Genç yönetmen Onur Barış’ın, Türk edebiyatının usta öykücüsü Sait Faik Abasıyanık’ın hayatını konu alan belgesel filmi Benden Hikayesi, özel gösterimlerin ardından 5 Nisan’da sinemalarda da vizyona girdi. Geçtiğimiz aylarda hayatını kaybeden Ara Güler’in de yer aldığı belgesel 60 salonda gösterimde.
İlk uzun metrajlı filminde Barış, Türk edebiyatının usta öykü yazarı Sait Faik Abasıyanık’ın hayatını izleyiciyle buluşturuyor. Usta öykücüyü onun kendi perspektifinden, kendi hikayeleriyle anlatan filmde Sait Faik’i genç oyuncu Mert Er canlandırıyor. Kültür Bakanlığı’nca desteklenen, belgesel filmin çekimleri Sait Faik Abasıyanık’ın doğduğu şehir Sakarya, lise yıllarını geçirdiği Bursa, uzun yıllar yaşadığı ve hayatını kaybettiği Burgazada’da geçiyor. Doğa ve insan sevgisiyle bilinen ünlü öykücünün, gelecek kaygılarının ana tema olarak işlendiği filmde, Sait Faik onu bizzat tanıyanlar tarafından da anlatılıyor.
“VAKTİMİ SAİT FAİK GİBİ GÖZLEMLER YAPARAK GEÇİRİRDİM”
Benden Hikayesi’ filmini hakkında konuşan Onur Barış, “Bir film söyleşisinde denk geldiğim şöyle bir olay oldu. Söyleşi esnasında yönetmenle konuşurken, yönetmen şöyle bir laf etti: ‘İnsan, en iyi filmini en iyi bildiği şey hakkında yapar’ demişti. O laf benim zihnimde fazlasıyla yer etti. Öykü dünyasının, evreninin içerisinde en çok yer kaplayan İstanbul, Tarihi Yarımada, benim de öğrencilik yıllarımın geçtiği yerlerdi. Vaktimi Tarihi Yarımada sokaklarında dolaşarak, Sait Faik gibi gözlemler yaparak geçirirdim. Bu filmi yapmaya karar verdim” dedi.
SOKAK SOKAK FİLMLERİNİN AFİŞLERİNİ KENDİLERİ ASTILAR
Filmin gösterime girmesiyle birlikte, ekibin toplanarak afiş çalışmasını da bizzat kendileri tarafından yapıldığını anlatan genç yönetmen, “Yani bu çok keyifli bir süreçti bizim için. Her şeyin içinde olmak, sonuna kadar emek vermek… Çünkü bir inancımız var, bir isteğimiz var. Afişleme sürecinde, hiç kimsenin afişinin üstüne afiş yapıştırmamayı kendimize misyon edinmiştik. Bugün gezdiğimizde hemen hemen bütün afişlerimizin üstünün kaplandığını gördük. Burada bizim derdimizle çelişen bir nokta var, toplumun bazı kesimlerinde. Birbirimizin emeklerine daha fazla saygı göstermeliyiz.” diye konuştu.
SAİT FAİK KİMDİR?
Sait Faik Abasıyanık (18 Kasım – 11 Mayıs 1954), Türk öykü ve roman yazarı, şair. Türk hikâyeciliğinin önde gelen yazarlarından olan Abasıyanık, çağdaş hikâyeciliğe yaptığı katkılarla Türk edebiyatında bir dönüm noktası sayılır. Modern Türk hikâyeciliğinin öncülerinden olan Sait Faik, getirdiği yeniliklerle “kökü kendisinde olan” bir yazar olarak kabul edilir. Klasik öykü tekniğini yıkarak doğayı ve insanları basit, samimi, hem iyi hem kötü taraflarıyla oldukları gibi fakat şiirsel ve usta bir dille anlattı.
Toplumun problemlerine değil bireyin toplum içindeki sorunlarına yönelen yazar, öykülerinde çoğunlukla kendisinden yola çıkıp bireyler hakkında yazarak insan gerçeğini anlamaya çalıştı. Çoğunlukla şehirli alt sınıfın hayatını yazan Abasıyanık, balıkçı, işsiz, kıraathane sahibi gibi karakterleri anlattı. İnsanların yaşama biçimlerini, isteklerini, tasalarını, korkularını ve sevinçlerini irdeleyerek, toplum meselelerinden çok “insanı ele alan sanatçılar” sınıfında yer aldı.
1930’larda başladığı yazı hayatı boyunca “sorumlu avare”, “gözlemci balıkçı”, “çakırkeyf sirozlu”, “küfürbaz şair”, “müflis tacir”, “züğürt yazar”, “hamdolsun diyemeyen rantiye”, “anadan doğma çevreci” gibi sıfatlarla anılan Abasıyanık’ın tüm yazdıkları bir şair duyarlılığı içerdi. Hikâye, roman, şiir yazan, çeviriler ve röportajlar yapan sanatçı bütün bu türleri kendine özgü tarzı ile kaynaştırdı. Yazarın, anlık heyecanlarını yansıtan izlenimci ve fovist ressamların üslubunu anımsatan bir tarzı olduğu söylenmiştir. Ölümünün ardından Burgaz Adası’ndaki evi müzeye dönüştürülen yazar adına her sene öykü ödülü de verilmektedir. “Semaver”, “Lüzumsuz Adam”, “Havuz Başı”, “Medar-ı Maişet Motoru”, “Alemdağ’da Var Bir Yılan”, “Havada Bulut”, “Mahalle Kahvesi” önemli eserlerindendir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder