5 Nisan 2019 Cuma

Erdoğan neden Ankara ve İstanbul’u vermek istemiyor

İstanbul Belediyesi bir holding olsaydı, Türkiye’nin kaç numaralı holdingi olurdu? Ensar, TÜGVA, TÜRGEV, Okçular Vakfı’na İBB’den aktarılan kaynak ne kadar?

DW Türkçe’ye konuşan uzmanlara göre, AKP’nin seçim sonuçlarını Yüksek Seçim Kurulu üzerinden değiştirme çabasındaki ısrarın arkasında milyarlarca liralık ekonomiyi yöneten, hükümete yakın vakıfları finanse eden ve şirketlere dev ihaleler veren “büyükşehir holding”i muhalefete kaptırma endişesi var.

İBB BİR HOLDİNG OLSAYDI TÜRKİYE’NİN İKİ NUMARASI OLURDU

2019 bütçesi 23,8 milyar lira olarak belirlenen İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), adeta dev bir holding. İstanbul Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri Genel Müdürlüğü (İETT) ve İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) bütçeleri de eklendiğinde toplam bütçesi 35 milyar TL’ye yaklaşan İBB bünyesindeki 28 şirketin toplam cirosu ise 24 milyar TL civarında. İBB, bir özel sektör şirketi olsaydı, bu ciro ile İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) 2017’de yayınladığı “Türkiye’nin En Büyük 500 Şirketi (İSO 500)” listesinde, TÜPRAŞ’ın ardından ikinci sırada yer alacaktı.

ANKARA BELEDİYESİ 5 MİLYARI YÖNETİYOR

Bünyesinde 15 şirket bulunan Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin 2019 bütçesi ise Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi (ASKİ) ve Elektrik Gaz Otobüs Genel Müdürlüğü (EGO) genel müdürlükleri ile birlikte 14 milyar TL olarak belirlendi. 11 şirkete sahip İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2019 bütçesi ise 5 milyar 995 milyon lira.

ATATÜRK HAVALİMANI’NIN ARAZİSİNİN KONTROLÜ

Bu kadar büyük bir ekonomik güce sahip büyükşehir belediyelerinin toplam bütçelerinin önemli bir kısmının her yıl yeni yatırımlara harcandığı dile getirilse de, yapılan harcamaların içeriğine ilişkin net bilgi almak mümkün olmuyor. Örneğin, bu yıl için özel sektör işbirliği ile İstanbul’da hayata geçirilecek Eyüp Silahtarağa-Gaziosmanpaşa Tüneli’nin inşası,  Sabiha Gökçen Havalimanı Tüneli’nin hizmete geçmesi, boşaltılan Atatürk Havalimanı arazisinin Millet Bahçesi’ne dönüştürülmesi gibi yatırımlar mevcut.

RANT DAĞITIM MERKEZİ

DW Türkçe’ye konuşan Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yalçın Karatepe, büyükşehir belediyelerinin ekonomik gücünün iki başlıkta toplanabileceğini söylüyor. İlk olarak belediye bünyesinde kurulan şirketlerin yarattığı mal ve hizmetlerden elde edilen gelirlerin önemine işaret eden Karatepe, ikinci olarak ise büyükşehir belediyelerinin kentsel rant dağıtımındaki önemli rolüne vurgu yapıyor.

Büyükşehir yönetimlerinin imar, inşaat izinleri, arsa tahsisleri, emsal değer tespitleri gibi konulardaki yetkilerinin özellikle İstanbul ve Ankara gibi dev şehirlerde milyarlarca liralık ekonomi yarattığına işaret eden Prof. Karatepe, “Belediyelerin ihalelerini alan şirketler, bir süre sonra o belediyenin temsil ettiği siyasi hareketi de maddi olarak desteklemeye başlıyor” diyor.

BELEDİYELERDEN İMAR YETKİLERİ ALINABİLİR

Peki İstanbul ve Ankara’daki büyükşehir belediyelerinin CHP’ye geçmesi halinde, AKP’nin bu belediyelere “ekonomik yaptırım” uygulama imkanı var mı?

Prof. Dr. Yalçın Karatepe, bu soruya, “Erdoğan yönetimi İstanbul ve Ankara’daki bu rantı kaybetmemek için tüm imar yetkilerini Çevre ve Şehircilik Bakanlığı çatısı altına toplama yoluna gidebilir” yanıtını veriyor.

Daha önce de kentsel dönüşüm ile ilgili böyle bir düzenleme yapıldığını ve bazı yetkilerin belediyelerden alınıp bakanlığa verildiğini hatırlatan Karatepe, şöyle konuşuyor:

“Ayrıca muhalefetin eline geçen büyükşehir belediyelerinin Hazine’den kaynak kullanımı konusunda da zorluk çıkarılabilir. Çıkarılacak anlamında söylemiyorum ama böyle bir imkân var. Şimdi İstanbul ve Ankara başta olmak üzere borçlu olan ve el değiştiren belediyelerden bu borçların hızla tahsil edilmesi gündeme gelebilir.”

ÜÇ VAKFA İBB’DEN AKTARILAN KAYNAK 1 MİLYAR TL

İBB’den hükümete yakın dernek ve vakıflara yapılan bağışlar da bir başka tartışma konusu. Tarık Balyalı’nın medyada yer alan açıklamalarına göre, bugüne kadar iktidara yakınlığıyla bilinen Ensar, TÜGVA, TÜRGEV, Okçular Vakfı gibi kuruluşlara aktarılan kaynak 1 milyar TL’yi buluyor.

İKTİDAR İMKANLARI VERİLMESE DE DOĞRU MODELLE İYİ YÖNETİLEBİLİR

Sabancı Üniversitesi Sosyal Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ersin Kalaycıoğlu’na göre, iktidar 25 yıldır yönettiği İBB gibi dev bir ekonomik kaynağı devretmek istemiyor. Prof. Kalaycıoğlu, “İktidar elinde tuttuğu belediyelerden hesap sorulmasını istemiyor. Bu yüzden Sayıştay gibi denetim yapan kurumları akamete uğratmaya çalışıyor” diyor.

AKP’nin seçim sonuçlarını değiştirememesi halinde İstanbul ve Ankara’ya yönelik olarak büyükşehir bütçelerini kısacak bir yol izleyebileceğini dile getiren Prof. Kalaycıoğlu, “CHP’li Eskişehir ve İzmir yıllardır iktidar tarafından pek çok imkandan faydalandırılmıyor. Buna rağmen gayet iyi yönetiliyorlar. Demek ki doğru model uygulanırsa bu bütçe kesintilerini aşmak mümkün” diye konuşuyor.

KHK’yla ihraç kamu personeli olduğu için mazbatası verilmedi

medyabold

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder