11 Şubat 2020 Salı

Devlet Bahçeli: Yansın Suriye, yıkılsın İdlib, kahrolsun Esad!

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Suriye konusunda hükumeti uyararak, krizi çözmek için siyasi ve diplomatik temasların aldatma olduğunu söyledi. “Türk milleti Şam’a girmeyi şimdiden planlamalı ve zalimler yerle yeksan etmeli” dedi.

BOLD – MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Meclis’teki grup toplantısında Suriye’deki gelişmelerle ilgili konuştu. AKP hükumetini Rusya’yla ilişkileri gözden geçirmesini isteyen Bahçeli, “Hem Suriye hem Türkiye’yi eş zamanlı idare etmeye çalışan Rusya iyi niyetli değildir” dedi.

Bahçeli’nin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

RUSYA İYİ NİYETLİ DEĞİL

“Birlikte çok daha güçlüyüz. Yaşadığımız zor günleri aşmak için olağanüstü çaba sarf eden herkesi canı gönülden tebrik ediyorum. Kimin ne dediğinin bir önemi yoktur. Millet ne istiyor ona bakarız. Hainlerin, iç ve dış hasımların sonsuza kadar dimdik karşısındayız. Türk milleti doğan felaketlerle mücadele ederken İdblib’de kahredici felaketlere şahit olmuşuzdur. İdlib farklı bir boyut kazanmıştır. Zalimler kana doymamış evlatlarımıza katletmeye devam etmişlerdir. Havaalanı inşaatında çalışan askerlerimize saldırmışlardır. Kanlı Suriye rejimi bir yandan masum vatandaşları bir yandan da Türk askerlerini hedef almıştır. Katil Esad defolup gidesiye kadar yüreğimiz soğumayacaktır. Esad katildir, husumetin kaynağıdır. Hem Suriye hem Türkiye’yi eş zamanlı idare etmeye çalışan Rusya iyi niyetli değildir. Hükûmetin Rusya ile ilişkilerini gözden geçirmesi samimi dileğimizdir.

YANSIN SURİYE YIKILSIN İDLİB, KAHROLSUN ESAD

Suriye’de var olan krizi çözmek için siyasi ve diplomatik temaslar aldatmadır. Esad tahtından indirilmeden ne Suriye’ye ne Türkiye’ye huzur gelecektir. Başka bir seçenek görülmezse Türk milleti Şam’a girmeyi şimdiden planlamalı ve zalimler yerle yeksan etmeli. Yansın Suriye, yıkılsın İdlib, kahrolsun Esad.

ULUSLARARASI TOPLUM NEYİ BEKLİYOR?

Yurdu yaşatmak için can veren kahramanların intikamı mutlak alınmalı. Merak ediyoruz uluslararası toplum ne diyor, neyi bekliyor, neden suya sabuna dokunmuyor? Bir vandala nereye kadar sabır gösterilecek? Esad savaş suçlusudur. Türkiye’de tek adam rejimi var diyen, saray rejiminden bahseden yalancıların Suriye’deki belgeli ve delilli tek adam sistemine tepki göstermemeleri, üstelik katil Esad ile diyalog önerileri Baasçı mantığın kimlere ve hangi oranda bulaştığının da ibretlik misafiridir. Zulme zulüm diyenler zalimdir, zalimlerin kuklasıdır. Mehmetlerimizi şehit eden alçaklara ses çıkarmayıp Türk devletini suçlayanlar, gönüllü Esad sözcülüğü yapanlar Türk milletinin köküne yabancı düşenlerden başkası değildir.

CHP YÖNETİMİ TÜRKİYE DÜŞMANLARI TARAFINDAN ELE GEÇİRİLMİŞTİR

Kılıçdaroğlu ve diğer Esad hayranları vatana ihanet içindedir. Temas ve görüşme önerisiyle avunanlar cinayete ve ihanete ortaktır. Esad devrilmelidir, zulüm şatoları yıkılmalıdır. İçimizde bunlar ayardım ve yataklık eden iş birlikçiler vardır. CHP genel başkanının takdir ettiği karanlık oluşumlar zehir saçmakta, ülkemizi uçuruma çekmektedir. Bugün CHP yönetimi Türkiye düşmanları tarafından ele geçirilmiş, kafalarına da esaret çuvalı geçmiştir. Partimiz iç bünyesinde oluşturulan komisyon marifetiyle Kılıçdaroğlu hakkında 5 Şubat 2020’de suç duyurusunda bulunulmuştur. CHP’nin genel başkanı ve yerel yönetimi milli güvenlik meselesidir. İnanıyorum ki Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı gereğini yapacaktır.

İLKER BAŞBUĞ YANLIŞ YERDE İZ SÜRÜYOR

Kılıçdaroğlu bugün FETÖ’nün siyasi ayağını açıklayacakmış. Oysa ki bir boy aynasına baksa ayağı da görecek boyunu da görecektir. Dedik ki; şayet 15 Temmuz başarılı olsaydı, cumhurbaşkanı, başbakan kimler olacaktı? Yani Cumhurbaşkanı, başbakan, bürokratlar kimlerden teşekkül edecekti? Mesela Kılıçdaroğlu böyle bir durumda görev alacak mıydı? Cevabını aradığımız sorular bu şekildedir. Bizim çaycıyla, çorbacıyla, odacıyla, zabıt katibiyle işimiz yoktur. Bunları konuşanlar cambaza bak oyunu içerisindedir…Bu isimler deşifre edilirse siyasi ayak ortaya çıkabilecektir. TBMM’de herhangi bir kanun teklifi kapsamında değişiklik önergesi verenlere siyasi ayak yakıştırması bize göre hezeyandır. Bu önergeyi hazırlayıp Meclis gündemine taşıyan milletvekillerinde kuşku yaratmak bunların araştırılmasını istemek asıl hedef ve mücadeleyi kösteklemektir. Özellikle MHP 2009’da ne söylemişse bugün arkasındadır. Ancak FETÖ’nün siyasi ayağı basit şekilde ve sadece önergeye imza atanların zan altında bırakılmasıyla geçiştirilemez, izah edilemez. İlker Başbuğ yanlış bir yerde iz sürmektedir.”

Akşener: Mikrofon delikanlılığını artık bırakın ve gereğini yapın

medyabold

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder