Libya’da Türkiye’nin desteklediği Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne karşı mücadele eden Hafter güçleri, Akdeniz’de mürettebatı Türk olan bir gemiye el koydu ve Türk personeli gözaltına aldı. TBMM ise Libya Ulusal Mutabakat Hükumeti ile imzalanan askeri işbirliği anlaşmasını onayladı.
BOLD – Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de Kıbrıs ve doğalgaz sondajı meselesinden sonra yepyeni bir sorunu oldu: Libya.
AKP hükümeti son yıllarda Libya’daki iç savaşta Trablus merkezli Ulusal Mutabakat Hükumeti’ne desteğini arttırdı. Birleşmiş Milletler’in getirdiği silah ambargosuna rağmen Trablus’a Türkiye tarafından gönderilen silahlı insansız hava araçları, zırhlı araçlar ve askeri mühimmatların görüntüleri dünya medyasına yansıdı.
Türkiye’nin desteklediği Ulusal Mutabakat Hükumeti’ne karşı mücadele eden doğudaki Tobruk merkezli hükümet ve General Halife Hafter liderliğindeki Libya Ulusal Ordusu, Türkiye’yi düşman ilan etti. Hafter güçleri, Libya’daki Türk hedeflerini ve şirketlerini, Akdeniz’deki Türk gemilerini hedef alacağını geçtiğimiz aylarda açıklamıştı.
HAFTER GÜÇLERİ ADENİZ’DE BİR GEMİYE EL KOYDU
General Halife Hafter liderliğindeki Libya Ulusal Ordusu, Akdeniz’de mürettebatı Türk olan bir gemiye el koyduklarını açıkladı.
Hafter’in ordusuna ait bir deniz muharebe aracı, Libya karasularında, ülkenin doğusundaki Derne açıklarında Grenada bandıralı gemiyi durdurdu.
Libya Ulusal Ordusu Sözcüsü Ahmed el Mismari, Facebook üzerinden yaptığı açıklamada, geminin kendi kontrollerinde bulunan Resul Hilal limanına çekildiğini söyledi.
TÜRK MÜRETTEBAT GÖZALTINA ALINDI
Mismari’nin Facebook hesabından paylaştığı görüntülerde askerlerin üç kişilik mürettebatı sorguladığı görülüyor. Mürettabatın Türk pasaportlarının incelendiği ve kendilerine sorular sorduğu görüntülere yansıyor.
Alıkonan Türk vatandaşlarının pasaport görüntüleri ve kimlik bilgileri de aynı görüntüler de paylaşıldı.
Mürettebatın nerede tutulduğu ve sağlık durumuyla ilgili bir bilgi bulunmuyor, Ankara’dan da konuyla ilgili bir açıklama yapılmış değil.
LİBYA İLE ASKERİ ANLAŞMA TBMM’DEN GEÇTİ
Türkiye ile Libya Ulusal Mutabakat Hükumeti arasında 27 Kasım’da imzalanan güvenlik ve askeri işbirliği mutabakat muhtırası TBMM Genel Kurulu’nda Cuma günü onaylandı.
Mutabakat Türkiye’nin Libya’ya asker gönderip göndermeyeceği tartışmalarını da beraberinde getirmişti.
AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan daha önce yaptığı açıklamalarda “Libya hükumetinden talep gelmesi durumunda asker gönderilebileceğini” belirterek, “talep gelirse hak doğurur” ifadelerini kullanmıştı.
YUNAN DIŞİŞLERİ BAKANI BİNGAZİ’DE
Yunanistan uzun süredir Libya’daki iç savaş konusunda tarafsızlığını koruyordu. Ancak Türkiye’nin Trablus’daki Ulusal Mutabakat Hükumeti ile deniz yetki sınırları ile ilgili yaptığı anlaşma Atina’yı harekete geçirdi.
Yunanistan, bu anlaşmanın uluslararası deniz hukukunu ve Yunanistan’ın ve diğer ülkelerin egemenlik haklarını ihlal ettiğini ifade ediyor.
Geçtiğimiz günlere kadar Libya’da meşru hükumet olarak Birleşmiş Milletler’in de destek verdiği Trablus merkezli Ulusal Mutabakat Hükumeti’ni tanıyan Yunanistan, Ankara ile yaptığı deniz yetki sınırları ile ilgili anlaşma dolayısıyla 5 Aralık’ta Atina’daki Ulusal Mutabakat Hükumeti büyükelçisini sınır dışı etti.
Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias Pazar günü Libya’nın doğusundaki Bingazi’yi ziyaret ederek General Halife Hafter’in temsilcileriyle görüştü.
Bakan Nikos Dendias’ın kısa süreliğine Bingazi havaalanına indiği ve doğudaki muhalif hükumetin başkanı Abdullah el Thani ve dışişleri bakanı Abdulhadi Lahweej ile görüştüğü bildirildi.
Lahweej, Ankara’nın Trablus hükümeti ile imzaladığı anlaşma konusunda görüştüklerini söyledi.
“GEREKLİ OLURSA ASKERİ DESTEĞİ ARTTIRACAĞIZ”
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Pazar günü İstanbul’da katıldığı bir etkinlikte “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ve Libya ile başlattığımız süreçlerden vazgeçersek, bırakınız ekonomik faaliyetleri, bize denize girecek kıyı, olta atacak sahil bile bırakmayacaklar” diye konuştu.
Erdoğan, “Deniz yetki alanlarımızın çakıştığı nokta itibariyle biz Libya ile ortak çalışma yürütmeye hak sahibiyiz. Türkiye ne Suriye’de attığı adımlardan ne de Libya ile mutabakatından kesinlikle geri dönmeyecektir” dedi.
AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, son dönemlerde “meşru Libya hükümetine verilen desteğin gerekirse artırılacağını, karada, denizde, havada her türlü imkânın değerlendirileceğini” söyledi.
LİBYA İÇ SAVAŞI
2011’de Muammer Kaddafi’nin devrilmesinin ardından iç savaşa sürüklenen Libya, Birleşmiş Milletler’in de tanıdığı Trablus merkezli Ulusal Mutabakat Hükümeti ile ülkenin doğusunda General Halife Hafter komutasındaki Libya Ulusal Ordusu desteğiyle kontrolü elinde bulunduran Tobruk merkezli hükümet arasında bölünmüş durumda.
Doğudaki hükümet Fransa, Rusya, Mısır, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri tarafından desteklenirken İtalya, Türkiye ve Katar Trablus’taki Fayiz El Sarrac liderliğindeki Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne destek veriyor. Son aylarda Rus paralı askerlerinin Hafter güçlerine destek verdiği uluslararası basına yansıdı.
Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti ile Türkiye arasında 27 Kasım tarihinde “Güvenlik ve İşbirliği Mutabakat Muhtırası” imzalandı. Mutabakat Türkiye’nin Libya’ya asker gönderip göndermeyeceği tartışmalarını da beraberinde getirmişti.
Ulusal Mutabakat Hükümeti ile Türkiye arasında ayrıca “Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası” da imzalanmıştı. Bu anlaşma da başta Yunanistan, Mısır ve Kıbrıslı Rumlar olmak üzere Avrupa Birliği ülkelerinin ve ABD’nin tepkisini çekmişti.
medyabold
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder