Türkiye’yi çıkardığı kararnamelerle yöneten AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı Kabinesi için kararname çıkarmadığı ortaya çıktı. Anayasa hukuku profesörü Kemal Gözler, herhangi bir dayanağı bulunmayan kabinenin yok hükmünde olduğunun altını çizdi.
BOLD – Anayasa hukuku profesörü Kemal Gözler şu anki haliyle “Cumhurbaşkanı Kabinesi”nin, anayasal, yasal ve hatta kararnamesel dayanaktan yoksun olduğunu belirtti. Köklü gelenekleri olan bir devlete bu durumun yakışmadığını vurgulayan Gözler, “Kabine toplantılarına ya son verilmeli ya da anayasal bir dayanağa kavuşturulmalıdır” dedi.
KABİNEYE İLİŞKİN BİR HÜKÜM YOK
Prof. Dr. Kemal Gözler, “anayasa.gen.tr”de kaleme aldığı yazıda bakanların, cumhurbaşkanı başkanlığında toplanıp memleket işlerini görüşmesinin “normal” olmadığını belirterek, “1 sayılı Cumhurbaşkanlığı kararnamesinde, ‘Yüksek İstişare Kurulu’, ‘Eğitim ve Öğretim Politikaları Kurulu’ gibi çeşitli kurullara ilişkin hükümler var. Ama ‘Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’ isimli kurula ilişkin hüküm yok. Sadece anayasada ve 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı kararnamesinde değil, diğer Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde ve kanunlarda da Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’ne ilişkin bir hüküm yok” dedi. Cumhuriyet’ten İpek Özbey’in haberine göre Gözler, “Türkiye’de 9 Temmuz 2018’den önce başbakan ve bütün bakanların katılımıyla oluşan kurula ‘Bakanlar Kurulu’ ismi verilirdi. ‘Bakanlar Kurulu’ lağvedildikten sonra 9 Temmuz 2018’den sonra Cumhurbaşkanı ve bütün bakanların katılımıyla oluşan kurula ‘Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’ ismi verilmeye başlandı” dedi.
BİR KÖY BİLE TEK KİŞİ TARAFINDAN YÖNETİLMEZ
Türkiye’de, anayasal ve yasal temeli olsaydı, bu makaleyi yazmayacağını belirten Prof. Gözler, “Burada ‘Cumhurbaşkanlığı hükumet sistemi’ni kuran 21 Ocak 2017 tarih ve 6771 sayılı Anayasa Değişikliği Kanunu’nu hazırlayanlara da bir çift sözüm var: Sanki Türkiye gibi büyük bir ülkenin tek bir kişi tarafından yönetilebilmesi mümkünmüş gibi bir hükumet sistemi tasarladılar! Türkiye’de bir köy bile bir muhtar tarafından tek başına yönetilmez; muhtarın yanında bir ‘ihtiyar heyeti’ vardır. Anayasa değişikliği teklifini hazırlayanlar, bütün yürütme yetkisini, kimseyle paylaştırmaksızın olduğu gibi cumhurbaşkanına verdiler. Oysa bu yetkinin, esasen cumhurbaşkanına verilse de teklif veya onay işlemleriyle veya ihtiyari veya mecburi istişare usulleriyle başka makamlarla paylaştırılması mümkündü. Bunun yapılmasının da ‘Cumhurbaşkanlığı Hükumet Sistemi’ne veya başkanlık sistemine aykırı bir yanı yoktu” dedi.
KABİNE HERHANGİ BİR KARAR ALAMAZ
Gözler yazısında, kabinenin yasal bir dayanağı olmadığına dikkat çekerek, “Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’nin varsa aldığı kararlar ‘istişari karar’, yani ‘mütalaa’ olarak da görülemezler. İstişari kararlar dahi, birer idari işlem veya idari işlemin bir parçası veya yerine göre idari işlemin önkoşuludur. İstişari kararlar da kamu gücüne dayanırlar. Dolayısıyla istişari kararların da anayasayla, kanunla veya hiç olmaz ise -koşullarını yerine getirmek kaydıyla- Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle öngörülmeleri gerekir. Benim görebildiğim kadarıyla hukukumuzda ‘Cumhurbaşkanı için istişare usulü’ öngören bir hüküm yoktur” dedi. Gözler, anayasal, yasal ve kararnamesel dayanaktan yoksun Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’nin herhangi bir karar alamayacağını kaydetti.
Saray Kabinesi yok hükmünde yazısı ilk önce BoldMedya üzerinde ortaya çıktı.
medyabold
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder