Ben huzurda bulunan sanığı tanımam, 06/12/2017 tarihinde arabamla seyir halindeyken Etlik’te bir araç önümü kesti, araçtan inen birkaç kişi beni arabaya bindirip götürdüler, kafama çuval geçirip götürdüler, 16/04/2018 tarihinde bu şahıslar tarafından Ankara Emniyet Müdürlüğündeki personele teslim edildim, daha öncesinde işkence gördüm. Emniyette de psikolojik işkence bana yapıldığı için söylemediğim şeyler söylenmişim gibi yazıldı ve teşhis etmediğim halde teşhis tutanağı bana imzalatıldı, ayrıca Emniyete beni getirmeden önce kaçırıldığım kişiler tarafından ne ifade vermem hususunda bana tehdit ile yönlendirme yapıldı. Ayrıca şunu söylemek isterim, bu ifade benimle birlikte hazır bir şekilde emniyete teslim edildi.”

100 KİŞİLİK LİSTE

Horzum devamında, kendisine imzalatılan hazır ifade tutanağında kaç kişinin isminin bulunduğunu tam olarak bilmemekle birlikte 100 kişi olabileceğini de söyledi.

KAÇIRILANLARDAN ÇOK AZI KONUŞABİLDİ

Siyah Transporter’la kaçırılanlardan çok azı konuşma fırsatı bulabildi. Kaçırılanlardan uzun süre haber alınamıyor, ardından aylar sonra Emniyet’e teslim ediliyorlar. Sonrasında ise çoğu tutuklanıyor.

Tutuklananlar hücrelerde tek başlarına tutuluyor ve aileleri ya da avukatlarıyla yalnız görüşmelerine izin verilmiyor. Ankara Barosu İnsan Hakları Merkezi, 2019 yılı Şubat ayında kaçırılan 6 kişiyle ilgili bir rapor yayınladı.

13 Şubat 2020’de yayınlanan ve Ankara Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusuyla iletilen raporda; avukat ve aile görüşmelerinde sürekli olarak polis ya da gardiyan bulundurulduğu, bu durumun kurbanların yaşadıklarını anlatmalarına engel olduğu belirtildi.

Raporda ayrıca,  kaçırılan kişilerin özgürce kendi avukatlarını tutamadıkları, kendilerine belli avukatları seçmeleri yönünde baskı yapıldığı belirtildi.

KONUŞABİLENLERİN ANLATTIKLARI AYNI

Ayten Öztürk, Zabit Kişi ve Gökhan Türkmen yaşadıklarını anlatabilen kurbanlardan üçü.

13 Mart 2018’de kaçırılıp işkence merkezine getirilen Ayten Öztürk bunlardan biri. Öztürk’ün, İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 6 aylık işkence süresiyle ilgili anlattıklarının bir kısmı şöyle:

“İşkence odasına gözlerim bağlı götürülüyordum. Önce üstümü soyuyor, sonra da askıya alır pozisyonda ellerimi duvardaki demir halkalara kelepçeliyorlardı. Çıplak bedenimin hemen her yerine elektrik cihazı ile bastırıp bir süre tutuyorlardı. Bunu yaptıklarında tüm bedenim titreyerek sarsılıyor, son sesimle çığlıklar atıyordum. Bayıltıncaya kadar bunu tekrar tekrar yapıyorlardı. Elektrik cihazıyla bedenime bastırdıkları her yerde iki tane yarık gibi noktalar oluşuyordu. Aralarında 2 cm. olan izler. Tutuklanıp hapishaneye geldiğimde arkadaşlarım vücudumdaki yara bere izini saydı. 898 yara-bere vardı. Bayılacak hale geldiğimde beni banyo-tuvaletin olduğu yere götürülüp tazyikli suyla işkenceye devam ediyorlardı. Saatlerce suyla boğma işkencesi yaptıkları oluyordu. Günün geri kalan vakitlerinde de hücreye ya da tabut biçimindeki bir bölmede saatlerce ayakta tutuyorlardı. Tabut denilen yerde hareket etmek imkansızdı. Hücrede ise her fırsatta kapıyı açıp kaba dayak, tehdit ve küfürler oluyordu.”

Kurbanlardan bir diğeri ise Zabit Kişi’ydi. 30 Ekim 2017’de kaçırılan Zabit Kişi’nin duruşmada anlattıkları da benzer biçimde ürkütücüydü:

“Ölmek için can atıyordum. Canına kıyan insanları artık yadırgamıyordum, 3 metrekarelik güneş ışığının girmediği mezar gibi yerde, 108 gün sistematik bir şekilde fiziki ve psikolojik işkence gördüm. İşkenceyle yetinmeyip yurt dışında yaşayan eşim ve çocuklarımla ilgili, birilerine para vererek zarar verdirme, ortalık malı yapma ve kaçırarak bana yaşattıklarını onlara da yaşatma tehdidinde bulundular. İşkence yapmadıkları zamanlarda konteynerın diğer hücrelerinde işkence gören, sakat olan insanların sesini duyuyordum. Bu süre zarfında 105 kilodan 75 kiloya düştüm.”

Gökhan Türkmen ise yaşadıklarını anlatabilen son kurbandı. 7 Şubat 2019’da kaçırılan Gökhan Türkmen, işkence merkezinde 9 ay geçirdikten sonra Emniyet’e teslim edilmişti. Türkmen, Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk kez hakim karşısına çıktığında, kaçırıldığını ve yaşadığı işkenceleri anlatıp salonda bulunan Ayşegül Yılmaz isimli avukata dönerek, “Bu avukatı azlediyorum, bu avukatı ben bulmadım.” demişti.

Böylece ilk kez kaçırılan kişilere devlet yetkililerinin zorla ve belirli avukatlar ayarladıkları kesinleşmiş oldu. Ayarlanan avukatların Ankara’daki Milliyetçi Avukatlar Grubu üyesi olmaları da dikkat çekici bir nokta.

Ankara’daki işkence merkezinde 6 ay işkence gören Ayten Öztürk her şeyi anlattı

Zabit Kişi işkencede geçen 108 günü anlattı: İntihar edenleri artık yadırgamıyorum

medyabold
Devamını Oku »