16 Kasım 2019 Cumartesi

AA eski Genel Müdürü Öztürk’ten medya itirafı: Manşeti gönderip uygun mudur diye soruyorlardı

AA eski Genel Müdürü Kemal Öztürk, medyayla ilgili önemli itirafta bulundu. Öztürk, “Bugün bağımsız gazetecilik yaptığını söyleyen arkadaşlarımız ertesi günün gazete manşetini bana gönderip, ‘Uygun mudur?’ diye soruyor ve öyle yayınlıyorlardı” dedi.

BOLD – Bir dönem Anadolu Ajansı’nda Genel Müdür olan Kemal Öztürk, söz konusu dönemlerle ilgili açıklamalarda bulundu. Gazeteci Çağlar Cilara’nın YouTube kanalına konuk olan Öztürk, “Bugün çok bağımsız ve özgür gazetecilik yaptığını söyleyen arkadaşlarımız ben istemeden ertesi gün gazete manşetini bana gönderiyordu, öyle yayınlıyordu” dedi.

KÖTÜ BİR ŞEY YAPTIM

Öztürk’ün açıklaması şu şekilde:”2011’den 2014’e kadar AA Genel Müdürlüğü yaptım. Dolayısıyla bu dönem içersinde yaşanan bütün olaylara şahitlik de ettim, etki de ettim payım da var yanlış bir hata varsa. Basın danışmanıyken kimsenin ekmeğiyle oynamadım, hiçbir köşe yazarının kalemi susturulsun diye kimseyi aramadım. Birisi ‘onun yüzünden işten atıldım’ diyebilirse çıkar karşıma kendisiyle konuşurum. Bu konuda çok rahatım. Basın danışmanlığım çok baskın değildi. Suyun akışını değiştirecek kadar müdahale etmiyordum. Çünkü benden önce bunlarla ilgili çok sıkı sorunlar yaşandığı için daha yumuşak bir basın danışmanlığı süreci geçirilmesini daha uygun gördüm.

DEVLET ADINA ÇALIŞAN BİRİSİYİM

Ama şunu söyleyeyim. Bugün çok bağımsız ve özgür gazetecilik yaptığını söyleyen arkadaşlarımız ben istemeden ertesi gün gazete manşetini bana gönderiyordu, ‘Uygun mudur?’ diye soruyordu ve öyle yayınlıyordu. Bugün aktifler ve muhalifler. Kötü bir şey yaptım. Bunları saklasaydım keşke ama bu devlet işi. Ben devlet adına orada çalışan birisiyim. İsimleri verip ifşa etmeyi doğru bulmuyorum.”

Lösemi tedavisi gören Akif’in anne ve babasını aynı anda tutukladılar

medyabold
Devamını Oku »

İntihar eden Saadet öğretmen: Öğrencilerimin önünde bana yumruk attılar

Gaziantep’te intihar eden Türkçe öğretmeni Saadet Harmancı’nın yakınları genç kadının, okul idaresinin kovma tehditlerini ve maruz kaldığı fiziksel şiddeti kaldıramadığını anlattı.

BOLD- Gaziantep’teki Beykent İmam Hatip Ortaokulu’na Nisan 2019’da atanan stajyer öğretmen Saadet Harmancı (25), geçen hafta 6 katlı bir binanın çatısına çıkarak intihar etti.

Genç öğretmenin neden canına kıydığı yakınlarının açıklamalarıyla gün yüzüne çıkmaya başladı. İddiaya göre; okul idaresi stajyer öğretmenlere, sık sık “Memurluk hayatınız pamuk ipliğine bağlı. Sizi bitiririz” diyerek mobbing uyguladı.

ANNEDEN YUMRUK İDDİASI

Afyonkarahisar’da oturan annesi Gönül Harmancı’yla 10 Kasım günü 3 kez görüşen Saadet Harmancı, son konuşmasında annesinden helallik istedi. Annesiyle konuştuktan sonra sosyal medyadan veda niteliğinde 4 paylaşım yapan Harmancı, en son saat 21.00 sıralarında mesaj atarak öğrencileri ve arkadaşları ile vedalaştı.

23 Nisan Mahallesi 17 Nolu Cadde’de bulunan bir kafeye gelen Saadet Harmancı, iddiaya göre doktor olduğu öğrenilen nişanlısı C.Ö. ile de telefonla görüştükten sonra saat 21.30 sıralarında 6 katlı binanın en üst katına çıkarak kendisini boşluğa bıraktı.

Beton zemine düşen Harmancı, ağır yaralandı. Olay yerine çağrılan sağlık ekipleri tarafından ilk müdahalesi yapılan Harmancı, Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesi acil servisine kaldırıldı.

Harmancı, saat 03.00 sıralarında yaşamını yitirdi. Saadet Harmancı’nın cenazesi yapılan otopsinin ardından geçen salı günü memleketi Emirdağ ilçesi Ağılcık köyünde toprağa verildi.

BASKIYI SOSYAL MEDYADAN DUYURDU

Saadet Harmancı’nın intiharından önce sosyal medya hesabından “Öğrencilerim haklarını helal etsinler. Gözüm gibi baktım hepsine, üzülmesinler, ben yapamadım mobbinge uğramaktan. Allah’a emanetsiniz canım öğrencilerim” paylaşımında bulunduğu belirlendi.

BIKTIM USANDIM

Bir başka paylaşımında kendisini intihara sürükleyen nedenleri de yazan Harmancı, “Sevdiğim, seni çok seviyorum. Kendine hani hep söylerdim sen benim doktorumsun, hep öylesin işte, dikkat et kendine. Öğrencilerim haklarını helal etsinler gözüm gibi baktım hepsine, üzülmesinler, ben yapamadım mobbinge uğramaktan. Allah’a emanetsiniz canım öğrencilerim, hep iyi hatırlayın beni, pasta kesmiştik en son, size kırmızı kalpli pastalar bırakıyorum. Diğer öğrencilerime de sözümdü unutmadım, bir gün görüşmek dileğiyle. Allah’a emanet olun, sizi her zaman seven öğretmeniniz Saadet. Her gün pamuk ipliğine bağlısınız sözünden bıktım usandım” ifadelerini kullandı.

YEĞENİM BASKILARA DAYANAMADI

Saadet Harmancı’nın halası Derya Harmancı, yeğeninin nişanlısı Ç.Ö.’nün kendisini arayarak “Saadet hap aldı. Hemen ulaşın” dediğini anlattı.

Yeğenini 3 defa aradığını ancak her seferinde meşgule aldığını belirten Harmancı, “Dördüncü aramamda cevap verdi. Bana, ‘Hala ben gidiyorum’ dedi. Sürekli müdür ve müdür yardımcısının kendisine baskı yaptığını söylüyordu. Müdür ve müdür yardımcısı yeğenime sürekli ‘Sizin meslek hayatınız burada pamuk ipliğine bağlı’ diyormuş. Bunu bize ve arkadaşlarına hep söyledi. Okul idaresi çocuğumuzu ezdi, baskılara dayamadı ve canına kıydı” dedi.

HİÇBİR HASTANEDE YA DA PSİKİYATRİ KİLİNİĞİNDE KAYDI YOK

Harmancı’nın diğer halası Kezban Harmancı ise Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve İl Emniyet Müdürlüğünden şikayetçi olacaklarını söyledi.

Yeğeninin okulda sürekli baskı gördüğünü, mobbing nedeniyle intihara sürüklendiğini iddia eden Harmancı, “Milli Eğitim Bakanlığının soruşturma açması yeterli değil. Yeğenimin kırmızı reçeteyle satılan ilaç kullandığı iddia ediliyor. Hiçbir hastanede ya da psikiyatri kliniğinde kaydı yok. Bu nedenle Sağlık Bakanlığının da soruşturma açması lazım. Yeğenim bizimle konuştuktan en az iki saat sonra canına kıydı. Polisin sinyal takibi yapıp yerini belirlemesi gerekirdi. Onlar da görevini yapmadı. Sorumlular hakkında şikayetçi olacağız” diye konuştu.

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Gaziantep’te 6 katlı apartmanın terasından atlayarak, yaşamına son veren Türkçe öğretmeni Saadet Harmancı’ya (25) okulda mobbing uygulandığı iddiaları ile ilgili soruşturma başlatmıştı. CHP’li Milletvekili İrfan Kaplan, genç öğretmenin intiharını meclise taşımıştı.

Lösemi tedavisi gören Akif’in anne ve babasını aynı anda tutukladılar

medyabold
Devamını Oku »

12 bin yıllık gölde kazıya izin verenler açığa alındı

12 bin yıllık Dipsiz Göl’de define kazısı için olumlu görüş bildiren kültür varlıkları koruma kurulu, çevre ve şehircilik ile arkeolog ve müze müdürlüğü görevlileri, haklarında başlatılan soruşturma kapsamında açığa alındı.

BOLD – Gümüşhane’nin Taşköprü Yaylası’nda Buzul Çağı’ndan kalma 12 bin yıllık Dipsiz Göl’de define kazısı için olumlu görüş bildiren kültür varlıkları koruma kurulu, çevre ve şehircilik ile arkeolog ve müze müdürlüğü görevlileri, haklarında bakanlık ve valilik tarafından başlatılan çifte soruşturma kapsamında açığa alındı. Gümüşhane Valiliği de ruhsat verilen kazı raporunun özensiz hazırlandığını açıkladı.

KİMLİKLERİ AÇIKLANMIYOR

Dipsiz Göl’de ‘define’ söylentisi üzerine ismi açıklanmayan 2 kişi, kazı için başvuruda bulundu. Trabzon Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu ve Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün olumlu görüşleri üzerine Gümüşhane Müze Müdürlüğü tarafından ilgili kişilere define arama ruhsatı verildi. Gümüşhane Valiliği ile Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün onayı ile 6 Kasım’da jandarma yetkililerinin eşlik ettiği kazıda suyu tahliye edilen göl alanı, iş makineleri ile kazıldı. Kimsenin yaklaşmasına izin verilmediği 4 günlük kazıda göl yok edildi. Altın olduğuna inanılan göldeki kazının kimler tarafından yapıldığı ise halen açıklanmıyor.

TEPKİ SONRASI SORUŞTURMA BAŞLATILDI

Kamuoyunda oluşan yoğun tepi sonrası Kültür ve Turizm Bakanlığı, Dipsiz Göl’de gerçekleştirilen kazı çalışmalarının, gölün kurumasına neden olduğunu ve ilgililerin haklarında başlatılan soruşturma kapsamında görevden uzaklaştırıldığını duyurdu. Gümüşhane Valiliği de kazı için uygunluk raporu veren ilgililer hakkında ayrıca soruşturma başlatıldığını açıkladı.

Alman vatandaşlığı için online başvuru dönemi başlıyor

medyabold
Devamını Oku »

Dünyanın en zenginini ‘Pentagon ihalesi’ belirledi

Bill Gates, tekrar dünyanın en zengin insanı oldu. Serveti 110 milyar dolara çıkan Gates, Amazon’un patronu Jeff Bezos’u geride bıraktı.

BOLD – Dünyanın en zengin insanı yeniden Bill Gates oldu. Gates, 25 Ekim’de kısa bir süre için yine Bezos’u geçmişti. Şirketlerinin hisselerinde oluşan son hareketlerle birlikte Bill Gates’in kişisel serveti 110 milyar dolara çıkarken, Jeff Bezos’un kişisel serveti 109 milyar dolar seviyesinde kaldı.

ABD Savunma Bakanlığının bulut teknoloji ihalesini Bezos’un firması Amazon yerine Gates’in firması Microsoft’un kazanması hisse hareketlerinde etkili oldu. Gates’in serveti şimdikinden çok daha fazla olabilirdi ancak milyarder 1994 yılında servetinin yarısını (35 milyar dolar) Bill ve Melinda Gates Vakfı’na bağışladı.

“Putin’in elinde 15 Temmuz’un gerçek yüzünü gösterecek kirli dosyalar var”

medyabold
Devamını Oku »

“Yahu bu nasıl iştir böyle? Hala yürekleri yanan eşler, analar, çocuklar var…”

Cumartesi Anneleri’nin 764. kez buluşmasına, 1982 yılında gözaltında katledilen Mustafa Asım Hayrullahoğlu’nun eşinin sözleri damga vurdu: “Yahu bu nasıl iştir böyle? 37 yıl oldu! Hala yürekleri yanan eşler, analar, çocuklar var…”

BOLD – Cumartesi Anneleri, 764. kez bir araya geldi. Polis kuşatması altındaki eylemde anneler, 1982’de gözaltında öldürülen Mustafa Asım Hayrullahoğlu için adalet istedi. Hayrullahoğlu’nun eşi Aynur Hayrullahoğlu, “37 yıl oldu. Ben eşimi kaybettim. Hala yürekleri yanan eşler, analar, çocuklar var. Yahu bu nasıl iştir böyle” diye sordu.

YETER ARTIK!

Hayrullahoğlu, eşini öldürenlerin cezasız kalarak öldüklerini söyledi. “Öfkem hala devam ediyor. Ne yazık ki öldüler… Keşke ölmeselerdi. Keşke sürünmeye devam etselerdi” dedi. Hayrullahoğlu şöyle devam etti: “37 yıldır aynı zihniyet devam ediyor. Merak ediyorum. Acaba bu insanlar bu zihniyeti devam edenler çocuklarının, torunlarının yüzüne nasıl bakıyor? İleride nasıl hesap verecekler? Bunca insanın katili olarak hiç mi utanmayacaklar? Bizden korkmayın zulmeden sizsiniz biz değiliz. Yeter artık!”

GEÇMİŞTE DE GÜNÜMÜZDE DE OLMADI

gazeteduvar’dan Hacı Bişkin’in haberine göre bu haftaki açıklamayı kayıp yakınlarından Maside Ocak okudu. Ocak, açıklamada şunları söyledi: “Bir ülkede yurttaşlar hakkını arayabiliyor ve elde edebiliyorsa, o ülkede demokrasiden söz edilebilir. Çünkü demokrasinin düzeyi, birey haklarının kullanılması ile ölçülür. Demokrasinin temel özelliği kuvvetler ayrılığı ilkesidir. Bu ilkenin varlığı ancak yargı yetkisinin tarafsız ve bağımsız kullanılması ile mümkündür. Yargı gücünün bağımsız olması, yürütme ve denetleme gücünün doğru kullanılmasının teminatıdır. Türkiye’de bağımsız ve tarafsız bir yargı sistemini kuracak siyasi bir irade geçmişte de günümüzde de olmadı.”

Tutsak bebekleri savunduğu için terör örgütü üyesi ilan edildi!

medyabold
Devamını Oku »

Alman vatandaşlığı için online başvuru dönemi başlıyor

Almanya’da Kuzey Ren Vestfalya (NRW) ve Bayern eyaletleri, 2020 yılı sonu itibariyle Alman vatandaşlığına geçiş başvuru işlemlerinde online olarak yapılacak.

BOLD – Almanya’nın ekonomik anlamda en güçlü iki eyaleti, Alman vatandaşlığına geçişte devrim niteliğinde bir karar aldı. Buna göre Alman vatandaşı olmak isteyenler, online olarak sisteme giriş yapacak, vatandaşlık ile ilgili şartların hangilerini sağladığını ve eksik kalan hususları internet üzerinden öğrenebilecek. Gerekli şartların sağlanması durumunda online olarak vatandaşlığa başvuru yapılabilecek. Böylelikle şu anda vatandaşlığa geçmek için belediyelerde yürütülen bürokratik işlemlere ihtiyaç kalmayacak.

SİYASİ MÜLTECİLER İÇİN ŞARTLAR

İltica başvurusu kabul edilerek 3 yıllık oturum hakkı elde eden siyasi mülteciler için vatandaşlığa kabul şartları şunlar:

  • İlk iltica başvurusu yapıldığı günden itibaren 6 yıl dolması.
  • Herhangi bir suça karışmamış olmak.
  • En az B1 dil sertifikası sahibi olmak.
  • Devletten yardım almamak.
  • Vatandaşlık testinde başarılı olmak.
  • Entegrasyon sürecini tamamlamak.

Selahattin Demirtaş’a Almanya’dan ‘Siyasi Cesaret Ödülü’

medyabold
Devamını Oku »

Selahattin Demirtaş’a Almanya’dan ‘Siyasi Cesaret Ödülü’

Tutuklu muhalif lider Selahattin Demirtaş’a Almanya’dan Siyasi Cesaret Ödülü verildi. Demirtaş, gönderdiği mesajda “Bu ödülü, tüm siyasi tutsaklar adına kabul ediyorum” dedi.

BOLD – Almanya’da kurulan İlerici İttifak (Progressive Alliance), 2019 Özel Siyasi Cesaret Ödülü’nü HDP önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’a verdi. Dün akşam Stockholm’de düzenlenen törenle ödülü, eşi Başak Demirtaş aldı.

Ödül törenine mesaj gönderen Selahattin Demirtaş, “Siyasi Cesaret Ödülünü direnen Kürt ve Türk halkı başta olmak üzere Türkiye’deki tüm halklarımıza armağan ediyor, bu ödülü Türkiye cezaevlerindeki kadın yoldaşlarım başta olmak üzere tüm siyasi tutsaklar adına kabul ediyorum” dedi. bianet’ten Ruken Tuncel’in haberine göre törene tutuklu bulunduğu Edirne Cezaevinden mesaj gönderen Demirtaş şunları söyledi:

İŞ BİRLİĞİNİN HAYATİ ÖNEMİ VAR

“Yeryüzündeki yaşamı tümden tehdit eden akıl almaz çılgınlıklar karşısında dayanışma ve enternasyonal iş birliği hayati derecede önemlidir. Savaşlar, zorla göç ettirmeler, tabiat kıyımlar, kadınlara ve çocuklara yönelik katliamlar, sivilleri hedef alan acımasız terörizm, işsizlik, yoksulluk ve daha birçok sorunun çözümü dünyadaki tüm ilerici demokratların, solcuların, sosyalistlerin, çevrecilerin, insan hakları savunucularının önünde görev olarak bekliyor. Eminim sizler bu konularda cesur kararla alacak ve etkili adımlar atacaksınız. Bir hapishane hücresinde de olsam yüreğimin sizinle birlikte attığını bilmenizi istiyorum. Türkiye’de her geçen gün artan baskılara karşı direnen on milyonların demokrasiyi er geç kazanacaklarından kuşkum yoktur. Direneceğiz ve mutlaka kazanacağız!”

Başak Demirtaş da Selahattin Demirtaş’a seslenerek “Haklı mücadelende hep yanında olacağım” dedi.

CHP VE HDP İTTİFAKIN ÜYESİ

İlerici İttifak, 22 Mayıs 2013’te Almanya’nın Leipzig kentinde kuruldu. İlerici İttifak’ın dünya çapında 140 üyesi bulunuyor. Türkiye’den ise Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve HDP üyeler arasında yer alıyor. İlerici İttifak’ın başlıca ilkeleri demokrasi, cinsiyet eşitliği, adalet, dayanışma, insan haklarının geliştirilmesi, barış, iklim değişikliği ile mücadele ve küreselleşmenin sosyal yönünün güçlendirilmesi. İlerici İttifak ağına dahil olan siyasi partiler, partilerin yapısı ve organizasyonu, seçimlerin yönetilmesi, seçim kampanyaları ve küresel politikaların geliştirilmesinde bilgi paylaşımında bulunuyor.

Tutsak bebekleri savunduğu için terör örgütü üyesi ilan edildi!

medyabold
Devamını Oku »

Kamu bankalarının karı yüzde 50 düştü

Başta konut olmak üzere piyasa ortalamasından düşük faizle kredi vermeye zorlanan kamu bankalarının karlarında yüzde 20’yle yüzde 50 arasında sert düşüşler yaşandı.

BOLD – Ocak-eylül döneminde VakıfBank’ın net karı yüzde 35.3 düşüşle 2 milyar 148 milyon TL’ye geriledi. Bankanın üçüncü çeyrek net karı da yüzde 23.3 azalarak 817 milyon TL’ye indi.

Ziraat Bankası’nın ocak-eylül dönemi net karı ise yüzde 31.9’luk gerilemeyle 3 milyar 844 milyon TL’ye düştü. Ziraat Bankası’nın üçüncü çeyrek net karı yüzde 39.1’lik azalmayla 1 milyar 28 milyon TL’ye çekildi.

HALKBANK’IN KARI YÜZDE 46.7 AZALDI

Halkbank’ın ocak-eylül dönemi net karı yüzde 46.7 gerileyerek 1 milyar 196 milyon TL’ye indi. Bankanın üçüncü çeyrek net karı yüzde 48 artışla 596 milyon TL’ye yükseldi.

TEB Yatırım’ın Halkbank notunda, “Swap maliyetleri ve alım satım karlarıyla artan efektif vergi gideri, net karın üzerinde baskı yaratmıştır” denildi.

Ak Saray kara deliğe dönüştü

medyabold
Devamını Oku »

AKP ve MHP üniversite öğrencisini affetmedi

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, üniversite affı konusuna AKP ile MHP’nin sıcak bakmadığını belirtti. “Üniversiteden kopan binlerce öğrenci için dönüş yolu bu dönem kapandı” dedi.

BOLD – Üniversiteye geri dönmek isteyen öğrencilerin af beklentileri başka bahara kaldı. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Yüksek Öğrenim Kurumunun (YÖK) affa sıcak bakmadığını, bu nedenle verdikleri kanun teklifine AKP ve MHP’nin destek vermesini beklemediğini söyledi.

2014’TEN BERİ AF ÇIKMIYOR

Gürer, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda Gürer, “Öğrenci affı için YÖK olumsuz bakıyor. Af umudu yok. Binlerce üniversiteden kopan öğrenci için dönüş yolu bu dönem kapandı gibi. Kanun teklifimiz mecliste ama iktidar YÖK’ün yaklaşıma göre davranır. 2014’ten beri af çıkmıyor. Okuldan bir nedenle ayrılana bir hak daha tanınmalıdır” dedi.

3 KEZ AF ÇIKARILDI

AKP döneminde (2008, 2011 ve 2014) çıkan 3 afla yüz binlerce öğrenci yarım kalan eğitimleri için üniversitelerine dönmüştü. Sosyal medyada yakın zamanda af yeniden gündeme gelmiş ’öğrenciaffınaEVET’ etiketi Twitter’da gündem olmuştu.

“Metin Feyzioğlu, AKP’nin tahakkümü altında…”

medyabold
Devamını Oku »

Volkswagen CEO’sundan Türkiye açıklaması

Volkswagen CEO’su Herbert Diess, Türkiye’de fabrika kurmamaları durumunda araçlarını mevcut fabrikalarında üreteceklerini söyledi.

BOLD – Alman otomobil üreticisi Volkswagen’den yapılan açıklamada, Manisa’da kurulması beklenen fabrikayla ilgili olumsuz bir görüş ortaya kondu.

Matriks’in aktardığına göre Volkswagen CEO’su Herbert Diess, “Türkiye’de fabrika kurma kararı almazsak araçları mevcut fabrikalarımızda üretiriz” şeklinde açıklama yaptı.

Volkswagen’in Barış Pınarı Harekatı’ndan ötürü Türkiye yatırımını ertelediğini açıklamasının ardından Sırbistan, Bulgaristan ve Romanya yatırıma talip olduklarını açıklamıştı.

“FABRİKA KARARI İÇİN SENE SONUNA KADAR BELEYECEK”

Öte yandan otomotiv sektörünün önde gelen isimlerinden Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD) eski Başkanı Alper Kanca, Volkswagen’in sene sonuna kadar fabrika kararı için bekleyeceğini belirtti.

Temel Kotil’in TUSAŞ’ı

medyabold
Devamını Oku »

Antalya Büyükşehir’de üç bürokrata ‘siyanür’ soruşturması

Antalya’da siyanürle eşi, oğlu ve kızını zehirledikten sonra canına kıyan Selim Şimşek’in bıraktığı mektupta suçladığı Büyükşehir Belediyesinin üç bürokratı hakkında soruşturma başlatıldı.

BOLD – Antalya’da 9 Kasım’da meydana gelen olayda, bilgisayar teknikeri Selim Şimşek internetten aldığı siyanürle eşi Sultan Şimşek’i ve çocukları Ceren (9) ile Ali Çınar’I (5) zehirledi ve ardından da intihar etti.

Yüklü miktarda borcu olduğu ortaya çıkan Selim Şimşek’in 9 aydır işsiz olduğu ve 5 aydır da kirasını ödeyemediği anlaşılmıştı. İntihar öncesi iki sayfalık mektup bırakan Şimşek, Antalya Büyükşehir Belediyesinde bürokrat olarak görev yapan S.A. ile F.P’nin kendisinden ‘iş verme’ koşulu ile para aldığını, son olarak da yine belediyede çalışan R.A. isimli personelin hesabına para gönderdiğini yazmıştı.

TÜRK ADALETİNDEN TALEP ETTİ

Sözcü’den İsmail Akın’ın haberine göre Selim Şimşek bıraktığı mektupta şu ifadeler yer verdi: “Bu iki isim dört kişinin ölümünden direk sorumlu olup, bu isimlerin cinayetten yargılanmasını yüce Türk adaletinden talep ediyorum. Benden iş verecekleri vaadiyle 450 bin TL’den fazla para aldılar. Sonrasında ise beni tanımamaya başladılar. Bu ş….. hesap sorulmasını sizlerden rica ediyorum.”

Şimşek mektubunda, S.A’nın talimatıyla belediyede görevli R.A. adlı kişiye 19 bin TL para gönderdiğini ve S.A’nın kendisinden çok defa yüklü meblağlarda paralar aldığını iddia etti. Şimşek’in bıraktığı mektupta ölümlerinden, Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan S.A. ile F.P.’yi sorumlu olduğunu ileri sürmesi üzerine Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, 3 personele yönelik soruşturma açılması talimatı verdi.

Büyükşehir Belediyesi Teftiş Kurulu Başkanlığı, S.A., F.P. ve R.A. hakkında soruşturma başlattı. 3 personelin ifadesi alınacak.

Tutsak bebekleri savunduğu için terör örgütü üyesi ilan edildi!

medyabold
Devamını Oku »

Temel Kotil’in TUSAŞ’ı

Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ’de (TUSAŞ) Genel Müdürlüğe atanmasının ardından tasfiyelere imza atan Temel Kotil’in, önemli görevlere akrabalarını getirdiği iddia edildi.

BOLD – Türk Hava Yolları (THY) Genel Müdürlüğü görevinden ayrıldıktan sonra 2016 yılında TUSAŞ Genel Müdürlüğü’ne atanan Temel Kotil, şirket içerisinde “organizasyonel yeniden yapılanma” adı altında tasfiyeler gerçekleştirerek önemli görevlerde bulunan onlarca kişinin işine son vermişti.

AKP’ye yakınlığıyla bilinen kişileri önemli pozisyonlara getirmesiyle tepki çeken Kotil’in yakın akrabalarını da kuruma aldığı belirtildi.

“‘BELGELİ KONUŞ’ DİYENLERE İTHAF OLUNUR”

Kurumda çalışan ve Kotil ile aynı soyadına sahip kişilerin bulunduğu bir listeyi sosyal medya hesabından paylaşan İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclis Üyesi Ali Kıdık, “TAİ’yi Temel Kotil ailesi zapt etmiş. Artık konuşacak pek söz kalmadı. Belgeli konuş diyenlere ithaf olunur” ifadelerini kullandı.

Ardından Cumhuriyet’e konuşan Kıdık, devletin kurumlarında liyakatin esas alınması gerektiğini ve kayırmacılığın felakete yol açacağını belirterek, “TUSAŞ gibi bir kurumda Temel Kotil müdürken, kendi soyadını taşıyan, sülalesinden insanların bulunması beni, her duyarlı yurttaş gibi rahatsız etti. Bu ülkede sadece Kotil ailesi ya da Rizeliler yok ki. Ama tutup 5 tane Kotil soyadlı şahsın devletin en kritik kurumlarından birinde olması rahatsızlık uyandırıcı ve kesinlikle doğru bulmuyorum” açıklamasını yaptı.

Ak Saray kara deliğe dönüştü

medyabold
Devamını Oku »

Tutsak bebekleri savunduğu için terör örgütü üyesi ilan edildi!

Kendisini tarih ve edebiyat aşığı olarak tanımlayan insan hakları aktivisti Natali Avazyan, cezaevindeki bebekleri savunduğu için kendisine terör örgütü üyesi suçlaması yöneltildiğini söyledi.

BOLD – Arlet Natali Avazyan KHK TV’den Tuba Demir’e konuştu. “Dünyanın en masum varlıkları bebekleri savunduğum için beni terör örgütü üyeliğiyle suçluyorlar” dedi. Çocukların hapishanelerde büyümemesi gerektiğinin altını çizdi. Her pazar kiliseye gidip çocuklar ve KHK’lılar için dua ettiğini belirtti.

İşte Avazyan’ın KHK TV’ye verdiği röportaj:

medyabold
Devamını Oku »

Ak Saray kara deliğe dönüştü

Cumhurbaşkanlığının kullandığı örtülü ödenekten geçen yılın tamamında 1.2 milyar lira kullanılırken bu yıl sadece 10 ayda harcanan para 1.8 milyar lira oldu.

BOLD – Merkez Bankasından gelen 46 milyar liralık yedek akçeye rağmen bütçe açığı 10 ayda 100.7 milyar liraya ulaştı.

Hazine ve Maliye Bakanlığının açıkladığı bütçe verilerinin detayları şöyle:

  • Ekim 2018’de 5.4 milyar lira olan açık bu yılın aynı ayında 14.9 milyar lira oldu. Ekimde gelirler yüzde 5.2 artarak 65.4 milyar lira, giderler yüzde 18.9 artarak 80.3 milyar liraya çıktı.
  • Geçen yılın 10 ayında 62.1 milyar lira olan açık, bu yıl 100.7 milyar liraya yükseldi. Üstelik Merkez Bankasından aktarılan yedek akçeyle birlikte bu büyüklükte bir açığa ulaşıldı. Böylece 2019 için hükumetin 80.6 milyar lira olan ilk açık hedefi 10 ayda aşılırken, yeni YEP’te revize edilen 125 milyar liralık rakama da yaklaşıldı. Yılın kalan kısmında bu revize rakamın da aşılması bekleniyor.
FAİZ DIŞI DENGEDEKİ DENGESİZLİK
  • Ayrıca geçen yılın 10 ayında faiz dışı denge 2.5 milyar lira fazla şeklinde oluşurken, bu yıl 12.4 milyar liralık açığa dönüştü.
  • Ocak-ekim döneminde bütçe gelirleri yüzde 18.1 artarak 719.2 milyar lira, giderler yüzde 22.2 artarak 819.9 milyar lira oldu. Vergi gelirleri yüzde 6.3 artarak 539.9 milyar lirada kaldı. Faiz giderleri ise 10 ayda 88.3 milyar liraya ulaştı.
  • Görev zararları için bütçe başlangıç ödeneği 78.8 milyar liraydı. 10 aylık harcama 78.7 milyar lira oldu.
  • Güvenlik ve savunmaya yönelik mal ve hizmet alımlarında ekimde 1.5 milyar TL ile rekor kırıldı. 10 aylık rakam da 7.1 milyar lira oldu.
  • Cumhurbaşkanlığının kullanımında bulunan örtülü ödenekten ekim ayında 263.6 milyon lira harcama yapıldı. Geçen yılın tümünde 1.2 milyar lira olan harcama 10 ayda 1.8 milyar liraya çıktı.
TÜKETİM MALLARINA HARCANAN PARA
  • Mal ve hizmet alım giderleri ekimde 7.9 milyar lira, 10 ayda 51.6 milyar liraya yükseldi. Tüketime yönelik mal ve malzeme alımları aylık 4.8 milyar lira, 10 aylık 23.3 milyar lira oldu.
  • Devlet hizmet alımları için 10 ayda 21 milyar lira, kiralar için de 1.2 milyar lira ödedi. Binalara 400 milyon lira, taşıtlara 344 milyon lira kira ödendi. Temsil ve tanıtıma 107.5 milyon lira gitti.
  • SGK’ya cari transferler kapsamında 10 ayda 72.8 milyar lira aktarıldı. 99.3 milyar lira da Hazine yardımı yapıldı. Bütçeden yapılan toplam Hazine yardımları ise 146.8 milyar lira oldu.
  • Hanehalkına yapılan transferler 10 ayda 43.9 milyar liraya ulaştı. Sermaye transferleri ise 28.2 milyar liralık başlangıç ödeneğini aşarak 38 milyar liraya ulaştı.
  • Kar amacı gütmeyen kuruluşlara yapılan transferler 10 ayda 5.3 milyar liraya çıktı. Başlangıç ödeneği 3.3 milyar liraydı.

“Biz bunları daha önce hiç yaşamamıştık: İnsanlar sadece kendilerini değil ailelerini gözden çıkarıyor…”

medyabold
Devamını Oku »

Kadın gazetecilere ‘örgüt’ iddiasıyla tutuklama

İki gün önce gözaltına alınan gazeteciler Ruken Demir ve Melike Aydın “örgüt adına faaliyet yürütmek” iddiasıyla çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.

BOLD – İzmir Cumhuriyet başsavcılığı tarafından 12 Kasım’da düzenlenen operasyon kapsamında Jinnews muhabiri Melike Aydın ile Mezopotamya Ajansı (MA) muhabiri Ruken Demir gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen gazeteciler Ruken ve Melike, “örgüt adına faaliyet yürütmek” iddiasıyla çıkarıldıkları 1’nci Sulh Ceza Mahkemesi tarafından tutuklandı.

DERNEK ÜYELERİ DE TUTUKLANDI

Tutuklanan kadın gazeteciler İzmir Aliağa Şakran Kadın Kapalı Cezaevi’ne gönderildi. Operasyon kapsamında gözaltına alınan Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma Derneği üyelerinden Selma Altan, Mazlum Koç, Ramazan Yavuz, Sait Bahadır, Murat Tufan, İsmail Akbay, Şeyhmus Dağhan, Hasan Hayri Dikilitaş, Hediye Tekin de tutuklandı.

“Metin Feyzioğlu, AKP’nin tahakkümü altında…”

medyabold
Devamını Oku »

Markette dehşet: 3 ölü

İstanbul Pendik’te bir markette silahlı saldırı yaşandı. Marketi kurşun yağmuruna tutan saldırgan 3 kişiyi öldürdü, bir kişiyi de yaraladı.

BOLD – Saldırı saat 09.30 sıralarında Güllübağlar Mahallesi Tandoğan Caddesi’nde bulunan bir markete meydana geldi. A.E. isimli saldırgan, markette bulunan aynı aileden 4 kişiye kurşun yağdırdı. Orhan Yılmaz, Rabia Yılmaz ve Ahmet Yılmaz öldü. Ayhan Yılmaz ise saldırıdan yaralı kurtuldu. Saldırgan A.E. olay sonrası gözaltına alındı.

DETAYLAR GELİYOR…

HDP’ye kayyum ablukası tam gaz devam ediyor

medyabold
Devamını Oku »

Arınç’ın kızı ve damadı trafik kazası geçirdi

Yozgat’ın Aydıncık İlçesi Baydiğin Beldesi yakınlarında trafik kazası geçiren Bülent Arınç’ın kızı, damadı ve torunları yaralı kurtuldu. Aile, tedavilerinin ardından taburcu edildi.

BOLD – Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bülent Arınç’ın kızı, damadı ve torunları Yozgat’ta trafik kazası geçirdi. Kazayı hafif yaralı olarak atlatan aile, hastanedeki tedavilerinin ardından taburcu edildi.

Arınç’ın damadı Doç. Dr. Ekrem Yeter, kızı Ayşenur Arınç Yeter ve çocukları Mehmet Akif, Şamil ve Zeynep Reyyan Yeter’in içerisinde bulunduğu otomobil Ankara’ya giderken Yozgat’ın Aydıncık ilçesi Baydiğin beldesi yakınlarında kaza yaptı. Kazayı hafif yaralı olarak atlatan Yeter ailesi, kaldırıldığı hastanede tedavilerinin ardından taburcu edildi.

“Metin Feyzioğlu, AKP’nin tahakkümü altında…”

medyabold
Devamını Oku »

Enkazdan 33 saat sonra çıkarılan mühendisten acı haber

Gaziantep Şahinbey’de yapılan Akkent Camii inşaatında çöken iskelenin altından 33 saat sonra çıkarılan inşaat mühendisi Korkut Küçükcan’ın yaşamını yitirdiği açıklandı.

BOLD – Gaziantep’te merkez Şahinbey ilçesindeki Akkent Camii inşaatında çöken iskelenin altından 33 saat sonra çıkarılan inşaat mühendisi Korkut Küçükcan’ın hayatını kaybettiği açıklandı.

ENKAZDAN 33 SAAT SONRA ÇIKARILDI

Önceki gün 15.42’de ölçü almak için girdiği camide çöken iskelenin altında kalan Küçükcan, enkazın altından 33 sonra çıkarılabildi. Hemen ambulansla Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Tıp Fakültesi Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesine kaldırılan Küçükcan, burada yapılan ilk müdahalede belli bir süre önce yaşamını yitirmiş olduğu anlaşıldı.

ÖLÜM SAATİNİ ADLİ TIP BELİRLEYECEK

Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Suat Zengin, “Kendisi acile getirildiğinde ilk değerlendirmemizde vefatının üzerinden belirli bir süre geçtiğini düşünmekteyiz. Ama bu sürenin ne kadar olduğuyla ilgili konu, yarın adli tıpta yapılacak incelemeler sonucunda belli olacaktır. Başta ailesi ve yakınları olmak üzere tüm Gaziantep’in başı sağ olsun” dedi.

Merkez Bankası yıl sonu enflasyon ve dolar beklentisini düşürdü

medyabold
Devamını Oku »

IŞİD elebaşı Bağdadi’nin 25 yakın akrabası yakalandı, 4’ü tutuklandı

Kırşehir merkezli 4 şehirde düzenlenen operasyon sonucu terör örgütü IŞİD elebaşı Ebubekir el Bağdadi’nin 25 yakın akrabası yakalandı. Bunlardan 4’ü tutuklanırken 2’si çocuk 21 kişinin geri gönderme merkezine teslim edileceği açıklandı.

BOLD – Kırşehir Cumhuriyet Başsavcılığı, Bağdadi’nin yakınlarıyla ilgili yazılı açıklama yaptı. IŞİD’e yönelik soruşturma kapsamında Bağdadi’nin yakın akrabalarından Kırşehir’de 11, Samsun’da 5, Ordu’da 3 ve Şanlıurfa’da 6 şüphelinin gözaltına alındığı duyuruldu.

Kırşehir Emniyet Müdürlüğündeki sorgularının ardından, tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hakimliğine sevk edilen 4 zanlı, “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan tutuklandı. ‘Suça bulaştığı’ belirtilen 2 çocuk ve 19 şüpheli ise geri gönderme merkezine ulaştırılmak üzere Kırşehir Valiliğine teslim edildi.

“Metin Feyzioğlu, AKP’nin tahakkümü altında…”

medyabold
Devamını Oku »

15 Kasım 2019 Cuma

“Metin Feyzioğlu, AKP’nin tahakkümü altında…”

Ankara Baro Başkanı Erinç Sağkan, Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’na meydan okudu. Feyzioğlu’nun AKP’nin tahakkümünde olduğunu dile getirdi. “Görevini yapmıyor” dedi.

BOLD – 12 baronun genel kurul çağrısını reddederek yargı yoluna işaret eden Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu’na tepkiler artarak devam ediyor. Ankara Baro Başkanı Erinç Sağkan, “TBB, bu usulsüz karardan dönmeli. Tüm tartışmaları, mahkemelerde değil, kendi genel kurulumuzda yapılması gerektiğine inanıyoruz” açıklaması yaptı.

GÖREVİNİ YAPMIYOR

Sözcü’den Saygı Öztürk’e konuşan Sağkan, Feyzioğlu’na sert eleştiriler yöneltti: “Yasada hukukun üstünlüğünü, yargı bağımsızlığını, insan haklarını korumak ve bu kavramlara işlerlik kazandırmak, baroların görevleri arasında sayılıyor. Bir süredir TBB’nin bu kapsamdaki görevlerini yerine getirmediği görüşündeyiz.”

AÇIK İHLAL VAR

Sağkan’ın ifade özgürlüğü konusunda da Feyzioğlu’na eleştirileri var: “İfade özgürlüğü noktasında yaşanan olumsuz gelişmelere karşı en ufak bir tepki vermediği ve en temel insan hakları ihlallerine karşı suskun bir tavırla görevini açıkça ihlal ettiği kanaatindeyiz.”

‘FETÖ PROJESİ’ DEDİLER AMA…

Erinç Sağkan şunları dile getirdi: “Adli yıl açılış töreninin yürütmeye ait mekanda yapılmasına kuvvetler ayrılığı ilkesine aykırı olacağı gerekçesiyle 55 baro açıkça tepki gösterdi. Böyle bir ortamda TBB’nin adli yıl açılışına katılması, savunmanın bağımsızlığını zedeledi. ‘Hukuk devleti’ çizgisinden uzaklaşılmasına TBB’nin de katkı sağladığı görüşüne neden oldu. Bundan birkaç yıl önce bir FETÖ projesi olarak dillendirilen ‘barolarda nispi temsil söylemi’nin adli yıl açılışında bizzat Sayın Cumhurbaşkanı tarafından dile getirilmesi karşısında Feyzioğlu’nun tek kelime etmemesi açıkça siyasi iktidarın tahakkümünün TBB üzerinde etkili olduğunu gösteriyor.”

HDP’ye kayyum ablukası tam gaz devam ediyor

medyabold
Devamını Oku »

HDP’ye kayyum ablukası tam gaz devam ediyor

Erdoğan hükumeti HDP’ye kayyum ablukasına devam ediyor. Savur, Mazıdağı, Derik ve Suruç belediyelerine de kayyum atandı. 31 Mart seçimlerinden bu yana kayyum atanan HDP’li belediye sayısı 24’e ulaştı.

BOLD – Haklarındaki terör soruşturmaları nedeniyle dün gözaltına alınan HDP’li Mardin Savur Belediyesi Eş başkanı Gülistan Öncü, Mazıdağı Belediyesi Eş Başkanı Nalan Özaydın, Derik Belediyesi Eş Başkanı Mülkiye Esmez ve Şanlıurfa Suruç Belediye Eş Başkanı Hatice Çevik’in yerine kayyum atandı.

‘SİLAH TERÖR ÖRGÜTÜ ÜYELİĞİ’ İDDİASI

Atamayla ilgili Mardin Valiliğinden açıklama yapıldı. Belediye başkanları “silahlı terör örgütüne üye olmak” ile suçlandı. Kayyumun İçişleri Bakanlığının onayı ile atandığı aktarıldı. Açıklamada, Özaydın’ın yerine Mazıdağı Kaymakamı Muhsin Duran Kalkan, Öncü’nün yerine Savur Kaymakamı Bayram Türker, Esmez’in yerine de Derik Kaymakamı Hakan Kafkas Belediye Başkan Vekili olarak görevlendirildiği kaydedildi. Çevik’in yerine de Suruç Kaymakamı Kenan Aktaş, kayyum olarak atandı.

6.5 AYDA KAYYUM ATANAN 24 HDP’Lİ BELEDİYE:
  • Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi
  • Diyarbakır – Kayapınar Belediyesi
  • Diyarbakır – Kocaköy Belediyesi
  • Diyarbakır – Bismil Belediyesi
  • Diyarbakır – Kulp Belediyesi
  • Diyarbakır – Yenişehir Belediyesi
  • Diyarbakır – Hazro Belediyesi
  • Mardin Büyükşehir Belediyesi
  • Mardin – Nusaybin Belediyesi
  • Mardin – Kızıltepe Belediyesi
  • Mardin – Mazıdağı Belediyesi
  • Mardin – Savur Belediyesi
  • Mardin – Derik Belediyesi
  • Van Büyükşehir Belediyesi
  • Van – Erciş Belediyesi
  • Van – İpekyolu Belediyesi
  • Van – Saray Belediyesi
  • Hakkari Belediyesi
  • Hakkari – Yüksekova Belediyesi
  • Şırnak – Cizre Belediyesi
  • Şırnak – İdil Belediyesi
  • Erzurum – Karayazı Belediyesi
  • Dersim – Mazgirt – Akpazar Belediyesi
  • Şanlıurfa – Suruç Belediyesi

Kaçırılan KHK’lı Yusuf Bilge Tunç’un eşi Nuray Tunç gözaltına alındı

medyabold
Devamını Oku »

Barış Pınarı’nda bir şehit daha…

Barış Pınarı Harekatı’nda yaralanan askerimiz şehit oldu. Resulayn bölgesinde teröristlerin açtığı ateş sonucu yaralanan ve hastanede tedavisine devam edilen asker, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

BOLD – Acı haberi Milli Savunma Bakanlığı verdi. Bakanlıktan yapılan açıklamada, “Barış Pınarı Harekâtı kapsamında, 11 Ekim 2019 tarihinde Rasulayn Bölgesinde teröristlerin açtığı ateş sonucu yaralanan ve hastanede tedavisine devam edilen kahraman bir silah arkadaşımız, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak 15 Kasım 2019 tarihinde şehit olmuştur” denildi.

Kaçırılan KHK’lı Yusuf Bilge Tunç’un eşi Nuray Tunç gözaltına alındı

medyabold
Devamını Oku »

Siyanürü internette en çok hangi il aradı?

Türkiye’de siyanürle toplu intiharların arkası kesilmiyor. En çok konuşulan konu ise siyanüre çok kolay ulaşılabilmesi… Peki Google’ın istatistiklerine göre siyanürle ilgili aramalar ne boyutta?

BOLD – Türkiye, yeni bir siyanürle intihar haberiyle bir kez daha sarsıldı. İstanbul’da üç kişinin cansız bedenine ulaşıldı. Yetkililer tarafından yapılan incelemelerde bu ölümlerin de siyanür kaynaklı olduğu ortaya çıktı. Türkiye, 10 gün içinde üçüncü kez siyanürle intihar vakasına şahit oldu. Bu durum, vatandaşların siyanürle ilgili merakını artırmış durumda.

Siyanürle bir toplu intihar daha: Korkulan oluyor…

Daha önce siyanürün aslında ne kadar kolay erişilebilir bir madde olduğu ve insanların şu sıralar sık sık siyanürle ilgili araştırmalar yaptığı gündeme gelmişti. Şimdi ise yapılan internet aramalarının aslında ne kadar korkunç boyutlara ulaştığı ortaya çıktı.

Google’da aranan kelimelerin popülaritesinin istatistiğini gösteren “Google Trends”, Türkiye’nin şu sıralar siyanüre kilitlendiğini gösteriyor.

Google Trends, dünyanın herhangi bir ülkesindeki internet aramalarını kelimeler bazında inceleyebilmeyi sağlıyor. Bu bağlamda Google’ın dünyanın en popüler arama motoru olduğu kabul edildiğinde, hangi kelime aranırsa aransın ulaşılan sonuçlar belirleyici oluyor. Bu yüzden Google Trends üzerinden alınan veriler ciddi anlamda önem taşıyor.

İşte Türkiye’nin siyanür araması yapma popülaritesinin zamanla değişimi:

Bu grafik, Türkiye’nin siyanüre son 12 aydaki ilgisini gösteriyor. Grafiğin minimum değeri 0 ve en çok 100’e ulaşabiliyor. Grafik incelendiğinde Türkiye’nin son bir yıldır siyanürle genelde ilgilenmediği görülüyor. Sadece geçtiğimiz mayıs ve ağustos aylarında ufak bir dalgalanma yaşanmış durumda. Ancak siyanürle ilgili aramalar, kasım ayının başından itibaren patlama yaşamış.

TÜRKİYE SİYANÜRE KİLİTLENDİ

Kasım ayında yaşanan ilk intiharın ardından Türkiye’deki internet kullanıcıları siyanürle ilgili çok ciddi şekilde araştırma yapmaya başladı. Öyle ki 9 Kasım’a kadar siyanürle ilgili yapılan aramalar, bu kelimenin Türkiye’deki Google popülaritesini 87’ye fazlasıyla dik bir açıyla yükseltti. Bu hafta ise Türkiye, daha azalan bir eğimle siyanürün arama popülaritesini 100 yaptı. Yani Türkiye, tam anlamıyla siyanüre kilitlendi.

Siyanürle ilgili yapılan aramalarda kullanılan bazı kelimeler:

Google Trends, bir kelimeyle ilgili aramaların nasıl yapıldığını da gösteriyor. Sonuçlar, olayın ne kadar ciddi boyutlarda olduğunu ve acilen önlem alınması gerektiğini gözler önüne seriyor.

Google Trends üzerinden alınan bu görüntü, Türkiye’deki internet kullanıcılarının daha çok “siyanür nerden alınır”, “izmir siyanür”, “siyanür satılan yerler” ve “siyanür sipariş” gibi aramalar yaptığını ortaya koyuyor.

“Baba siyanürle intihar etti, eşi ve çocuğu kokudan zehirlendi”

Ancak burada dikkat edilmesi gereken nokta, arama yapılan kelimelerin karşısında bulunan “Büyük Çıkış” ibaresi. Bu ibare, ilgili aramalardaki popülarite artışının yüzde 5.000 (beş bin) seviyesinde olduğunu gösteriyor.

Google Trends’in etkili özelliklerinden biri de kelimelere olan ilgiyi bölgelere ayırabiliyor olması. Yani Türkiye’deki hangi şehrin siyanürle ilgili daha çok arama yaptığını gösterebiliyor.

Bu Türkiye haritası, şehirlerin siyanürle ilgili aramalardaki yoğunluğunu gösteriyor. Mavi renk tonunun koyulaşması, o şehirdeki kullanıcıların konuyla ilgili daha çok arama yaptığı anlamına geliyor.

Gri renkle gösterilen Tunceli ve Ardahan’ın bu renkte olmasının sebebi, Google’ın bu şehirlerin internet aramalarıyla ilgili yeterli bilgi edinememiş olması.

Google Trends üzerinden edinilen bilgilere göre siyanür aramasının en popüler olduğu şehir Burdur olarak öne çıkıyor. Buna göre Burdur’daki kullanıcılar, yaptıkları toplam Google aramaları arasında en çok siyanürle ilgili arama yaptı. Öyle ki Burdur, 0 ile 100 puan arasındaki popülarite grafiğinde 100 puan almış durumda.

Siyanürle ilgili yapılan aramaların oranının bölgedeki toplam aramalara oranla en yüksek olduğu ikinci şehir ise Denizli. Denizli’yi de Çankırı, Yozgat ve Batman takip ediyor.

Türkiye’nin en büyük şehri İstanbul, siyanürle ilgili aramalarda 47. sırada bulunuyor. Türkiye’nin diğer büyük şehirlerinden Ankara listenin 60., İzmir de 16. sırada yer alıyor.

MHP’nin siyanür teklifi gündeme bile alınmamış

Listenin en son sırasında ise Kilis var. Kilis, yaptığı internet araştırmalarının çok az bir kısmında siyanürle ilgili arama yapıyor. Kilis’in hemen üzerinde ise sırasıyla Bayburt ve Muş bulunuyor.

Google Trends verileri, Türkiye’nin tamamının siyanürle ilgili arama yaptığını gözler önüne seriyor. İnsanlar, her ne kadar bilgi almak için Google aramaları yapıyor olsalar da bu rakamların yüksek olması, yetkililerin bu konuda acilen önlem almaları gerektiğini gösteriyor. Çünkü elde edilen verilerin pek çoğu, siyanürle ilgili yapılan aramaların yüzde beş bin kadar arttığını gösteriyor.

“Biz bunları daha önce hiç yaşamamıştık: İnsanlar sadece kendilerini değil ailelerini gözden çıkarıyor…”

medyabold
Devamını Oku »

Ali Babacan’ın partisi 2019 bitmeden kurulacak

AKP’nin eski kurmaylarından ve Ali Babacan ile birlikte yeni parti çalışmalarında yer alan bir siyasetçi, partinin ne zaman kurulacağına dair açıklama yaptı. Yeni partinin 2019 bitmeden kurulacağını söyledi.

BOLD – Eski AKP’li siyasetçi, Ali Babacan’ın partisinin 2020’ye kalmadan kurulacağını ancak partinin isminin henüz netleşmediğini açıkladı. Independent Türkçe’den Can Bursalı’nın haberine göre, Babacan ekibinin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle ilgili tartışmaları hala devam ediyor.

Söz konusu siyasetçi, çok geniş bir ekiple çalıştıklarını ifade ederken, dünyaca ünlü ekonomi profesörü Daron Acemoğlu’ndan katkı aldıklarına yönelik söylentileri de yalanlamadı.

7-8 YIL ÖNCE UYARDIK

Bir dönem AKP’de önemli görevler yürüttüğü vurgulanan siyasetçi, parti içindeki ilk itirazlarının 7-8 yıl önce başladığını ve AKP’yi tekrar kuruluş sürecindeki ilkelere döndürmeyi denediklerini ancak başarılı olamayınca geri çekildiklerini ifade etti.

Yeni parti kurma fikrinin ‘bir süredir’ olduğunu ancak resmi temasların 2019 yılının şubat ayında başladığını belirten siyasetçi, ayrıca “Kendiliğinden bir araya geldik, AK Parti içinde bir ekip değildik” dedi.

Kaçırılan KHK’lı Yusuf Bilge Tunç’un eşi Nuray Tunç gözaltına alındı

medyabold
Devamını Oku »

Süleyman Soylu 2019’da 299 kadının öldürüldüğünü açıkladı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, kadın cinayetlerinin bilançosunu açıkladı. 2019’da öldürülen kadın sayısı 299… Cinayetlerin en çok işlendiği yer ise yüzde 72,8 ile kadının evi.

BOLD – Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Hakimevi’nde düzenlenen ‘Kadına Yönelik Şiddet İzleme Komitesi Toplantısı’na katıldı.

Süleyman Soylu, Türkiye’de 2016’da 304, 2017’de 353, 2018’de ise 280 kadının öldürüldüğünü söyledi. 2019’daki tabloyu ise şu sözlerle dile getirdi: “Bu yıl ise maalesef geçen yılın biraz üzerindeyiz. En son güncel veriye göre 2019 yılı kadın cinayeti sayısı 299.”

YÜZDE 86’SININ SABIKASI YOK

Türkiye’de 2016-2019 Ağustos ayları arasında öldürülen kadın sayısının bin 167 olduğunu açıklayan Soylu, “Bu bin 167 kadından sadece 76’sı haklarında bir koruma kararı verilmiş kadınlardır. Toplam içindeki oranı yüzde 6,5. Buradaki faillerin yüzde 86’sının daha önceden sabıkası söz konusu değildir. Faillerin yüzde 63,5 eş veya partner, yüzde 32’si ise akrabadır” dedi.

Bakan Soylu, cinayetlerin en çok işlendiği mekanın yüzde 72,8 ile kadının evi olduğuna işaret etti. “Şu anda faili meçhul bir kadın cinayeti söz konusu değildir. Suçluların yüzde 82,4’ü yakalanmış, yüzde 16,2’si ise olayı müteakip intihar etmiştir. Eğitim durumu yükseldikçe kadın cinayetine karışma oranı azalmaktadır” şeklinde konuştu.

DOĞRU TEDBİRLER UYGULANMALI

Bakan Gül de kadına yönelik şiddetin dil, din, ırk, coğrafya ayırt etmeksizin dünyada yaygın şekilde karşılaşılan bir problem olduğunu belirtti. “2019 yılı verilerine baktığınızda, 174 bin 958 kişi hakkında, 509 bin 172 farklı tedbire mahkemelerin hükmettiğini görüyoruz. Her bir vakaya özgü doğru tedbirlerin uygulanması gerektiği, sonuç olarak karşımıza çıkmaktadır” dedi.

Bakan Zehra Zümrüt Selçuk ise 100 bini aşkın kadına şiddet davasına müdahil olduklarını söyledi. Emine Bulut’u öldüren eski eşine verilen müebbet hapis cezasına itiraz ettiklerini ifade eden Bakan Selçuk, ağırlaştırılmış müebbet istediklerini aktardı.

Kaçırılan KHK’lı Yusuf Bilge Tunç’un eşi Nuray Tunç gözaltına alındı

medyabold
Devamını Oku »

Ölçü almak için girdi, enkazın altında kaldı

Gaziantep’te yapılan Türkiye’nin ikinci en büyük camisinin inşaatında iskele çöktü. O sırada ölçü almak için içeri giren inşaat mühendisi Korkut Küçükcan enkaz altında kaldı.

BOLD – Gaziantep Akkent Mahallesi’nde yapımı devam eden ve Türkiye’nin en büyük ikinci camisi olması planlanan cami inşaatında kubbeye beton dökmek için kurulan iskele çöktü. Bu sırada ölçü almak için inşaata giren mühendis Korkut Küçükcan enkazın altında kaldı.

İhbar üzerine olay yerine çok sayıda sağlık, AFAD, UMKE, itfaiye ve polis ekip sevk edildi. Yaklaşık bir gün geçmesine karşın Küçükcan’a ulaşılamazken, 100 kişilik ekibin Küçükcan’ı kurtarmak için çalışması aralıksız sürüyor.

Siyanürle bir toplu intihar daha: Korkulan oluyor…

medyabold
Devamını Oku »

Başsavcılık: “Baba, aşırı borçları nedeniyle bunalıma girmiş”

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Bakırköy’deki toplu siyanür intiharıyla ilgili açıklama yaptı. Eşini ve evladını öldürüp intihar eden babanın aşırı borçları nedeniyle bunalıma girdiği belirtildi.

BOLD – İstanbul Bakırköy’de biri çocuk 3 kişinin ölü olarak bulunmasıyla ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından bir açıklama geldi. Olay hakkında Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldığı aktarıldı.

Yaşadıkları evde B.D ile eşi Z.D. ve çocukları A.D’nin ölü olarak bulunduğu kaydedildi. B.D’nin aşırı borçlarından ötürü bunalıma girdiği ve bunun etkisiyle eşinin ve çocuğunu zehirlediği belirtildi. Ardından da intihar ettiğinin değerlendirildiği bildirildi.

Açıklamada, B.D’nin, Kuyumcukent’teki iş yerinde altın ticareti ile uğraştığı ve bir takım internet siteleri üzerinde kayıt dışı ticari işlemler nedeniyle aşırı derecede borçlandığı iddia edildi.

Siyanürle bir toplu intihar daha: Korkulan oluyor…

medyabold
Devamını Oku »

Irak’taki gösterilerde 1 Ekim’den beri ölenlerin sayısı 320’ye yükseldi

Irak’ta işsizlik, yolsuzluk ve kamu hizmeti yetersizliği nedeniyle 1 Ekim’de başlayan gösteriler şiddetini artırıyor.

BOLD – Göstericilerin başkent Bağdat’taki el-Hallani Meydanı’nda güvenlik güçleri tarafından kurulan barikatları aşıp Yeşil Bölge’ye ilerlemesi üzerine çıkan çatışmalarda sadece dün 4 kişinin öldüğü, en az 60 kişinin ise yaralandığı belirtildi. Olayların başladığı 1 Ekim tarihinden bu yana ölenlerin sayısı ise 320 olarak açıklandı.

İŞSİZLİK, YOLSUZLUK…

Iraklıların işsizlik, yolsuzluk, kamu hizmetlerinin yetersizliğini ve İran’ın ülkedeki etkinliğini protesto amacıyla ülkenin çeşitli bölgelerinde gösteriler düzenliyor. Gösterilerin temel taleplerinden biri de Başbakan Adil Abdülmehdi’nin istifası ancak istifası durumunda Irak’ta protestoların duracağına dair işaret yok.

Rusya, Suriye’nin kuzeydoğusundaki Kamışlı’da helikopter üssü kuruyor

medyabold
Devamını Oku »

Cezaevinde tedavisi yapılmadığı için kötürüm oldu

İki yıldır cezaevinde bulunan Veysel Avunan, verem ve menenjite yakalandı. Tedavi olmasına izin verilmedi. Şimdi ayakları tutmayan Avunan, tekerlekli sandalyeye mahkum oldu.

SEVİNÇ ÖZARSLAN

BOLD ÖZEL – Cezaevindeki hak ihlalleri inanılmaz boyutlara ulaştı. Elazığ Cezaevindeki iki hasta tutuklu durumları ağır olmasına rağmen tahliye edilmiyor. Cezaevine sağlam giren ve 5 ay önce tüberküloz menenjit teşhisi konulan Veysel Avunan (28), tedavisi geciktirildiği için tekerlekli sandalyeye mahkum oldu. Artık çaresi olan verem ve menenjit gibi hastalıklardan dolayı bir genç cezaevinde felç olmak ve bir daha yürüyememek tehlikesiyle karşı karşıya.

TBMM İnsan Hakları Komisyonu üyeleri geçtiğimiz günlerde Elazığ ve Diyarbakır cezaevlerini ziyarete gitti. Daha önce durumundan haberdar olduğu iki hastanın koğuşunu özellikle görmek isteyen komisyon üyesi ve HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, karşılaştıkları manzara karşısında tüylerinin ürperdiğini anlattı.

GERGERLİOĞLU ANLATTI

Bingöllü Veysel Avunan’ın oldukça kalabalık bir koğuşta kaldığını ifade eden Gergerlioğlu hasta tutuklunun durumunu şöyle anlattı:

“Sandalyesine oturmuş, kalkamıyordu. Mart ayından beri şikayetleri olmuş ve sevk gecikmesi, teşhis gecikmesi vb. nedenlerle ancak temmuz ayında teşhis konulmuş ve tedavi başlamadan artık çok gecikildiği için yoğun bakımda yatmak zorunda kalmış. Çünkü tüberküloz mikrobu beyne zarar vermiş. Tüberküloz menenjit olmuş, o kadar bakımsız kalmış, o kadar ihmale uğramış ki… Büyük ihmal, mahrumiyet, gıdasızlık, beslenememe, doktora zamanında ulaşamamaktan kaynaklanır bu hastalığın bu kadar kötüleşmesi.”

Veysel Avunan’ın bu videosu Haziran 2019’da Elazığ Şehir Hastanesinde çekildi. Elazığ Cezaevinde bayılınca yoğun bakıma alınan Avunan’a tüberküloz menenjit teşhisi konuldu. Şu anda bu durumdan daha kötü bir halde cezaevinde kalıyor.
ORTASI DELİK BİR SANDALYE YAPTIK

Yoğun bakımda yaklaşık bir ay kalan Veysel Avunan’ın kendini biraz toparlayınca tekrar cezaevine gönderdiğini ifade eden Gergerlioğlu, “Kendisiyle konuştuk. Bilinci yerinde değil, birçok şeyi unutuyorum dedi. Maalesef ihmallerden dolayı 2 bacağı da tutmuyordu. Kalkıp yürüyemiyordu. Koğuş arkadaşları ‘Yukarıda yatağından alıp aşağıya tuvalete indiriyoruz, onun için ortası delik bir sandalye yaptık. Sandalyeye oturtuyoruz. Büyük abdestini yaptıktan sonra bir kişi altını temizliyor. Sonra sırtımıza alıp odasına tekrar çıkarıyoruz, arkasından tuvaleti temizliyoruz. İnfaz erteleme alması lazım, durumu hiç iyi değil. Veysel Avunan da çok mahcuptu. Arkadaşlarına mahkum yaşıyor. Veysel Avunan’ın sağlık kurulu ve adli tıp kararıyla bir an önce tahliye edilmesi gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

HUKUK MEZUNU

Cemaat soruşturması kapsamında tutuklanan ve örgüt üyesi olduğu iddiasıyla 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılan Veysel Avunan, Atatürk Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu 28 yaşında bir genç. Bingöl’ün Genç ilçesinden 9 kardeşli bir ailenin en büyük oğlu. Bold Medya’nın ulaştığı Veysel Okunan kız kardeşi Ceylan Korkmaz “Kaç aydır sesimizi duyurmaya çalışıyoruz” diyerek yardım istedi, çaresizliklerini anlattı:

CEZAEVİNDE BAYILANA KADAR TEŞHİS KONULMADI

“Abim 15 Eylül 2017’den beri Bingöl Cezaevinde tutukluydu. Geçtiğimiz mart ayında hastalandı. Zatürre idi, sonra menenjite çevrildi. Elazığ’a kontrole götürdüler. Orada net bir teşhis konulmadı. Ta ki Elazığ Cezaevinde bayılana kadar… Hastaneye kaldırdılar, komaya girdi. Menenjit geçirdiği anlaşıldı. Beyninde kanlı enfeksiyon vardı.

21 GÜN KAYSERİ’DE YOĞUN BAKIMDA KALDI

Birkaç gün Elazığ Devlet Hastanesinde kaldı. Sonra Kayseri Şehir Hastanesine götürüldü. 21 gün Kayseri’de yoğun bakımda kaldı. Bilincini kaybetmişti. Hastane abime rapor verdi, 12 ay hastanede tedavi görmesi gerektiğine dair. Yoğun bakımdan çıkar çıkmaz tekrar Elazığ’a hastaneye getirdiler.

1 hafta hastanede kalmadan tekrar Elazığ Cezaevine gönderildi. Hastane dedi ki ‘artık iyi oldun, serumluk bir durum yok, kullanacağınız ilacı hapiste de alabilirsin’. Sonra Bingöl Cezaevine geldi abim. Açık görüşe gittik, o hafta abim iyiydi. İkinci açık görüşte yürüyemiyor, ayaklarını basamıyordu, kollarından tutarak arkadaşları getirmişti. Arkadaşları sırtlarına alıp alt kata tuvalete, yemeğe götürüp getiriyorlar. Şimdi tekrar Elazığ’a götürdüler, bir aydır orada.

KAÇ AYDIR SESİMİZİ DUYURMAYA ÇALIŞIYORUZ

Geçtiğimiz salı günü açık görüş vardı gittik, abim diyor ki, belden aşağı kendimi hissetmiyorum. Abim ihmalkarlıktan böyle bir duruma düştü, zaten ağır bir hastalık. Kaç aydır sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Allah korusun belden aşağı felç de olabilir. Abimin psikolojisi bunu kaldıramaz. Kaç mahkum böyle intihar etti. Benim abim o durum düşsün istemiyorum.

Bizim istediğimiz hastaneye götürülsün, tedavi olsun. Bizim derdimiz çıksın değil. Nerede olursa olsun tedavi edilsin. Sağlığından oldu, canından olmasın. Abimin durumu içler acısı. Annem üzüntüden kalp hastası oldu.

İNFAZ ERTELEME İSTEMEDİ ÇÜNKÜ…

Abimin tahliyesine bir yıl kaldı. Onun istediği tahliye olmadan tedavi görmek. Seneye kasımda çıkacak. Yoğun bakımda kaldığı dönemde biz ceza ertelemesi istedik ama kendisi istemedi. Heyete de çıktı, raporu geldi, cezaevinde kalması uygundur denilmiş. Rapor öyle geldiği için elimizden gelen başka bir şey yok.

Neden cezaevinden çıkmak istemedi biliyor musunuz? Verem ve menenjit tedavisi görüyordu. Ekstradan da ayaklar eklendi. Ve bunların tedavisi ağır. Ailemin maddi durumu hiç yok. Annem babam köyde hayvancılık yapıyor. Öyle bir yerdeyiz ki kuş geçmez kervan geçmez. Abim dışarı çıksa tedavisini yaptıracak imkan bizde bulunmuyor. Bundan dolayı ben içeride kalayım, tedavim yapılsın diye düşünüyor. Biz tahliye edilsin diye uğraşıyoruz. ‘Hayır ben ceza ertelemesi istemiyorum, içeride tedavim yapılsın’ diyor.”

Cezaevine girdiğinde sapasağlam olan Veysel Avunan, tedavisi yapılmadığı için sakat kalmak üzere. 

BEYİN FELCİ GEÇİRDİ, HASTANEYE GÖNDERİLDİ

By-pass ameliyatı olduktan beyin felci geçiren ikinci hasta tutuklu Zeki Bektaş ise koğuşta bilinci kapalı bir şekilde yatıyor. Gergerlioğlu, Bektaş’ın durumunu dair ise şu bilgileri verdi: “Zeki Bektaş, bilinci bulanmış bir şekilde yatakta yatıyordu. Kendinde değildi. Hayatla ölüm arasında olan biriydi. By-pass ameliyatından sonra beyin felci geçirmiş. Bilinci bulanık. Hastaneden cezaevine gönderilmiş. Bu kişinin hastanede şartlarında kalması gerekiyor. Komisyon üyeleri olarak başına gittik, herkes ne diyeceğini bilemedi, tüyler ürpertici bir andı.”

Yanlış hastaneye götürülen hamile tutukluya yolda işkence

medyabold
Devamını Oku »

Altında 8 taksit düzenlemesi Resmi Gazete’de

Perakende işletmelerin, basılı ve külçe halinde olmayan kuyum satışlarında taksit sayısını 4 yerine 8 olarak uygulayabilmesine yönelik düzenleme yürürlüğe girdi.

BOLD – Ticaret Bakanlığının Perakende Ticarette Uygulanacak İlke ve Kurallar Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Resmi Gazete’de yayımlandı.

Yönetmelikle perakende işletmelerce tüketicilere yönelik gerçekleştirilen taksitli satışlarda değişiklik yapıldı.

BDDK’nın altına 8 taksit kararı tefecilere yarayacak

Buna göre, perakende işletmelerce basılı ve külçe halinde olmayan kuyum satışlarında daha önce 4 ay olan taksitlendirme süresi 8 aya çıktı.

BDDK da geçen ay kredi kartlarıyla gerçekleştirilecek basılı ve külçe olmayan kuyumla ilgili harcamalarda taksit sayısını 8’e yükseltmişti.

Çiftçi elektrik borcunu yüzde 68 cezalı ödeyecek

medyabold
Devamını Oku »

Beşar Esad, Le Mesurier’i Türk istihbaratının öldürmüş olabileceğini iddia etti

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Beyaz Baretliler’in kurucularından eski İngiliz askeri istihbarat görevlisi James Le Mesurier’in İstanbul’da ölümünü yorumladı.

BOLD Rus medyasına konuşan Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, James Le Mesurier’in ölümünden CIA’in ve “bir bütün olarak Batı istihbaratının” sorumlu olabileceğini söyledi.

Esad, “Bu elbette istihbarat servislerinin işi. Ama hangi istihbarat servisleri? Tabii ki bir bütün olarak Batılı istihbarat servisleri, Türk istihbaratı ve bölgedeki diğer bazılarından söz ediyoruz. Bunlar egemen devletlerin istihbarat servisleri değil de esas olarak CIA birimleridir. Bu birimler, tek bir sahibe bağlı olarak, birbirleriyle koordinasyon içinde çalışıyor” dedi.

Esad, Batı istihbarat servislerinin talimatıyla bu görevi Türk istihbaratının yerine getirmiş olabileceğini belirtti.

Beşar Esad, “Büyük ihtimalle Türk istihbaratı, yabancı özel servislerin talimatıyla bu görevi yerine getirdi. Bunun bir tahminden ibaret olduğunu tekrar ediyorum ama Batılı özel servisler ve onlara çalışan, birbiriyle işbirliği içinde olanların tipik işleyiş şekli böyledir.”

EŞİNE YURT DIŞI ÇIKIŞ YASAĞI

İstanbul’da önceki Salı günü ölü bulunan James Le Mesurier’e ilişkin otopsi raporundaki ilk bulgularda ölüme, “düşmeye bağlı travmanın” neden olduğu belirtildi. Mesurier’in eşi Emma Hedvig Chirsitan Winber’e ise soruşturma tamamlana kadar yurt dışı yasağı getirildi.

Winber’e poliste yapılan sorgusunda evlerinde bulunan ve inceleme altına alınan bilgisayar, tablet ve cep telefonlarından oluşan 7 elektronik eşyayla ilgili sorular soruldu.

Polisin en başta intihar olarak değerlendirdiği ölümün nedeninin aydınlatılması için Le Mesurier’in psikolojik sorunları için gittiği hastanelerin kayıtları da inceleniyor.

JAMES LE MESURIER

Eski İngiliz asker James Le Mesurier Salı günü İstanbul’da evinin yakınlarında ölü bulunmuştu.

Suriye’de acil yardım çalışmaları yürüten Beyaz Baretliler grubunun destekçisi Mayday Kurtarma Vakfını da kuran İngiliz vatandaşı James Le Mesurier’in evinin balkonundan düştüğü ve cansız bedeninin ilk olarak çevredeki caminin müezzini tarafından fark edildiği açıklanmıştı.

İngiliz ordusunun eski bir askeri istihbarat görevlisi olan 48 yaşındaki İngiliz vatandaşı Le Mesurier, Birleşmiş Milletler (BM) Barış Gücü askeri olarak eski Yugoslavya’da görev yapmıştı.

İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth 2016 yılında, “Suriye’deki sivil savunma ve sivillerin korunmasıyla ilgili yaptığı hizmetlerden ötürü” Le Mesurier’e şövalyelik unvanı verdi.

RUS DIŞİŞLERİ AJANLIKLA SUÇLADI

Geçen hafta Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zakharova, Le Mesurier’nin eski bir MI6 – İngiliz Dış İstihbarat Servisi- ajanı olduğunu, yıllarca Balkanlar ve Orta Doğu’da görev yaptığını söyledi.

İstanbul’da istihbarat oyunları: Rusya’nın İngiliz ajanı olmakla suçladığı Mesurier ölü bulundu

medyabold
Devamını Oku »

MHP’nin siyanür teklifi gündeme bile alınmamış

MHP’nin 4 ay önce siyanür başta olmak üzere öldürücü kimyasal maddelerin satışına sıkı denetim getiren bir kanun teklifi hazırladığı ancak teklifin gündeme bile alınmadığı ortaya çıktı.

BOLD – Siyanürle ölüm haberleri Türkiye gündeminden düşmüyor. Öldürücü kimyasal maddelerin satışına sıkı denetim getirilmesi için MHP’nin kanun teklifi verdiği ortaya çıkarken, teklif Meclis gündeme bile alınmadı. CHP de intiharların Meclis tarafından araştırılmasını istedi.

RAHATÇA SATIN ALINABİLİYOR

Sözcü’den Deniz Ayhan’ın haberine göre, MHP Genel Başkan yardımcısı ve Bursa Milletvekili Hidayet Vahapoğlu 26 Haziran’da TBMM’ye sunduğu yasa teklifiyle siyanür başta olmak üzere çevre ve insan sağlığına zarar veren her türlü kimyasal maddenin satışının internetten satışının yasaklanmasını istemişti. Vahapoğlu teklifinin gerekçesinde de, “Kimyasal maddeler sağlığımızı tehdit etmektedir. İnsan ve çevre sağlığını tehdit eden maddeler piyasada ve internet ortamından rahatça satın alınabiliyor” demişti. Ancak teklif gündeme alınmadı.

CHP İNTİHARLARIN ARAŞTIRILMASINI İSTEDİ

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ise İstanbul ve Antalya’da yaşanan siyanürle intihar olaylarının araştırılması için önergesi verdi. Ölümlerin ana nedeninin geçim sıkıntısı ve işsizlik olduğunu belirten Ağbaba, konunun sosyal bir sorun haline dönüştüğüne dikkat çekerek araştırma komisyonu kurulmasını talep etti. Ağbaba önergesinde “Ekonomide yaşanan durgunluğun en bariz sonucu olan geçim sıkıntısı, Türkiye toplumunda önü alınamayan derin bir travmaya sebep olmuştur. İntiharlar, yoksulluk, geçim sıkıntısı, işsizlik, borç ve çalışma koşullarından kaynaklanmaktadır” dedi.

Siyanürle bir toplu intihar daha: Korkulan oluyor…

medyabold
Devamını Oku »

Netflix’in ilk animasyon filmi Klaus yayında

Netflix’in ilk orijinal animasyon filmi Klaus platformdaki yerini aldı. Klaus’un Türkçe dublajını ise ünlü isimler gerçekleştirdi.

BOLD– Netflix bugüne kadar birçok orijinal içeriğe imza atmasına rağmen ilk defa uzun metraj bir animasyon yaptı. Bir kutup macerasının anlatıldığı Klaus, Netflix’in planladığı diğer animasyonlar üzerinde de etkili olabilir.

KLAUS’UN KONUSU

Postacı akademisinin en kötü öğrencisi Jesper Kuzey Kutup Dairesi’nin kuzeyinde yer alan buzlarla kaplı bir adada görevlendirilir. Ancak bu adanın huysuz halkı, bırakın mektuplaşmayı birbirlerine selam bile vermemektedir. Pes etmesine ramak kalan Jesper el yapımı oyuncaklarla dolu bir kulübede tek başına yaşayan Klaus ile tanışır. İkisi birlikte Smeerensburg kasabasını yeniden kahkahaların çınladığı bir yer hailne getirmek için mücadeleye girişir.

Çılgın Hırsız’ın ortak yaratıcısı Sergio Pablo tarafından yaratılan animasyonun Türkçe seslendirmesinde Okan Bayülgen(Klaus), Yekta Kopan(Jesper), Ece Uslu(Alva), Serra Yılmaz(Mrs. Krum) gibi önemli isimler görev aldı.

medyabold
Devamını Oku »

Think tank “blacklisted” journalists funded by family of Erdogan’s son-in-law

A Turkish pro-government think tank that allegedly blacklisted Turkish journalists working for international media has been financed mainly by the family of the president’s son-in-law, the German government revealed in a parliamentary question.

In a response to a parliamentary inquiry questioning the financial sources of Turkey’s Foundation for Political, Social and Economic Research (SETA), Germany’s government said the family of Berat Albayrak, the son-in-law of Turkish President Recep Tayyip Erdogan’s and the Minister of Treasury and Finance, was funding the foundation.

“SETA is not a public organization and headquartered in Ankara [the capital]. It has branches in Istanbul, Brussels, Washington, Cairo, and Berlin. The institution, which is close to the government, is to a large extent financed by the Albayrak family,” the German government said, according to a Deutsche Welle (DW) Turkish report on Thursday.

The inquiry, lodged by Germany’s Left Party, also questioned whether SETA’s activities were under the government monitoring as the foundation had opened a branch in the German capital in 2017.

The government did not answer that question but said the related authorities would do whatever necessary if the Turkish foundation would illegally try to increase its influence in the country or to carry out intelligence-gathering activities.

The federal government had not answered most of the questions in the inquiry, the DW report said.

DW approached Zafer Mese, SETA’s Berlin branch head, for an interview request regarding the report by the federal government, but he refused.

The influential think tank, known to have close ties to the ruling Justice and Development Party (AKP) government, is headed by Berat Albayrak’s brother, Serhat Albayrak. He is also a board member of the Calik Holding Media Group, Turkuvaz.

Before his political career, Berat Albayrak also served as SETA’s CEO.

The German government said they were aware of the links between the foundation and the AKP government, adding that both the presidential communications director Fahrettin Altun and the presidential spokesman Ibrahim Kalin were also former SETA personnel.

SETA came in for harsh criticism last July when it published a report which allegedly blacklisted journalists working for international media outlets, including DW Turkish, BBC Turkish, and Euronews, in Turkey and tried to criminalize the profession of journalism.

The SETA report, titled “the Turkey extensions of the international media organizations”, published detailed information of journalists, including their resumes, social media posts, retweets and even people who retweeted their posts.

“By using the word ‘extension’, the so-called SETA report displayed clearly the intolerance against the staff of international media outlets by making them a target,” said Erol Onderoglu, the Turkey representative of Reporters Without Borders (RSF), a press freedom group.

Some social media posts accused SETA of using intelligence-gathering methods used by Turkish police.

At the time, a criminal complaint was submitted against the institution by the Journalists’​ Union of Turkey (TGS) and the Media and Law Studies Association (MLSA), a nongovernmental organization offering journalists legal protection.

Press unions slam Turkish think tank for risking journalists’ lives

The post Think tank “blacklisted” journalists funded by family of Erdogan’s son-in-law appeared first on IPA NEWS.



from IPA NEWS https://ipa.news/2019/11/15/think-tank-blacklisted-journalists-funded-by-family-of-erdogans-son-in-law/
Devamını Oku »

L’Equipe ve Kicker’den övgü; küçük finalde Türkiye 2020 biletini aldı

Türkiye İstanbul’da İzlanda ile 0-0 berabere kalarak 2020 Avrupa Şampiyonasına katılmayı garantiledi. Ay-Yıldızlıların bu başarısı Fransa ve Almanya’da da haberlere yansıdı.

BOLD – EURO 2020 H Grubu’nda yer alan Türkiye, karşılaştığı İzlanda ile 0-0 berabere kalarak ilk ikiye girmeyi garantileyerek EURO 2020 biletini cebine koydu. Grupta oynadığı 9 maçta 6 galibiyet, 2 beraberlik ve 1 mağlubiyet alan ay yıldızlılar, 16 gol atarken kalesinde sadece 3 gol gördü. Tek mağlubiyet deplasmanda İzlanda karşısında alındı. Avrupa basını da millilerin bu performansına kayıtsız kalmadı.

TÜRKİYE İŞİ BİTİRDİ

Fransız L’Equipe gazetesi, İzlanda karşısında hedefine ulaşan ay yıldızlıların işi bitirdiğini ifade etti: “Zorlu bir mücadelenin ardından Şenol Güneş’in takımı görevini yerine getirdi. Türkiye üst üste 2. defa Avrupa Şampiyonası’na katılmayı başardı” ifadelerini kullandı. L’Equipe, maçın kırılma anı olarak Merih Demiral’ın 82. dakikada kaleci Mert’i geçen topu çizgiden çıkardığı dakikalar olarak değerlendirdi.

Goal’e göre bir başka Fransız kaynak SO FOOT, Merih Demiral’ın 82. dakikada önlediği golün önemine değindi. “İstanbul ambiyasında Şenol Güneş ve ekibi EURO 2020 biletini cebe attı” diyen SO FOOT, Merih için de şu ifadeleri kullandı: “İzlanda çok etkili olamasa da Merih Demiral çizgiden çıkardığı topla ülkesini kurtardı”

KÜÇÜK FİNAL’DE TÜRKİYE BİLETİ ALDI

Almanya merkezli Kicker, iki takımın 0-0 biten mücadelesini ‘korakor düello’ olarak niteledi ve karşılaşmayı şöyle yorumladı: “0-0 biten ‘küçük final’ sonrasında Türkiye turnuva biletini aldı. Gol pozisyonundan çok faulün yapıldığı mücadelede İzlanda neredeyse bütün maç sahada yoktu. Son anlarda etkili olmak isteyen konuk ekip, Türkiye engelini aşamadı”

medyabold
Devamını Oku »

IŞİD’le Mücadele Koalisyonu ‘yabancı terörist savaşçılar’ konusunda uzlaşamadı

IŞİD’le Mücadele Küresel Koalisyonu’na üye ülkeler, hem Türkiye’nin Suriye operasyonu hem de IŞİD lideri Bağdadi’nin ölümünün ardından ilk kez Washington’da toplandı.

BOLD ABD Dışişleri Bakanlığındaki toplantıya 30 kadar ülke temsilcisinin yanı sıra NATO Genel Sekreteri Jen Stoltenberg de katıldı. Türkiye’yi Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu temsil etti. Koalisyonda Türkiye dahil 68 ülke bulunuyor ancak dünkü toplantı daha dar kapsamlıydı. Washington son olarak geçen Şubat ayında koalisyonun Dışişleri Bakanları toplantısına ev sahipliği yapmıştı.

ANLAŞMAZLIK GÜN YÜZÜNE ÇIKTI

Toplantıda, ABD ve Avrupalı yetkililer arasında “IŞİD militanlarının nerede yargılanacağı konusundaki anlaşmazlık” gün yüzüne çıktı. Toplantıda Suriye ve Irak’ta yakalanan IŞİD teröristleri ön plana çıktı. Avrupa ülkeleri IŞİD’lierin, vatandaşı olduğu ülkelere iadesine sıcak bakmadı. Fransa’nın IŞİD üyelerinin Irak’ta yargılanması önerisi, ABD tarafından “sorumsuzluk” olarak değerlendirildi.

“YABANCI SAVAŞÇILARI GERİ ALIN”

Toplantının açılış konuşmasını yapan ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, koalisyon üyelerine kendi vatandaşları olan IŞİD’li mahkumları geri almaları çağrısı yaptı. “Koalisyon üyeleri gözaltındaki binlerce IŞİD’li mahkumu geri almalı” diyen Pompeo, bu kişilerin işledikleri suçlardan ülkelerinde yargılanması gerektiğini söyledi.

ABD Dışişleri Bakanlığı Terörizmle Mücadele Koordinatörlüğü görevini yürüten Nathan Sales de, “ABD’nin, bu sorunu onlar adına çözmesini kimse beklememeli” mesajını verdi.

10 bin kadar IŞİD’li mahkum ve on binlerce aile üyesi Suriye’nin kuzey doğusunda ABD’nin bölgedeki Kürt müttefiklerinin kontrolündeki kamplarda tutuluyor.

FRANSA-ABD ANLAŞMAZLIĞI

Avrupa ülkeleri, söz konusu savaşçılarla ilgili, delillerin toplanmasının güçlüğü ve saldırı tehdidi gibi nedenleri ileri sürerek ABD’nin teklifine karşı çıkıyor.

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, toplantı sonrası medyaya, savaşçıların “suçu işledikleri yere olabilecek en yakın yerde adalet önüne çıkarılması gerektiği” görüşünü savundu. Le Drian, savaşçıların büyük çoğunluğunun Irak ve Suriyeli oluşunu da gündeme getirdi.

ABD: SORUMSUZLUK

ABD Dışişleri Bakanlığı Terörizmle Mücadele Koordinatörü Sales ise görüş ayrılığının altını çizerek, “ABD, Irak’ın omuzlarına böyle bir yükü yüklemenin uygunsuz olduğunu düşünüyor. Özellikle de söz konusu savaşçılar Avrupalıyken” dedi.

Nathan Sales, Fransa’nın teklifi ile ilgili, “Irak’ın onların problemini çözmesini beklemeleri sorumsuzluktur… Hala fırsat varken, hızla bu savaşçıların ilgili ülkeler tarafından geri alınmaları gerektiği görüşündeyiz” dedi.

Sales yabancı terörist savaşçıların iadesi konusunda “Kimse ABD’den bunu tek başına çözmesini beklememeli. Şu an için Suriye’de durum stabil görünüyor olabilir ancak burada Suriye’den söz ediyoruz. Her şey göz açıp kapayıncaya kadar değişebilir. Ülkeler vatandaşlarını alıp insani koşullarda yargılamalı” dedi.

Aralarında Fransa ve İngiltere’nin de olduğu birçok Avrupa ülkesi, geri dönüşleri engellemek için vatandaşlık iptali yoluna gidiyor.

TAMPON BÖLGEDE KALAN KİŞİNİN DURUMU

Türkiye’nin sınır dışı ettiği ancak Türkiye-Yunanistan sınırı arasında kalan ABD vatandaşı savaşçının durumu da Nathan Sales’in Washington’da düzenlediği basın toplantısında gündeme geldi. Türkiye Yunanistan’ın almayı reddettiği bu yabancı savaşçıyı Amerika’ya iade edeceğini açıklamıştı.

Nathan Sales, “Durumu yakından takip ediyoruz. Federal yasalar gereği ayrıntı veremem ama hem Türkler hem de Yunanlarla çalışıyoruz” demekle yetindi.

ÇAVUŞOĞLU: ÇÖPLÜK ALANI DEĞİLİZ

Toplantıda konuşan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da Suriye’deki yabancı terör savaşçılarının vatandaşı oldukları ülkelerce geri alınması gerektiğini vurgulayarak, “Bölgemiz yabancı terör savaşçıları için bir çöplük alanı değil ve olamaz” dedi.

Çavuşoğlu, “Biz operasyon alanında 287 yabancı terör savaşçısıyla aile üyelerini yakaladık. Bunların iadesi için, vatandaşı oldukları ülkelerle çalışıyoruz.” diye konuştu.

ULUSLARARASI KRİZ GRUBU UYARISI

Uluslararası Kriz Grubu geçen ay açıkladığı raporda, IŞİD’in Irak ve Suriye’de yeniden ortaya çıkma olasılığının yüksek olduğunu bildirmişti.

Kriz grubunun son raporuna göre IŞİD, Irak ve Suriye’de geriledi ancak tamamen ortadan kaldırılmadı ve bölgede yaşanan bazı gelişmeler, örgütün tekrar canlanmasına ön ayak olabilir.

Rusya, Suriye’nin kuzeydoğusundaki Kamışlı’da helikopter üssü kuruyor

medyabold
Devamını Oku »