12 Nisan 2020 Pazar

“20 yaşında bir öğrenciydim, 15 Temmuz’da askerleri nasıl etkisiz hale getirdin, diye sordular”

Tutuklu öğrenci Arda Sözen, ifade sırasında yaşadıklarını Gergerlioğlu’na yazdı. Özen, 20 yaşında genç bir kıza sorulan soruları hatırlayınca delirecek gibi olduğunu belirtti.

SEVİNÇ ÖZARSLAN

BOLD ÖZEL – Okuduğu üniversitenin kampüsünde, arkadaşlarının gözü önünde tutuklanıp Elazığ Cezaevine gönderilen Arda Sözen, hapiste geçirdiği 2 yıl 6 ayını yazdı. Sözen, 20 yaşında bir öğrenci olarak gözaltında kendisine sorulan soruları hatırlamak bile istemediğini belirtti.

HDP Milletvekili ve insan hakları savunucusu Ömer Faruk Gergerlioğlu’na mektup gönderen Sözen, 23 Mart 2020’de kaleme aldığı 3 sayfalık mektubunda Covid-19 nedeniyle uygulanan sokağa çıkma yasağına uymakta zorlanan insanlara seslendi. Koğuş arkadaşları Seniha bebek ve Halid’in dramını da dile getirdi.

“BAŞIMDA SÜREKLİ BİR ASKER NÖBET TUTTU”

Arda Sözen, mektubuna ‘bir daha hatırlamak dahi istemediğini’ belirttiği 10 günlük gözaltı sürecini anlatarak başlıyor ve genç bir kız olarak başına dikilen askerle geçirmek zorunda kaldığı zorlu günlere dikkat çekiyor:

“Neden hatırlamak istemediğimi sorarsanız anlatacağım şu iki şey yeterli olacaktır sanırım. Tam hatırlamıyorum ama nizamiyedeydim. Başımda sürekli bir asker nöbet tutuyordu. Bunu anlatmaya utanıyorum ama bu ayıp benim ayıbım değil. Utancımdan lavaboya gitmemek için üç günde sadece 1-2 kaşık yemek yemeye çalışıyordum. Verdikleri suyla sadece dudaklarımı ıslatıyordum. Böyle böyle 10 günü bitirdim.”

Arda Özen, mektubunda koğuş arkadaşları Seniha bebek ve Halid’in yaşadıklarını anlatıp “Bu çocukların sesini duyun” diyor. Cezaevinin buz gibi çamaşırhanesinde çalışıp kazandığı “Gazetecilik” bölümünü de bir gün okuyabilmenin hayalini kuruyor: “Özgürlük duygusunu yitireli aylar oldu ama yağmurlu günlerde hatırlatıveriyor. Neredeyse her gün tahliye olduğumu ya da üniversitede olduğumu görüyorum ama her gün gözümü koğuşta açıyorum. Yaşıtlarım her gün kampüslerde, ben cezaevi kampüsündeyim.”

“20 YAŞINDAKİ GENÇ BİR KIZA SORDUKLARI SORU BUYDU”

Sorgu esnasında sordukları iki soru aklına geldikçe delirecek gibi olduğunu ifade eden Özen, “Bana, 15 Temmuz’da askerler nasıl etkisiz hale getirildi? Askerleri etkisiz hale getirilme yöntemlerini açıklayınız denildi. 20 yaşındaki genç bir kıza sordukları soru buydu. BU iki şey aklıma geldikçe delirecek gibi oluyorum.” dedi.

Tutuklandıktan 6 ay sonra Elazığ 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldığını söyleyen Arda Özen, “Bir gazetede görmüştüm. IŞİD emiri tutuksuz yargılanıp 6 yıl 3 ay ceza almış. Acaba ben çok mu tehlikeliyim ki tutuklu yargılanıp ondan çok daha fazla ceza aldım? Ya da şöyle sorayım acaba ben bir bakanın, bir milletvekilinin kızı olsaydım tutuklanmak şöyle dursun, soruşturma geçirir miydim? Ama değilim… Ben gariban bir anne babanın tutuklu küçük kızıyım. Açık görüşte babası ağlarken onun yanında ağlamamak için ısıra ısıra dudaklarını parçalayan küçük kızıyım. Daha 23 yaşındayım. Saçlarım beyazlaşmaya başladı. Bu yaştaki bir gencin elleri titriyorsa, yemek yerken bazen yemek kaşığını tutamayıp düşürüyorsa durumun vehametini siz düşünün artık.” ifadelerini kullandı.

EVİMDE OLMAK İÇİN NELER VERMEZDİM

Bütün dünyayı tehdit eden koronavirüs nedeniyle televizyonda izlediği haberlerin kendisinde uyandırdığı duyguları da kaleme alan Özen, “Haberleri izliyorum. Covid 19 sebebiyle sokağa çıkmamak gerekiyor ama insanlar canımız sıkılıyor deyip çıkıyor. Onların bir hafta dayanamadığı şeyi ben 2 yıl 6 aydır yaşıyorum. Onlar evlerine girmek istemiyor oysa ben şu an evimde olmak için neler vermezdim.” dedi.

BUGÜN DOĞUM GÜNÜM, 874. GÜNDÜR BURADAYIM

Özen, mektubunu özgürlüğünden mahrum edildiği 874. günde yazdığını, o günün doğum günü olduğunu, 23. yaşına da cezaevinde girdiğini söylüyor. Onca gündür adaletin tecelli etmesini beklediği belirten Özen, bir gün mutlaka bunun gerçekleşeceğini de sözlerine ekliyor fakat Seniha (2,5) ve Halid’i (3,5) görünce umutlarının tükendiğini vurguluyor.

SENİHA BEBEK VE HALİD’İN HAPİS DUASI

Seniha’nın Meliha Bahtınur adında bir ablası olduğunu, babasının da tutuklu olduğunu, 4 kişilik ailesinin Seniha doğduğundan bu yana hiç bir araya gelemediğini belirten Özen şöyle devam etti: “Hiç aile olamadılar. Anne -baba, Seniha tutuklu, Bahtınur dışarıda. Artık bu zulme dayanamıyorum. Ben kendimden geçeli aylar yıllar oldu, ama şu cezaevindeki çocukların sesini duyun artık! 5 yaşında bir çocuğun her gün yatmadan önce ‘Allahım bizi kurtar’ diye dua etmesini, ‘Anne ben evimize gitmeden cennete gitmek istemiyorum’ diye ağlamasını siz duymuyorsunuz, ben duyuyorum… Dayanamıyorum artık. Yıprandım, bittim!”

ARDA ÖZEN’İN ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU’NA GÖNDERDİĞİ MEKTUBUN ORİJİNALİ

medyabold

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder