11 Nisan 2017’de hayatını kaybeden KHK’lı polis memuru Kadir Eyce’nin vefatının üzerinden iki yıl geçti. Kanser teşhisi konulduğu halde son ana kadar tahliye edilmeyen, tedavisi geciktirilen Eyce’nin ailesinin acısı hala taze. Eyce gibi cezaevlerinde birçok hasta tutuklu bulunuyor.
BOLD– 8 yıllık polis memuru Kadir Eyce’nin vefatının üzerinden iki yıl geçti. Eyce’nin eşi Emel Eyce hâlâ yaşadığı travmayı atlatabilmiş değil. 2015’te 3 yaşındaki oğlu Murat Talha’yı, iki yıl sonra da eşini kaybeden Emel Eyce kimseyle görüşmüyor, konuşmuyor.
33 yaşındaki Kadir Eyce, Bank Asya’da hesabı olduğu için Ekim 2016 tutuklandı ve Sivas E Tipi deyken kanser teşhisi kondu. Fakat son ana kadar tahliye edilmedi, tedavisi geciktirildi, ihmal edildi. 90 kilo olarak girdiği cezaevinden bir deri bir kemik çıktı. Belden aşağı tutmuyordu, şuuru kapalıydı ve tuvalet ihtiyacını borularla giderilecek hale düşmüştü.
Kadir Eyce, ailesi tarafından Mersin Üniversitesi Hastanesi’ne götürüldü. Yapılan tetkiklerde, mide ile bağırsağı arasında bir ur oluştuğu, tedavi için çok geç kalındığı ve artık ameliyatla müdahale edilemez hale geldiği söylendi. Doktorlar, normalde ilaçla yok edilebilecek küçük bir kitlenin, geç müdahale edilmesi, tedavi yapılmaması ve kötü beslenme-psikolojik faktörler nedeniyle hızla büyüdüğünü ve sindirim sistemini çökerttiğini, artık müdahale edilemeyeceğini belirtti.
Hastane sürecinde çabuk yorulduğu için çok az konuşabilen Kadir Eyce sürekli olarak, “Benden hep isim istediler, ben suçsuzdum, kimseye de iftira atmadım” demişti.
Kadir Eyce ve ailesinin yaşadığı hak ihlallerini dünden bugüne birçok aile yaşadı, yaşamaya devam ediyor. Cezaevlerinde hala birçok hasta tutuklu var.
TC ANAYASASINA GÖRE HASTA TUTUKLULARIN TAHLİYE EDİLMESİ GEREKİYOR
MEHMET EMİN ÖZKAN
M. Emin Özkan, 80 yaşında. 22 yıldır Diyarbakır’da cezaevinde bulunuyor. Mehmet Emin Özkan’ın, kalp, tansiyon, zehirli guatr, kemik erimesi, böbrek ve bağırsak bozuklukları, aşırı derecede kilo kaybı, duyma ve görme eksikliği gibi çeşitli rahatsızlıkları mevcut. Yaşlı ve uzun süredir cezaevinin olağanüstü koşullarında yaşıyor. Yeme, içme giyinme, banyo, tıraş, wc vb. ihtiyaçlarını gideremiyor. Bu yüzden bakımsız ve bakılmaya muhtaç durumda. Diyarbakır Eğitim Araştırma Hastanesi’nin yüzde 87 vücut fonksiyon kaybının bulunduğuna dair ve cezaevinde kalamaz rapor vermesine rağmen İstanbul Adli tıbbına götürüldü. Ancak yüzde 87 yatamaz raporuna rağmen cezaevinde kalabilir diye sonuçlandı.
Diyarbakır’ın Lice ilçesinde 1993 yılında Tuğgeneral Bahtiyar Aydın’a yönelik düzenlenen suikasttan sorumlu tutulan Özkan, olaydan sonra gözaltına alındı, tutuklandı. Hakkında açılan dava sonucu delilsiz “müebbet hapis” cezasına çarptırıldı. Bu olaylarla hiçbir bağlantısının olmadığı, suçsuz yere tam 22 yıldır içeride yattığı ortaya çıktı. Bahtiyar Aydın dosyasının 20 yıllık zaman aşımına uğramaması için tekrar açılmasıyla Aydın’ın JİTEM tarafından öldürüldüğü yıllar sonra anlaşıldı ve Emekli Albay Eşref Hatipoğlu ile Yüzbaşı Tünay Yanardağ hakkında dava açıldı. Dava İzmir 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ederken, suikastla bağlantısı olduğu iddiasıyla müebbet hapse çarptırılan Özkan’ın avukatı Serdar Çelebi’nin müvekkilinin tekrardan yargılanması yönündeki girişimiyle dosya 2013 yılında bozuldu. Fakat geçen 2 yıl süre zarfında ‘yetkili değiliz’ bahanesiyle Eskişehir, Diyarbakır adliyesi ile Adana adliyesi arasında defalarca gidip gelen dosya bir türlü açılıp yeniden yargılanmaya geçirilmedi.
MUSTAFA ŞAHİN
Mustafa Şahin, 56 yaşında Koah, tansiyon, kalp ve böbrek rahatsızlığı var. İlaçlarla ayakta duruyor.
18 ay hapis yattı delil yetersizliğinden denetimli serbestlikle bırakıldı. Mayıs 2018’de Mersin’de tekrar tutuklandı.
OSMAN GENÇ
Osman Genç, yaklaşık 2 yıldır Urfa’da tutuklu. Ağır kalp hastası. Üç kez kalp spazmı geçirdi.
ŞERİF AĞU
46 yaşındaki matematik öğretmeni Şerif Ağu, 2016’da karaciğer nakli olacakken Antalya’da tutuklandı. Yaklaşıl iki yıdlır Antalya L Tipi Kapalı Cezaevi’nde. Adli tıp ‘hayati tehlikesi var’ raporuna rağmen tahliye edilmedi. 30 Mart 2019’da karaciğer nakli yapıldı.
ABDULLAH ASLAN
Abdullah Aslan İzmir Şakran Cezaevin’de Yaklaşık 1,5 yıldır tutuklu. Daha önceki hastalığı nüksedince beyin tümöründen ameliyat oldu ve sonrasında tutuklandı.
YUSUF ÇAKIR
9 yıl 10 ay hapis cezası verilen 74 yaşındaki Yusuf Çakır hayati sağlık sorunlarına rağmen tahliye edilmiyor. Şeker hastasıydı, kalp rahatsızlıkları vardı, tutuklanmadan sadece 3 ay önce anjiyo olmuştu. 2017’de ikinci kez stent takıldı ve durumu her geçen gün daha da ağırlaştı. Uzun süren yazışmalar sonucunda İzmir Devlet Hastanesi’ne sevki yapıldı beşinci stent de takıldı. Aile doktorlardan heyet raporu istedi ama sonuç olumsuz çıktı. Bu dönemde Yusuf Çakır’da iştahsızlık, yüksek ateş, kalp damarlarının tıkanması sonucu bilinç kaybı yaşadı. Çakır’a cezaevinde ona benzer suçlardan aynı kaderi paylaştığı koğuş arkadaşları bakıyor.
ENGİN KARA
5 Şubat 2017’de tutuklanan, 22 yıllık öğretmen Engin Kara’ya 2 Nisan 2019’da Malatya Turgut Özal Tıp Merkezi’nde karaciğer nakli yapıldı. Oğlundan alınan karaciğerin yüzde 70’i babaya nakledildi. Doktorların ifadesine göre ameliyat başarıyla gerçekleştirildi fakat karaciğerin uyum süreci kritik bir dönem. 6 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırılan Engin Kara’nın mikrop kapmaması için tedavisine hijyenik ve sağlıklı bir ortamda devam edilmesi gerekiyor. Oysa Ordu E Tipi Cezaevi’nde 20 kişilik koğuşta 44 kişi kalıyorlardı.
YAVUZ SELİM BURGU
Ortopedik engelli Yavuz Selim Burgu, Eylül 2016’da gözaltına alındı. Sağlık durumu nedeniyle adli kontrolle serbest bırakıldı. Nisan 2017’de ikinci kez tutuklandı. Tutuklandıktan 10 ay sonra ilk mahkemesine çıkan Burgu, 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı ve tutukluluğunun devamına karar verildi. Dosyası şu an Yargıtay aşamasında.
medyabold
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder