9 Mayıs 2020 Cumartesi

NBA’in en uzun oyuncusu Ramazan anılarını anlatacak

Kemal Gülen’in sunumuyla ekranlara gelen Yeniden Ramazan NBA’in en uzun oyuncusu Tacko Fall’u ağırlıyor.

BOLD – Ramazan’ın ilk gününden bu yana farklı konu ve konuklarıyla izleyicilerle buluşan Yeniden Ramazan bu kez basketbol tutkunlarını sevindirecek. Gülen, NBA’in tanınmış yüzlerinden Tacko Fall’la keyifli bir sohbet gerçekleştirecek. Senegalli basketbolcu Fall, ülkesindeki Ramazan hatıralarını anlatacak. Enes Kanter’le de Boston Celtics’ten takım arkadaşı olan ünlü oyuncu NBA’de Ramazan’ın nasıl geçtiğini de Yeniden Ramazan seyircileriyle paylaşacak.

“Yeniden Ramazan” programını pazar günü NY saati ile 19.45 te, Avrupa saati ile 01.45 te, TR saati ile 02.45’te YouTube.com/KuzeyAmerikaGundemi adresinden izleyebilir, ayrıntılı bilgilere www.yenidenramazan.com adresinden ulaşabilirsiniz.

 

NBA yıldızı Enes Kanter canlı yayında

medyabold
Devamını Oku »

Erdoğan’dan AB’ye: “Aynı gemide olduğumuzu anladığını umuyorum”

AB Türkiye Delegasyonu’na 9 Mayıs Avrupa günü mektubu gönderen AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ortak düşmanımız sınır tanımayan bir virüs. AB’nin aynı gemide olduğumuzu anladığını umuyorum” dedi.

BOLD – AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 9 Mayıs Avrupa Günü sebebiyle Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu’na bir mektup gönderdi. “Bu kez ortak düşmanımız sınır tanımayan bir virüstür. Gözle görülmeyen düşman birlik olmanın anlamını hatırlattı. AB’nin artık aynı gemide olduğumuzu anladığını umuyorum” ifadelerini kullandı. Delegasyon Erdoğan’a teşekkür etti.

Koronavirüs salgını AKP’nin oyunu artırdı MHP’yi baraj altına attı

medyabold
Devamını Oku »

Alım gücü olmayanlar için maskeler 10’arlı olarak da satılacak

Satışına başlanan maskelerle ilgili değişikliğe gidildi. Daha önce 50’lik paketler halinde satılacağı belirtilen maskeler, alım gücü olmayan vatandaşlar da düşünülerek 10’luk paketler halinde de satılacağı öğrenildi. Tüketiciler, maliyeti 20 kuruş maskelerin 1 liradan satılmasına tepki gösterdi.

BOLD – 1 TL tavan fiyat ile 50’lik paketler halinde satışına başlanan maskelerde değişikliğe gidildi. Alım gücü olmayan vatandaşlar da dikkate alınarak 10’lu paketler de eklendi. Bir kişi en fazla 3 paket maske alabilecek.

MASKE SATIŞLARI DÜN BAŞLADI

Maske satışları dün itibariyle İstanbul’da başladı. Ticaret Bakanı tarafından 50’lik paketler halinde satılacağı duyurulan maskelerle ilgili sonraki günlerde 10’luk paketlerin de ekleneceği öğrenildi. 85 kuruş ya da tavan fiyat olan 1 TL üzerinden satılan maskelerin paket fiyatı 42 TL ile 50 TL arasında değişiyor.

MALİYETİ 20 KURUŞ, SATIŞI 1 LİRA

Maskelerin satışı konusunda açıklama yapan Tüketici Dernekleri Federasyonu Başkan Vekili Sinan Vargı, tavan fiyatı 1 lira olarak belirlenen maskelerin 50 kuruşa satılması gerektiğini söyledi. Maskenin maliyetinin 20 kuruş olduğunu ifade eden Vargı, “Geçim sıkıntısına bir de maske yükü eklendi, 20 kuruşa mal edilen maske her yerde üst sınırdan beş misli fiyata yani 1 liraya satılacak. 4 kişilik bir ailenin maske gideri 300 lirayı buluyor” dedi. Vargı, maskelerin ücretsiz dağıtılmasını bu yapılamıyorsa 50 kuruştan satılmasını istedi.

Ülke TV’den Nazi artığı Sevda Noyan için özür açıklaması

medyabold
Devamını Oku »

Prof. Dr. Tezer’den ürküten ikaz: Üçüncü dalga bile gelebilir!

Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hasan Tezer, salgınla ilgili ‘artık bitti’ algısının yanlışlığına işaretle “Her şey iyi giderken kuralları sağlayamazsak ikinci dalga kaçınılmaz olur, üçüncü dalga bile görülebilir” dedi.

BOLD – Koronavirüs (Kovid-19) ile mücadelede ‘kontrollü sosyal hayat’ safhasına geçildikten sonra sokakları dolduran kalabalıklara dikkat çeken Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Hasan Tezer, ‘her şey bitti’ algısına kapılınmaması gerektiğini vurguladı. “Her şey bu kadar iyi giderken bize düşen kuralları sağlamazsak 2’nci hatta 3’üncü dalga kaçınılmaz olabilir” uyarısı yaptı.

Prof. Dr. Hasan Tezer

EVDE KAL TÜRKİYE DEMENİN EN ÖNEMLİ OLDUĞU GÜNLER

Son iki haftada, test sayılarının yüksekliğine karşın pozitif vaka sayılarında azalma yaşandığını, bunun sevindirici gelişme olduğunu söyleyen Tezer, “Şu anki birinci dönem kadar, belki daha da önemli bir dönem; çünkü yakaladığımız istikrarı sürdürmemiz gerek. ‘Evde kal Türkiye’ demenin en önemli olduğu günlerden biri” diye konuştu.

NORMALLEŞME İÇİN 2 BASAMAKLI VAKA SAYISINA DÜŞÜLMELİ

Günlük vaka sayısının hala dört basamaklı olduğunu, normalleşme için önce 3, ardından 2 basamaklı sayılara düşmesi gerektiğini kaydederek şunları söyledi: “Her şey bu kadar iyi giderken bize düşen kuralları sağlayamazsak 2’nci dalga kaçınılmaz olur, 3’ncü dalga bile görülebilir.”

HAVUZ VE DENİZ İÇİN DAHA ÇOK ERKEN

Yaz sebebiyle başlayan havuz ve deniz sorularına da değinen Prof. Dr. Tezer, “Havuzu ve denizi konuşmanın şu an çok erken olduğunu vurgulamayı özellikle istiyorum” ifadelerini kullandı.

Ülke TV’den Nazi artığı Sevda Noyan için özür açıklaması

medyabold
Devamını Oku »

Ülke TV’den Nazi artığı Sevda Noyan için özür açıklaması

Ülke TV, Arafta Sorular programında katliam listesi hazırladığını söyleyen ve “15 Temmuz kursağımızda kaldı, istediklerimizi yapamadık” diyen Sevda Noyan için kamuoyundan özür diledi.

BOLD – Ülke TV, dün Esra Elönü’nün sunduğu Arafta Sorular programında “15 Temmuz kursağımızda kaldı, istediklerimizi yapamadık. Boş bulunduk. Ayaklarını denk alsınlar. Bizim sitede hala 3-5 var, benim listem hazır” diyen eski makyöz, AKP’li yazar Sevda Noyan ile ilgili açıklama yaptı. Açıklamada bu sözlerin tasvip edilmediği belirtildi ve özür dilendi.

Açıklamada şunlar kaydedildi: “3 Mayıs 2020 Pazar günü Arafta Sorular Programı’na konuk olan Sevda Noyan’ın, kamuoyunda tartışılan ‘darbe söylentileri’ üzerine yapmış olduğu maksadını aşan açıklamaları Kanal 7 Medya Grubu’nun kurumsal değerleri ve yayın ilkeleri ile hiç bir şekilde uyuşmamaktadır. Sevda Noyan’ın ‘darbe ve darbecileri’ eleştirmenin ötesindeki söylemlerini Ülke TV ve Kanal 7 Medya Grubu olarak asla tasvip etmiyoruz. Tasvip etmediğimiz ve yayın ilkelerimize aykırı sözlerin Ülke Tv ekranlarından sarf edilmesi nedeniyle kamuoyundan özür dileriz.”

medyabold
Devamını Oku »

Ermeni Kilisesi’ni yakmak istedi: Koronavirüsü bunlar bela etti

İstanbul Bakırköy’deki Dzınunt Surp Asdvadzadzni Kilisesi’nin giriş kapısını yakan M.K gözaltına alındı. İfadesinde “Koronavirüsü bunlar bela ettiği için yaktım” dediği öğrenildi.

BOLD – Bakırköy Cevizlik Mahallesi’ndeki Dzınunt Surp Asdvadzadzni Kilisesi’ne giden bir şahıs kilisenin dış kapısını dün sabah ateşe verdi. Alevler büyümeden söndürülürken, güvenlik kamera görüntülerinden tespit edilen şüpheli şahıs M.K. kısa sürede yakalandı.

‘KORONAVİRÜSÜ BUNLAR BAŞIMIZA BELA ETTİ’

Sözcü’nün haberine göre, Bakırköy İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alınan M.K.’nın, ifadesinde “Koronavirüsü bunlar başımıza bela ettiği için yaktım” dediği iddia edildi. M.K’nin akli dengesinin yerinde olmadığı belirtildi. Şüpheli M.K’nın sorgusunun ardından adliyeye sevk edileceği öğrenildi.

Yargıtay karar vermediği için cezaevinde tutsak

medyabold
Devamını Oku »

İsteyen evini internetten satabilecek

Ticaret Bakanlığı, gayrimenkulünü internet ilanıyla satması halinde vatandaşa ceza kesileceği iddiasını yalanladı. Bakanlık kaynakları, cezai sorumluluğun yetki belgesiz çalışan emlakçıyı kapsadığını açıkladı.

BOLD – Emlak sektöründe kayıt dışılığı önleme amacıyla, 5 Haziran 2018’de uygulamaya konulan Taşınmaz Ticareti Hakkında Yönetmelik kapsamında, yeni kurulacak emlak işletmelerine yetki belgesi şartı getirildi. Mevcut işletmelere ise 31 Ağustos 2020’ye kadar yetki belgesi alma hakkı sunuldu.

İSTERSE 1 İSTERSE 100 GAYRİMENKULÜ SATIŞA SUNABİLİR

Dünya gazetesinden Leyla İlhan’ın haberine göre yönetmelikle ilgili ulaşılan kaynaklar şunları söyledi: “Vatandaşın kendine ait gayrimenkulü kiralama ve satış veya bunlara yönelik ilan vermeye dair herhangi bir hüküm Yönetmelikte bulunmuyor. Bakanlıkça yürütülen Yönetmelik değişikliği çalışmalarında şahsi satışı veya ilan vermeyi engelleyecek bir husus yer almıyor. Vatandaş isterse 1, isterse 100 gayrimenkulü internet aracılığıyla yahut başka şekilde satışa sunma hakkına sahiptir” denildi.

Merkez’den Hazine’ye devredilen yedek akçeler bile harcandı

medyabold
Devamını Oku »

Koronavirüs salgını AKP’nin oyunu artırdı MHP’yi baraj altına attı

İstanbul Ekonomi Araştırma’nın koronavirüs salgını sonrası yaptığı ankette AKP’nin oyları artarak yüzde 39’a ulaştı. MHP’nin oyu ise yüzde 8’e geriledi.

BOLD – İstanbul Ekonomi Araştırma Genel Müdürü Can Selçuki, RS FM’de ‘Atilla Güner’le Akşam Postası’ programında 4-5 Mayıs tarihlerinde 12 kentte 1537 kişiyle yapılan anketin sonucunu açıkladı. Ankete göre AKP’nin oyu yüzde 35.8’den yüzde 39’a çıktı. CHP’nin oyu ise yüzde 19.7 bandında kaldı. MHP’nin oyu ise yüzde 8. AKP ile MHP’nin ‘cumhur ittifakı’ son altı-yedi ayda yüzde 50’ye yaklaştığı yerlerde yüzde 47 olarak ölçüldü. İttifakın yedi ay öncesinde yüzde 43 bandında olduğu belirtildi.

YÜZDE 30, AKP’YE OY VERMEM DİYOR

Ankete katılanların yüzde 30.7’si “Bu pazar seçim olsa AKP’ye oy vermem” derken, CHP’ye oy vermeyeceğini söyleyenlerin oranı yüzde 19.5 olarak tespit edildi. Anket sonuçlarını değerlendiren İstanbul Araştırma Genel Müdürü Can Selçuki, pandeminin çok büyük korku ve güvensizliğe neden olduğunu belirtti. Selçuki, “Böyle bir ortamda mevcut iktidarlar zaten puan kazanıyor” dedi. Selçuki, CHP’nin yerel yönetim seçimlerinde kazandığı zaferi ve bugüne kadar bugüne kadar gösterdiği iyi performansı halkın daha geniş kitlelerini ikna edecek bir stratejiye dönüştüremediğini savundu.

CHP İnfaz Yasası başvurusunu erteleme kararı aldı

medyabold
Devamını Oku »

Merkez’den Hazine’ye devredilen yedek akçeler bile harcandı

Merkez Bankasındaki yedek akçelerin bile Hazine’ye devredilip harcandığını belirten DEVA Partisi Genel Başkanı Babacan, hükumetin ekonomide büyük hatalar yaptığını söyledi.

BOLD – Demokrasi ve Adalet (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, ekonomi yönetimine yönelik sert eleştiriler getirdi. Merkez Bankası rezervlerinin önemli ölçüde eridiği bilgisini veren Babacan, “136 milyarı gören rezervler, 85 milyona indi brüt, nette 25, hatta snam anlaşmalarında ve Hazine’nin Merkez’de tuttuğu mevduatları düşünürseniz rezervler eksi” dedi.

MERKEZ’İN BAĞIMSIZLIĞI TAMAMEN ORTADAN KALKTI

Merkez’in sadece rezervlerini değil ‘kredibilite’sini de kaybettiğini vurgulayarak “Hükumetin aşırı müdahalesi, neredeyse Merkez’in bağımsızlığının tamamen ortadan kalkması, kurumsal yapıların erozyona uğraması, diğer bağımsız kurulların, kurum olarak güvenirliğini ve itibarını yitirmesi en büyük sorunlarımız” diye konuştu.

BÜYÜK HATALAR YAPILDI VE YAPILMAYA DEVAM EDİYOR

Banka’daki yedek akçelerin dahi Hazine’ye devredilip harcandığını, 2019 karının ve yedek akçesinin Ocak’ta alınıp harcandığını kaydeden Ali Babacan, sözleri şöyle tamamladı: “Bir de kriz başladıktan sonra yapılanlar, kriz yönetimi. Özellikle ekonomi bakımından söylüyorum. Son derece büyük hatalar yapıldı ve yapılmaya devam ediyor.”

Kazdağları maden nöbetine 57 bin lira ceza!

medyabold
Devamını Oku »

Yargıtay karar vermediği için cezaevinde tutsak

Yerine kayyum atandıktan sonra tutuklanan Bitlis’in Ovakışla Beldesi Belediye Eş Başkanı Ahmet Demir, cezasının infazı dolmasına rağmen Yargıtayın karar vermemesi nedeniyle tahliye edilmiyor.

BOLD – Ovakışla beldesi Belediye Eş Başkanı Ahmet Demir, 4 yıldır tutuklu olduğu cezaevinden tahliye olmak için Yargıtayın karar vermesini bekliyor. Demir’in cezası Yargıtay’da görüşülmesi durumunda denetimli serbestlikten yararlanarak tahliye olacaktı. Ancak dosya Yargıtay’da beklediği için Demir, tahliye edilmiyor.

Gazete Duvar’ın haberine göre Demir, yargılandığı davada 6 yıl ceza aldı ancak dosyası şu an Yargıtay’da bekliyor. Aldığı ceza Yargıtay’da bekletildiği için Demir şu an denetimli serbestlik yasasından yararlanamıyor. Demir’le birlikte aynı suçlamalardan yargılanan kardeşi Ali Demir ise 1 yıl tutuklu kaldıktan sonra tahliye edildi. Ali Demir, “Abim sırf belediye başkanı olduğu için onu cezalandırıyorlar. Devlet bize insan gibi davransın” diyor.

BU KADAR HAKSIZLIĞA YETER DİYORUZ

Demokratik Bölgeler Partisinden Ovakışla beldesine belediye başkanı olarak seçilen Demir, yerine 2016 yılında kayyım atandıktan sonra tutuklanarak Bitlis Cezaevi’ne gönderildi. Ahmet Demir’in kardeşi Ali Demir de aynı suçlamalardan dolayı tutuklandı. İki kardeş Bitlis Cezaevi’nde 1 yıla yakın aynı koğuşta kaldı. Ahmet Demir daha sonra Erzurum’daki Oltu Cezaevi’ne nakledildi.

BOŞU BOŞUNA CEZAEVİNDE TUTUYORLAR

Ağabeyinin sırf belediye başkanı olduğu için cezalandırıldığını söyleyen Demir, “Bu kadar haksızlık olmaz” tepkisi gösterdi. Demir şunları söyledi: “Biz ağabeyimle aynı suçlamalardan yargılanıyorduk. Bir sene sonra tahliye edildim. Ama ağabeyim tahliye edilmedi. Bana yöneltilen suçlamalar abimden daha fazlaydı. Sırf belediye eş başkanı olduğu için onu bırakmadılar. Boşu boşuna cezaevinde tutuyorlar. Abim tutuklandığında Emniyette bile kendisine, ‘Siz iyi çalıştığınız için ve göze battığınız için cezalandırdık’ dendi. Dosyalarımızı hazırlayan savcı da içeri alındı. Bu kadar haksızlığa ‘Yeter Artık’ diyoruz.”

‘CEZAEVİNİN HALİ İÇLER ACISI…’

Ağabeyi ile yaptığı son görüşmesini de aktaran Demir, şunları söyledi: “Korona virüsünden kaynaklı ağabeyimle aynı cezaevinde bulunan hastalar hastaneye de götürülmüyor. Götürülseler bile 14 günlük karantina sürecine tabi tutuluyorlar. Bu yüzden kimse bu durumu göze alamıyor. Ağabeyim, ‘Bizim bulunduğumuz cezaevinin hali içler acısı. Durumumuz çok kötü’ dedi. Ağabeyim uzun tutukluluk süresinden dolayı büyük bir mağduriyet yaşıyor. Devletin bize insan gibi davranmasını istiyoruz. Bir tecavüzcüye yaklaşımlarını bir siyasi tutsağa da göstersinler. Bu haksızlığı haykırıyoruz.”

SİLAHA BULAŞMAMIŞ İNSANLAR TUTULMASIN

Ali Demir, ağabeyinin eşinin tansiyon hastası olduğunu söyleyerek görüşlerde 450 kilometre yol katettiğini belirtiyor. Demir, “Ağabeyim defalarca yakın cezaevine sevk istedi ama bu talebi hep reddedildi. Eşinin raporlarını bildirmemize rağmen bu talebi bize çok gördüler. Devlet bize kinle yaklaşmasın. Devletin vatandaşına böyle davranmasını istemiyoruz. Elleri silaha bulaşmamış insanlar cezaevlerinde tutulmasın artık” diyor.

‘YARGITAY KARARI BEKLEYEN MAHPUS SAYISI KAÇTIR?’

HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu da konuyu Meclis gündemine taşıdı. Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’e soru önergesi veren Gergerlioğlu, Gül’e şu soruları yöneltti:

“Ahmet Demir isimli yurttaş, ceza dosyasının onanması halinde cezaevinden tahliye mi olacaktır?  Ahmet Demir isimli yurttaşın ceza dosyası ne kadar zamandır onanma aşamasındadır? Son 4 yılda Türkiye cezaevlerinde cezaevinde kalma süresi dolup Yargıtay tarafından karar beklenen mahpus sayısı kaçtır?”

Sevda Noyan’ın hedefinde Barış Atay da vardı: Yazık olur hepinize…

medyabold
Devamını Oku »

Kazdağları maden nöbetine 57 bin lira ceza!

288 gündür Kazdağları altın madeni projesine karşı nöbet tutanlara 57 bin 240 lira idari para cezası kesildi. Gerekçesi ‘toplum düzenini, genel ahlakı, genel sağlığını, çevreyi ve ekonomik düzeni’ bozmak.

BOLD – Çanakkale Orman Bölge Müdürlüğü, Kazdağları altın madeni projesine karşı 288 gündür nöbet tutan çevrecilere kişi başı günlük 3 bin 180 liradan 4 gün için 57 bin 240 lira idari para cezası kesti.

SUÇ VARSA DOĞAYI KORUMAYANLARIN

Nöbet tutan çevrecilerden Ferzan Aktaş, ceza ile ilgili şunları söyledi: “Kendimizi pandemi sürecinde izole etmiştik. Buna rağmen valilikçe idari yaptırım cezaları Kabahatler Kanunu’na göre kesildi. Kanun, ‘Toplum düzenini, genel ahlâkı, genel sağlığı, çevreyi ve ekonomik düzeni korumak amacıyla esaslar ve kabahatler sıralanmıştır’ diyor. Burada milyonlarca can şirketlerce katledilmesin diye nöbet tutuyoruz. Kabahat varsa doğayı korumayanların, suç varsa doğayı katleden şirketlerindir.”

YKS tepkisi sürüyor: Öğrencilerden hashtag’li eylem Eğitim Sen’den imza kampanyası

medyabold
Devamını Oku »

CHP İnfaz Yasası başvurusunu erteleme kararı aldı

İnfaz Yasası’nın kapsamına yönelik Anayasa Mahkemesine başvuru hazırlığı yapan CHP geri adım attı. Sadece düşünce ve ifade ile ilgili suçların kapsama alınacağı yeni bir formül arayışı başladı.

BOLD – İnfaz Yasası’nı kapsam açısından Anayasa Mahkemesine taşımak isteyen CHP, başvurunun kabul edilmesi durumunda kamuoyunda tepkilere neden olacak bazı suçların da kapsama alınabileceği düşüncesiyle başvuruyu erteledi.

Hürriyet’ten Rifat Başaran’ın haberine göre CHP’li hukukçular, kapsam açısından itiraz ettiği İnfaz Yasası düzenlemesi ile ilgili Anayasa Mahkemesine (AYM) içerik yönünden yapacağı başvuruyu görüş ayrılıkları nedeniyle bekletme kararı aldı. CHP’li hukukçuların “eşitlik hakkı” yönünden yapılacak başvurunun AYM tarafından kabul edilmesi durumunda kamuoyunda tepkilere neden olabilecek bazı suçların da infaz kapsamına gireceği endişesi yaşadığı bildirildi.

“Eşitlik hakkı” başlığı CHP’li hukukçular arasında tartışmaya neden oldu. Bazı hukukçular “eşitlik hakkı” çerçevesinde yapılacak başvurunun AYM’de kabul edilmesi durumunda, yapılacak tahliyelerin CHP’nin kırmızı çizgilerini geçebileceğini savundu. Kapsamın genişletilmesi halinde silahlı terör eylemlerine karışanlar, adam öldürenler, kadın ve çocuk istismarcıları ile uyuşturucu baronlarının da infazdan yararlanabileceği belirtildi. Bu nedenle CHP’nin hukukçuları sadece düşünce ve ifade ile ilgili suçların kapsama alınacağı yeni bir formül arayışına girdi.

medyabold
Devamını Oku »

YKS tepkisi sürüyor: Öğrencilerden hashtag’li eylem Eğitim Sen’den imza kampanyası

Turizmin zarar görmemesi gerekçesiyle YKS tarihinin bir ay öne alınmasına yönelik tepkiler devam ediyor. Üniversite adayları önceki gece ‘hasthag’ eylemi yaptı. Eğitim Sen, imza kampanyası başlattı.

BOLD – Koronavirüs tedbirleri kapsamında, hazirandan temmuza ertelenen Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nın, turizm sezonu bahanesiyle tekrar Haziran’da yapılması kararına tepkiler sürüyor. Üniversite adayları önceki gece sosyal medyada ‘YKSErteleVirüsüYayma’ hashtag’i ile eylem yaptı.

SAĞLIK VE EĞİTİM HAKKI AÇISINDAN CİDDİ SORUNLAR YAŞANACAK

Cumhuriyet’ten Figen Atalay’ın haberine göre Eğitim Sen de sınavların ertelenmesi için Change.org’da imza kampanyası başlattı. Sendika Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, “Sınav tarihi kararı değiştirilemez ve uzaktan eğitimde sınava hazırlananlara ilişkin eşitsizlikler giderilmezse sağlık hakkı ve eğitim hakkı açısından ciddi sorunlar yaşanacak” dedi.

Silivri’deki kanser hastası oğlu için seslendi: “Adam öldürenler dışarıda oğlumu da bırakın!”

medyabold
Devamını Oku »

Yargıtay Başsavcılığı Çarşı’nın beraat kararının bozulmasını istedi

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Beşiktaş’ın taraftar grubu Çarşı’nın üyelerinin de yargılandığı Gezi davasında verilen beraat kararının bozulmasını istedi. Gezi olaylarının “bir silahlı terör örgütü” olmadan gerçekleştirilmesinin mümkün olmadığı öne sürüldü.

BOLD – Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet Gül tarafından hazırlanan tebliğnamede, Gezi Parkı olaylarına ilişkin Beşiktaş’ın taraftar grubu Çarşı’nın lider ve üyelerinin de aralarında bulunduğu 35 kişi hakkında “hükumeti devirmeye teşebbüs” ve “suç örgütü kurma ve yönetme” suçlarından verilen beraat kararının bozulması talep edildi.

Cumhuriyet’in haberine göre tebliğname, Yargıtay 16. Ceza Dairesine gönderildi. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin sanıklar hakkında verdiği beraat kararının bozulması istenen tebliğnamede, Cumhurbaşkanlığının suçtan doğrudan zarar gördüğü, davaya katılma hakkı bulunduğu halde, dava ve duruşmalardan haberdar edilmeksizin yargılamaya devam edilip hüküm kurulması bozma nedeni olarak gösterildi.

KAVALA DAVASI HATIRLATILDI

Tebliğnamede, eylemlerin DEV-YOL, PKK/ KCK, DHKPC, TKP/ML-TİKKO, MLKP gibi yasa dışı silahlı terör örgütleri ile marjinal grupların gösteri ve eylem platformuna dönüştürüldüğü iddia edildi. Tebliğnamede, İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/74 Esas sayılı (Osman Kavala) dosyasında Gezi olaylarına ilişkin kapsamlı yargılamanın bulunduğu belirtildi.

BAĞLANTILI DAVALAR TESPİT EDİLMELİ

Tebliğnamede, olayların başlangıçta demokratik tepki maksatlı olarak katılan kişi ya da kuruluşlar ayrık olmak üzere herhangi bir silahlı terör örgütü olmadan, arkasında güçlü bir dış veya iç destek olmaksızın, hiyerarşi dışında gerçekleştirilmesinin mümkün olmadığı öne sürüldü. Gezi Parkı olayları ile ilgili silahlı terör örgütleri ya da suç örgütleri ile bağlantılı açılmış davalar bulunup bulunmadığının ve sanıkların örgütsel durumlarının tespit edilmesi gerektiği kaydedildi. Sanıkların ayrıca kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılmak ya da katılanları yönlendirmek suçundan da cezalandırılmaları istendi.

CHP İnfaz Yasası başvurusunu erteleme kararı aldı

medyabold
Devamını Oku »

Libya’da çatışmalar sürüyor: 3 ölü 4 yaralı

Libya’da Ankara destekli Ulusal Uzlaşı Hükumeti (UUH) ile Rusya ve Mısır destekli Hafter güçleri arasındaki çatışmalar yoğunlaştı. UUH, 3 kişinin öldüğü saldırı sonrası Hafter ekibine misillemede bulundu.

BOLD – Libya’nın doğusuna hükmeden General Halife Hafter güçleri, Ramazan’da tek taraflı ateşkes ilanına rağmen saldırılarını sürdürüyor. Hafter’in Libya Ulusal Ordusu (LUO) önceki gece Trablus’ta Türkiye ve İtalya büyükelçiliklerinin bulunduğu Zaviyat el Dahmani bölgesine grad füzelerle saldırdı.

İTALYA DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI DA KINADI

Reuters’a açıklama yapan Türk yetkililer, biri sivil 3 can kaybı yaşanan, 4 kişinin de yaralandığı saldırıda füzelerin Türkiye Büyükelçiliği yakınlarındaki Yüksek Mahkeme binasına isabet ettiğini, maddi hasar oluştuğunu bildirdi. İtalya Dışişleri Bakanlığı da Hafter güçlerinin saldırısını sert şekilde kınadı.

TRABLUS HÜKUMETİNİN CEVABI DA SERT OLDU

Hafter’in askeri hamlesine, BM’nin tanıdığı Ulusal Uzlaşı Hükumeti’nin (UUH) cevabı gecikmedi. Libya Ordusu sözcüsü, Vatiyye Hava Üssü’nün 42 km güneydoğusundaki El Mesih mevkisinde düzenlenen hava harekâtında, 15 Hafter milisinin etkisiz hale getirildiğini ve 7 askeri aracın imha edildiğini belirtti.

Kayyumun gözü öğrencinin bursunda

medyabold
Devamını Oku »

Sevda Noyan’ın hedefinde Barış Atay da vardı: Yazık olur hepinize…

15 Temmuz’un kursağında kaldığını belirterek ölüm tehditleri savuran eski makyöz Sevda Noyan’ın daha önce de TİP milletvekili Barış Atay’ı tehdit ettiği ortaya çıktı.

BOLD – Ülke TV’deki canlı yayında komşularına ölüm tehditleri savuran AKP’li yazar ve eski makyöz Sevda Noyan’ın daha önce de Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkan Yardımcısı ve Hatay Milletvekili Barış Atay’ı hedef aldığı anlaşıldı. Noyan, önceki akşam AKP’ye yakınlığıyla bilinen Ülke TV’de Esra Elönü isimli sunucunun programında bir ölüm listesi hazırladığını ve ailesinin en az 50 kişiyi öldürmeye hazır olduğunu söyledi. Noyan, “15 Temmuz kursağımızda kaldı, istediklerimizi yapamadık. Boş bulunduk… Yanlış anlaşılmasın, doğru anlaşılsın; bizim aile 50 kişiyi götürür. Bu konuda çok donanımlıyız maddi ve manevi olarak. Liderimizin yanındayız ve asla yedirmeyiz bu ülkede, onu söyleyeyim. Ayaklarını denk alsınlar. Bizim sitede hâlâ 3-5 var, benim listem hazır.” demişti.Programın sunucusu Esra Elönü ise, Noyan’ın sözleri üzerine; “‘Ayak’ az kalır bence, 4 ayaklarını denk alsınlar” diyerek yanıt verdi.

Ülke TV’de skandal ölüm tehditleri sonrası sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “KONUŞMAM ŞU ŞEKİLDE FETÖ TEKRAR DARBEYE KALKIŞIRSA BU KEZ HAK ETTİKLERİ CEVABI VERECEĞİZ VE HEPİMİZ BUNA HAZIRLIKLIYIZ KURTULAMAZLAR LİDERİMİZİN YANINDAYIZ DEDİM” ifadesini kullanarak ‘darbecileri’ tehdit ettiğini iddia eden Sevda Noyan’ın Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkan Yardımcısı ve Hatay Milletvekili Barış Atay’ı da tehdit ettiği ortaya çıktı. Noyan, 20 Kasım 2019’da Barış Atay’ın Gezi Parkı Direnişi ile ilgili Meclis Genel Kurulunda yaptığı konuşmasını alıntılayarak “Gezi de sessiz kalanları mumla ararsınız” dedi.

Sevda Noyan’ın Gezi Parkı Direnişi üzerinden TİP Milletvekili Barış Atay’ı tehdit ettiği mesajı şöyle: “SİZLERDE GEZİ DE SESSİZ KALANLARI MUMLA ARARSINIZ BUNU İYİ BİLİN ..ZATEN 15 TEMMUZUN ÖFKESİ HALA BURNUMUZDA YAZIK OLUR HEPİNİZE !!!”

“15 Temmuz kursağımızda kaldı, istediklerimizi yapamadık”

medyabold
Devamını Oku »

Türkiye’nin 4 aşamalı normalleşme planı: Haziran çok kritik!

Koronavirüs salgını nedeniyle alınan tedbirler 11 Mayıs’tan itibaren kademeli olarak gevşetilecek. 4 aşamadan oluşan normalleşme planına göre, restoranlar haziranda açılacak. 65 yaş üstüne yasak, yine haziranda kalkacak.

BOLD – Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile mücadele kapsamında hazırlanan 4 aşamalı normalleşme planında birinci aşama 11 Mayıs’ta başlıyor. İkinci aşama 27 Mayıs-31 Ağustos, üçüncü aşama 1 Eylül-31 Aralık, dördüncü aşama ise aşının bulunmasının beklendiği 1 Ocak ve sonrası olarak planlandı. Hürriyet’ten Aysel Alp ve Gizem Karakış’ın haberine göre Ramazan ayından sonra uygulanan kısıtlamalarda kademe kademe rahatlama olacak. Restoranlar, kafe ve lokantaların haziran ayı ortasında açılması planlanıyor. Restoranlarda maske ve mesafe kuralı zorunlu olacak, sandalye sayısı azaltılacak.

SOSYETE PAZARINA İZİN YOK

Pazar yerleri, sosyete pazarları hariç 11 Mayıs’ta açılacak. Sosyete pazarlarının da haziran ayının başında açılması planlar arasında. Merakla beklenen Kapalıçarşı da 1 Haziran’da açılacak. Pazar yerlerinde uygulanan maske zorunluluğu ve mesafe kuralı, sosyete pazarı ve Kapalıçarşı’da da uygulanacak. Genelgeyle, il, ilçe ve beldelerdeki pazar yerlerinde, giyim, oyuncak, çiçek, fide, zücaciye/nalburiye gibi ihtiyaç malzemelerinin satışına getirilen kısıtlama kaldırıldı. Söz konusu malzemelerin 11 Mayıs saat 09.00’dan itibaren geçerli olmak üzere pazarlarda satışına izin verilecek.

65 YAŞ ÜSTÜNE SEVİNDİRİCİ HABER

65 yaş ve üstü ilk kez yarın (pazar) 11.00-15.00 saatleri arasında sokağa adım atacak. Salgının seyrine göre bu yaş grubu, olumsuz bir gelişme olmazsa Ramazan Bayramı sonrası hafta içi bir gün sokağa çıkabilecek. Verilerde olumlu durumun sürmesi halinde ise haziran ayında 65 yaş ve üstü kişilerin sokağa çıkma yasağının tamamen kalkması hedefleniyor.

11 Mayıs’ta açılması planlanan AVM’lerde maske takma, ateş ölçme ve sosyal mesafe gibi sıkı kurallar uygulanacak. Tehlike geçene kadar valeler hizmet dışı olacak. Çünkü en riskli bölüm burası, dolayısıyla vatandaş arabasını kendisi park edecek.

T.C. kimlik numarasına göre AVM’ye giriş gibi bir uygulama mümkün görülmüyor. Bunun için AVM’ler arasında ortak sistem olması gerekiyor ki böyle bir sistem yok. AVM’lere ultraviyole ışınlarla 30 gün korumalı dezenfektanı önerildi. Bazı AVM’ler girişler, koridorlar, tuvaletler gibi tüm ortak kullanım alanlarında UV korumalı dezenfektan kullandı.

UÇUŞLAR MAYIS SONU BAŞLIYOR

İç hat ve dış hat uçuşları 28 Mayıs’ta kademe kademe başlayacak. Pandemi ile mücadeledeki rakamlarına göre uçuşların başlaması haziran ayına da kalabilir. İlk etapta 19 ülkeye uçuş planlanıyor. Yurt içi uçuşlarda, seyahat kısıtlamasının devam ettiği şehirlerde seyahat izni alarak yolculuk yapılacak.

Salgını önlemek için orta koltukların boş tutulması başta olmak üzere tedbirler alınacak. Seyahat kısıtlamasının 27 Mayıs ve 31 Ağustos olarak belirlenen normalleşmenin ikinci aşamasında tamamen bitmesi durumunda bütün uçuşlar serbest olacak.

Yurt dışı uçuşlarda yolculara, pasaport gibi seyahat karnesi çıkarılacak. Bu yolcuların karnesinde gittikleri şehirler, kaldıkları yerler, kaç gün kaldıkları ayrıntılı olarak yazılacak. Olası bir vaka durumunda yolcunun kaldığı yer, çevresinde temas ettiği kişiler bu kapsamda saptanabilecek.

Yabancı yolcularda ise özel sağlık sigortası ön koşulu aranacak. Havalimanına giren yolcu ve çalışanların termal kameralar ile vücut sıcaklığı ölçümleri yapılacak. Havalimanında yolcular için önlemler alındı. Check-in kontuarlarında camekan konulacak, bir yolcudan fazlasının yaklaşmasına izin verilemeyecek. Yolcular güvenlikten geçerken koruma mesafesini koruyacak ve bu durum sürekli denetlenecek. Yurt içinde sefer sayılarının ilk etapta yüksek olmaması, günlük 1200 uçuşun, bu dönemin başında 300 ile başlanması planlanıyor.

DİŞ HEKİMLERİ EYLÜLDE İŞBAŞI YAPACAK

Spor salonlarının ise haziran ayının son haftası açılması öngörülüyor. Sürücü okulları, dans okulları, futbol ve basketbol okullarının ikinci aşamada açılması hedefleniyor.

At yarışlarının haziranda başlaması planlanıyor. Basketbol ve voleybolda liglerin önümüzdeki hafta açıklanacak karar ile tescil edilmesi gündemde.

Diş hekimlerinin ve fizyoterepistlerin ise 1 Eylül’de göreve başlaması planlanıyor. 3. aşamaya kadar çalışmaya başlaması hedefleniyor.

Milli Eğitim Bakanlığı, 1 Haziran sonrası bazı kurumları da açmayı düşünüyor. Bilim Kurulu onaylarsa yaygın eğitim veren tüm kursların açılması yönünde çalışma var.

Sürücü kurslarının uygulama sınavında bir arabada sürücü adayıyla birlikte denetmen olarak görev yapan toplam 4 kişi bulunuyorsa, bunların sayısının azaltılması planlanıyor. Mevzuat da buna göre düzenlenecek.

medyabold
Devamını Oku »

Silivri’deki kanser hastası oğlu için seslendi: “Adam öldürenler dışarıda oğlumu da bırakın!”

Kanser hastası bir tutuklunun daha cezaevinde ölüme terk edildiği ortaya çıktı. Bir buçuk yıl önce lösemi teşhisi konulan Rıdvan Yıldız’ın eşi ve annesi yetkililere seslendi.

BOLD – 44 hükümlü ve tutuklunun koronavirüs testinin pozitif çıktığı Silivri Cezaevinde bir kanser hastasının olduğu ortaya çıktı. 34 yaşındaki adli tutuklu Rıdvan Yıldız, 1,5 yıldır cezaevinde lösemiyle mücadele ediyor. Anne Saadet Yıldız, “Oğlumu bırakın cezasını evinde çeksin. Adam öldürenler dışarıda oğlumu da bırakın çocukları ve eşine kavuşsun” diye yetkililere seslendi.

“HASTANEYE KALDIRILDIĞINI GÖRÜŞTE ÖĞRENDİK”

KHK TV’den Berna Kavaklı’ya konuşan Rıdvan Yıldız’ın eşi Aygül Yıldız, eşinin 3.5 yıldır cezaevinde olduğunu 1.5 yıldır da kanser teşhisi ile tedavi gördüğünü söyledi. Eşinin hayatının koronavirüs nedeniyle risk altında olduğunu belirten Yıldız “Birçok yere müracaat ettim ancak bir sonuç alamadım. Eşimin hastaneye kaldırıldığını görüşte öğrenebildik, bize sağlıklı bilgi verilmiyor. Silivri’ye gitmek için iki çocukla dört araç değiştirmem gerekiyor, ancak iki ayda bir gidebiliyoruz. Koğuşlar çok dolu, yerlerde yatanlar var” dedi.

Cezaevlerine virüs sebebiyle giriş ve çıkışlar kapalı olduğu için iki seferdir kontrollerine gidemediğini öğrendiklerini aktaran acılı eş “İnfaz yasasından ümitliydim, kanser hastası olduğu için ev hapsine alınır diye ümit ettim. Yasanın sonucunu duyunca dünyam yıkıldı. Uzun zamandır bu yasayı bekliyordum” diye konuştu.

“CEZAEVİ ŞARTLARINDA KANSERLE NASIL MÜCADELE ETSİN”

“Çocuklar babalarını cezaevinde çalışıyor biliyor. Artık bana inanmıyorlar” diyen Aygül Yıldız “Ev hapsi gibi bir iyileştirme yapılmasını istiyorum. Eşim 34 yaşında, kendisi de çok üzülüyor. Cezaevi şartlarında hastalıkla mücadele etmesi çok zor. İyi bakıma ve morale ihtiyacı var.” ifadelerini kullanarak yetkililerden yardım istedi.

“CUMHURBAŞKANINA GİTTİK, SONUÇ ALAMADIK”

Anne Saadet Yıldız ise “İki aydır Rıdvan’ı göremiyoruz. Aftan yararlanacağız diye çok ümitliydik ama olmadı. Sayın Cumhurbaşkanımızdan yardım istiyorum. Cumhurbaşkanlığına gittik, Adalet Bakanlığına gittik bir sonuç alamadık” diye konuştu.

“VÜCUDU MORARIYOR, CEZAEVİNDE BAKIMI YAPILAMIYOR”

Adam öldürenlerin dışarıda gezdiğini belirten anne Saadet Yıldız “Bu yaşta işe girdim, çalışıyorum, çok zorluk yaşıyorum. Oğlumun evine, çocuklarının başına gelmesini istiyorum. Adam öldürenler dışarıda geziyor. Benim oğlum da evine dönsün. Vücudu morarıyor, ilaçları gecikebiliyor, cezaevinde bakım ve kontrolleri iyi yapılamıyor” diye konuştu.

TORUNLARIMI BABASIZ BIRAKMAYIN

Yetkililere seslenen acı anne, “Torunlarımı babasız bırakmayın, torunlarımın psikolojisi bozuldu. Cezası neyse evinde çeksin. Lütfen sesimizi duyun. Tedavisinde geç kalınsın istemiyorum. Yetkililerden yardım bekliyorum.” ifadelerini kullandı.

Afyon Cezaevinde tutuklu bulunan mide kanseri gazeteci Mevlüt Öztaş ve komiser Ümit Gökhasan ise hala tahliye edilmedi.

 

medyabold
Devamını Oku »

Kayyumun gözü öğrencinin bursunda

Mardin Derik Belediyesi’ne atanan kayyum, dar gelirli öğrencilere verilmesi kararlaştırılan bursu durdurdu. Öğrencilerden verilen bursu faiziyle geri isteyen kayyum, ‘kamu zararı’ oluştuğunu iddia etti.

BOLD – 31 Mart seçimlerinde yüzde 69 oy ile HDP’nin kazandığı ve 16 Kasım 2019’da kayyum atanan Mardin Derik Belediyesinin Mali Hizmetler Müdürlüğü, öğrencilere verilen bursu kesti. Şimdiye kadarki ödemelerin faiziyle iadesini talep etti.

5 bin 600 LİRA ÖDENEREK KAMU ZARARI OLUŞMUŞTUR

Cumhuriyet’ten Mehmet Kızmaz’ın haberine göre kayyım atandıktan 13 gün sonra İçişleri Bakanlığınca görevlendirilen iki yetkilinin hazırladığı denetim raporuna atıf yapılan kararda, “Öğrencilere 5 bin 600 lira ödeme ile kamu zararı oluşmuştur. Miktarı faiziyle belediye hesabına 1 ay içinde yatırmanız gerekmektedir. Aksi takdirde hakkınızda gerekli yasal işlemler başlatılacaktır” denildi.

TMMOB’den sosyal medya eylemi: #TMMOByeDokunma

medyabold
Devamını Oku »

Çin koronavirüs açıklamalarının intikamını ‘dolar’ ile almak istiyor

Çin, elindeki ABD borç senetlerinin bir kısmını satışa çıkaracak. Böylece dolar kurunda düşüşü kışkırtacak ve ABD’nin itibarına zarar verecek.

BOLD – South China Morning Post gazetesinin aktardığına göre 1.1 trilyon dolar tutarında ABD borç senetlerine sahip Çin, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle ABD ile ilişkilerde tekrar artan gerilime yanıt olarak Amerikan devlet tahvillerine yatırımlarını azaltmayı düşünüyor. Yazıda, “Bu da ABD devlet tahvilleri piyasasında sorunlar yaratabilir çünkü Washington, salgına ve salgının yol açtığı ekonomik hasara karşı mücadele programlarının finansmanı için yeni tahvil çıkarımını önemli ölçüde artırıyor” denildi.

Bu riskli adımın, ABD’nin itibarına zarar vereceğini ve borçlarını ödeme yeteneğiyle ilgili soru işaretleri yaratacağı kaydedilen yazıda, bu tür radikal adımların Pekin tarafından son çare olarak değerlendirildiğinin ve Çin yönetiminin önce Washington’a başka yollarla baskı yapmaya çalışacağının altı çizildi. Ayrıca Deloitte China başuzmanı Xu Sitao, gazeteye yaptığı açıklamada ABD hükumetinin doları küresel piyasalara ‘silah olarak kullandığı’ için Çin ve Rusya’nın dolardan vazgeçme olasılığını görüştüğüne dikkat çekti.

medyabold
Devamını Oku »

“Koronavirüs 30 derecenin üzerinde bulaşıcılığını yitiriyor”

Koronavirüsün 30 derece üzerindeki hava sıcaklığında bulaşıcı özelliğini kaybettiği duyuruldu. 70 derecenin üzerinde ise virüsün etkisi tamamen yok oluyor.

BOLD – Rusya İnsan Sağlığı ve Tüketiciyi Koruma Kurumundan (Rospotrebnadzor) yapılan açıklamada, “Yeni tip koronavirüs, sıcaklığı sevmiyor ve 30 derecenin üzerindeki hava sıcaklıklarında bulaşıcı aktivitesini neredeyse tamamen kaybediyor” denildi.

Ayrıca güneş ışınları ile düşük nem oranının da virüsün bozulmasına neden olduğu kaydedilen açıklamada, virüsün 70 derece üzerindeki sıcaklıklarda tamamen etkisiz hale geldiği vurgulandı.

medyabold
Devamını Oku »

8 Mayıs 2020 Cuma

TMMOB’den sosyal medya eylemi: #TMMOByeDokunma

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oda ve baro yönetimlerine müdahale etme hazırlığı sürerken sivil toplum da sosyal medyada harekete geçti. #TMMOByeDokunma etiketiyle kampanya başlatıldı.

BOLD – AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın meslek odalarının yapısını değiştirmeyi hedefledikleri yönündeki açıklamasına Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) tepki gösterdi. Birlik, hükumetin bu girişimine karşı sosyal medya kampanyası başlattı. Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın nefret söylemi içeren sözlerini kınadığı için Ankara Barosunu hedefe koymuş, baro ve meslek odalarına müdahale etmeyi planladıklarını açıklamıştı.

TMMOB da bunun üzerine #TMMOByeDokunma etiketiyle sosyal medya kampanyası başlatarak Twitter hesabından şu paylaşımı yaptı: “Yüreğimizdeki insan sevgisini ve yurtseverliği, baskı ve zulüm yöntemlerinin söküp atamayacağının bilinci içinde, bilimi ve tekniği, emperyalizmin ve sömürgenlerin değil, emekçi halkımızın hizmetine sunmak için her çabayı güçlendirerek sürdürme yolunda kararlıyız.”

#TMMOByeDokunma etiketi kısa süre içerisinde Twitter’ın Türkiye gündeminde ilk sıraya yükseldi. Eyleme çok sayıda kişi, meslek örgütü ve sendikadan destek geldi.

 

medyabold
Devamını Oku »

Koronavirüs nedeniyle ölümlerin sayısı Türkiye’de 3.689’a çıktı

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 48 kişinin daha koronavirüs salgını nedeniyle yaşamını yitirdiğini ve testi pozitif çıkan bin 848 yeni vaka olduğunu açıkladı.

BOLD – Fahrettin Koca, Türkiye’de koronavirüs nedeniyle 48 kişinin daha öldüğünü duyurdu. Bakan Koca, ayrıca yaptığı açıklamada bin 848 yeni vakanın tespit edildiği bilgisini verdi. Koronavirüs nedeniyle 3 bin 689 kişi yaşamını yitirirken, koronavirüs vaka sayısı 135 bin 569’a çıktı. Bugün iyileşen sayısı ise 3 bin 412 oldu.

Koca, ”Toplam iyileşen hasta sayısı 85 bini aştı. Son 24 saatteki vaka, vefat, yoğun bakım, entübe hasta sayısında yine düşüş var. Tablo, virüsle mücadelemizde lehimize veriler ortaya koyuyor. Ama bunlar kesin sonuçlar değil, ciddi bir fırsat. Fırsatı kullanalım” ifadelerini kullandı.

medyabold
Devamını Oku »

Turkey and Italy say shells hit near their Libyan embassies

Shells landed near the Turkish and Italian embassies in central Tripoli late on Thursday, an apparent expansion of bombardment by eastern Libyan forces of a central district of the Libyan capital that drew European Union condemnation.

The eastern-based Libyan National Army (LNA) of Khalifa Haftar has been bombarding Tripoli for months as part of a year-long war to capture the city, causing four-fifths of civilian deaths in the conflict this year, the United Nations has said.

However, Turkish military support for the internationally recognized Government of National Accord (GNA) has helped its forces push the LNA back from several areas in recent weeks, threatening to end Haftar’s campaign in western Libya.

The Turkish ambassador told Reuters in a message that a Grad missile had struck the High Court building next to the embassy and another landed by the Foreign Ministry.

Italy’s Foreign Ministry said on Twitter the area near around the Italian ambassador’s residence was hit, causing at least two deaths. “Italy strongly condemns yet another attack by Haftar forces,” it said.

The EU, in a statement, condemned what it called “the latest in a series of shellings and indiscriminate attacks against civilians attributable to Haftar’s forces”.

Shells also landed around the city’s port, where the United Nations migration agency had to abort an operation to disembark migrants who had been rescued at sea.

LNA spokesman Ahmed Mismari late on Friday denied that it had targeted embassies, accusing pro-GNA forces of shelling areas they hold in order to incite opinion against the LNA.

Mismari had this week announced the start of a new air campaign, and said strikes had targeted an airbase at Misrata.

Local authorities there said the loud blasts that occurred late on Wednesday were caused by a storage problem with old munitions.

Pro-GNA forces have been able to reverse some of the losses they suffered last year with the help of Turkish drones and air defense systems, which stopped most airstrikes by the LNA and its allies. The LNA is supported by the United Arab Emirates, Egypt, and Russia.

A member of parliament for the town of Rujban, Salah Suhbi, told Reuters that a drone strike had killed nine policemen in the LNA-held town on Thursday.

The U.N. Libya mission said last month that during the first quarter of 2020 at least 131 civilians were killed or injured, a rise of 45% over the last quarter of 2019 as the fighting escalated.

It said ground fighting was the main cause of the deaths and that four-fifths of them were caused by forces affiliated to the LNA.

Reuters

Turkey violates Libya’s UN embargo and ceasefire deal – BBC

The post Turkey and Italy say shells hit near their Libyan embassies appeared first on IPA NEWS.



from IPA NEWS https://ipa.news/2020/05/09/turkey-and-italy-say-shells-hit-near-their-libyan-embassies/
Devamını Oku »

AVM’lerin açılması ikinci dalgaya yol açabilir!

Alışveriş merkezlerinin 11 Mayıs günü açılması kararına tepkiler arttı. Virüsün kapalı mekanlarda daha çok yayıldığı hatırlatılarak AVM’lerin kepenk kaldırmasının, ikinci dalgaya yol açabileceği vurgulandı.

BOLD – Koronavirüs (Kovid-19) ile mücadele sürecinde kontrollü sosyal hayat safhasına geçildiği açıklandı. Bunun ilk adımı olarak da alışveriş merkezlerinin (AVM) 11 Mayıs’ta açılması kararı alındı. Fakat bu noktada yanlış yapıldığına dair tepkiler gün geçtikçe artıyor.

İKİ AYDIR EMEK VERİLDİ GEVŞERSE 10 GÜNDE AYNI NOKTAYA DÖNERİZ

Sözcü’den Deniz Ayhan ve Can Çapar’ın haberine göre Bilim Kurulu üyesi Prof. Füsun Eyüboğlu, “Bir şeyler gevşetilebilir ama öncelik AVM’lerin açılması değildir. İki aydır emek verildi ama her şey gevşerse 10 günde aynı noktaya geri döneriz. Öncelik AVM’lerin açılması değildir” diye konuştu.

SALGIN YENİDEN CANLANABİLİR

Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Tacettin İnandı, gidişatı kaygıyla karşıladığını ifade etti. Normalleşme kararlarının erken alınmış olabileceğine dikkat çekerek “İkinci bir dalga ortaya çıkabilir. Daha güçlü dalga da olabilir, yavaş da gidebilir. Bu, atacağımız adımlara bağlı. Önlemleri erken dönemde hızla kaldırdığımızda, salgın yeniden canlanabilir” dedi.

ALINACAK HİÇBİR ÖNLEM YETERLİ DEĞİL

Ticaret-Eğitim-Kooperatif-Büro İşçileri Sendikası (Tez-Koop-İş) ise “AVM’lerin açılması, normalleşme adımı olamaz. AVM’ler için alınacak hiçbir önlem yeterli değildir ve salgın kontrol altına alınmadan AVM’ler açılmamalıdır” açıklaması yaptı.

Normalleşme ‘antikor’ testlerine göre planlanacak

medyabold
Devamını Oku »

Normalleşme ‘antikor’ testlerine göre planlanacak

Türkiye çapında 150 bin kişiye antikor testi uygulanacak. Örnekleme ile yapılacak testlerin sonucuna göre Kovid-19 geçirip kanında antikor oluşanlara ‘bağışıklık belgesi’ verilebileceği ifade ediliyor.

BOLD – Koronavirüse (Kovid-19) karşı toplum geneli bağışıklık oranlarını tespit için, örnekleme metodu ile 150 bin kişiye antikor testi uygulaması başlıyor. Hürriyet’ten Nuray Babacan’ın haberine göre sonuç alınabilmesi için asgari düzey kabul edilen bu sayı istatistikçilerin ve enfeksiyon uzmanlarının çalışması ile belirlendi.

SADECE İSTANBUL İÇİN EN AZ 35 BİN TEST ÖNGÖRÜLÜYOR

Örneklemde, yaş ve meslek grupları, kalabalık yerlerde çalışanlar ile şehirlerin kıyı mahallelerinde yaşayanlar gibi gruplar belirlenecek. Nüfus kriterleri esas alınacağından en çok test İstanbul’da yapılacak ki belirlenen rakamın en az 35 bin olacağı bildirildi.

SINIRLI SAYIDA KİT ALINDIĞINDAN ŞİMDİLİK KİMSE KENDİ TESTİNİ YAPAMAYACAK

Bir testin sonucu 45 dakikada çıkacak. 15-20 gün sürecek araştırma sonucuna göre normalleşme adımları planlanacak. Bir yerde normalleşme için en az yüzde 30 bağışıklık beklenecek. Sınırlı sayıda test kiti alındığından kurumların ve şirketlerin kendi testini yaptırması şimdilik söz konusu değil.

SOSYAL KISITLAMAYI BİTİRMEK İÇİN BELGE YETERLİ DEĞİL DİYEN DE VAR

Öte yandan test yapılan ve bağışıklık geliştirdiği ortaya çıkanlara bağışıklık belgesi verilmesi de gündemde. Ancak bazı ülkelerde, antikor testlerini baz alan bağışıklık belgelerinin, sosyal kısıtlamaların sona erdirilmesi için yeterli olmayacağı değerlendiriliyor.

İhtiyaç sahipleri PTT önünde yerlerde yatıyor

medyabold
Devamını Oku »

10 aydır kayıp KHK’lı Yusuf Bilge Tunç’un ailesi: Artık hayatından endişe ediyoruz

2019’da yedi kişi siyah Transporter’la kaçırıldı. Şubat’ta kaçırılan 6 kişi 6-9 ay sonra Emniyet’e verildi. Tunç’u ise 10 aydır tutuyorlar.

CEVHERİ GÜVEN

BOLD ÖZEL – KHK’lı Yusuf Bilge Tunç, 6 Ağustos 2019’da kaçırıldı. 2019 yılında kaçırılanlar 6-9 ay sonra polise teslim edilirken Tunç’un kaçırılmasının üzerinden 10 ay geçti. Ailesi işkence altında hayatını kaybetmiş olmasından endişe ediyor.

Tunç, Sanayi Bakanlığı çalışanıyken Gülen Cemaatiyle ilişkili olduğu iddiasıyla KHK’yla ihraç edildi, ardından aracıyla karton bardak ve plastik poşet satarak geçimini sağlamaya başladı. 6 Ağustos 2019 günü, Siyah Transporterla kaçırıldı.

Zorla kaybedilme olayları 2016 yılının başından beri Gülen Cemaatini hedef almış durumda. Bilinen ilk zorla kaybedilme vakası 27 Ocak 2016’da kaçırılan Sunay Elmas. Dört yılı aşkın süredir Elmas’tan haber alınamıyor.

Yusuf Bilge Tunç’un kaçırıldığı 2019 yılı içinde 6 kişi yine benzer biçimde kaçırıldı. Salim Zeybek, Erkan Irmak, Özgür Kaya ve Yasin Ugan, 6 ay sonra Emniyet’te ortaya çıktı. Diğer iki kişi Mustafa Yılmaz ve Gökhan Türkmen ise 9 ay sonra Ankara Emniyeti Terörle Mücadele Şubesine teslim edildi. Yusuf Bilge Tunç’un zorla kaybedilişi ise 10 ayı geçmiş durumda.

Bugüne dek kaçırılanlar 4-6 aylık işkence sürecinden sonra Emniyet’e teslim ediliyorlardı. Tunç’un kaybedilişinin üzerinden 10 ay geçmesi ailesini, hayatıyla ilgili endişeye sevk ediyor.
Tunç’un ailesi sosyal medya üzerinden seslerini duyurmaya çalışıyor. Bir taraftan da yerel ve uluslararası düzeyde hukuk mücadelesini sürdürüyorlar.

“DEVLETTE OLDUĞUNA EMİNİZ”

Aile, Tunç’un devlet tarafından kaçırıldığına emin. Kaçırılma olayından sonra devlet görevlilerinin delilleri toplamamaktaki direnişi bunun en önemli göstergesi. Kamera görüntülerinin belli bir noktanın ötesinde bulunamayışı, Tunç’un aracının daha önce ailenin aradığı bölgeye içi boşaltılmış olarak sonradan getirilip bırakılması, savcının tüm ısrarlara rağmen araçta delil arama talimatını vermeyişi bunun en önemli göstergeleri.

Yusuf Bilge Tunç kaçırıldıktan sonra aracı Ankara’da ıssız bir noktada bulunmuştu. Aile araçta parmak izi ve delil incelemesi için uzun süre uğraştı. Savcılığa ve Emniyet’e aylarca yapılan başvurunun ardından savcılık “aracı incelettirmeyeceğiz” diyerek konuyu kapattı. Aile aracı bulunduğu ıssız noktadan alarak bakımını yaptırıp satışa çıkardı. Araç sanayide bakımdan geçirilip temizlenip satışa konduktan sonra, yeni atanan savcı araçta delil incelemesi yapacağını söyledi. Ancak yapılan incelemenin sonucu da aileyle paylaşılmadı.

MAHKEME KAÇIRILMAYA DA GİZLİLİK GETİRDİ

Tunç’un kaçırılmasıyla ilgili dosya, hakkındaki diğer bir dosyayla birleştirilerek gizlilik kararı getirildi. Bu nedenle kaçırılma konusunda avukatlara ve aileye hiçbir bilgi verilmiyor.
Aile uluslararası alandaki hukuk mücadelesini ise İnsan Hakları Derneği (İHD) ile birlikte sürdürüyor. Son olarak Birleşmiş Milletler, Türkiye’den savunma istedi. Türkiye’nin diğer olaylarda olduğu gibi verdiği klasik cevaba, belgeler ve gerekçelerle İHD avukatları itiraz ettiler.

AİHM’deki süreç de benzer şekilde. Türkiye’den savunma istendi ancak başvuru süresi dolmasına rağmen AİHM henüz karar vermedi. AİHM’in önünde ek üç aylık süre daha bulunuyor.

AF ÖRGÜTÜNÜN RAPORUNDA OLMAMASI ŞAŞIRTICI

Af Örgütü, zorla kaybedilmelerle ilgili geçtiğimiz günlerde geniş kapsamlı bir rapor yayınladı. 2019 yılında kaçırılıp ardından emniyete teslim edilen 6 kişi raporda yer alırken, Yusuf Bilge Tunç’un isminin yer almamasına aile tepkili.

Af Örgütü’ne hem doğrudan hem de bir yakınları üzerinden İngiltere’de belge ve bilgi verdiklerini belirten aile, uluslararası kurumlar ve yerel kurumların açıklamaları ve raporlarının kendileri için çok önemli olduğunu belirtiyor.

AİLENİN PSİKOLOJİSİ BOZUK

Çocuklar her kapı çaldığında ‘baba geldi’ diye koşuyorlar. Aile psikolojik olarak oldukça yıpranmış durumda. Tunç’un babasının psikolojisi ise çok daha kötü.

Aile, Tunç’un işkence altında hayatını kaybettiği düşüncesine kapıldıklarını ancak umutlarını korumaya devam ettiklerini belirtiyor.

Tunç’un babası emekli öğretmen Mustafa Tunç bu süreçte sağlığını yitirdi. Tunç’un eşi ve üç çocuğu da benzer durumda. Kapı her çalındığında çocukların “baba” diyerek koştukları belirtiliyor.

ARTIK BIRAKIN ÇAĞRISI

10 aydır yıpranan ve psikolojisi bozulan aile, Yusuf Bilge Tunç’un sağlığının çok daha kötü olmasından endişe ediyor ve bir an önce bırakılmasını istiyor.

ÜÇ ÇOCUĞU VAR

Zorla kaybedilen Yusuf Bilge Tunç, “Mülkiye” olarak bilinen Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesinden mezun olduktan sonra kamuda Mali Hizmetler Uzmanı olarak görev yapmaya başlamıştı.

OHAL döneminde “iltisak ve irtibat” gerekçesiyle önce açığa alınan Tunç, ardından KHK’yla ihraç edildi. Tunç’un 10, 6 ve 2,5 yaşında üç çocuğu var.

KAÇIRILANLAR VE KAÇIRILMA TARİHLERİ

Sunay Elmas (27 Ocak 2016), Ayhan Oran (1 Kasım 2016). Mustafa Özgür Gültekin (21 Aralık 2016), Durmuş Ali Çetin (17 Mayıs 2017), Hüseyin Kötüce (28 Şubat 2017), Mesut Geçer (26 Mart 2017), Turgut Çapan (31 Mart 2017), Önder Asan (1 Nisan 2017) Cengiz Usta (4 Nisan 2017), Mustafa Özben (9 Mayıs 2017), Fatih Kılıç (14 Mayıs 2017), Cemil Koçak (5 Haziran 2017), Murat Okumuş (16 Haziran 2017), Enver Kılıç (30 Eylül 2017), Zabit Kişi (30 Eylül 2017), Hıdır Çelik (6 Aralık 2017), Ümit Horzum (6 Aralık 2017), Ayten Öztürk (13 Mart 2018), Orcun Şenyücel (21 Nisan 2018), Hasan Kala (20 Temmuz 2018), Fahri Mert (12 Ağustos 2018), Ahmet Ertürk (16 Kasım 2018)

2019 Şubat sonrası kaçırılanlar ve tarihleri: Gökhan Türkmen (7 Şubat 2019), Yasin Ugan (12 Şubat 2019), Özgür Kaya (12 Şubat 2019), Erkan Irmak (16 Şubat 2019), Mustafa Yılmaz (18 Şubat 2019), Salim Zeybek (20 Şubat 2019), Yusuf Bilge Tunç (6 Ağustos 2019)

ÜÇ KİŞİDEN HABER ALINAMIYOR

Kaçırılanlardan; Sunay Elmas ve Ayhan Oran’dan, 2016 yılından beri haber alınamıyor. Yusuf Bilge Tunç’tan ise Ağustos 2019’dan beri…

İŞKENCE ÇİFTLİĞİ

Bugüne kadar kaçırılanların verdiği bilgilere göre, siyah Transporter’la kaçırılanlar MİT’in Çiftlik olarak tabir edilen Ankara’daki Anadolu Bulvarı ile Marşandiz’in kesiştiği noktadaki merkezine götürülüyorlar. Burası MİT’in Özel Operasyonlar Merkezi olarak biliniyor. Bu merkez 80’li yıllarda solcuların götürüldüğü işkence merkeziydi. 15 Temmuz’dan önce yenilenen merkezde Gülen Hareketi üyelerinin yanı sıra Suriye’den getirilen bazı Kürtlerin de işkence gördüğü belirtiliyor.

Ayten Öztürk ve Zabit Kişi ise yurt dışından kaçırıldıkları için MİT’in Yurt Dışı Operasyonlar Birimi tarafından farklı bir yere götürüldüler. Ankara Esenboğa Havalimanı yolunda Saray Tesisleri olarak bilinen yerdeki MİT’in yerleşkesinde bulunan merkezde Zabit Kişi ve Ayten Öztürk ağır işkence gördü.

İşkence görenlerden bir kısmı yaşadıklarını mahkeme huzurunda anlatırken, çoğu anlatmaktan korktu. Gökhan Türkmen, Zabit Kişi ve Ayten Öztürk mahkemede aylarca süren işkence periyodunu tüm detaylarıyla anlattılar.

Ankara’daki işkence merkezinde 6 ay işkence gören Ayten Öztürk her şeyi anlattı

medyabold
Devamını Oku »

Eski başbakan Mesut Yılmaz beyin ameliyatı geçirdi

Eski başbakanlardan Mesut Yılmaz, beyninde tespit edilen bir tümör nedeniyle ameliyat oldu. Yılmaz’ın sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi.

BOLD – Yeditepe Üniveristesi Hastanesinde ameliyat olan ANAP eski Genel Başkanı Mesut Yılmaz’ın beynindeki tümörün ameliyat ile temizlendiği kaydedildi. Aile çevresinden alınan bilgiye göre Yılmaz’ın beyin sapında bir tümör saptandı. Yeditepe Üniversitesinde yapılan ameliyat ile tümör başarılı bir şekilde alındı. Yakınları, Yılmaz’ın sağlığının iyi olduğunu, tümörün temizlendiğini ve narkozun etkisinden çıktığını bildirdi. Yılmaz’ın geçen yıl Ocak ayında yaptırdığı rutin sağlık kontrolünde akciğerinde tümöre rastlanmıştı. Geçen yıl 23 Ocak’ta yapılan operasyon sonucu kanserli tümör temizlenmişti.

Tek parti dönemi gibi: AKP toplantısına Vali başkanlık etti

medyabold
Devamını Oku »

Ekonomik krize karşı CHP’den 5 maddelik çözüm önerisi

İktidarın aldığı ekonomik tedbirlerin yetersiz olduğunu belirten CHP Milletvekili Gürsel Tekin, acil atılması gereken adımlar bulunduğunu ifade ederek tavsiyelerini 5 maddede sıraladı.

BOLD – Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde alınan ekonomik önlemlerin yetersizliğini şu sözlerle ortaya koydu: “Korona öncesi ekonomi gemisi kayalıklara sürükleniyordu, şu an aysberge çarpmış durumdayız.”

DESTEK ŞART

Tekin, hükumetin, alması gerektiğini söylediği önlemleri 5 madde halinde paylaştı:

1- 23 milyon haneye 2 ay boyunca her ay 2 bin lira destek verilmeli. Desteğin maliyeti yaklaşık 96 milyar lira. Türkiye gayri safi yurt içi hasılasının yüzde 2’si kadar.

2- Esnafa 6 ay ertelemeli, faizsiz, komisyonsuz kredi desteği. Kredinin faiz yükümlülüğü için kamu ile hükumet arası anlaşmalı bir düzenleme gerekiyor.

3- Çiftçilerin borcu yeniden yapılandırılmalı ve tüm borçlar 1 yıl süreyle faizsiz ertelenmeli.

4- Başta turizm sektörü, organizasyon, eğlence, konaklama, lokantacılık büyük hasar aldı. Bunlara sicil affı getirilmeli, ihtiyaç duydukları kredilere ulaşmaları sağlanmalı.

5- İşsizler, yoksullar, asgari ücretin bile altında geçinenler için kalıcı aile sigortası getirilmeli.

Bankalara getirilen yasaklama da çare olamadı

medyabold
Devamını Oku »

Kardeşimin katilini kim koruyor, neden bulunamıyor?

57 gün önce öldürülen Sidar Uygurlar’ın ailesi, kardeşlerinin katilini arıyor. Kamera kayıtları ve görgü tanıklarıyla cinayet anını belgeleyen aile, katilin neden tutuklanmadığını soruyor.

SEVİNÇ ÖZARSLAN

BOLD ÖZEL – İki ay önce Şanlıurfa Siverek’te başından vurularak öldürülen Sidar Uygurlar’ın ailesi, adı sanı ve ne iş yaptığı bilinen katilin bulunması için çalmadık kapı bırakmadı.

Sidar’ın ablası Bahar Uygurlar, “Emniyet yetkilileri olayla ilgilenmiyor. Ailece tehdit ediliyoruz. Görgü tanıklarının polis ifadelerinde kardeşimizin katili, kim olduğu ortaya çıktı. 57 gün geçti. Neden hala tutuklanmıyorlar. Onu kim, neden koruyor. Sidar’ın katili nerede? Neden bulunamıyor?” diye sordu.

TRAFİKTE SOLLADIĞI İÇİN

Olay 12 Mart 2020 saat 23.45’te gerçekleşti. Sidar Uygurlar (23), trafikte solladığı uyuşturucu kaçakçılığından sabıkası bulunan Yılmaz Geyik (51) tarafından öldürüldü. Olayın üç görgü tanığı var. İkisi o gece Sidar’ın yanın olan arkadaşları M.A. ve İ.H.K, diğeri Yılmaz Geyik’in yanında bulunan 15 yaşındaki Suriyeli A.Ş.

Bold Medya’ya konuşan Bahar Uygurlar, görgü tanıklarının anlatımıyla da polis kayıtlarına giren kardeşinin öldürüldüğü anı şöyle anlattı:

“Sidar ve arkadaşı İ.H.K., saat 21.30’a kadar, komşumuz da olan arkadaşı M.A. ile mahalledeki bir kafede oturuyorlar. İ.H. K.’yi evine bırakmak için dışarı çıkıyorlar. M.A.’ya ait olan 24 HS 234 plakalı aracı Sidar kullanıyor. Sidar, daha önce tanımadığı Geyik’in 63 ABL 581 plakalı aracını solluyor. Geyik üç arkadaşı takibe başlıyor. Seyfioğlu Caddesi’nde aracını Sidar’ın önüne kırıyor. Geyik araçtan indikten sonra Sidar ve iki arkadaşı da arabadan iniyor. Geyik’in aracında komşusu olan A.Ş. adında biri de var. Geyik, Sidar’a, ‘Sen kimsin ki beni solluyorsun? Havan kime? Kim olduğunu zannediyorsun?’ diyor. Sidar da ‘Abi özür dilerim. Görmemişim’ diyor.

Geyik, küfür ve hakaretlerde bulunmaya devam edince, Sidar, ‘Bırak yolumuza gidelim’ diyor ve aracına biniyor. Geyik, kapısı daha açık olan ve şoför koltuğunda oturan Sidar’ı yumruklamaya başlıyor. Sidar dışarıya da çıkamıyor. Kendini, ayaklarıyla korumaya çalışıyor. O sırada Geyik, silahının kabzasıyla, Sidar’ın kafasına, yüzüne ve omzuna da vuruyor. Sidar’ın arkadaşları, Geyik’i tutmaya çalışsa da durmuyor. Ardından Sidar’a bir el ateş açıyor ve Sidar başından vuruluyor. Şoför koltuğundan yan koltuğa düşen Sidar olay yerinde hayatını kaybediyor.

Geyik, M.A. ile İ.H.K.’ye de silah çekiyor ama silah tutukluk yapıyor. Böyle olunca İ.H.K. hemen kaçıyor. Geyik, M.A.’yı tutarken, diğer yandan da silahını düzeltiyor. Silah düzelmeyince, M.A. da son anda Geyik’in elinden sıyrılıp kaçıyor. Anladığımız kadarıyla delil bırakmak istemediği için onları da öldürmek istiyor. Çünkü o caddede bilinen pek bir kamera yok. Katil zanlı ve yanındaki A.Ş. Mercedes markalı beyaz renkli arabalarına binip olay yerinden uzaklaşıyorlar.”

Siverek’te oto sanayide oto parça alım satımıyla ilgilenen Sidar Uygurlar (ortadaki), 9 kardeşli bir ailenin 6. çocuğuydu. Bahar, Sidar ve yeğenleri.

CİNAYET ANININ KAMERA KAYDI BULUNDU

Sidar’ın vurulduğu anı gösteren kamera kaydını bir esnafın güvenlik kamerasından bulduklarını söyleyen Bahar Uygurlar, “Bu anlattıklarımın hepsi kamera kaydında net bir şekilde görülüyor. Orada MOBESE kameraları yoktu, ama bir esnafın kamerasından biz bulduk ve sosyal medyada yayınladık. Ne kardeşim ne sülalemiz bu adamı tanımıyor. Geyik ailesini biliyoruz ama şahsen tanışmıyoruz. Bu adam sürekli hapse girip çıkan biri. 6-7 ay önce çıkmış zaten. Ben gündüz yatıyorum, gece insan avına çıkıyorum diyerek gezdiği iddia ediliyor.” ifadelerini kullandı.

SİVEREK’TE BU TÜR OLAYLARIN ÜSTÜ ÖRTÜLÜYOR

Uygurlar şöyle devam etti: “Birçok kişiyi öldürmüş. Aslında bunlar üç kardeş. Belli başlı insanların pis işlerini yaptığı iddia ediliyor. Bir gardiyanı da öldürdüğü söyleniyor. Ama Maalesef Siverek’te her zaman olduğu gibi olay örtbas edildi. Tehdit alıyoruz. Bize destek olan herkese ulaşıp tehdit ediliyorlar. Katili saklıyorlar. Sidar’ın arkadaşları katili, kullandığı arabadan ve fotoğrafından teşhis etti. Kullandığı Mercedes Siverek’te bilinen bir arabaymış. Öylelikle Yılmaz Geyik olduğu ortaya çıkıyor. Herkes katili biliyor ama kimse hiçbir şekilde ses etmiyor. Bu adamın yaptığı kapatılıyor. Bunun gibi adamlar Siverek’te çok.”

5 SUÇTAN SABIKASI BULUNUYOR

Yılmaz Geyik’in aracının olaydan 5 gün sonra kendilerinin bulduğunu belirten Bahar Uygurlar, “Güya tüm ekipler bu adamı arıyor ama yola terk edilen aracını bulamıyor. Polisin kolayca bulması gerekmiyor mu? Onu bile bulmadılar. Biz bulduk, polise haber verdik. Bu nasıl bir aramaktır. Polis işini gerçek anlamda yapmadı. Biz sesimizi duyurmaya çalışınca tehdit ediliyoruz. İftiradan soruşturma açılacağını bile söylediler.”

“ADALET İSTİYORUZ”

Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezine (CİMER) de yazı yazdıklarını belirten Uygurlar, olayın üstü kapatılmadan kardeşinin katilinin bir an önce bulunmasını istediklerini vurguladı. Uyuşturucu kaçakçılığı başta olmak üzere 5 farklı dosyadan suçu olan Geyik için ise adalet istediklerini sözlerine ekledi.

KHK’lı akademisyen hayatını kaybetti

medyabold
Devamını Oku »

Akşener’den Erdoğan’a tepki: ‘Yasaklar’ diye diye geldin, yasaklaya yasaklaya gidiyorsun

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Fatih Altaylı’nın programına katılmasını ardından RTÜK’ün Habertürk’e ceza vermesine tepki gösterdi. “Yasaklar diye diye geldin yasaklaya yasaklaya gidiyorsun Sayın Erdoğan” dedi.

BOLD – Akşener,  sosyal medya hesabından RTÜK’ün Fatih Altaylı’nın programına üst sınırdan ceza vermesine tepki gösterdi. Twitter hesabından RTÜK’ün bu kararı kendisi canlı yayına çıktığı için verdiğini belirten Akşener, “Yasaklar diye diye geldin yasaklaya yasaklaya gidiyorsun Sayın Erdoğan… Beni ekranına çıkartan Habertürk’e ceza verince bu millet yanan mutfağı, kararan umutları görmeyecek mi, sandıkta son sözü söylemeyecek mi sanıyorsun?” dedi.

Zarakolu’na Erdoğan ve Altun şikayetiyle soruşturma

medyabold
Devamını Oku »

KHK’lı akademisyen hayatını kaybetti

KHK’lı bir akademisyen daha hayata gözlerini yumdu. Selçuk Üniversitesinden ihraç edilen A. Erdal Özdeniz’in, iftar vaktinde kalp krizi geçirdi.

BOLD – Konya Selçuklu Üniversitesinden ihraç edilen Abdülhadi Erdal Özdeniz önceki gün (6 Mayıs 2020) geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Cemaat soruşturmaları kapsamında tutuklanan Özdeniz bir süre cezaevinde de kalmıştı. 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılan Özdeniz’in dosyası Yargıtay’daydı.

Erdal Özdeniz’in cenazesi dün öğlen Konya Hacıveyis Camiinde kılınan namazdan sonra Üçler Mezarlığına defnedildi.

Silivri Cezaevi B12 koğuşundaki tutukluların test sonuçları pozitif çıktı!

medyabold
Devamını Oku »

İhtiyaç sahipleri PTT önünde yerlerde yatıyor

Sosyal yardım için başvurmak ve almak isteyenler PTT önünde yerlerde yatarak sabahlıyor. Saatlerce sıra bekleyen yoksulların sosyal mesafe kuralından büyük sorunları var.

BOLD – Şanlıurfa’nın Akçakale İlçesi’nde, kısa çalışma ödeneği, emekli maaşı ve e-devlet şifresi almak isteyen vatandaşlar, sabah erkenden sıraya girebilmek için, PTT şubesi önünde yerlerde sabahlıyor.

SOSYAL MESAFE KURALINA UYULMUYOR

Gelecek Partisi Şanlıurfa İl Başkanlığı, kaldırımda yatan vatandaşların fotoğrafını paylaşıp, “Nerede bu yetkililer?” diye sordu. İŞKUR’un verdiği kısa çalışma ödeneği için başvuru yapmak isteyen vatandaşlar, sosyal mesafe kuralına uymadıkları gibi, kaldırımlarda yatıp uyumaları konusunda da hiçbir önlem alınmıyor.

SIRA İÇİN KALDIRIMDA YATIYORLAR

Gece yarısı kaldırımda yatan vatandaşların görüntülerini paylaşan Ali Başak isimli vatandaş sosyal medya hesabından ‘’Bu, PTT’de işlem yapmak için geceden sıra tutan, hatta PTT kapısında yatan vatandaşların fotoğrafı. Daha doğrusu bir ilçenin sahipsizliğinin ve rezaletinin fotoğrafı. Diyecek başka söz bulamıyorum” diye yazdı. Sözcü’nün haberine göre, perişanlığın fotoğrafı sosyal medyada yayıldı. Vatandaşlar “Evine ekmek götürmek isteyen dar gelirli vatandaşlar PTT önünde çile çekiyor. Yazık günah” dedi.

Silivri Cezaevi B12 koğuşundaki tutukluların test sonuçları pozitif çıktı!

medyabold
Devamını Oku »

Bankalara getirilen yasaklama da çare olamadı

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, doların yükselişini durdurabilmek için her gün yeni kararlar alıyor. Doların 5.27’ye kadar yükselmesi sonrası Londra merkezli üç bankaya getirilen yasaklar da doları frenlemeye yetmedi.

BOLD – 2018 Ağustos ayındaki tarihi zirvesini aşarak 7.26 seviyesini gören dolar, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) Londra merkezli üç bankaya getirdiği yasaklarla 7.08’e kadar geriledi. Bu hamle de doların ateşini söndürmeye yetmedi. Dolar yine yükselişe geçerek 7.20 seviyelerini aştı.

BDDK’DAN 3 BANKAYA YASAKLAMA

Cumhuriyet’ten Gamze Bal’ın haberine göre Dolar/TL, dün tarihi zirvesi olan 7.24’ü aşarak 7.2687 seviyesine ulaşırken; kurdaki bu artışı frenlemek için BDDK’dan bir önlem daha geldi. BDDK, yurtdışında kurulu BNP Paribas, Citibank ve UBS bankalarına TL yükümlülüklerini yerine getirmedikleri için bir bacağı TL olan döviz işlemini yasakladı. Son birkaç hafta petrol fiyatlarındaki düşüşün durması ve Merkez’in rezervlerdeki hızlı kayıplara ilişkin soru işaretleri nedeniyle TL’de değer kaybı hızlanmaya devam ediyor.

BANKALAR DÖVİZ ALIR DA SATAR DA

Ekonomist Uğur Gürses BDDK’nin son hamlesinden sonra kurdaki kısa süreli düşüşü ve son gelişmeleri şöyle değerlendirdi: “Muhtemelen, bu bankalara yasak geldi o zaman kimse döviz alamayacak, kur düşer diye düşünüp döviz satmış olabilirler. Bu yüzden kısa süreli düşüş oldu. Yasağa ilişkin ise eğer sermaye rejiminiz serbestse yabancı bankalar döviz de alır döviz de satar. Bu sadece beceriksizliğin ve kötü yönetimin bir bahanesi. “Swap çalışması sürüyor” ise tamamen kamuoyu iletişimi için yapılan bir söylem. Merkez’e swap kanalı açmalarını muhtemel görmüyorum” dedi.

Silivri Cezaevi B12 koğuşundaki tutukluların test sonuçları pozitif çıktı!

medyabold
Devamını Oku »

7 Mayıs 2020 Perşembe

Kuveyt Dinarı da rekor tazeledi

Doların Türk Lirası karşısında 7.27 ile tarihi rekor kırmasının ardından bir rekor da Kuveyt Dinarı’ndan geldi. 1 Kuveyt Dinarı’nın değeri 23 lira 50 kuruşa yükselerek tarihi bir rekor kırdı.

BOLD – Türk Lirası sadece dolar karşısında değil diğer döviz cinslerine karşı da değer kaybediyor. Dünyanın en değerli parası olarak bilinen Kuveyt Dinarı da dolar gibi hızla yükselerek 23,50 TL oldu.

DÜNYANIN EN DEĞERLİ PARASI

Dünyanın en büyük petrol ihracatçılarından olan Kuveyt petrol ticaretini kendi para birimi ile yaptığı için değeri artıyor. Ülkeden petrol almak isteyen farklı ülkeler Kuveyt ile ticaret yapmak için Kuveyt Dinarı satın alıyor ve döviz rezervi oluşuyor. Döviz rezervi arttığı için Kuveyt Dinarı her geçen gün değer kazanıyor. Brent petrolde fiyat gerilemesine rağmen ülkenin para birimi diğer para birimlerine karşı değerli pozisyonunu koruyor.

Silivri Cezaevi B12 koğuşundaki tutukluların test sonuçları pozitif çıktı!

medyabold
Devamını Oku »

Salgında en çok yoksullar işsiz kaldı

Aylık geliri 1000 liranın altında olan yoksulların yüzde 70’inin koronavirüs salgını sonrası işsiz kaldığı ortaya çıktı. Bu kişilerin kötüleşen ekonomik koşulları nedeniyle temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamadıkları belirlendi.

BOLD – 28 ilde yapılan bir araştırmada salgın sürecinde geliri 1000 TL’nin altında olanların yüzde 70’inin işsiz kaldığı belirlendi. Araştırmada salgın nedeniyle ekonomik durumu kötüleşen vatandaşların büyük bölümünü geliri düşük kesimlerin oluşturduğu, her dört kişiden birinin temel ihtiyaçlarını bile karşılayamadıkları tespit edildi.

HER 4 KİŞİNİN BİRİ İŞSİZ KALDI

Metropoll Araştırma Şirketi’nin 28 ilde 1288 katılımcıyla gerçekleştirdiği çalışmada koronavirüs salgınının ekonomiye etkisiyle ilgili ayrıntılı analizlere yer verildi. Çalışmaya göre katılımcıların yüzde 26.8’i işsiz kaldığını belirtirken, ücretsiz izne gönderildiğini söyleyenlerin oranı yüzde 6.9 oldu. İşe gitmeye devam ettiğini ancak çalışma saatlerinin azaldığını söyleyenlerin oranı yüzde 7.1 olurken, evden çalıştığını ifade edenlerin oranı ise yüzde 4.2 oldu.

ANKETE KATILANLARIN YÜZDE 76’SI ÇALIŞMIYOR

Zaten çalışmadığını ifade edenlerin oranı yüzde 42 oldu. İşsiz kalanlar, ücretsiz izne çıkarılmayanlar ve zaten çalışmayanların toplam oranı yüzde 76 olarak hesaplandı. Çalışmaya göre, aylık geliri bin TL ve altında olduğunu ifade edenlerin yüzde 70’i işsiz kaldı. Gelir düzeyi bin-2 bin TL arasında olanların ise yüzde 29.9’u işsiz kaldı. Bu durum salgın nedeniyle işini kaybedenlerin, en düşük gelir grubuna sahip kesimlerden oluştuğunu gösterdi.

TEMEL İHTİYAÇLARINI DAHİ KARŞILAYAMIYORLAR

Katılımcıların yüzde 24.2’si temel ihtiyaçlarını karşılayamadığını, yüzde 48’i yalnızca beslenme ve barınma gibi ihtiyaçları karşıladığını, yüzde 26’sı her ihtiyacını karşılayabildiğini ifade etti. Ortalama her 4 kişiden 1’i temel ihtiyaçlarını karşılayamadığını söyledi.

Silivri Cezaevi B12 koğuşundaki tutukluların test sonuçları pozitif çıktı!

medyabold
Devamını Oku »

Burhan Kuzu, tahliye ettirdiği Zindaşti’nin hasmının tahliyesini engellemiş

Uyuşturucu baronu Zindaşti’yi tahliye ettirdiği gerekçesiyle dava açılan Burhan Kuzu hakkında Zindaşti’nin hasmı Orhan Ünğan’ın tahliyesini engellediği iddiasıyla ayrı bir soruşturma yürütüldüğü ortaya çıktı.

BOLD – Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları üyesi Burhan Kuzu hakkında yeni bir soruşturma yürütüldüğü ortaya çıktı. Uyuşturucu kaçakçısı Naci Şerifi Zindaşti’yi tahliye ettirdiği gerekçesiyle 5 yıla kadar hapsi istenen Kuzu hakkında Zindaşti’nin hasmının tahliyesini engellediği gerekçesiyle soruşturma yürütüldüğü belirlendi.

5 YILA KADAR HAPİSLE YARGILANIYOR

Cumhuriyet’ten Zehra Özdilek’in haberine göre yargı üzerinde baskı kurarak uyuşturucu baronu Naci Şerifi Zindaşti’yi tahliye ettirdiği gerekçesiyle “nüfuz ticareti” suçundan Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Üyesi Burhan Kuzu hakkında 5 yıla kadar hapis istemiyle dava açılmıştı. Soruşturma aşamasında ifadesi alınan Zindaşti’nin kızı ve şoförünün öldürülmesi olayının azmettiricisi olduğu iddiasıyla yargılanarak beraat eden Orhan Ünğan, “Ben Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanırken Burhan Kuzu’nun yargılama dosyasına müdahale ettiğini ve tahliye edilmemem hususunda baskı yaptığını belirttim” demişti.

3 DEFA TAHLİYESİ ENGELLENDİ

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Özel Soruşturma Bürosu Ünğan’ın “tahliye edilmemesi için Kuzu’nun mahkemeye baskı yaptığını” iddia etmesini gerekçe göstererek Kuzu hakkında “Yargı Görevini Yapanı Etkileme” yönünden dosyayı ayırarak Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Özel Soruşturma Bürosu’nun ayırma kararında Ünğan şikâyetçi olarak yer aldı. Ünğan ifadesinde 3 defa adli kontrol ile tahliyesine karar verilmesine rağmen üst mahkemece tutuklu yargılanmasına karar verildiğini kaydetti.

Silivri Cezaevi B12 koğuşundaki tutukluların test sonuçları pozitif çıktı!

medyabold
Devamını Oku »