İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Putin’le görüşmek için Moskova’da 2 dakika bekletilen Erdoğan’a sert tepki gösterdi. “Onlar sana kapı önünde beklemeyi layık gördü, sen ayaklarına gidip teşekkür ettin, yazıklar olsun” dedi.
BOLD – Partisinin grup toplantısında konuşan Meral Akşener, Rusya Devlet Başkanı Putin ile İdlib krizini görüşmek için Moskova’da 2 dakika bekletilen Erdoğan’a tepki gösterdi. Akşener, “Gözlem noktalarımız ıssız adalar gibi Allah’a emanet kaldı. İktidar türkürdüğünü yaladı, kapı önlerinde süründürüldü” dedi.
Türkiye ile Rusya arasındaki mutabakata ilişkin Akşener, “Soçi’ye uymayan Rusya ve Esad oldu, görüşme talebini yapan biz olduk. Moskova’da kazanan Rusya ve Esad oldu geri adım atan biz olduk” ifadelerini kullandı.
Erdoğan’a “Yazıklar olsun” diyen Akşener, “Biz Türkler tarihimizde çok savaşlar kaybettik ama onurumuzu hiçbir kapıda bırakmadık. Gittin, kapılarda bekletilmeye razı olup üstüne bir de kabul edildiğiniz için Putin’e teşekkür ettin. Dostun Putin kapıda beklemeni bütün herkese gösterip bizi rezil etti. Onlar sana kapı önünde beklemeyi layık gördü, sen ayaklarına gidip onlara nasıl teşekkür edebildin? Yazıklar olsun” ifadelerini kullandı.
Akşener, Libya’da şehit olan MİT mensubunun cenazesiyle ilgili haberler nedeniyle gazetecilerin tutuklanmasına da tepki gösterdi. Akşener, “Madem şehit istihbaratçımızın cenazesi gizliydi neden siyasi parti temsilcileri davet edildi? İlla ki soruşturacaksanız gizli kalması gerektiğine inandığınız o cenaze töreninden bilgi sızdıranları soruşturun. Bu açıklara göz yumduktan sonra haberi yapan gazetecileri hapse göndermek kolay” dedi.
Akşener’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
TÜKÜRDÜĞÜNÜ YALADI KAPI ÖNLERİNDE SÜRÜNDÜRÜLDÜ
“Suriye topraklarında operasyon yapmamıza neden olan PKK/YPG/PYD’den artık söz edilmiyor. Milletimizin gözüne baka baka zaferden söz edenler var. Esed rejimi bir anda Suriye Arap Cumhuriyeti oluverdi. Esad ile aracılarla görüşüldüğünü Sayın Erdoğan’ın ağzından öğrendik. Biz bunu derken iktidar Emevi camisinde namaz kılacaklarını söyledi. Biz bunları derken iktidar taş üstünde taş omuz üstünde baş kalmayacak diye ultimatom verdi. Gözlem noktalarımız ıssız adalar gibi Allah’a emanet kaldı. İktidar türkürdüğünü yaladı, kapı önlerinde süründürüldü. Sayın Erdoğan sık sık Lozan Anlaşması’nı eleştirir. Lozan’da böyle ciddiyetsiz bir ekiple gitseydik ne olacaktı? Soçi mutabakatını koruyamayanlar Sevr’i yırtıp atanlara dil uzatamazlar.
KAPILARDA BEKLETİLMEYE RAZI OLUP PUTİN’E TEŞEKKÜR ETTİN
“Sayın Erdoğan bilmez ki Mehmetçik son nefesini verdiğinde geride kalanların da nefesleri düğümlenir. Koskoca bir ailenin nefesi durur. Bunlar Erdoğan’ın umurunda olsaydı evlatlarımızı yitirdikten iki gün sonra gülebilir, şaka yapabilir miydi? Bu cahillik Putin ziyaretinde bir kez daha kendini gösterdi. Soçi’ye uymayan Rusya ve Esad oldu, görüşme talebini yapan biz olduk. Moskova’da kazanan Rusya ve Esad oldu geri adım atan biz olduk. Biz Türkler tarihimizde çok savaşlar kaybettik ama onurumuzu hiçbir kapıda bırakmadık. Altı yüz yıllık devletimizi kaybettik ama onurumuzu hiçbir kapıda bırakmadık. Tarih boyunca kaybettiklerimizin yerine yenilerini koyabildik, yeni bir cumhuriyet kurduk. Bu nedenle Rusya’ya giderken milletçe senden tek bir beklentimiz vardı canını ortaya koyan Mehmetçik kadar onurlu olmandı. Sense gittin o onurun onda birini masa başında gösteremedin. Gittin, kapılarda bekletilmeye razı olup üstüne bir de kabul edildiğiniz için Putin’e teşekkür ettin. Dostun Putin kapıda beklemeni bütün herkese gösterip bizi rezil etti. Sayın Erdoğan hani itibardan tasarruf olmazdı? Onlar sana kapı önünde beklemeyi layık gördü, sen ayaklarına gidip onlara nasıl teşekkür edebildin? Yazıklar olsun.
KARARLARI SARAYINDA TEK BAŞINA ALMA
Allah Hatay’ı vatan toprağına katanlardan razı olsun. Moskova protokolü bir ara çözümdür. Bu ara çözümü kalıcı hale getirebilmek için devleti yönetenlerin aklını başına alması gerekir. Bir, bu kadar önemli konularda kararları sarayında tek başına alma. Dışişleri Bakanlığı, Genel Kurmay ve bakanlıklarından seçenekli çözümler üretmelerini iste. İki, milli meselelerde adımlar atmadan önce muhalefet partileriyle istişare et. Bu kadar hata yaptıktan sonra muhalefetten ayrıntılarını, niçinlerini bilmediği politikalara detsek vermelerini bekleyemezsin. Dört, Türkiye sığınmacı yükünü elbette taşımak zorunda değil. Sınırlarını açarken şahsi kızgınlıklarla ergen siniriyle hareket etmek, haklı olan Türkiye’yi insan kaçakçısı devlet konumuna düşürüyor. Avrupa’yı gerçeklerle yüz yüze getirmenin daha sağlıklı akıllıca yöntemleri olduğunu unutma.
EKONOMİNİN ŞAHA KALKTIĞI MASALINI ANLATSINLAR
Son 6 yılda her bir vatandaşı 5 bin dolar zengin olabilecekken 3 bin 500 dolar fakirleşen bir Türkiye ile karşı karşıyayız. Damat Bey’e göre ekonomi dengeleniyor ama işsizlik düşmüyor; esnaf, çiftçi, sanayici borç altında ezilmeye devam ediyor. 2002 yılından bu yana hane başına düşen borç 88 kat arttı. İktidara geldiklerinden çiftçilerin borcu 3 milyar liraydı, bugün 40 kat arttı. 2002’de kriz koşullarında ekonomideki tüm kesimlerin toplam borcu 386 milyar liraydı, bugün 5 trilyon 835 milyar lira… Milli gelirimizin yüzde 40 fazlası. Sayın Erdoğan Türkiye ekonomisini 3,5 kat büyüttük diyor ama borçlardan bahsetmiyor. Torunlarımıza bırakacağımız ekonomi bu mudur? Gitsinler Anadolu’da ekonominin şaha kalktığı masalını anlatsınlar. Oralarda anlatsınlar ki vatandaş onları süpürge sapıyla nasıl kovalıyor görsünler. ”
medyaboldErdoğan’ın Moskova görüntülerini izledi: “Bu ayıp görülmüş şey değil”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder