Eski Anayasa Mahkemesi Raportörü Osman Can, AKP sonrası dönem için bugünlerde yeniden sahaya indi. Bir dönem raporuyla AKP’yi kapatılmaktan kurtaran isim olarak kendisini tanıtan Can, AKP MYK üyesi olarak yargının bugünkü içler acısı durumundan birinci derecede sorumlu bir isim.
BOLD ANALİZ – Türkiye Osman Can’ı Anayasa Mahkemesi raportör hâkimi iken tanıdı. 2012 yılındaki bir söyleşide raportörün rolünü şöyle özetlemişti:
“Raportörler raporlarıyla heyettedirler ve genellikle sadece sorulan sorulara cevap verirler. Ben çok söz alır ve tartışmaya doğrudan katılırdım. … 8 yıllık raportörlüğümde başörtüsü değişikliği dışında tüm görüşlerim kabul edildi..”
Osman Can, 2007 yılında AKP’ye karşı açılan kapatma davasında, davanın reddedilmesi yönünde rapor vermiş ve bu davada delilleri davalı AKP’lilerden bile daha titiz incelediğini biraz övünerek biraz da şikâyet ederek Habertürk‘e verdiği röportajda şöyle anlatmıştı:
“Yanlış hatırlamıyorsam 430 civarındaydı. Bazıları delil olmadığı için çürüdü. Bazı delillerin çarpıtıldığı anlaşıldığı için çürüdü. Zorlamayla 27-28 tane delil kaldı geriye.
“Kardeşim siz iddianameye koymuşsunuz ama ben böyle bir şey demedim” demiyor mu?
Hayır tam tersine AKP bütün bu konularda “Bunlar düşünce özgürlüğü kapsamında şeylerdir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi böyle böyle diyor.” şeklinde savunma yapıyor. Böyle bir araştırma yapmamışlar. Bu şekilde bir savunma çıkıyor bizim karşımıza. Biraz kes kopyala yapıştır vaziyeti yani…”
AKP’Yİ KURTARIP MYK ÜYESİ OLDU
“Yargıda partizanlığa hiç hazzetmedim.” diyen Osman Can, AYM’den ayrılıp üniversiteye döndükten iki sene sonra AKP MYK üyesi ve daha sonra da milletvekili oldu. YARSAV’ı partizanlıkla suçlayan Can, davasına baktığı ve lehine mütalaa verdiği partiden siyasete girdi. Aynen AYM’deki gibi bu süreçte de AKP’yi kurtaran kritik bir rol oynadı Can, Gülen Hareketi için “hukuken hesaba çekilmeleri kolay değil” ifadelerini kullanıyor. Can, “Bu yüzden hukuk düzeninin de bu tür yapılara karşı kendini yeniden uyarlaması ve yeni araçlarla donatılması gerekir.” diyordu.
“..Bu tür yapılara karşı hukukun teknik imkanları yetersiz kaldığında, toplumsal meşruiyete dayanmanın, bu tür yapıların meşruiyetinin tükenmesine ve bunların izole edilmesine yaradığı görülüyor. Siyasal mücadelede başarı, diğer alanlardaki tıkanıklıkları aşan çok temel bir işlev üstlenebiliyor…” diyen Can, aslında mealen yolsuzluk ya da illegal silah ticareti ile suç üstü yakalansanız da bir oy fazla alarak suçlarınızı örtebilirsiniz diyordu.
Osman Can’a göre 2014 HSYK seçimleri “Paralel yapı-Türkiye, paralel yapı-Orta doğu coğrafyası, paralel yapı-demokrasi savaşı” idi ve Türkiye’nin kaderi Yargıda Birlik Platformu’na bağlı idi.
Yani hiçbir Avrupa yargı ağının tanımadığı Kavala, Demirtaş, Tahir Elçi, Ahmet Altan, Can Dündar, Deniz Yücel dahil tüm siyasi ve keyfi tutuklamalarının sorumlusu Yargıda Birlik Platformu Türkiye’nin umudu idi.
İç kamuoyuna darbe söylemini satan Can bir yandan da yabancı basına yazılar yazıyor ve Gülen Hareketini laiklik karşıtı olmakla itham ediyordu. Cemaatçi olarak fişlenen 4500 laiklik karşıtı yargıç ve savcı atandıktan sonra Diyanet İşleri Başkanı’nın duası ile açılan Adli Yıl Açılış seremonisi Osman Can’ı eminim utandırmıştır, ya da her neyse…
OSMAN CAN’IN UMUDU YBP YARGISI IŞİD’Lİ SANIKLARI TUTUKSUZ YARGILIYOR
Osman Can, AKP Grup Başkan Vekili Mahir Ünal’ın, HSYK seçimlerini “YBP kazanamaz ise tanımayız” açıklamasını savunurken, “HSYK çoğunluğunun IŞİD “Halife”si Bağdadi’den talimat alan hakimlerce bir şekilde ele geçirildiğini görürseniz, ne yaparsınız?” demişti. İroni o ki yargı erkini Osman Can’ın umudu YBP’in kontrol ettiği Türkiye bugün IŞİD’liler için en güvenli ülke. O kadar ki iki Türk askerinin yakılarak katledilmesi fetvasını veren IŞİD’liler tutuksuz yargılanıyor.
ÖĞRENCİLİĞİNDE EVLERDE KALMIŞ
Son söz yerine:
Size bir kez yalan söyleyen her zaman söyleyebilir. Osman Can, tüm propaganda sözlerini söylerken aslında AKP’nin radikalleşmesini, MKYK’da gözleriyle görüyormuş ama kamuoyuna yalan söylemeye devam etmiş. Can, bir konuda daha kamuoyunu aldatıyor. O da Gülen Hareketi geçmişi ve sempatizanı hakimlere IŞİD’li iması yapmaktan hicap etmeyen Can, 1989-90 yıllarında Ankara Sincan’da cemaat evlerinde kalmış.
YARGININ İÇLER ACISI DURUMUNDAN BİRİNCİ DERECEDE SORUMLU
Türkiye bitmeyen fasit dairelerin ilacı hafızadır, bugün yeniden parlatılmaya başlanan Can, yargının içler acısı durumundan birinci derece sorumlu kişilerdendir, bunu hafızalardan çıkarmamak gerekiyor.
KHK’lılarla ilgili yeniden yargılanmanın önü açıldı: Mağdurların başvurması gerekiyor
AKP’yi AYM’den kurtaran eski MYK üyesi Osman Can kimdir? yazısı ilk önce BoldMedya üzerinde ortaya çıktı.
medyabold
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder