7 Eylül 2020 Pazartesi

HDP’li Temelli’nin kurtuluş reçetesi: “Yerel üretim yerel demokrasi”

Türkiye’nin iktisadi, sosyal ve toplumsal yönden çökeceğini belirten HDP’li Sezai Temelli, Üçüncü Yol önerisinde bulundu. “Ankara’yı güçlendiren anlayıştan kurtulup yereli güçlendirene geçmek lazım. Yerel üretim, yerel demokrasi olmalı” dedi.

BOLD – İktisatçı kimliği ile tanınan eski HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Türkiye’nin yaşadığı ekonomik ve sosyal krizin Üçüncü Yol adı verilen sistemle bitirilebileceğini savundu. “Hem iktisadi hem siyasi hem de toplumsal anlamda çökeceğiz. Bundan yegâne çıkış bu model” dedi. Önerdikleri sistemi özetle ‘anti-kapitalist’ diye tarif etse de şerh düşüyor: “Kapitalist sistemi yeniden üreterek farklı bir yol açamazsınız. Onun sağı, solu var. Biz yerel üretim ve yerel demokrasiden bahsediyoruz.”

CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKUMET SİSTEMİ ARA YÖNETİM

Mezopotamya Ajansı’ndan Selman Güzelyüz ve Emrullah Acar’a konuşan Sezai Temelli, “Ekonomi ne kadar kötüleşirse otoriterlik o kadar yükselir. Türkiye, şiddet mekanizmalarını daha çok kullanıyor ve tek, tek, tek diyerek tek adama ve tek partiye, yani koşar adım diktatörlüğe gidiyor. Cumhurbaşkanlığı Hükumet Sistemi de aslında ara kademe yönetim. Parlamenter sistemden kopup, diktatörlüğe geçerken saha temizliği yapan yönetim” tespitinde bulundu.

KAYNAKLAR DEĞERSİZLEŞTİKÇE PAZARLAMA KAPISI AÇILIYOR

Türkiye’de gıda yoksulluğu, gelecek kaygısı, çökmüş sağlık ve eğitim sistemi problemi bulunduğunu dile getirerek “Ülke tarımını kaybetmiş. Köylüler ve çiftçiler ciddi mağduriyet yaşıyor. Esnafın yoksullaştığını görüyoruz. Devletin mali mekanizmalarını çürüttüler. Ülke kaynakları değersizleştikçe yeni kaynak bulma arayışı Türkiye’yi pazarlama olanağının peşinde koşturuyor” diye konuştu.

VERGİ VE BORÇLANMA İLE KRİZ AŞILMAYA ÇALIŞILIYOR

Krizden vergi ve borçlanma ile çıkış arandığına dikkat çeken Sezai Temelli, “Ülke tam bir mali krizde. Bir ülkede devletin mali krizi varsa bankacılık krizi yaşanıyor demektir. Bankalar ve sigorta şirketlerinin neredeyse tamamı özeleştirme ve yabancı yatırımcı çekme furyasında el değiştirdi” hatırlatması yaptı.

ÇAREYİ SOSYAL VEYA LİBERAL DEĞİL RADİKAL DEMOKRASİ ÜRETECEK

Sosyal veya liberal demokrasi ile çare olmadığını ileri sürüp sözlerini şöyle noktaladı: “Çareyi üretecek radikal demokrasi. Ankara’yı güçlendiren anlayıştan kurtulup yereli, mahalleyi, sokağı, ilçeyi güçlendiren anlayışa hızla geçmek lazım. Tarlalarımıza, ağacımıza, toprağımıza sahip çıkmamız lazım. Topyekûn kapitalizmi başınızdan atamaya bilirsiniz ama bu sizin anti-kapitalist bir üretim ağı ve ona bağlı dayanışma ekonomisi kurmanıza engel değil. Yerel üretim, yerel demokrasi dediğimiz şey bu.”

İktidarın araba sevdası bitmek bilmiyor: 22 ayda 1 milyar TL

medyabold

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder