2019 bütün türler için olduğu gibi korku filmleri için de verimli bir yıldı.
BOLD– Büyük bütçeli dev yapımları birbiri peşi sıra izlediğimiz 2019’da korku sineması da seçkin örnekleriyle türün sevenlerini tatmin etmeyi başardı. Kimi yeniden çevrim kimi devam kimi ilk film olmak üzere birçok yapım seyirci karşısına çıktı.
Yılın en iyi on korku filmini sizler için derledik… Adrenalini bol seyirler…
10. COUNTDOWN
Biraz “Son Durak” havası olsa da yılın seyirciyi en çok germeyi başaran filmlerden biri oldu Countdown/ Geri Sayım… Bir anda viral olan bir uygulama telefonunuza indirdiğinizde size ne kadar zaman sonra öleceğinizi söylemekte ve bir geri sayım başlatmaktadır. Belli bir ölçü yoktur… Kimi kullanıcıların ekranında yıllar varken kimilerinde sadece günler… İlk başta herkese komik gelen uygulama, birilerinin tam da söylenen zamanda ölmesiyle dehşet verici hale gelir. Geride kalanlar bu işin ardındaki sırrı çözüp kurtulabilmek için zamana karşı bir mücadeleye başlar.
9. VELVET BUZZSAW
Netflix yapımı Velvet Buzzsaw sanat ve korkuyu bir araya getiriyor. Nightcrawler’ın yönetmeni Dan Gilroy’un çektiği film biraz Square biraz Eyes of Laura Mars havası taşıyor. Bilinmeyen bir sanatçının, ölmünden sonra keşfedilen resimleri bir süre sonra doğaüstü özellikler göstermeye başlar. Kötülükle dolu resimlerin hedefinde ise sanatı metalaştıranlar vardır. Lovecraft seviyorsanız bu filme de bayılacaksınız.
8. THE PRODIGY
Miles Blume sorunlu davranışlar gösterdiğinde annesi bunun tipik ergenlik belirtileri olduğunu düşünür. Fakat sorunların zamanla büyümesi daha derinlerde şeytani bir şeylerin varlığını işaret eder. Possesion (ele geçirilme) kavramına farklı bir pencereden bakan film yılın en iyilerinden.
7. HAYVAN MEZARLIĞI
Stephen King uyarlaması 1989 tarihli aynı adlı klasikleşmiş filmin yeniden çevrimi ilk filmin tadını tam olarak veremese de yılın en iyilerinden biri oldu. Büyük şehrin karmaşasından New England kırsalına sığınan bir aile arka bahçelerine dek uzanan eski Kızılderili topraklarının nasıl bir dehşeti içinde barındırdığından habersizdir. Küçük çocuklarının kedisinin ölmesi korku dolu olayların başlangıcı olacaktır.
6. BRIGHTBURN
Ya Süpermen kötü biri olsaydı? Filmi çekenlerin hareket noktası işte bu soru… İlk Süpermen’in 30’lu yıllarda kötü bir karakter olarak çizildiği sonra bu yaklaşım tutmayınca bugünkü haline büründüğü düşünülürse bu sorunun yanıtı epeydir merak ediliyor olmalı. Gerçekten; Süpermen şeytani bir süper güçlü varlık olsaydı küçük bir kasabadaki sevgi dolu çiftin çabaları onu bu kötü özden uzak tutmaya yetebilir miydi?
5. THE PERFECTION
Listedeki bir diğer Netflix filmi The Perfection… Jordan Peele harika işler yapmaya devam ediyor. Oda müziği yapan rekabet içindeki iki çellist etrafında gelişen hikâye müziğin de korkutucu olabileceğini gösteriyor…
4. CHILD’S PLAY
40 yaş üstündekilerin çocukluk kâbusu Chucky geri döndü. Üstelik bu sefer dijital olarak donanmış şekilde… Bir annenin çocuğuna aldığı oyuncak ne kadar kötü sonuçlar doğurabilir ki diye düşünüyorsanız henüz Chucky ile tanışmamışsınız demektir.
3. IT CHAPTER TWO
Listedeki ikinci Stephen King uyarlaması ve bu da yeniden çevrim… Daha doğrusu yeniden çevrimin devam filmi… Şeytani palyaço Pennywise 27 yıllık döngüsünü gerçekleştirmek üzere Derry kasabasına geri döndüğünde yıllar önce dehşeti yaşamış “Ezikler” için de geri dönüp bu korkuyla yeniden yüzleşmekten başka çare kalmaz.
2. MIDSOMMAR
Hereditary rüştünü ispatlaya Ari Aster, gelenek kavramı üzerinden insanın karanlığına ışık tutmaya devam ediyor. Kardeşi intihar eden Dani, bu olayın sonrasında yaşadığı bunalımın etkisiyle çökmek üzere olan ilişkisini kurtarabileceği düşüncesiyle erkek arkadaşı Christian ile birlikte İsveç’e gider. Geleneksel Midsommar festivaline katılmak üzere gözlerden uzak bir sosyal topluluğa konuk olan çift, zamanla bu barışçıl toplulukta işlerin görünenden farklı olduğuna şahit olacaktır.
1.US
Get Out ile büyük çıkışını yapan Jordan Peele’in listedeki ikinci filmi US/Biz oldukça sağlam bir sistem eleştirisi… Get Out’ta ırkçılığı irdeleyen Peele objektifini bu sefer daha geniş bir alana çeviriyor. Wilson ailesi bir akşam bahçelerinde bir aile görür, tıpkı onlar gibi iki çocuklu bir aile… Tek sorun bu ailenin gerçekten “tıpkı” onlar gibi olmasıdır. Ve uzun yıllar kaldıkları karanlıktan sıyrılıp gelen bu ailenin bir yere gitmeye de niyeti yoktur.
BONUS: DOCTOR SLEEP
Stanley Kubrick’in 1980’de çektiği ve zamanla kült hale gelen The Shining’deki Danny’ye ne olduğunu yıllardır hepimiz merak ediyorduk. 39 yıl sonra gelen devam filmi, bu çarpıcı Stephen King hikayesini güzel bir sona bağladı. Bunda geçtiğimiz sezon The Haunting of Hill House dizisiyle korku türüne ne kadar hakim olduğunu gösteren yönetmen Mike Flanagan’ın payı yadsınamaz. Ewan McGregor ve özellikle Rebecca Ferguson’un çarpıcı performanslarını da unutmayalım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder