22 Ağustos 2021 Pazar

Afganistan’ın 1 trilyon dolarlık değerli madenlerini Çin mi işletecek?

ABD’nin yakın zamanda yaptığı çalışmalara göre Afganistan yaklaşık 1 trilyon dolarlık değerli madene sahip. Peki, ülkede 40 yıldan fazladır süren iç savaş nedeniyle çıkarılmayan bu madenleri kim işletecek? Taliban’a sıcak mesajlar veren Afganistan’ın sınır komşusu Çin, ön plana çıkıyor. Çin’in bu madenleri işletme ihtimali Batılı ülkeleri Taliban’ı tanıma konusunda ciddi bir ikilemle karş karşıya bırakabilir.

BOLD ANALİZ – Batılı ülkeler, insan hakları ve kadınlara yönelik politikasıyla tepki çeken Afganistan’daki Taliban yönetimiyle çalışmak istemiyor. Pekin yönetimi ise dünyada Taliban’ı tanıyabileceğini ilk kez ifade eden ülke olarak öne çıkıyor.

Çin, yaklaşık 1 trilyon dolarlık değerli madeni olduğu bilinen Taliban’a oldukça yakın duruyor. Taliban da Çin’in ülkenin inşasında etki olabileceğini ifade ediyor.

BATILI ÜLKELER TALİBAN’A KARŞI TEMKİNLİ

1994’de kurulan ve 1996-2001 yılları arasında Afganistan’ı yöneten Taliban’ın bugüne kadarki insan hakları karnesi batılı ülkeleri örgüt konusunda tedirgin ediyor.

15 Ağustos’ta Kabil’e girerek Afganistan’da kontrolü sağlayan Taliban, uluslararası kamuoyuna ılımlı mesajlar vermeye gayret ediyor. Ancak geçmişteki insan hakları karnesi ve sahadan gelen haberler Taliban’ı yalanlıyor.

Avrupa Birliği, geçtiğimiz gün Taliban’ı tanımayacağını ifade etti. ABD de bu konuda müttefikleri ile birlikte hareket edeceğini açıkladı.

Almanya, Afganistan’a her yıl gönderdiği 430 milyon euroluk yardımı kestiğini; ABD, Afganistan Merkez Bankası’na ait yaklaşık 9 milyon dolarlık döviz rezervini dondurduğunu açıkladı.

30 milyondan fazla nüfusa sahip ve dünyanın en fakir ülkelerinden biri olan Afganistan’ı yönetmeye ikinci kez talip olan Taliban’ın batının şartlı olarak sunacağı dış yardımlarına ihtiyaç duymadan ülkeyi yönetebilmesi için bir kalkınma hamlesi başlatması gerekiyor.

Bu kapsamda Taliban yönetimi aralarında Çin ve Türkiye’nin de bulunduğu ülkelere ülkenin yeniden inşasında rol almak için çağrıda bulundu.

ÇİN, BÖLGEDE ÖN PLANA ÇIKIYOR

Taliban’ın çağrı yaptığı ülkelerden ve Afganistan’la kısa da olsa bir kara sınırı olan dünyanın ekonomik devlerinden Çin ön plana çıkıyor.

Pekin yönetimi, Kuşak-Yol Projesi ile Asya ve Afrika’nın geri kalmış birçok ülkesinde milyarlarca dolarlık yatırımlar yapıyor. Çin’in Afganistan’ın en önemli komşusu ve Taliban üzerinde ciddi etkisi olduğu değerlendirilen Pakistan’da da Kuşak-Yol projesi çerçevesinde çok büyük yatırımları bulunuyor.

Çin’in Pakistan’la yakın ilişkileri, İslamabad’ın ciddi etkisi altında olan Taliban’ın Pekin’le çalışmasını kolaylaştıracak önemli bir faktör.

Çin’in Hint Okyanusu’na ulaşma isteği de biliniyor. Pakistan’ın Hint Okyanusu’na kıyısı var, ancak Çin’le kara sınırı bulunmuyor. Pakistan’ın komşusu Afganistan’ın ise Çin’le 76 kilometrelik bir kara sınırı bulunuyor. Kısaca Çin, Pakistan’da inşa ettiği yollara Afganistan’ı da dahil ederse Hint Okyanusu’na rahatlıkla ulaşabilir.

Ayrıca Çin, batılı ülkeler gibi yatırım yaptığı ülkelerdeki insan hakları sorunlarına ilgi gösteren bir ülke değil.

Bütün bu faktörler Çin’i Taliban yönetimindeki Afganistan’ın geleceğinde en önemli aktörlerden biri haline getiriyor.

Çin’in de Asya’daki jeopolitik olarak kritik öneme sahip Afganistan’ı Kuşak-Yol projesinin bir parçası haline getirmek istediği biliniyor.

Çin devlet medyası da son günlerde Afganistan’ın, yeni İpek Yolu olarak da anılan Kuşak-Yol Projesi’nden nasıl fayda sağlayabileceğini anlatıyor.

Şu ana kadar her 2 taraftan gelen olumlu sinyaller de bu düşünceyi destekliyor.

ÇİN, TALİBAN’I TANIYABİLECEĞİ SİNYALİNİ VERDİ

Taliban’ın Kabil’e girmesi sonrası açıklama yapan Çin Dışişleri Bakanlığı, Afganistan’da büyük değişimler yaşandığını, Pekin’in Afgan halkının istek ve tercihine saygı duyduğunu belirtti.

Çin yönetimi, Afganistan’da kontrolü ele geçiren Taliban ile ‘dostça ilişkiler’ geliştirmeyi amaçladıklarını söyledi. Bu sözler Çin’in Taliban’ı tanıyacağı yorumlarına yol açtı.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hua Chunying gazetecilere verdiği demeçte, “Çin, Afgan halkının kendi kaderini bağımsız olarak belirleme hakkına saygı duymakla birlikte, Afganistan ile dostane ve işbirliğine dayalı ilişkiler geliştirmeyi amaçlamakta” dedi.

TALİBAN HEYETİ ÇİN’E GİTMİŞTİ

Taliban, Temmuz ayı içinde Rusya ve İran’da yaptığı üst düzey görüşmelerin ardından Afganistan’ın komşusu Çin’e de 28-29 Temmuz’da dokuz kişilik bir heyet gönderdi. Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ile Tientsin kentinde bir araya gelen Taliban heyetinin sözcülerinden Muhammed Naim, AFP’ye verdiği demeçte Taliban heyetinin Pekin’e “Afganistan’ın başka bir ülkeye karşı komplo kurmak için bir üs olarak kullanılmasına izin vermeyeceğine dair güvence verdiğini” söyledi.

Çin Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada da, Çin tarafının Taliban’a barış görüşmelerini ilerletme çağrısında bulunduğu, Taliban’ın da Çin’e yatırım için ortam oluşturma sözü verdiği kaydedilmişti.

“ÇİN, AFGANİSTAN’IN YENİDEN İNŞASINDA BÜYÜK ROL OYNAYABİLİR”

Geçtiğimiz gün Çin Merkezi Televizyonu’na (CCTV) konuşan Taliban’ın sözcülerinden Süheyl Şahin de Çin’in Afganistan’ın yeniden inşasında büyük rol oynayabileceğini söyledi.

Şahin, Afganistan’ın yeniden imarının önemine vurgu yaparak, “Çin, dev ekonomisi ve kapasitesiyle büyük bir ülke. Afganistan’ın yeniden inşasında büyük rol oynayabilir.” dedi.

Komşu ülkeler ve bölge ülkeleriyle birlikte tüm dünyayı Afganistan’ın yeniden inşasında rol almaya çağıran Şahin, tüm ülkelerin desteğine ihtiyaçları olduğunu kaydetti.

AFGANİSTAN’DA 1 TRİLYON DOLARLIK MADEN BULUNUYOR

ABD’li askeri uzmanlar ve jeologların hazırladığı 2010 tarihli bir rapora göre, dünyanın en fakir ülkelerinden biri olan Afganistan, demir, bakır, lityum, kobalt ile nadir toprak elementlerine ev sahipliği yapıyor ve bu madenlerin toplam değerinin yaklaşık 1 trilyon dolar hacminde olduğu tahmin ediliyor.

Raporun hazırlandığı tarihten bu yana, ülkede devam eden şiddet sebebiyle söz konusu kaynakların çoğuna dokunulmadı. Bu arada, küresel ölçekte yeşil enerjiye geçişin hızlanmasıyla söz konusu minerallerin çoğunun değeri de tavan yaptı. Afgan hükümeti tarafından 2017 yılında hazırlanan bir raporda da Kabil’in mevcut maden gelirinin fosil yakıtlar dahil 3 trilyon dolara kadar çıkabileceği tahmini yapıldı.

Elektrikli arabalar, akıllı telefonlar ve dizüstü bilgisayarlar için pillerde kullanılan lityuma olan talepse şu anda yüzde 20’lik yıllık büyüme ile benzeri görülmemiş bir seviyede. Pentagon’un raporunda da Afganistan, “lityumun Suudi Arabistan’ı” olarak adlandırıldı ve ülkenin lityum yataklarının dünyanın en büyüklerinden biri olan Bolivya’nınkine eşit olabileceği öngörüldü.

Bakıra olan talep de pandemi sonrası küresel ekonomik toparlanmadan nasibini alarak geçen yıla göre yüzde 43 arttı. Afganistan’ın gelecekteki maden zenginliğinin dörtte birinden fazlası, bakır madenciliği faaliyetleri üzerinden karşılanabilir.

Dündaki endüstriyel ürünlerin neredeyse yarısının üreticisi olan Çin, küresel talebin büyük kısmını besliyor. Halihazırda Afganistan’ın en büyük yabancı yatırımcısı olan Pekin’in, artan ham madde ve maden ihtiyaçlarını karşılamak için Afganistan’da verimli bir madencilik sistemi inşa edilmesi yarışına öncülük etmesi muhtemel.

NADİR TOPRAK ELEMENTLERİ

Afganistan’ı madencilik açısından önemli kılan bir unsur da nadir toprak elementleri. Nadir toprak elementlerinin dünyada en çok bulunduğu ülke Çin. Afganistan’da da bu nadir toprak elementlerinin bulunduğu tespit edilmişti.

Çin, yüksek teknoloji ürünlerinde kullanılan bu nadir toprak elementlerinin satışını ABD ve Avrupa’ya karşı zaman zaman stratejik bir koz olarak kullanabiliyor. Afganistan bu anlamda Çin’e alternatif olabilir.

BATILI ÜLKELER İKİLEMDE KALACAK

Taliban bugüne değin afyon ve eroin ticaretinden büyük gelir elde ediyordu. Ancak şimdi örgüt, Çin’in ekonomisini büyütebilmek için ihtiyaç duyduğu değerli madenlere sahip bir ülkeyi yönetecek.

Birçok Batılı yatırımcı, güvenliği, insan haklarını ve hukukun üstünlüğü endişelerini gerekçe göstererek, doğal kaynaklar projelerine ilişkin ihalelere teklif vermek konusunda isteksiz.

Eğer Taliban ile ilişki kurarlarsa, bu örgütün ülkede demokrasi ve insan haklarının ortadan kaldırmasına göz yummakla eleştirilecekler. Diğer taraftan, ilişki kurmazlarsa, Çin’i ve Taliban’ın geleneksel müttefiklerini ellerinden kaçıracaklar.

Çin’in Taliban’ı kısa sürede tanıması; değerli madenlere sahip Taliban’ı tanıma konusunda temkinli davranan uluslararası toplumu zor bir süreç ile karşı karşıya getirebilir.

Afganistan’da güç savaşları: ABD’nin yerine Rusya ve Çin talip

Afganistan’ın 1 trilyon dolarlık değerli madenlerini Çin mi işletecek? yazısı ilk önce BoldMedya üzerinde ortaya çıktı.

medyabold

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder