İngiltere, geri dönüşlerde karantina kuralının uygulanmadığı “yeşil ülkeler” listesine, Almanya, Avusturya, Slovenya, Slovakya, Letonya, Romanya ve Norveç’i ekledi. BAE, Katar, Hindistan ve Bahreyn, ise “sarı listeye” alındı. Türkiye ise kırmızı listede kalmaya devam etti. Peki Türkiye neden kırmızı listede kaldı?
BOLD – İngiltere Ulaştırma Bakanlığı, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadele kapsamında oluşturduğu ve “trafik ışığı sistemi” adını verdiği seyahat listesinde Çarşamba günü itibariyle güncelleme yaptı. Türkiye, kırmızı listede kalmaya devam etti.
Bu listeye göre, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Katar, Hindistan ve Bahreyn, İngiltere’ye gelecek İngiliz vatandaşları ve İngiltere’de oturum iznine sahip kişilere otelde zorunlu karantinanın uygulandığı kırmızı listeden, “sarı listeye” alındı.
Almanya, Avusturya, Slovenya, Slovakya, Letonya, Romanya ve Norveç ise “yeşil listeye” alındı. Bu ülkelerden İngiltere’ye gelen yolculara zorunlu karantina uygulanmayacak. Ancak, bu ülkelerden gelecek kişilerin, yola çıkmadan önce ve varıştan iki gün sonra test yaptırma zorunluluğu devam edecek.
TÜRKİYE, KIRMIZI LİSTEDE KALMAYA DEVAM ETTİ
Meksika, Gürcistan, Mayotte Adası ve Fransa’nın denizaşırı topraklarından La Reunion Adası kırmızı listeye alınırken, Türkiye de kırmızı listede kalmaya devam etti.
Seyahat listesindeki güncellemenin pazar gününden itibaren geçerli olacağı açıklandı.
Kırmızı listede yer alan ülkelerden gelenlerin, bedelini kendileri ödeyerek 10 gün havalimanı yakınlarındaki otellerde kalmaları gerekiyor.
Seyahat listesinde yapılan son güncellemeye göre, daha önce 1750 sterlin ödenen zorunlu otel karantinası ücretleri ise 12 Ağustos itibarıyla 2 bin 285 sterline çıkarıldı.
TÜRKİYE’NİN LİSTEDEKİ YERİ TEPKİ ÇEKTİ?
İngiltere, Türkiye’yi 12 Mayıs’ta gelen yolcuların otel karantinasına tabi tutulmasını öngören kırmızı listeye dahil etmişti.
İngiltere’nin Türkiye’den daha yüksek vaka sayısına ve daha düşük aşılama oranına sahip ülkeleri sarı listede tutmasına karşın Türkiye’yi kırmızı listeden çıkarmaması tepkilere neden oldu.
Londra’nın kuzeyinde Türkiye kökenlilerin yoğun olarak yaşadığı yerlerden Enfield North Milletvekili Feryal Clark, Ulaştırma Bakanı Grant Shapps’a bir mektup yazarak, Hindistan sarı listeye alınmışken Türkiye’nin neden kırmızı listede tutulduğunu sordu.
Clark mektubunda, “Ülkelerin kırmızı, sarı ve yeşil listelere alınmasına neden olan metodolojinin ayrıntılarını paylaşır mısınız? Bir ülkenin liste değişikliğine nasıl karar veriliyor” sorularını yöneltti.
HİNDİSTAN SARI LİSTEDE? TÜRKİYE NEDEN HALA KIRMIZI LİSTEDE?
Perşembe günü ITV televizyonunun sabah programına katılan İngiliz Ulaştırma Bakanı Shapps’a Hindistan’ın sarı listeye alınmasına karşın neden Türkiye’nin kırmızı listede tutulduğu ve bunun politik bir karar olup olmadığı soruldu.
Shapps, listelerle ilgili kararların siyasi ya da ekonomik olmadığını, tamamen bilimsel verilere dayanarak alındığını söyledi:
“Biyogüvenlik Ortak Komitesi’nden ülkelerdeki duruma bakmasını istiyoruz. Sadece salgının ne kadar yaygın olduğuna değil, aşı olan kişi sayısı, söz konusu ülkede görülen varyantlar ve GISAID’e yüklenen verilerin uluslararası standartlara uygun bir formatta olup olmadığı gibi bir dizi kritere bakıyorlar. Bir ülke buraya (GISAID) verilerini yüklediğinde sarı listeye geçmesi de kolaylaşıyor. Dolayısıyla tüm bu kriterlerin birleşimi, şu ana kadar Türkiye’nin sarı listeye geçmesini önledi.”
GISAID, 2008 yılında kurulmuş küresel bir bilim girişimi ve birincil kaynak. Grip virüslerinin yanı sıra koronavirüsün genomik verilerine de açık erişim sağlıyor.
TÜRKİYE’NİN GİRDİĞİ VERİLERE GÜVENİLMİYOR MU?
İngiliz bakanın verdiği cevaptan, Türkiye’nin GISAID’e girdiği verilerin uluslararası standartlara uygun bir formatta olup olmadığı ve verileri tam olarak girip girmediği konusunda tereddütler bulunduğu anlaşılıyor.
AKP yönetiminin geçen yıl sonbahara kadar semptom göstermeyen Kovid-19 vakalarını, açıklanan vaka sayılarında göstermediği, sadece semptom gösteren ve hastaneye yatanları vaka sayısı olarak açıkladığı ortaya çıkmıştı.
Bu yüzden 24 Kasım 2020’de 7 bin 381 olan vaka sayısı, bir gün sonra semptom göstermeyen vaka sayılarının da açıklanan verilere dahil edilmesi yani gerçek vaka sayılarının açıklanmasıyla 25 Kasım’da yaklaşık 4 katına çıkarak 28 bin 351 olarak açıklanmıştı.
AKP yönetiminin Kovid-19 ölümlerini de gizlediği yolunda ciddi eleştiriler bulunuyor. Bu bağlamda Kovid-19 ölümlerini salgın hastalık yerine ‘doğal ölüm’ şeklinde kayda geçirdiği belirtiliyor.
Geçtiğimiz aylarda Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2020 ölüm istatistiklerini açıklamayı ertelemişti. Bu istatistiklerin açıklanması durumunda Kovid-19 dolayısıyla yaşanan gerçek ölüm sayılarının ortaya çıkacağı ifade ediliyor.
Türkiye’nin rakamları gizlediği yolunda bir eleştiri de ABD’deki John Hopkins Üniversitesi’nden gelmişti. Dünyadaki Kovid-19 istatistiklerini tutan birkaç kurumdan biri olan John Hopkins Üniversitesi, Türkiye ve Çin’den gelen verilerin çelişkili olduğunu duyurmuş ve bilimsel çalışmalarda bu verileri kullanmayacağını açıklamıştı.
Koronavirüs salgınının ilk dönemlerinde Türkiye’nin açıkladığı vaka ve ölüm sayıları da tartışmaları beraberinde getirmişti.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun tarafından açıklanan veriler incelendiğinde ölüm sayısı, vaka sayısına bölündüğünde sürekli olarak binde 21 oranı ortaya çıkmaktaydı. Basında ve sosyal medyada, açıklanan veriler ‘Fahretin Sabiti’ şeklinde isimlendirilmişti.
Bu yıl yanan orman alanı son 12 yılın ortalamasını 4’e katladı
Ankara’nın verilerine hala güven yok: İngiltere’den kırmızı kart yazısı ilk önce BoldMedya üzerinde ortaya çıktı.
medyabold