Prof İlyas Doğan, takipsizlik verilen Nadira Kadirova dosyasını ele aldı. İnanılmaz deliller ortaya çıkardı. Nadira Kadirova’nın rahmi öldükten sonra yıkanmış.
BOLD – Ailenin avukatı Prof. Dr. İlyas Doğan, AKP milletvekili Şirin Ünal’ın evinde ölen Özbekistanlı Nadira Kadirova dosyasında olayın seyrini değiştirecek kadar önemli bir bulguya ulaştıklarını açıkladı. Avukat Doğan, maktulün rahminde sadece erkeklerde olan prostat spesifik antijen (PSA) bulgusu bulunduğunu söyledi.
TAKİPSİZLİK KARARINDA BU KANIT GÖRMEZDEN GELİNMİŞ
Cumhuriyet’ten Alican Uludağ’ın haberine göre AKP milletvekili Şirin Ünal’ın evinde şüpheli şekilde ölen Nadira Kadirova’nın dosyasını takipsizlikle sonuçlandırıldığını hatırlatan ailenin avukatı Prof. Dr. İlyas Doğan, savcılık kararının çelişkiler içerdiğinin altını çizdi. Olayın boyutunu değiştirebilecek delillerin araştırılmadığını belirten Doğan, “Maktulün rahminde prostat spesifik antijen (PSA) bulgusu mevcuttur. PSA sadece erkeklerde bulunan bir materyal. Bu veride yapılacak DNA tespiti ölüm olayının boyutunu değiştirebilecek kadar önemlidir” dedi. Doğan, takipsizlik kararında bu delile değinilmediğini kaydetti.
“DNA İZLERİNİ SİLMEK AMACIYLA KULLANILMIŞ OLABİLİR”
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın takipsizlik kararı verdiği Kadirova dosyasını inceleyen avukat Doğan, “Adli Tıp raporunda rahimde mesane yıkama sıvısından bahsedilmektedir. Adli Tıp uzmanları böyle bir bulgunun rahimde yabancı DNA izlerini silmek amacıyla kullanılmış olabileceği kuşkusunu dile getirmektedir. Bu husus savcılık tarafından irdelenmeye gerek görülmemiştir. Maktulün rahminde prostat spesifik antijen (PSA) bulgusu mevcuttur. Bu veride yapılacak DNA tespiti ölüm olayının boyutunu değiştirebilecek kadar önemlidir” dedi.
İZLER SONRADAN YOK EDİLMİŞ OLABİLİR
Polis kriminal incelemesinde silahta Nadira veya başka birine ait svap tespit edilemediği ancak bu izlerin sonradan yok edilmiş olabileceği koyu cümlelerle ifade edildiğini hatırlatan Doğan, “Buna karşılık kovuşturmaya yer yok kararında ‘Olayda kullanılan silahtan alınan swap inceleme sonucu geliştirilen DNA’nın ölenin DNA profili ile uyumlu olduğu…’ bilgisine yer verilmiştir. Bu bilgi kriminal raporda yer almamaktadır” dedi.
İNTİHAR NOTU İLE İLGİLİ YAZI İNCELEMESİ YAPILMAMIŞ
Maktulün kilitlediği kapının kırıldığı iddiasını doğrulayıcı yönde dosyada fotoğraf yer almadığını belirten Doğan, “İntihar notunun maktule ait olduğuna ilişkin ciddi bir yazı incelemesi yapılmadığı izlenimi mevcuttur. Daha da önemlisi Şirin Ünal’ın o gün bir uçak seyahati yaptığına ilişkin belge dosyada yer almamaktadır. Oysa ciddi bir delil araştırması yapılmış olsaydı olay günü Şirin Ünal ve kızı arasında yapılan telefon görüşmelerinin HTS kayıtlarına da yer verilmesi gerekirdi. Böylece Şirin Ünal’ın telefonda konuşurken nerede bulunduğu kamuoyu vicdanını tatmin edecek şekilde tespit edilmeliydi” dedi.
ÖLÜM 36 SAAT ÖNCE OLMUŞ OLABİLİR
Nadira’nın hayat dolu ve gelecek kaygısı taşıyan bir genç kadın olduğunu dosyada yer alan bilgilerin ortaya koyduğunu vurgulayan Doğan, “Dosyada, savcılık anlatımında 21.30’da Yaşamkent Mahallesi Polis Merkezi’ne ölüm olayının ihbar edildiği bilgisi verilmekte. Buna karşılık dosyada ölüm saati 21.52 olarak verilmiştir. Buna rağmen adli tıp raporunda ölümün 36 saat öncesine kadar uzatılması ciddi bir çelişkidir. Olay akşamı saat 20.00’de Şirin Ünal’ın, Kadirova’nın kardeşi Muhammedali’yi aradığı ve telefon görüşmesi sırasında silah olayının cereyan etmekte olduğu anlaşılmaktadır. Muhammedali’nin 20.30’da olay mahalline vardığında Nadira’nın hastaneye kaldırıldığının oradakilerce söylendiği yönünde dosyada bilgi bulunmaktadır” dedi.
medyaboldTürkiye’de vaka sayısı 98 oldu, ilk ölüm vakası gerçekleşti!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder