On sekizinci ve on dokuzuncu yüzyılda Fransa ve Amerika’da siyasiler egemenliği kralların, imparatorların elinden almak için insan hakları söylemine başvurmaya başlamışlardı. ABD’de yeni yayımlanan bir kitap “insan hakları” kavramının tarihine ışık tutuyor.
Dan Edelstein’ın On The Spirit of Rights (Hakların Ruhu) adlı kitabı, Amerikan ve Fransız devrimlerinde hakların oynadığı rolün soykütüğünü çıkarıyor. Anayasal yönetimin oluşmasında etkili olan sadece siyasiler değil yazarlar, hukukçular ve düşünürler de bu bağlamda değerlendiriliyor. Edelstein, Avrupa tarihinde entelektüellerin insan hakları kavramına katkılarını tartışıyor. Düşünce tarihinde de asırlar öncesine kadar uzanan araştırma, insan haklarının en ivedi sorunlardan biri olduğu çağımız okuru için düşünsel anlamda yol açıcı.
Din Savaşları’ndan Aydınlanma’ya kadar hakların tanımının ve uygulanmasının değişim gösterdiğini anlatan kitap aynı zamanda despotluğa direnmede hakların önemine dikkati çekiyor. Hakların dönüşümünün tarihi on altıncı yüzyıla dayandırılabilse de, on sekizinci yüzyılın Batı’nın entelektüel tarihinde bir dönüm noktası olarak önemi de gözler önüne seriliyor kitapta.
Stanford Üniversitesi’nde tarih ve Fransızca alanlarında profesör olan Edelstein, “Dijital Çağda Entelektüel Tarihi Yazmak” adlı bir bölüm de açtığı kitabında İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin içeriğine de yer vermiş.
İnsan haklarının asırlar boyu yolculuğunu ayrıntılı olarak ele alan kitap, University of Chicago Press tarafından yayımlandı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder