28 Nisan 2019 Pazar

TİSK: Kıdem tazminatı konusundaki beklentimiz, işletmelerin yükünün azaltılması

Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), “Beklentimiz, mevcut kıdem tazminatı uygulamasına, ekonominin lokomotifi olan işletmelerimizin üzerindeki yüklerin azaltılarak ve kıdem tazminatı konusundaki hassasiyetlerinin gözetilerek devam edilmesi ve bu sayede işletmelerimizin rekabet gücünün artırılmasıdır” açıklamasında bulundu.

Konfederasyondan yapılan yazılı açıklamada, son günlerde kıdem tazminatıyla ilgili tartışmaların kamuoyunun ve özellikle de iş gücü piyasasının aktörlerinin gündemini meşgul ettiği vurgulandı.

Kıdem tazminatı ile iş sözleşmesinin belirli nedenlerle feshi halinde, özellikle işsizlik sigortası ve iş güvencesinin olmadığı dönemlerde işçinin içine düşeceği ekonomik zorluğu belirli bir süre için telafi etmenin amaçlandığı hatırlatılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“KIDEM TAZMİNATI ZAMAN İÇERİSİNDE DEĞİŞİKLİĞE UĞRADI, İŞVERENİN MALİYETLERİ VE YÜKÜ ARTTI”

“Ülkemizde ilk kez 1936’da yürürlüğe giren ve başlangıç aşamasında işveren ve işçi tarafları açısından dengeleri gözeten bir uygulama olarak ortaya çıkan kıdem tazminatı zaman içerisinde değişikliğe uğramıştır. Kıdem tazminatı ödemesine işsizlik sigortası ve iş güvencesinin de eklenmesiyle işverenin maliyetleri yükselmiş ve mali yükü artmıştır.

Türkiye’de istihdam vergilerinin ve kıdem tazminatının yüksekliği, özellikle ekonomik dalgalanma dönemlerinde işverenlerin ödeme güçlüğüne düşmesinin en önemli nedenlerindendir.

Birbirinden bağımsız olarak yapılan işsizlik sigortası, iş güvencesi ve kıdem tazminatı uygulamalarının ortak amaca hizmet ettikleri göz önünde bulundurularak yeniden düzenlenmesi, işveren maliyetlerinin hakkaniyete uygun bir düzeye indirilmesine, istihdamın artırılmasına ve dolayısıyla rekabet gücü artacak işletmelerin ülke ekonomisine daha güçlü katkı sunmasına vesile olacaktır.

Kıdem tazminatının sürdürülebilirliği için sürdürülebilir işletmelerin varlığı öncelikli koşuldur. İşveren maliyetleri içinde önemli yer tutan kıdem tazminatının mali yükünün hafifletilmesi ile sürdürülebilirlik güvence altına alınacağı gibi kıdem tazminatına daha fazla çalışanın erişmesine de imkan sağlanmış olacaktır. Ülke ekonomisinin gücü, işçi ve işverenin birlikte oluşturdukları işletmelerin gücü ile doğru orantılıdır.

Türkiye’nin, üretim ve yatırım ortamları iyileştirilen işletmelerin büyümesi ile dünya rekabet gücü sıralamasında daha üst sıralarda yer alacağı kuşkusuzdur. Beklentimiz, mevcut kıdem tazminatı uygulamasına, ekonominin lokomotifi olan işletmelerimizin üzerindeki yüklerin azaltılarak ve kıdem tazminatı konusundaki hassasiyetlerinin gözetilerek devam edilmesi ve bu sayede işletmelerimizin rekabet gücünün artırılmasıdır.

Her kesimin mutlu olacağı bir çözüm yaratılması, güçlü sosyal diyalog anlayışı ile, tarafların dengelerinin gözetildiği, çalışma barışının korunduğu bir ortamın sağlanması için yapılacak her türlü çalışmaya katkı sunmaya hazırız.”

medyabold

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder