18 Nisan 2020 Cumartesi

Selahattin Demirtaş’ın tahliye talebine gerekçesiz ret

HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın avukatlarının koronavirüs sonrası yaptıkları tahliye başvurusunun gerekçesiz reddedildiği belirtildi.

BOLD – 3.5 yıldır Edirne Cezaevinde tutuklu bulunan HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş için avukatları 2 hafta önce tahliye talebinde bulunmuştu. Ankara 5. Sulh Ceza Hakimliği, tahliye talebinin reddine karar verdi.

Avukat Mahsuni Kahraman sosyal medya hesabından ayrı ayrı yaptıkları tutukluluğa itiraz ve tahliye taleplerinin gerekçesiz olarak reddedildiğini açıkladı.

TORBA KARARLARDAN VAZGEÇİN

Avukat Kahraman, kararla ilgili, “Hipertansiyon, kalp ve solunum yolu hastalıkları nedeniyle korona virüs risk grubunda olan Sn. Demirtaş için yaptığımız tahliye talebi, başvurudan 2 hafta sonra hiçbir gerekçe gösterilmeden reddedildi. Şüphelisi bile olmadıkları bir soruşturmadan tutuklanan Sn Demirtaş ile Sn Yüksekdağ için tahliye kararı verecek cesaretiniz yok. Gerekçe yazacak yüzünüz yok. Ama hiç değilse, torba kanun tekniğinden esinlenerek verdiğiniz şu torba kararlardan vazgeçin” ifadelerini kullandı.

Lale Devri’nden korona zekatına kılıf buldular: Yöneticiye mal lazımsa tahsili halktan olur

medyabold
Devamını Oku »

Trump tahmini can kaybını 240 binden 60 bine düşürdü

ABD Başkanı Trump, ülke geneli koronavirüs kaynaklı ölüm tahminlerinin 100 ila 240 binden 60 ila 65 bine düştüğünü açıkladı. Solunum cihazı krallığı kurdukları söyleyip başka ülkelere yardım yapacaklarını ifade etti.

BOLD – Dünya geneli koronavirüs (Kovid-19) vakalarının en çok görüldüğü Amerika Birleşik Devletleri’de ölü sayısı 37 bini geçerken Başkan Donald Trump, salgındaki artışın bittiğine inandığını söyledi.

ARTIK 100 BİN ALTINDA ÖLÜM OLACAĞINI DÜŞÜNÜYORUZ

Trump, “Aldığımız önlemlerle belki de milyonlarca hayat kurtardık. Yakın zamana kadar virüs nedeniyle 100 ila 240 bin kişinin ölmesi bekleniyordu. Ancak artık 100 binin altında ölüm olacağını düşünüyoruz. 60 ila 65 bin ölümün yaşanacağı bir döneme doğru gidiyoruz” dedi.

Kimi eyalet valilerinin çok iyi iş çıkardığını kaydederek “Salgın artışının bittiğini düşünüyorum” diye konuştu.

ÇİFTÇİLER İÇİN 19 MİLYAR DOLARLIK PROGRAM BAŞLATILDI

Korona sebebiyle ekonomik zorluk yaşayan çiftçiler için 19 milyar dolarlık program başlatıldığını ilan ederek “Doğrudan ödeme yapacağız. İhtiyaç sahiplerine ulaştırmak için büyük miktarda et, süt ve gıda ürünü satın alımı olacak” bilgisini verdi.

SOLUNUM CİHAZI KRALLIĞI KURDUK BAŞKA ÜLKELERE YARDIM EDECEĞİZ

“Şu anda solunum cihazı krallığı kurduk, yüz binlercesi üretim aşamasında. Bunlara ihtiyacımız yok” diyen Trump, bu noktada başka ülkelere yardım yapacaklarını söyledi.

Koronavirüs nedeniyle tahliye edilen mahkum, silahlı kutlamada kuzeni tarafından öldürüldü

medyabold
Devamını Oku »

Lale Devri’nden korona zekatına kılıf buldular: Yöneticiye mal lazımsa tahsili halktan olur

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın müşaviri Ahmet Belada, Lale Devri defterdarlarından Sarı Mehmet Paşa’nın kitabından AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kampanyasına dayanak buldu: “Yöneticiye mal lazımsa tahsili halktan olur!”

BOLD – AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğon’ın, koronavirüsle mücadele gerekçesiyle ‘zekat’ dahil halktan ‘maddi yardım’ talebinin tartışmaları devam ederken, kimileri de sürece tabir yerindeyse kılıf bulma gayretlerini sürdürüyor.

18’İNCİ YÜZYIL DEVLET ADAMININ ESERİNDEN TAVSİYE SUNDU

Diyanet İşleri Başkanlığı (DİB) Başkanlık Müşaviri Ahmet Belada, Osmanlı döneminde yazılan ‘Devlet Adamına Nasihatler’ kitabındaki tavsiyeleri paylaştı.

Ali Erbaş’ın 3 yıllık müşaviri Ahmet Belada

Birgün’den Mustafa M. Bildircin’in haberine göre Belada, Lale Devri defterdarlarından Sarı Mehmet Paşa’nın kaleme aldığı kitapta, “Yöneticiye mal lazımdır, malın tahsili halktan olur” önerisinin yer aldığını aktardı.

ALİ ERBAŞ’IN 2017’DEN BU YANA MÜŞAVİRLİĞİNİ YAPIYOR

2017’den bu yana Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın müşavirliğini yapan Ahmet Belada, kuruma yakınlığı ile bilinen ‘diyanethaber.com.tr’ sitesi için bir yazı kaleme aldı.

Yazısında, Lale Devri defterdarlarından Sarı Mehmet Paşa’nın ‘Devlet Adamlarına Nasihatler’ eserini tekrar okuduğunu ifade etti.

Aralarında, “Kötü sözlü olma, cömert ol. Toplum düzenini bozmayı adet etme. Âlemin nizamının aslı adalettir. Adaletsiz saltanat (devlet) sağlam olmaz” gibi tavsiyeler de yer alan kitaptaki 42 öneriyi paylaştı.

İKİ DÖNEM DE AYNI NOKTADA BULUŞTU YORUMLARINA YOL AÇTI

Belada’nın, tarihte ‘israf’ ile anılan Lale Devri gibi bir dönemde defterdarlık yapan Sarı Mehmet Paşa’nın önerilerini paylaşması, “O dönemde israf yüzünden para bulmak zordu, şimdi de. Demek ki o zaman da israfa karşı halktan para istenilmiş” yorumlarına yol açtı.

Lale Devri, dönem minyatürlerinde de bu şekilde yer almıştı.

OTOMATİK ZEKAT HESAPLAMA SİSTEMİ HAZIRLANDI

Öte yandan 2018’de 1,3 milyar lira bağış toplayan Diyanet Vakfı da zekat hesaplama modülü hazırladı. ‘Ramazan ayında zekat vermek isteyen vatandaşlara kolaylık sağlamak’ gerekçeli sitede ‘Otomatik zekat hesaplama’ sistemi de yer aldı.

DEKONTLARIN MÜFTÜLÜKLERE GETİRİLMESİ İSTENMİŞTİ

Diyanet, Erdoğan kampanyası kapsamında personelden en az 250 lira bağış ve dekontların müftülüklere bildirmesini talep etmişti.

Kovid-19’u yenen eczacı Çalışkan: Moralinizi yüksek tutun ve temastan kaçının

medyabold
Devamını Oku »

Tarım Bakanlığını dolandıran AKP’li TBMM Tarım Komisyonuna üye oldu

Tarım Bakanlığını dolandıran AKP Çankırı eski il başkanı Salim Çivitçioğlu’nun ilginç yükselişi dikkat çekti. Çivitçioğlu, milletvekili seçildikten sonra Meclis Tarım Komisyonu üyesi oldu.

BOLD – AKP Çankarı Milletvekili Salim Çivitcioğlu’nun 2017 yılında devletin verdiği destekleme ödemesinde Tarım Bakanlığını dolandırdığı belirlendi. Çivitçioğlu, resmi belgelere rağmen dolandırıcılık olayının ardından 2018’de milletvekili seçildi, daha sonra da Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu üyeliğine getirildi.

Salim Çivitçioğlu

Çankırı’nın Şabanözü İlçe Tarım Müdürlüğü’nün kararına göre, Çivitcioğlu ve ailesinden 8 kişi ile Çivitçioğlu Tarım Ürünleri Limited Şirketi 2017 yılında devletin verdiği desteklemeler için yalan beyanda bulundu. İlçe Tahkim Komisyonu, yapılan soruşturma sonucunda Çivitçioğlu ile yakınlarının 5 yıl süre ile destekleme ödemelerinden mahrum edilmesine, haksız ödemenin de gecikme faiziyle geri alınmasına karar verdi.

ÖNCE VEKİL, SONRA TARIM KOMİSYONU ÜYESİ OLDU

Ancak Salim Çivitçioğlu, bu soruşturmadan bir yıl sonra AKP Çankırı Milletvekili seçildi. Daha sonra da Tarım Komisyonu üyeliğine getirildi. Çivitçioğlu’nun hakkındaki bu raporu hazırlayan kişinin de sürdürdüğü iddia edildi.

Resim

 

Resim

İTİRAFÇI OLMUŞ

Öte yandan Çivitçioğlu’nun 4 Eylül 2016’da cemaate üyelik iddiasıyla emniyet tarafından şüpheli olarak ifadesinin alındığı kaydedildi. Çivitçioğlu’nun etkin pişmanlıktan yararlanarak itirafçı olarak ifade verdiği belirtildi.

AKP’li vekil Çivitçioğlu’nun ifadesinde, “Ben örgüt üyesi değilim. Bu kapsamda olduğumu düşünmüyorum. Bu konuda bildiklerimin hepsini samimim olarak anlatmak istiyorum. Bu hususlar etkin pişmanlık olarak kabul edilecekse buna rızam vardır” dediği kaydedildi.

KUZENİNİ ÜNİVERSİTEYE DAİRE BAŞKANI YAPTI

AKP’li vekil Çivitcioğlu’nun, Çankırı Defterdarlığında çalışan kuzeni Osman Çivitçioğlu’nun, Çankırı Karatekin Üniversitesi’ne daire başkanı olarak atanmasında üniversite rektörüne telkinde bulunarak etkili olduğu öne sürüldü.

medyabold
Devamını Oku »

Syria’s Kurdish-led northeast confirms first case of coronavirus

The Kurdish-led administration in Syria’s northeast said on Friday that the World Health Organisation (WHO) had found the area’s first case of coronavirus earlier this month after samples were tested in Damascus.

In a statement, the regional administration said a 53-year-old man had died at Qamishli National Hospital on April 2 and that a sample sent to Damascus had tested positive for COVID-19, the lung disease caused by the coronavirus.

But it said health authorities in the northeast, a region ruled autonomously from Damascus, had not been made aware of the results, which emerged on the same day as the patient’s death.

A WHO regional spokesperson said the positive test result was reported by the Syrian government health ministry on April 2, and that active surveillance was being carried out in northeast Syria to probe for other cases.

“Contact tracing of the patient’s close contacts was conducted, and all were reported negative. However, another family member is currently reportedly also in hospital with symptoms of COVID-19 with test results pending,” said WHO spokesperson Inas Hamam.

The Kurdish-led administration said it was “dangerous” that their health authorities had not been informed directly when the case was first confirmed.

“The international organization knows well that the Syrian authorities do not cooperate with the autonomous administration,” it said in the statement.

Relief organizations have expressed concern about the coronavirus pandemic reaching northeast Syria, where health infrastructure has been shattered by war and medical supplies are limited.

An official at the Qamishli National Hospital, which falls under the control of Syria’s central government in Damascus, denied earlier on Friday the existence of any coronavirus cases so far at the hospital.

Reuters

Gaza runs out of coronavirus tests, Palestinian health officials say

The post Syria’s Kurdish-led northeast confirms first case of coronavirus appeared first on IPA NEWS.



from IPA NEWS https://ipa.news/2020/04/18/syrias-kurdish-led-northeast-confirms-first-case-of-coronavirus/
Devamını Oku »

Bayburt Valiliği, Somalili mültecilere izin kağıdı verip Çorum’a gönderdi

Çorum’da dün gece yol kenarına indirilen 20 Somalili mültecinin üstünden Bayburt Valiliği tarafından verilen belge çıktı. Belgelerinde “Çorum’a gidiş izni verilmiştir” yazan mülteciler, Göç İdaresi’ne gönderildi.

BOLD – Bayburt Valiliğinin, koronavirüs salgını nedeniyle şehirler arası yolcuklar kısıtlanırken mültecilere nasıl izin verdiği merak ediliyor. Çorum’da dün gece plakası tespit edilemeyen bir araç, 20 mülteciyi çevre yolu Buharevler kavşağına indirdi. Vatandaşların ihbarı üzerine yol kenarına gelen polis ekipleri ilginç bir belgeyle karşılaştı.

MÜLTECİLERE ÇORUM İZNİ

Polis incelemesinde Çorum’da ikamet etmedikleri öğrenilen mültecilerin üzerinden çıkan izin belgesi ise şaşkınlığa neden oldu. Çorum’a Malatya’dan geldiklerini söyleyen mültecilerin üzerinde Bayburt Valiliği ve İl Göç İdaresi kaşeli bir ‘izin kağıdı’ çıktı. Kağıtta, “Bu izin belgesi hakkında sınır dışı etme kararı alınan ancak 6458 sayılı Kanunu’nun 57. Maddesi 4. Fıkrasına istinaden idari gözetimi sonlandırılan açık kimliği yazılı şahısların Çorum iline gitmesi izin verilmiştir” ifadesi yer aldı. Mültecilerin korona virüsü salgını nedeniyle alınan şehirlerarası  yolculuğun kısıtlandığı bir dönemde izin kağıdı ile hiçbir tedbir ve önlem alınmadan şehirler arası yolculuk yapabilmesi dikkat çekti. Mülteciler İl Göç İdaresi’ne gönderildi.

Bir aile dramı daha: Kanserden ölen bir anne, KHK’lı hasta bir baba ve geride kalan 4 çocuk

medyabold
Devamını Oku »

DSÖ: Yeni virüslerin yüzde 70’i hayvandan insana bulaşıyor

Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Ghebreyesus, Çin Wuhan’daki hayvan pazarlarının tekrar açılacağı haberleri üzerine, bu tür yerlerin kapalı tutulması gerektiğini belirtti. Yeni virüslerin yüzde 70’inin hayvandan insana bulaştığının tahmin edildiğini de vurguladı.

BOLD – Koronavirüs (Kovid-19) çıkış merkezi Çin Wuhan’daki, hayvan pazarlarının yeniden faaliyete geçeceğine dair haberlerle ilgili Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, “Bu tür yerler kapalı tutulmalı” dedi.

HÜKUMETLER VAHŞİ HAYVAN SATIŞI VE TİCARETİ YASAĞINI UYGULAMALI

Yeni virüslerin yüzde 70’inin hayvanlardan insanlara bulaştığının öngörüldüğüne dikkat çeken DSÖ yetkilisi, “Hayvan pazarları, tüm dünyada milyonlarca insan için önemli bir ucuz gıda ve geçim kaynağıdır. Ancak hükumetlerin ‘vahşi hayvan satışı ve ticareti’ yasağına titizlikle uyması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

SOSYAL KISITLAMALARIN KADEMELİ GEVŞETİLMESİ CESARET VERİCİ

Bazı Avrupa ve Kuzey Amerika ülkelerinde Kovid-19 sebebiyle getirilen sosyal kısıtlamaların kademeli gevşetilmesi kararını ‘cesaret verici’ diye niteleyen Ghebreyesus, şöyle devam etti:

“Daha önce kısıtlamaların kademeli gevşetilmesi gerektiğini söylemiştik. Ülkeler, bizim dile getirdiğimiz kriterleri dikkate almalı. Dün, yeni bir kılavuz yayımladık. Ülkeleri bunu okumaya ve uygulamaya teşvik ediyoruz.”

BAZI ÜLKELERDE İYİ İŞARETLER VAR AMA AFRİKA ENDİŞE VERİCİ

Salgının durdurulmasına ilişkin bazı ülkelerde ‘iyi işaretler’ görülse de Afrika’da vaka sayısı artışından artışından endişe duyduklarını dile getirdi.

Kıtada, geçen hafta hasta sayısının yüzde 51, can kaybının ise 60 arttığı bilgisini verdi.

Afrika’da test kiti sorunu yaşandığına dikkat çekerek gerçek vaka sayılarının bildirilenin çok üzerinde olabileceği ikazı yaptı.

ÇİN SORUSUNA CEVAP VERMEDİ YARDIMCILARINA HAVALE ETTİ

Kovid-19’un ilk görüldüğü Çin Wuhan idaresinin, hayatını kaybedenlerin sayısını revize etmesi ile ilgili soru üzerine sözü yardımcılarına verdi.

Örgütün koronaya karşı mücadele ekibi lideri Maria Van Kerkhove, Wuhan’da sağlık sistemi üzerine çok yük bindiğinden ölümlerin geç tespit edilmiş olabileceğini ileri sürdü.

DSÖ Acil Durumlar Programı Direktörü Mike Ryan ise ölü sayılarının zamanında bildirilmesi gerektiğini vurguladı.

HAYATINI KAYBEDEN SAYISI BİN 290 KİŞİ ARTIRILMIŞTI

Wuhan idaresi, Kovid-19 kaynaklı daha önce 2 bin 579 diye açıklanan can kaybını bin 290 artırarak 3 bin 869’a çıkarmıştı. Böylece Çin geneli Kovid-19 ölü sayısı 4 bin 632’i bulmuştu.

Dünyada 2 milyon 250 bini aştı: Ölü sayısı 155 bine dayandı

medyabold
Devamını Oku »

Kovid-19’u yenen eczacı Çalışkan: Moralinizi yüksek tutun ve temastan kaçının

Koronayı yenen İstanbul Eczacı Odası Yönetim Kurulu üyesi Bilge Çalışkan, hastılıkla mücadele sürecinde en önemli adımın moral bozmamak olduğunu belirtti. “Korunma için herkesin hasta olduğunu varsayın. Moral bozacak haberler izlemeyin. Temastan kaçının” tavsiyesinde bulundu.

BOLD – Türkiye geneli binlerce insan koronavirüs (Kovid-19) sebebiyle hastalandı. İstanbul Eczacı Odası Yönetim Kurulu üyesi Bilge Çalışkan da bunlardan biriydi. Ancak Bilge Çalışkan, tedavi sonrası iyileşti. Tecrübesini paylaşarak da şunları önerdi:

İNSANLARIN HAYATINI KAYBETTİĞİNE DAİR HABER İZLEMESİNLER

“Evde kaldığım dönemde koronavirüsten dolayı insanların hayatını kaybettiğini anlatan haberler moralimi bozuyordu. İnsanlara tavsiyem, eğer hastalanırlarsa bu tarz haberler izlemesin. Çünkü iyileşirken moral çok önemli. Kendinizi korumak istiyorsanız herkesin hasta olduğunu varsayın. Bir de kendimizin de hasta olduğunu düşünmemiz lazım. Temastan kaçının. Sosyal mesafe kuralına uyup ellerinizi sık sık yıkayın. Eczaneye gidecekler mutlaka maske taksın. İçeride biri varsa onun çıkmasını beklesin.”

SANKİ BİRİLERİ CAM PARÇASINI CİĞERİME SAPLAMIŞTI

Virüsün yurt geneli yayıldığı dönem, hastalığa karşı meslektaşlarını bilgilendirme için sürekli dışarıda bulunduğunu belirterek, yaşadıklarını Hürriyet’ten İdris Emen’e anlattı: “O sıra virüsü kaptığımı düşünüyorum. İlk başta 2 günlük halsizlik hissettim. Başka şikâyetim yoktu. 25 Mart gecesi uyurken göğsümde şiddetli ağrıyla uyandım. Sanki birileri cam parçasını ciğerime saplamış gibiydi. O kadar şiddetli bir ağrıydı ki koronavirüs olduğumu anladım. Ertesi gün hastanede Kovid-19 uyumlu pnömoni olduğumu söylediler. Evde tedavi görüyordum. Hiç çıkmadım. Çocuğumla hiç temasım olmadı. 7’nci gün göğüs ağrısı tekrar başladı. Ateşim düşmeyince tekrar hastaneye gittim. Virüsün ciğerlerime yayıldığı tespit edildi. 2 Nisan’da hastaneye yatırıldım. Bir hafta tedavi gördüm. İyileştikten 48 saat sonra taburcu ettiler.”

DSÖ: Yeni virüslerin yüzde 70’i hayvandan insana bulaşıyor

medyabold
Devamını Oku »

Fuat Güner ve Mark Eliyahu’dan karantina düeti

Türk müziğinin önemli isimlerinden Fuat Güner ve ünlü kamança sanatçısı Mark Eliyahu birlikte şarkı yaptı. Nefes almakta zorlandığımız günlerde Nefes Yerine’nin yayın tarihi elbette tesadüf değil.

SEVİNÇ ÖZARSLAN

BOLD ANALİZ – Herkesin maske ile dolaştığı, nefes almakta zorlandığı karantina günlerinde Fuar Güner ve Mark Eliyahu’dan gelen Nefes Yerine düeti gerçekten nefes gibi oldu. Sözlerini Fuat Güner’in yazdığı, bestesini Mark Eliya’nun yaptığı muhteşem düeti iki gündür dönüp dönüp dinliyorum. Günümüz insanına kendine bakmasını, düşünmesini, dönüşmesini hatırlatan bir beste Nefes Yerine. Sözleriyle, melodisiyle o yöne doğru akıp gidiyorsunuz.

Modern zaman ya da ahir zaman, nasıl tanımlarsanız tanımlayın bu zamanın insanı sevgisiz, ilgisiz ve duyarsızlığa ‘tutsak’. Başkalarının acılarına kayıtsızlık, bencillik, tahammülsüzlük, şükürsüzlük en zirve noktada. Fuat Güner’in sözleri insanoğlunun tam da bu haline denk düşüyor:

Daldın dünyanın derdine
Duymaz görmez oldun
Duyarsız sevgisiz…

Artık sen o sen değil
Nasıl tutsak oldun
Acımasız ilgisiz…

Koronavirüs nedeniyle ilan edilen iki günlük sokağa çıkma yasağında nasıl bir toplum haline dönüştüğümüzü gördük. Belki de bu yüzden yan yana durmakta zorlanan insanoğlu sokaklardan, caddelerden, tiyatro sahnelerinden, tribünlerden, ofislerden kovuldu ve tek tek odalara, yalnızlığa gömülmek zorunda kaldı. İkili de eserlerinde, kıymetini bilemediklerimize vurgu yapıyor ve geç olmadan öze dönme çağrısında bulunuyor.

Düşün, en son ne zaman
En son nerede baktın gökyüzüne
Yıldızların işvesine…

Düşün, en son ne zaman
En son nerede kokladın bir çiçeği
Nefes yerine…

İnan, gün bugün
Hayat senin eserin
Güzellikler akar içine
Eğer istersen tüm kalbinle

Hadi geç olmadan uyan bu uykudan
Yeter ki gönlünde bul güzeli
Sevgiye uzat ellerini

“DOĞA HEPİMİZİ DURMAYA, DÜŞÜNMEYE MECBUR ETTİ”

Şarkının bütün dünyanın kendisini eve katıp mecburi karantinaya aldığı bir dönemde müzikseverlere sunulması manidar olduğu kadar güzel de bir tevafuk.

Fuat Güner, Instagram hesabından yaptığı açıklamada besteyi Mark Eliyahu’nun kendisine geçtiğimiz yaz sonunda yolladığını, sözlerini ise sonbaharda yazdığı söylüyor. Kalbinden kalemine dizeler dökülürken aklından geçenleri ise “…biraz duralım, düşünelim, kendimize ve doğaya dönelim demek istemiştim. Aylar geçti. Şarkımızı sizlerle paylaştığımız bugün hepimiz karantinadayız. Doğa hepimizi durmaya, düşünmeye, kendimize dönmeye mecbur etti. Dilerim şarkımız bu süreçte yoldaşınız olur ve düşünmenize, dönüşmenize eşlik eder.” cümleleriyle anlatıyor.

İLK CANLI PERFORMANS İKİ AY ÖNCE YAPILDI

İkili şarkıyı aslında 24 Ocak 2020’de Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde ilk kez canlı olarak seslendirmişti. Fuat Güner, o zaman da duygularını benzer ifadelerle dile getirmiş ve “Bugün yaşadığımız materyalist dünyada yavaş yavaş kaybetmeye başladığımız duygusallığımızı, o hissiyatımızı tekrar hatırlama adına bir sözdür bu” demişti.

MARK ELİYAHU VE TÜRKİYE’YE DAİR

Doğu ve batı müziğini modern enstrümanlarla, özellikle kamançasıyla sentezleyen Mark Eliyahu, son beş yıldır Türkiye’de sık sık konser veriyor. Büyük bir hayran kitlesi oluşmuş durumda. Konser vermeden önce de müziği takip ediliyor ve seviliyordu. Nefes Yerine onun ilk Türkçe şarkısı. Eliyahu, karantinadan önce İstanbul’un çeşitli mekanlarında çekilen ve dün yayınla klipte vokal olarak Fuat Güner’e eşlik ediyor. Birlikte bir de çay içiyorlar. Çayı çok sevdiğini söyleyen Mark Eliyahu bazen günde 25 bardak bile içtiğini ifade etmişti. Türkiye’de oldukça sevilen sanatçının bu jestleri hayranlarını mest etmiş.

NE ZAMAN TANIŞTILAR?

Geçen yıl, Fuat Güner’in TRT 2’de yayınlanan Aramızda Müzik Var adlı programında tanışan ikili, birbirlerini çok sevmişler. Mark Eliyahu, “İlk Türkçe şarkımı yapmak için doğru zamanı ve doğru kişiyi bekliyordum. Fuat Güner ile tanıştığım için kendimi çok şanslı hissediyorum. Benimle bir bölüm çekmek istediklerinde buluştuk ve tanıştığımız ilk saniyeden itibaren iletişimimiz hiç kopmadı.” diye anlatıyor bu birlikteliği.

BABASIYLA SAHNEYE ÇIKIYOR

Tar sanatçısı babası Piris Eliyahu ile birlikte sahneye çıkan Mark Eliyahu 1982 Dağıstan doğumlu. 1989’da ailesiyle birlikte İsrail’e göç ediyorlar. Müziğe dört yaşındayken kemanla başlıyor. 16 yaşındayken eğitim için gittiği Yunanistan’da kamança ile tanışıyor, 18’indeyken Azerbaycan’a giderek kabak kemane virtüözü Adalet Vezirov’dan dersler alıyor, hatta birkaç yıl hocasıyla birlikte yaşıyor.

Journey, Drops, Through Me gibi dingin, sakin, mistik melodilerin üstadı olan Eliyahu, aynı zamanda iyi bir bağlama sanatçısı. Konserlerinde Ankara havasını neredeyse tıpa tıp benzeyen besteleriyle hayranlarını şaşırtabiliyor.

Tüm dünyada Journey adlı bestesiyle tanınan Mark Eliyahu, geçen yıl Haziran ayında ilk defa Avrupa turnesine çıkmış ve 21 Haziran 2019’da yolu Offenbach’tan geçmişti. Türkiye’den ayrılmadan önce konserine gitmek için epey girişimde bulunmuştum ama olmadı. Özellikle Mart 2016’daki konserine. O kadar deli zamanlar yaşıyorduk ki, vazgeçmiştim her şeyden. Eliyahu’yu Almanya’da dinlemek nasip oldu.

Avrupa’da da kendisini daha çok Türkler dinliyor. Offenbach, Stuttgart ve Düsseldorf’daki konserlerini salonun yüzde 80’i Avrupalı Türklerle doluydu. Tüm sanatçıların olduğu gibi Eliyahu’nun da ‘İstanbul en iyisi sensin” diye sık sık dile getirmesi boşuna değil. Karantinaya, tüm acımasızlığına ve vefasızlığına rağmen İstanbul gözümüzün bebeği, içimizin yarası…

 

 

medyabold
Devamını Oku »

NBA yıldızı Enes Kanter canlı yayında

NBA yıldızı Enes Kanter, bugün Hizmetten.com’un YouTube kanalında canlı yayında soruları cevaplayacak. Spordan Hizmet Hareketi’ne kadar birçok konunun ele alınacağı röportaj TSİ 21.00’de yayınlanacak.

BOLD – Türkiye’de yaşanan baskı ortamı ve insan hakları ihlallerinin dünyaya duyurulmasında önemli bir rol üstlenen NBA yıldızı Enes Kanter, bu akşam Hizmetten.com’un YouTube kanalına konuk olacak. NBA performansıyla da dikkatleri üzerine çeken Boston Celtics’in başarılı sporcusu, canlı yayında gazeteci Ahmet Doğan’ın ve izleyenlerin sorularını cevaplayacak. Canlı yayın bugün (18 Nisan Cumartesi) Türkiye saati ile 21.00’de başlayacak.

 

medyabold
Devamını Oku »

Dünyada 2 milyon 250 bini aştı: Ölü sayısı 155 bine dayandı

Koronavirüs kabusu büyüyor. 4 ay önce başlayan salgında virüs, 2 milyon 250 bin kişiye bulaştı. Koronadan ölenlerin sayısı ise 155 bine yaklaştı.

BOLD – Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) 221 ülkeye yayıldı. Virüs nedeniyle ölü sayısı 154 bin 291’e yükseldi. Tüm dünyada Kovid-19 nedeniyle enfekte olanların sayısı ise 2 milyon 250 bin 550’ye çıktı.

  • Almanya’da ölü sayısı 4 bin 352’ye, toplam vaka sayısı ise 141 bin 397’ye ulaştı.
  • ABD’deki toplam 706 bin 779 vakada ölenlerin sayısı 37 bin 79 oldu.
  • Singapur’da 942 kişi enfekte oldu, vaka sayısı 5 bin 992’ye yükseldi.
  • Japonya’da vaka sayısı 10 bine yükseldi, korona virüsü nedeniyle ölenlerin sayısı 200’e çıktı.
  • Tayland’da 2 bin 733’e yükselen vaka sayısına karşın 47 kişinin virüsten öldüğü bildirildi.
  • Meksika Sağlık Bakanlığı, vaka sayısının 6 bin 875’e, virüs nedeniyle ölenlerin sayısının ise 546’ya yükseldiğini duyurdu.
  • Avustralya’da ölü sayısı 68’e, vaka sayısı 6 bin 533’e çıktı.
medyabold
Devamını Oku »

Çalışmaya zorlanan işçiler koronaya yakalanıyor: Vakaları gizliyorlar

Koronavirüs nedeniyle dünyada yaşam yavaşlarken, Türkiye’de ise birçok işçi salgın riskine rağmen çalıştırılmaya devam etti. İSİG Meclisi’nin raporuna göre, salgının ilk ayında 52 işçi Kovid-19 nedeniyle can verirken 855 işçi de koronaya yakalandı.

BOLD – İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi, Kovid-19 salgını döneminde işçi sağlığı ve iş güvenliğini ele alan rapor yayımladı. İlk salgın vakasının açıklandığı 11 Mart günü ile 10 Nisan arasında yaşanan gelişmeleri içeren rapora göre, salgının ilk ayında en az 52 işçi Kovid-19 nedeniyle yaşamını yitirdi. En az 159 iş yerinden 855 işçinin Kovid-19 testi pozitif çıktı.

EN ÇOK İŞÇİ ÖLÜMÜ İSTANBUL’DA

Rapora göre, salgının ilk ayında Kovid-19 kaynaklı iş cinayetlerinde hayatını kaybeden 52 işçinin 45’i erkek, 7’si kadındı. Kovid-19 nedeniyle yaşamını yitiren işçilerin yaş ortalaması 51 olarak saptandı. ilk ayında İstanbul’da 29, İzmir’de 4, Ankara’da 3; Bursa, Kocaeli, Sakarya ve Uşak’ta 2’şer işçi can verdi. Diyarbakır, Aydın, Balıkesir, Düzce, Mardin, Muğla ve Zonguldak ile Belçika’da da birer işçi yaşamını yitirdi.

SALGIN GEREKÇESİYLE İŞLERİNDEN ATILDILAR

Rapora göre salgının ilk bir ayı hem siyasi iktidar hem de patronlar tarafından ‘fırsat’ olarak görüldü. 81 iş yerinde işten çıkarmalar yaşandı. İşten çıkarmaların en yoğun olduğu iş kolları inşaat ve konaklama oldu. Üretim/hizmetin durmasında kaynaklı fiili olarak işsiz kalan işçiler de oldukça fazla. Binlerce restoran ve turizm işçisi ile özellikle kayıt dışı istihdamın ana kitlesi olan kadın, çocuk ve göçmen işçiler işsiz ve gelirsiz kaldı.

SALGINA KARŞI ÖNLEM ALINMADI

İşsizliğin koz olarak kullanıldığı iş yerlerinde üretim baskısı ve kötü koşulları devam ederken, salgına karşı neredeyse hiçbir önlem alınmadı. İSİG Meclisi, 251 iş yerinde işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınmadığını ve işçilerin risk altında çalışmaya zorlandığını tespit etti. Pek çok sektör ve iş yerinde işçilerin birbirine yakın biçimde, kişisel koruyucu ekipman verilmeden çalıştırıldığı; yemekhanelerde, işçi servislerinde ve yakın zamana kadar toplu taşımada sıkışık şekilde işe gidip geldiği, bireysel hijyenlerine dikkat edecek koşul ve zamanlarının olmadığı görüldü.

POZİTİF VAKALAR GİZLENDİ

Rapora göre, 11 Mart-10 Nisan arasında en az 159 iş yerinde 855 işçinin kovid-19 testi pozitif çıktı. İş yerlerinde virüse yakalanan işçi sayısı giderek artarken, bazı iş yerlerinde pozitif vakalar gizlendi ya da bilinmesine rağmen hiçbir önlem alınmadan üretime devam edildi. Başta Arçelik, Tekfen, Posco Assan, Koton, Çokaloğlu Limanı, Emaar şantiyesi gibi büyük iş yerleri olmak üzere, vaka görülen iş yerlerinin çoğunda üretim sürdürüldü, işçilerin yaşamı ile oynandı.

Doğmamış çocuğunu Cemaat kolejine göndermekle suçlayıp hapse attılar

medyabold
Devamını Oku »

Berat Albayrak’ın Kanal İstanbul vurgunu haberini yapan muhabire 2 yıl hapis talebi

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın Kanal İstanbul güzergahından arazi aldığını ortaya çıkaran Cumhuriyet muhabiri Hazal Ocak hakkında 2 yıla kadar hapis talebiyle dava açıldı.

BOLD –  Savcı, muhabir Hilal Ocak’ın “hakaret” suçundan yargılanması için 6 Mart 2020 tarihinde iddianame hazırladı. Ancak İstanbul Başsavcı Vekili bu iddianameyi iade ederek, cezada artırım sebebi olan “hakaret suçunun basın yoluyla ve alenen işlendiği” iddiasıyla iddianame düzenlemesini istedi.

31 Mart tarihli yeni iddianamede Ocak’ın 1 yıldan 2 yıla kadar hapsi istendi. İddianamede, Bakan Albayrak’ın Kanal İstanbul güzergâhından arazi satın almış olmasının, “doğal süreçte yaşanan bir alışveriş olayı” olduğu savunuldu. Ocak’ın, Bakan Albayrak’ın onur şeref ve saygınlığını rencide ettiği öne sürüldü.

İddianame, İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Ocak, 18 Haziran’da yargıç karşısına çıkacak.

Varlık Fonunun raporları Meclisten gizleniyor

medyabold
Devamını Oku »

Doğmamış çocuğunu Cemaat kolejine göndermekle suçlayıp hapse attılar

Üç duruşma boyunca iddianamesinde yer alan “kızını koleje gönderdiği” iddiasını çürütmeye çalıştı. Çünkü çocuğu yoktu… Hapse girdi, hüküm aldı. İşte Cenap Tombak’ın hikayesi…

BOLD – Mustafa Cenap Tombak. İlahiyat mezunu. İki ağabeyi kamudan ihraç edildi. Bir ağabeyi yargılandı, ceza yedi; bir ağabeyi de beraat etti. 9 ay cezaevinde kaldı. O’nun yaşadıkları trajikomik…

Olmadığı çocuğunun gittiği kolej, Tombak’ın iddianamesinde yer aldı. Terörist olarak askere çağrıldı ve burada takdirname kazandı. Kendisi KHK’lı değil ancak KHK Platformlarına katılıyor. KHK TV, Mustafa Cenap Tombak’ın hayatını haberleştirdi.

OLMAYAN ÇOCUĞUNUN KOLEJE GİTMEDİĞİNİ İSPATLAMAYA ÇALIŞTI

Mahkemede birçok kez bekar olduğunu, çocuğunun olmadığını, bu yüzden koleje gitmesinin mümkün olmadığını söylese de mahkemeye her çıktığında aynı soruya muhatap oldu. 9 ay cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edildi.

ÇİFTÇİLİĞE BAŞLADI

Daha sonra ihraç olmuş ağabeyi ile köyünde baba mesleği çiftçiliğe başladı. Solucan gübresi satarak ve ekip biçerek geçimini sağlamaya çalışıyor. Yaşadıklarını anlatırken zaman zaman gülen ilahiyatçı Mustafa Cenap Tombak’ın yaşadıkları bununla da sınırlı değil.

“TERÖRİST OLARAK ASKERE ÇAĞRILDIM ASKERDE TAKDİRNAME ALDIM”

“Terörist” olarak askere çağrıldı. Askerde kendisine terörist olduğunun hatırlatıldığını belirten Tombak bu süreçte komutanlarından takdirname aldığını gülümseyerek anlattı. ” ‘Terörist’ ben askere gittim. Devlet bana silah verdi. Bu sırada takdirnamede kazandım.” diyen Tombak cezaevinde teröristlikle suçlayan insanların karıncayı bile incitmeyecek insanlar olduğunu kaydetti. Terörist olmak için şiddet ve silah olması gerektiğini belirten Tombak basit gerekçelerle insanların hayatlarının karartıldığını anlatıyor.

BAŞIMIZA BİR ŞEY GELİR DİYE KORKTUKÇA BAŞIMIZA BİR ŞEY GELİR

Kendisinin KHK’lı olmadığını belirten Tombak ” Biz korumadıkça başımıza bir şey gelmez. Biz başımıza bir şey gelir diye korktukça başımıza bir şey gelir. Beni KHK ile çiftçilikten atarlarsa bundan da şeref duyarım” dedi.

medyabold
Devamını Oku »

Çakıcı’nın tahliyesi için yargı seferber oldu: Disiplin cezası affedildi

AKP ve MHP’nin infaz değişikliğiyle cezaevinden çıkan suç örgütü elebaşı Alaattin Çakıcı’nın tahliyesi için yargı seferber oldu. Çakıcı’nın tahliyesi için disiplin cezası kaldırıldı, koşullu salıverilme süresi infaz savcısı kararıyla erkene çekildi.

BOLD – Düşünce suçlularının kapsam dışı bırakıldığı infaz yasasında yapılan değişiklikle cezaevlerinde yaklaşık 90 bin hükümlü tahliye edildi. Tahliye olan isimler arasında yer alan suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı’nın cezaevinden bırakılması için disiplin cezasının affedildiği ortaya çıktı.

TAHLİYESİ 2 YIL ÖNE ÇEKİLDİ

Cumhuriyet’in haberine göre göre Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Sincan Cezaevi’ndeki Çakıcı’nın tahliyesi için müddetname hazırladı. Eski infaz kanuna göre Çakıcı, Ekim 2021 tarihinde koşullu salıverme hakkı kazanarak tahliye olacaktı. Ancak yeni yürürlüğe giren yasada yapılan infaz değişikliği ile Çakıcı’nın koşullu salıverme tarihi Ekim 2019 olarak hesaplandı. Bu nedenle infaz savcılığı, Çakıcı için geçmişe yönelik tahliye buldu. Böylece Çakıcı’nın, yeni yasal düzenleme ile cezaevinde bulunma süresi 2 yıl öne çekilmiş oldu.

DİSİPLİN CEZASI KALDIRILDI

Öte yandan yeni yasadan faydalanma hakkı bulunan mahkûmlar hakkında herhangi bir disiplin cezası bulunmaması ve iyi halli olması gerekiyor. Alınan bilgilere göre, Çakıcı’nın cezaevi 2. müdürüne hakaretten dolayı verilen bir disiplin cezası bulunduğu, ancak yapılan itiraz sonucu bu disiplin cezasının da kısa bir süre önce infaz hâkimliği tarafından kaldırıldığı belirtildi. Disiplin cezası kaldırılan Çakıcı, önceki gece Sincan Cezaevi’nden tahliye edildi ve kalabalık bir konvoy ile buradan ayrıldı.

BAHÇELİ VE ERDOĞAN’A TEŞEKKÜR ETTİ

Hastanede tedavi altındayken MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ziyaret ettiği, devletin bir dönem örtülü operasyonlarda kullandığı Çakıcı, yeni infaz yasasıyla tahliye olduktan sonra sosyal medya hesabından MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür etti. Çakıcı’nın el yazısı ile kaleme aldığı açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “Yeni infaz yasası ile esaretten kurtulup özgürlüğüne kavuşan tüm mahkûm arkadaşlar, şahsım ve hepimizin özgür olmasına vesile olan MHP Genel Başkanı ve Dünya Türklerinin yaşayan efsanevi son Türkmen Beyi Sayın Devlet Bahçeli’ye ve bu yasanın diğer mimarı, son dört yıldır devletimizin bekası için Batı emperyalizmine asla taviz vermeyen Devlet Başkanımız Sayın Tayyip Erdoğan’a kendi adıma ve özgürlüklerine kavuşturdukları tüm mahkûm arkadaşlar adına en derin saygılarımı arz ederim.”

Alaattin Çakıcı’nın yakın dostu Erol Evcil tahliye oldu!

medyabold
Devamını Oku »

17 Nisan 2020 Cuma

Koronavirüs ekonomiyi vuruyor: Mart’ta kapanan şirket sayısı yüzde 19 arttı

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin verilerine göre koronavirüs salgınının ilk ekonomik etkilerinin görülmeye başlandığı mart ayında, geçen yılın aynı ayına kıyasla kapanan şirket sayısı yüzde 19.2 arttı.

BOLD – Ekonomide yaşanan temel sorunların ortaya çıkardığı sonuçlara yönelik öncü veriler açıklanmaya devam ediyor. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) verilerine göre, mart ayında kapanan şirket sayısı yüzde 19 arttı.

YABANCILARIN KURDUĞU ŞİRKET SAYISI AZALDI

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin (TOBB) dün yayımladığı verilere göre, koronavirüs salgınının ilk ekonomik etkilerinin görülmeye başlandığı mart ayında, geçen yılın aynı ayına kıyasla kapanan şirket sayısı yüzde 19.2 artarak 763 adet oldu. Geçen yılın mart ayında 1082 olan yabancı ortak sermayeli kurulan şirket sayısı bu yılın mart ayında 942’ye düştü.

TASFİYE EDİLEN ŞİRKET SAYISI DA ARTTI

Tasfiye edilen şirket sayısı da yüzde 13.8 artarak 1220’ye çıktı. Buna karşın kurulan şirket sayısı yüzde 17.3 artarak 8 bin 276’ya yükseldi. Yılın ilk 3 ayında ise geçen yılın aynı dönemine kıyasla kapanan şirket sayısı yüzde 16.1 artışla 3 bin 705, tavsiye edilen şirket sayısı yüzde 22.3 artışla 4 bin 477’ye yükseldi. Kurulan şirket sayısı da yüzde 26.7 artışla 27 bin 908’e ulaştı.

Koronadan hayatını kaybedenlerin sayısı 1769’a, vaka sayısı 78 bin 546’ya yükseldi

medyabold
Devamını Oku »

Kayıplara karışan Soylu’dan yasak başlangıcında ilginç paylaşım

Geçen hafta sonu sokağa çıkma yasağı sonrası istifa eden ve istifası kabul edilmeyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sosyal medya hesabından Erdoğan’a övgü dolu sözlerle seslendi. İstifa sonrası ortada görünmeyen Soylu, “Liderimiz… Yolun yolumuzdur” dedi.

BOLD – İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sokağa çıkma yasağının başladığı saatlerde sosyal medya hesabından dikkat çeken bir paylaşım yaptı. Geçtiğimiz günlerde istifasıyla gündeme gelen Bakan Soylu, AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan hakkında yaptığı paylaşımla dikkat çekti. Twitter’dan Erdoğan’ın fotoğrafını paylaşan Soylu, “Liderimiz… Yolun yolumuzdur. Gecenin Erdoğan fotoğrafı” diye yazdı.

Koronadan hayatını kaybedenlerin sayısı 1769’a, vaka sayısı 78 bin 546’ya yükseldi

medyabold
Devamını Oku »

Bir aile dramı daha: Kanserden ölen bir anne, KHK’lı hasta bir baba ve geride kalan 4 çocuk

Türkiye’de baskıdan, hak ihlallerinden çekinen birçok aile yaşadıklarını saklamak zorunda kalıyor. 2017’de kanserden hayatını kaybeden Hatice Çiçek ve ailesinin dramı yeni ortaya çıktı.

SEVİNÇ ÖZARSLAN

BOLD ÖZEL – 2,5 yıl önce hayatını kaybeden ev hanımı Hatice Çiçek’in büyük oğlu Cemil Çiçek, annesinin mezarını sosyal medyada paylaşınca yaşadıkları dram gözler önüne serildi.

2010 yılında kolon kanseri teşhisi konulan Hatice Çiçek (43), aslında hastalığı yenmiş, sağlığına kavuşmuştu. 2014’te oğlunun okuduğu Polis Koleji’nin kapatılıp eğitiminin yarıda kalması, 2016’da abisinin ihraç edilip tutuklanması, peşine eşinin ihraç edilmesi, maddi manevi sıkıntılar derken tekrar nükseden hastalığı hızlı bir şekilde ilerledi ve 6 Eylül 2017’de hayatını kaybetti.

MEKTUPLARI ÖLÜMÜNDEN SONRA BULUNDU

Dört kardeş olduklarını söyleyen Cemil Çiçek, “Annem 2015 yılından itibaren yaşanan olaylara çok üzülmeye başlamıştı. Babam polis, ben Polis Kolejinde okuyorum. O dönemde birçok polis tutuklanmıştı. Dayım memurdu, ihraç edildi, tutuklandı. Babam öyle. Bunlara çok üzüldü, ağladı, çok yıprandı.” dedi.

Annesinin ölmeden önce babasına ve kardeşlerine mektuplar yazarak evin çeşitli yerlerine sakladığını anlatan Çiçek, “Vefatından 2 hafta sonra bulduk mektupları. Kardeşlerime yazdığı mektup eşarplarının arasında ortaya çıktı. Ölümü kabullenmişti. Cümlelerinde hep bizi teselli ediyordu.” diye konuştu.

Hatice Çiçek 6 Eylül 2017, sabah saat 03.20’de hayatını kaybetti. Oğlu Cemil Çiçek annesinin son anlarını böyle kaydetti.
ANNENİN VASİYETİ: DÜRÜST VE ADALETLİ OLMANI İSTİYORUM

Hatice Çiçek, büyük kızı Esra’ya yazdığı mektubunda “Canım güzel kızım Esra. Öncelikle yaşamın boyunca sana çok az söylediğim şeyi söylemek istiyorum. Canım kızım seni çok seviyorum. Kesinlikle üzülme. Bu dünyanın kanunu. Seni ve kardeşlerini burada beklediğimi unutma. Bana nasıl davrandıysan daha fazlasını da kardeşlerine yap. Sakın ağlama. Ağlasan da sessiz ve az ağla. Çünkü ben gerçek evimizde sizi bekliyor olacağım. Bu dünya uzun gibi gözükse de aslında çok kısa. Senden istediğim dürüst olman, gözün açık olsun. Adaletli ve iman dolu yaşaman, namazlarınızı kardeşlerinizle birlikte kılmanızı istiyorum” diyordu.

ANNE GİTTİ, GÖZALTILAR, HASTALIKLAR BİTMEDİ

Çiçek ailesinin yaşadıkları annenin vefatından sonra bitmedi. Baba-oğul ikişer kez gözaltına alındı. Mahkemeleri hala devam ediyor. Annesini kanserden kaybeden 4 çocuk daha sonra babalarını da kaybetmenin eşiğine geldi.

Ankara Emniyet Müdürlüğünde polis olarak görev yapan baba Murat Çiçek 26 Nisan 2017’de görevinden ihraç edildi. Altı ay sonra Ekim 2017’de gözaltına alındı. 13 gün nezarette kaldı. 6. gün hastalanıp Ankara Devlet Demir Yolları Hastanesine kaldırıldı. Cemil Çiçek, o gece yarısı eve gelen telefonu ve yaşadıklarını şöyle anlattı:

BABA GÖZALTINDAYKEN HASTANEYE KALDIRILDI

“Babam hem koah hem astım hastası. Koronavirüs nedeniyle şu anda da riskli kategoride. Gözaltına aldıklarında ilk başta ilaçlarını veremedik. 6. gün gece polisler aradı. Babamı hastaneye kaldırmışlar. İlaçları ne varsa getirin, dediler. Astım hastası olduğu için nefesi kesilmiş. 5 kişilik nezarette 20 kişi kalmışlar. Annem yok, biz evdeyiz. Ben tek başına küçük çocukları evde bırakıp hastaneye gittim. Jandarmalar içeri almadılar beni. Sonra aldılar. Babamın şuuru kapalıydı. Annemi sayıklıyordu.”

“EŞİM VEFAT EDELİ 70 GÜN OLDU”

Murat Çiçek, 13 günün sonunda çıkarıldığı mahkemede, “Eşimi kaybedeli 70 gün oldu. Çocuklarım annesiz kaldı, babasız bırakmayın.” deyince serbest bırakıldı. Aradan bir ay geçmeden bu kez oğlu gözaltına alındı. Üç gün sonra bırakıldı.

Hatice-Murat Çiçek çifti ve çocukları Cemil Çiçek, Zeynep Çiçek ile birlikte.

YOĞUN BAKIMDA 1 AY VE HAFIZA KAYBI

Yaşadıkları onca şeyden sonra toparlanmaya çalışan aile, Ağustos 2018’de babanın beyin kanaması geçirmesiyle tekrar zor günler yaşadı. Murat Çiçek bir ay boyunca yoğun bakımda kaldı. O dönemde babalarıyla hiç görüşemediklerini söyleyen Cemil Çiçek, “Biz evde 4 kardeş kaldık. Ne akrabalar ne başka kimse… Hepimiz okuyoruz. Ben o zaman 20 yaşındayım. Benden küçük kardeşim üniversiteye gidiyordu, diğerleri 6. ve 8. sınıfa. Baba tarafı annemin hasta olduğu dönemde dahi bizimle selamı sabahı kestiler.” dedi.

Yoğun bakımdan çıktıktan sonra babasının hiç kimseyi hatırlamadığı anlatan Cemil Çiçek, “Sadece ihraç olduğunu hatırlıyordu. Annesini, babasını, bizi bilmiyordu. Düzelene kadar hastanede kaldı. Doktorlar, ilk beyin kanaması geçirdiğinde kurtulma ihtimali çok düşük dedi. Babanın durumu çok kritik, beynin iki farklı noktasında kanama var. Uyutacağız babanı, ne zaman kalkabileceği belli değil derken kendileri de ağlıyordu.” ifadelerini kullandı.

BEYİN KANAMASI GEÇİREN BABAYA 2. GÖZALTI

Hastaneden çıktıktan bir hafta sonra Kasım 2018’de babasının ikinci kez gözaltına alındığını belirten Cemil Çiçek şöyle devam etti:

“Babam kimseyi tanımıyor, hatırlamıyor, Ankara savcısı tekrar aldı. Beyin kanaması geçirmiş, hastaneden çıkmış, sabahın altısında zil çaldı. Avukatlar dedi ki, eğer gözaltında kalırsa bu adam ölür. Yanlışlıkla almışlar, savcının önceden alındığından haberi yokmuş. O zaman bıraktılar. Babamdan bir ay sonra beni gözaltına aldılar. Kardeşlerim yine yalnız kaldı.”

Murat Çiçek, artık ömür boyu ilaç kullanmak zorunda. Beyninde oluşan hasar nedeniyle anlama ve algılama konusunda davranışsal sorunlar yaşıyor. O haliyle gündelik işlere giderek çocuklarının geçimine katkıda bulunmaya çalışıyor. Ailenin bütün sorumluluğuyla Cemil Çiçek ilgileniyor.

ANKARA BAROSUNA KAYITLI GENÇ BİR AVUKAT

Sekizinci sınıfındayken SBS sınavında Bolu birincisi olan Cemil Çiçek, 2010 yılında Polis Kolejini kazandı. 2014’te, son sınıftayken okulu kapatılınca eğitimi yarım kaldı. Bir sene boşta kalan Çiçek, sınavlara tekrar hazırlanıp Atılım Üniversitesi Hukuk Fakültesini tam burslu olarak kazandı. Annesinin hasta yatağındayken ördüğü patikleri satarak hukuk okuyan ve geçen yıl mezun olan Cemil Çiçek, şimdi Ankara Barosu’na kayıtlı stajyer bir avukat.

Hukuk okuduğu dönemde iki kez gözaltına alınan Çiçek, “Beni hem Cemaat soruşturmaları kapsamında hem de Polis Kolejinde okuduğum için iki kez gözaltına aldılar. İlki annemin vefatından hemen sonraydı. İkincisi 6 ay önce oldu. Neden koleje gitmeyi tercih ettiğim hep soruldu. Fen Lisesini kazanmıştım. Tüm liselere girebiliyordum. Ben kendi irademle tercih ettim.” diye konuştu.

Cemil Çiçek gözaltına alındığında.

HATİCE ÇİÇEK SAĞLIKLI GÜNLERİNDE

HASTALIK SÜRECİ

Hatice Çiçek’in hastalık sürecinde yaptığı patikleri oğlu Cemil Çiçek satarak hukuk okumuş.

Hatice-Murat Çiçek çiftinin dört çocuğu bulunuyor. Cemil Çiçek (24), Esra (20), Zeynep (12), Fatih (10)

MEZARLIĞI

Hatice Çiçek’in çocuklarına vasiyeti: Sakın ağlama. Ağlasan da sessiz ve az ağla. Çünkü ben gerçek evimizde sizi bekliyor olacağım.

Zindanda bir alim: 71 yaşındaki yazar Vehbi Yıldız 21 yaşındaki oğluyla 4 yıldır hapiste

medyabold
Devamını Oku »

Varlık Fonunun raporları Meclisten gizleniyor

Tayyip Erdoğan ve damadı Berat Albayrak’ın yönettiği Türkiye Varlık Fonu, denetimden kaçırılıyor. Varlık Fonunun 7 ay önce Meclise sunulması gereken 2018 denetim raporunun gizlendiği ortaya çıktı.

BOLD – Türk Telekom’dan Türk Hava Yolları’na kadar kamuya ait önemli şirketleri bünyesinde toplayan Türkiye Varlık Fonu’nun 7 ay önce Meclis’e sunulması gereken 2018 yılı denetim raporunun bir aydır gizlendiği ortaya çıktı. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’na gelen denetim raporunun bir aydır üyelere dağıtılmadığı belirlendi.

13 MART’TA MECLİSE SUNULMUŞ

Cumhuriyet’ten Mahmut Lıcalı’nın haberine göre Türkiye Varlık Fonunun denetim raporu ile ilgili TBMM Başkanlığı’na başvuran ve iki ayrı soru önergesi veren CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’e verilen yanıt, denetim raporunun gizlendiğini gösterdi. Soru önergelerine verilen yanıtta, denetim raporunun TBMM’ye gönderildiği ortaya çıktı. Raporun 13 Mart 2020’de Meclise sunulduğu, 16 Mart 2020 tarihinde de yasa gereği TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’na gönderildiği belirtildi.

SALGINDAN ETKİLENEN ŞİRKETLERİ FON KURTARACAK

Türkiye Varlık Fonunun görüşülmesi yasaya göre 7 ay geciken denetim raporunun 1 ay önce ilgili komisyon olan Plan ve Bütçe Komisyonu’na ulaşmasına karşın raporun bu süre içerisinde üyelere dağıtılmaması ve bilgi verilmemesi de akılları karıştırdı. Türkiye Varlık Fonunda denetim belirsizliği sürerken geçen hafta da fona tanınan yetkileri ve muafiyetleri artıran bir de değişiklik teklifi Meclise getirilmişti. Bu teklife göre Varlık Fonu salgın nedeniyle zora düşen ya da “stratejik” gördüğü şirkete yatırım yapabilecek, bu işlemlerden fonun yönetimi sorumlu tutulamayacak.

RAPOR GİZLENDİ, ŞİRKET KURTARMA KOMİSYONDAN GEÇİRİLDİ

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, raporun Komisyon Başkanlığınca komisyon üyelerine bile sunulmayarak gizlendiğini açıkladı. Raporun görüşülmesinin ise salgın bahane edilerek yapılmadığını belirten Özel, “Komisyon Başkanı, şirketin denetiminin yapılması noktasında komisyonun toplanmasına ilişkin talebimizi ‘koronavirüs salgını’ bahanesiyle geri çevirdi. Ancak koronavirüs salgını gerekçesiyle denetimi yapılamayan Varlık Fonu’na muafiyetler öngören kanun teklifi apar topar, tartışılma fırsatı bile verilmeden komisyonda görüşüldü. Milletin birikimleri üzerinden yurt dışından aldığı borçlarla yandaş müteahhitleri kurtarma aracına dönüşen fon, yine milletten kaçırılıyor” dedi.

FONDA HANGİ KURUMLAR BULUNUYOR?

Türkiye Varlık Fonu bünyesinde Türk Hava Yolları, Türk Telekom, Ziraat Bankası, Halkbank, Türkiye Petrolleri, BOTAŞ, PTT, Türksat, Borsa İstanbul, Milli Piyango, TCDD, Türkiye Denizlik İşletmeleri, Eti Maden, Kayseri Şeker Fabrikası, Çaykur başta olmak üzere birçok şirket ve kurum bulunuyor.

Koronadan hayatını kaybedenlerin sayısı 1769’a, vaka sayısı 78 bin 546’ya yükseldi

medyabold
Devamını Oku »

Acil Servis’te korona izdihamı

Kamu hastanelerinde acil servisler, korona şüphesi bulunan hastalarla dolup taşıyor. Acillere başvuranların yüzde 90’ını koronalı hastalar oluştururken, çok sayıda pozitif çıkan hasta ise yatış için sıra bekliyor. Yoğun koronalı hasta başvurusu nedeniyle birçok doktor, hemşire, güvenlikçi, sekreter salgına yakalanmış durumda.

BOLD – Kamu hastanesinde çalışan bir acil doktoru, Kovid-19 salgınında deneyimlerini paylaştı. Testleri pozitif çıkan bazı hastaların acilden kaçtıklarını belirten doktor, birçok hastanın da yatış için sıra beklediklerini kaydetti.

BİRÇOK ÇALIŞANA VİRÜS BULAŞTI

Samatya’daki İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin acil servisinde çalışan uzman doktor, salgının ilk iki haftasında hastanelerin aşırı yoğun olduğuna dikkat çekti. Salgının ilk iki haftasında sokağa çıkma yasağının iki saat önce ilan edilmesiyle insanların marketlere, fırınlara akın etmesine benzer görüntüleri yaşandığını belirten doktor, “Öksüren, boğazı ağrıyan herkes acile akın etti. Doktor, hemşire, güvenlikçi, sekreter birçok çalışana virüs bulaştı” dedi.

HASTALARIN YÜZDE 90’I KORONALI, YATIŞ İÇİN SIRA BEKLENİYOR

Cumhuriyet’ten Sibel Bahçetepe’ye konuşan acil servis doktoru, acile başvuran hasta profilinde ciddi bir değişim olduğunu vurgulayarak, “Salgından önce acil serviste günde 700 – 800 hasta bakıyorduk. Bu sayı ilk başlarda çok fazla arttı, sonra azaldı, 450 – 500’lere kadar düştü. Önceden insanlar ‘göğsüm ağrıyor kalp krizi mi geçiriyorum’ diye gelirdi. Şimdi gelenlerin yüzde 90’ı ‘korona mıyım’ diye geliyor. Serviste yatan hastaların yüzde 80’i korona sebebiyle yatıyor. En son nöbette hastaları devralırken 20 hasta yatış için bekliyordu” dedi.

VAKALARIN BAZILARI HASTANEDEN KAÇTI

İlk günlerde acilde adım atacak yer bulunmadığını belirten yoktu” diyen doktor, “‘Ben iyiyim gitmek istiyorum’ diyen hastalar bile oluyordu yoğunluktan, hatta vakaların birkaçı hastaneden kaçtı” dedi. Sağlık çalışanlarının hastalığa yakalanma kaygısı yaşadıklarını aktaran doktor, “Eşim de sağlıkçı. Beş yaşında bir kızım var, kayınvalidem ve kayınpederim de bizimle yaşıyor. İkisi de 65 yaş üzeri. Evde mümkün olduğu kadar onlardan uzak durmaya çalışıyorum. Her gün eve giderken aileme bulaştırır mıyım kaygısı yaşıyorum” dedi.

Koronadan hayatını kaybedenlerin sayısı 1769’a, vaka sayısı 78 bin 546’ya yükseldi

medyabold
Devamını Oku »

Koronavirüs nedeniyle tahliye edilen mahkum, silahlı kutlamada kuzeni tarafından öldürüldü

Ürdün’de hızla yayılan koronavirüs salgını nedeniyle erken tahliye edilen bir mahkum, kutlama için havaya ateş açan kuzeni tarafından yanlışlıkla öldürüldü. Olay, çevrede bulunan bir güvenlik kamerası tarafından saniye saniye görüntülendi.

BOLD – Ürdün’de koronavirüs salgınına karşı alınan tedbirler kapsamında cezaevinden tahliye edilen bir mahkum, kendisini karşılamak için yapılan kutlamalar sırasında havaya ateş açan bir akrabası tarafından yanlışlıkla vurularak öldürüldü.

EVİNİN ÖNÜNDE YAŞAMINI YİTİRDİ

Arap medyasında yer alan haberlere göre olay Ürdün’de yaşandı. Koronavirüs tedbirleri kapsamında cezaevinden tahliye edilen mahkumlardan biri olan 46 yaşındaki Sari Salem Wardat, evinin önünde yakınları ve akrabalarınca kutlamalarla karşılandı.

SUÇU RUHSATSIZ SİLAH BULUNDURMA

Sosyal medyada videoda, Wardat’ı karşılama kutlaması yapan yakınlarının havaya ateş açtığı görülüyor. Bu esnada Ahmad Salamah Wardat isimli kuzeninin, havaya ateş açmak isterken yanlışlıkla Wardat’ı başından vurduğu görülüyor. Yerel polisin verdiği bilgilere göre, ruhsatsız silah bulundurma ve polise mukavemet suçundan 8 ay hapis cezasına çarptırıldığı öğrenilen 5 çocuk babası Wardat, yalnızca 2 hafta erken salıverilmişti.

Koronadan hayatını kaybedenlerin sayısı 1769’a, vaka sayısı 78 bin 546’ya yükseldi

medyabold
Devamını Oku »

Engelli tutuklu Sebahattin Akbaş’ın kardeşi: Ne revire ne de hastaneye götürmediler

Şanlıurfa Cezaevinde tutuklu olan doğuştan engelli Sebahattin Akbaş, protezlerini kullanmadığı için cezaevinde zor günler geçiriyor. Akbaş’ın kız kardeşi, abisinin son durumunu anlattı.

BOLD – 2 Mayıs 2019’dan beri tutuklu olan yürüme engelli Sabahattin Akbaş’ın kız kardeşi Kader Akbaş, abisinin durumunun kötüleştiğini söyledi. Akbaş, “Onun için çok endişe ediyoruz. Abim engelli. Sağ bacağında protez var. Protezi çıkarmadığından nasırlanmış. Protezi takamıyorum dedi. Takınca nasırlar yara oluyormuş. Ne revire göndermişler ne de hastahaneye.” dedi.

SAĞLIK HİZMETLERİNDEN YARARLANAMIYOR

Protezlerini takamayınca abisinin ihtiyaçlarını tek başına gideremediğini belirten Akbaş, “Koğuş arkadaşları yardım ediyor ama çok mahcup kendilerine karşı. Lütfen sesimiz olun. Abimin sağlığından endişeliyiz” ifadelerini kullandı.

Karadeniz Teknik Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisiyken tutuklan Sebahattin Akbaş, Şanlıurfa’nın Aşağı Demircik Köyünden 6 çocuklu bir ailenin oğlu. Babası çiftçi, annesi ev hanımı. 6 kardeşin ikincisi. Trabzon Ortahisar Belediyesi Ampute Futbol Takımında oynayan Akbaş, hem bir Karadeniz tutkunu, hem de futbol aşığı.

DOSYASI YARGITAY’DA

Cemaat soruşturmaları kapsamında 2 Mayıs 2019’da Trabzon’da gözaltına alınan Sebahattin Akbaş, 6 Mayıs 2019’da Şanlıurfa’da tutuklandı ve Şanlıurfa 2 Nolu T2 Tipi Cezaevine gönderildi. 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılan Akbaş’ın dosyası Yargıtay’da bulunuyor.

Sebahattin Akbaş, kız kardeşi ve annesiyle bir görüş gününde.

Futbol sahasından cezaevine: Engelli tutuklu Sebahattin Akbaş’ın öyküsü

medyabold
Devamını Oku »

‘Not just coronavirus but injustice also kills,’ jailed journalist says

Büşra Erdal, a jailed journalist struggling with a judicial system that has deteriorated since a coup attempt in Turkey in 2016, said in a recent letter that it’s not just the coronavirus but also injustice that kills.

Erdal has been held in İstanbul’s Bakırköy Prison since 2016, among the dozens of journalists jailed immediately after an abortive putsch, for alleged membership in the Gülen movement, which is accused of orchestrating the failed coup. The movement strongly denies any involvement.

She was given a six year, three month jail sentence, and her appeal is pending at the Supreme Court of Appeals.

Even if the high court upholds the sentence, she has already served the required 44 months and is entitled to be released on probation.

The prosecutor investigating her case cited Erdal’s news stories and tweets as well as stating that she had been working for the Zaman newspaper, a daily affiliated with the Gülen movement.

Ali Akkuş, another journalist tried in the same case as Erdal, recently was released on probation, a decision that indicates discrimination even among jailed journalists.

“Since the Supreme Court of Appeals is delaying the verdict, I’m being forced to suffer more because I already served my time,” Erdal wrote in the letter to the Ahval news website.

“I have been kept in a one-person cell for months, which seems like a lifetime,” she said.

“Moreover, due to the measures taken for the coronavirus outbreak, I am sharing this narrow cell with someone because there’s very little free space in prison. I can’t breathe or move here,” she added.

Following the 2016 coup attempt, the Turkish government began to use anti-terror laws to silence its critics, jailing thousands of people from various segments of society.

Many people suffered from additional injustice like Erdal due to arbitrariness in the execution of sentences. (turkishminute.com)

The post ‘Not just coronavirus but injustice also kills,’ jailed journalist says appeared first on Stockholm Center for Freedom.

from SCF
Devamını Oku »

Araştırma sonuçlandı: 10 Nisan gecesi 2 milyon 241 hane sokağa çıktı

Sokağa çıkma yasağının ilan edildiği 10 Nisan gecesi 2 milyon 241 hanenin alışveriş için sokağa çıktığı belirlendi. IPSOS şirketinin araştırmasına göre, vatandaşlar en fazla makarna, ekmek, zeytin, peynir, süt ve su almak için sokağa çıktı.

BOLD – İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu istifaya kadar götüren, 10 Nisan gecesi ilan edilen sokağa çıkma yasağıyla ilgili önemli bir araştırma yayınlandı. IPSOS’un araştırmasına göre, 10 Nisan gecesi dışarı çıkanların yüzde 50’si makarna, bakliyat, un, tuz, şeker gibi temel ihtiyaçlarını karşılamak için sokağa çıktı. 31 ilde 18 milyon 679 bin 913 hane bulunuyor. Bu hanelerin yüzde 12’si 2 milyon 241 bin 589 hane yapıyor. IPSOS’un ‘Koronavirüs Krizini Anlamak’ isimli 31 büyükşehirde yaşayan 850 hane üzerinde yapılan araştırma çarpıcı sonuçlar ortaya koydu. Araştırmaya göre 10 Nisan Cuma akşamı sokağa çıkma yasağı duyurulduktan hemen sonra saat 22:00-24:00 arasında sokağa çıkma yasağı ilan edilen 31 ildeki hanelerin yüzde 12’si alışveriş yapmak için sokağa çıktı.

VATANDAŞ, EKMEK, MAKARNA VE SÜT ALDI

Sokağa çıkan hanelerin ise yüzde 50’si makarna, bakliyat, un, tuz, şeker gibi temel ihtiyaçlarını, yüzde 49’u ekmek, yüzde 38’i zeytin, peynir gibi kahvaltılık ürünler, yüzde 32’si süt ve yüzde 25’i ise su almak için marketlere akın etti.

SOYLU’YU İSTİFAYA GÖTÜREN SÜREÇ

11-12 Nisan tarihleri arasında sokağa çıkma yasağı olacağı 10 Nisan Cuma gecesi saat 22:00 sularında açıklanmış halk panikle sokağa çıkmıştı. Koronavirüs nedeniyle sosyal mesafe kuralının unutan vatandaşlar marketlerde kalabalık görüntüler vermişti. Salgının yayılma riskini artıracağı için eleştirilen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, istifa ettiğini açıklamış, Soylu’nun istifası Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından kabul edilmemişti.

Prof. Azap’tan ürküten ikaz: Salgın hızlı ve yoğun olacak!

medyabold
Devamını Oku »

Polis ve jandarmadan sokağa çıkma yasağına hazırlık denetimi

Hafta sonu sokağa çıkma yasağı uygulanacak 31 ilde bugün saat 15.00-24.00 arası polis ve jandarma ekipleri denetim yapacak. Sosyal mesafe kuralı ve maske zorunluluğu denetlenecek.

BOLD – İçişleri Bakanlığı, hafta sonu sokağa çıkmanın yasaklanacağı 31 il valiliğine, bugün saat 15.00-24.00 arası polis ve jandarma uygulaması yapılmasına ilişkin talimat gönderdi. Koronavirüs (Kovid-19) salgınının toplum sağlığı ve kamu düzeni açısından oluşturduğu riski yönetme, sosyal izolasyonu temin, sosyal mesafeyi koruma ve yayılım hızını kontrol amacıyla 17 Nisan saat 24:00-19 Nisan 24:00 arası büyükşehir statüsündeki 30 şehirle Zonguldak il sınırları içindeki vatandaşların (istisnalar hariç) sokağa çıkmalarının yasaklandığı hatırlatıldı.

MASKE KULLANIM ZORUNLULUĞU ÜST SEVİYEDE DENETLENECEK

Bakanlık, valiliklerden salgına karşı sokağa çıkma yasağı ve daha önceden alınan tedbirlerin etkinliğini artırma amaçlı 31 ilde bugün 15:00-24:00 saatleri arası uygulama yapılmasını istedi. Market, fırın, pazar yeri, büfe, yoğun alışveriş yapılan cadde/sokaklar, akaryakıt istasyonları gibi yerlerde/alanlarda sosyal mesafe kuralı, maske kullanımı zorunluluğuna dair denetimler en üst seviyede gerçekleştirilecek.

ALIŞVERİŞ ALANLARI KONTROL EDİLECEK

Toplu taşıma araçlarında/duraklarında sosyal izolasyonu temin, sosyal mesafeyi koruma ve maske kullanımı denetlenecek. Saat 21:00 itibarıyla kapalı olması gereken market gibi iş yerleriyle açık olması muhtemel fırın, büfe, akaryakıt istasyonu içindeki alışveriş alanları kontrol edilecek.

UYGULAMADA AKSAKLIĞA YER VERİLMEMESİ İSTENDİ

Sosyal mesafe ihlallerinin olabileceği yerlerde, sosyal mesafeyi sağlayacak tedbirler alınacak. Valiliklerden kontrol/denetim ve gerektiğinde sosyal mesafe tedbirlerinin uygulanabilmesi için görevlendirme ve planlamaların ivedilikle yapılması, uygulamada herhangi bir aksaklığa meydan verilmemesi talep edildi.

HIFZISSIHHA VE TÜRK CEZA KANUNU İŞLETİLECEK

Ayrıca alınan kararlara uymayan iş yerlerine ve vatandaşlara Umumi Hıfzıssıhha Kanunu 282. maddesi gereğince idari para cezası verilecek, aykırılığın durumuna göre yasanın ilgili maddelerine göre işlem yapılacak. Konusu suç teşkil eden davranışlara ilişkin Türk Ceza Kanunu 195. maddesi kapsamında gerekli adli işlemler de başlatılacak.

Prof. Azap’tan ürküten ikaz: Salgın hızlı ve yoğun olacak!

medyabold
Devamını Oku »

Fahrettin Altun’un 258 TL’ye kiraladığı arsa Meclis gündeminde

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Cumhurbaşkanı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un Kuzguncuk’ta aylık 258 TL’ye kiraladığı arsayla ilgili Meclise soru önergesi verdi.

BOLD – Özel, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ile Kültür ve Turizm Bakanı Nuri Ersoy’a yönelttiği soru önergesinde kanuna aykırı işlemle ilgili idari soruşturma başlatılıp başlatılmadığını sordu.

Skandalı TBMM gündemine taşıyan Özel, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’le de arazinin kiralanmasını haber yapan Cumhuriyet gazetesine terör soruşturması başlatılmasını sordu.

Özel, Boğaziçi’ndeki İstanbul Büyükşehir Belediyesinin yetkisinin alınmasına ilişkin bir yasa taslağının olup olmadığını da sordu. Özel, Kültür Bakanı Ersoy’a Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün söz konusu araziyi daha önce kiralayıp kiralamadığını, kiraladıysa ne kadar bedelle kiraladığı sorularını yöneltti. Özel, salgın nedeniyle Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün ihaleyi neden ertelenmediğini ve kiralamadan önce arazide işlem yapılıp yapılmadığını da sordu.

GÜL’E SORDU: ARAZİ TAHSİSİ HABERİ TERÖR KAPSAMINA MI GİRİYOR?

Adalet Bakanı Gül’e terör örgütlerine hedef gösterme suçu iddiasıyla bugüne kadar hüküm giyen kaç kişi olduğunu soran Özel, “Kanuna aykırı işlem yaptığı İstanbul Büyükşehir Belediyesi ekiplerince de tespit edilen bir Cumhurbaşkanı bürokratı hakkında haber yapılması ‘terör örgütlerine hedef gösterme’ suçu kapsamına girmekte midir” sorusunu yöneltti.

Boğazda 258 TL’ye arsa kiralayabilirsiniz: Tek şart “Saraylı” olmak

medyabold
Devamını Oku »

Güney Kıbrıslı Rumlar’dan KKTC’ye tıbbi ekipman ve ilaç yardımı

Güney Kıbrıs Rum yönetimi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne (KKTC) yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadele kapsamında koruyucu malzeme ve ilaç gönderildiğini duyurdu.

BOLD – Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Sözcüsü Panayiotis Sentonas tarafından perşembe günü yapılan açıklamada, gönderilen 2 bin adet klorokin ve 4 bine yakın koruyucu ekipmanın KKTC yetkililerince teslim alındığını bildirdi.

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın koronavirüsün adanın doğusuna yayılımını önlemek için geçtiğimiz hafta Güney Kıbrıs lideri Nikos Anastasiadis’ten tıbbi yardım talep ettiği kaydedilmişti.

Uluslararası Af Örgütü ve Avrupa Konseyi’nden Türkiye’ye uyarı!

medyabold
Devamını Oku »

Prof. Azap’tan ürküten ikaz: Salgın hızlı ve yoğun olacak!

TBB Kovid-19 İzleme Grubu Üyesi Prof. Dr. Özlem Azap, Sağlık Bakanlığının çizdiği olumlu tablonun aksine DSÖ verilerine göre salgının hızlı seyredip hasta sayısının artacağını vurguladı.

BOLD – Koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadele sürecine ilişkin Sağlık Bakanlığı olumlu hava estirmeye çalışırken uzmanlar, eleştirilerini sıralıyor.

DÜNYA SAĞLIK ÖRGÜTÜ VERİLERİ BAKANLIĞI YALANLIYOR

Evrensel’den Burcu Yıldırım’ın haberine göre Türk Tabipleri Birliği (TBB) Kovid-19 İzleme Grubu üyesi Prof. Dr. Özlem Azap, Bakanlığın çizdiği olumlu tablo aksine Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine bakılınca, hastalığın hızlı seyrederek vaka sayısının yoğunlaşacağını belirtti.

ŞEFFAFLIK VE GÜVEN DUYGUSU İŞLEMİYOR

Pazartesi işe gitmek zorunda kalan çalışanların bulaşma riskini artırdığına işaretle geçen hafta sonu yasağa rağmen sokağa çıkanlarda bugün yarın hastalığın görülebileceğini kaydetti.

Baştan beri söylenen ‘şeffaflık ve güven duygusu’nun işlemediğini ifade ederek Bakanlığın açıkladığı şehir, yaş ve şikayete göre dağılım verilerinin ellerinde olmadığını dile getirdi.

ÖNÜMÜZDEKİ HAFTALAR YAŞAYARAK GÖRECEĞİZ

“Verilere erişebileceğimiz mekanizma yok. Oysa verilere göre hesaplama gerekiyor. Türkiye, DSÖ’nün, salgının arttığını söylediği ülkelerden. Imperial College modeli değerlendirmesine göre Türkiye, salgının hızlı seyredeceği, yoğun hasta sayısının olacağı 26 ülke arasında. Bunu önümüzdeki haftalar yaşayarak göreceğimizi düşünüyorum” diye konuştu.

SAĞLIKÇILAR BİR ADIM SONRASINI TAHMİN EDEMİYOR

Sürece dair sağlıkçıların bildiklerinin Sağlık Bakanlığı açıklamalarından ibaret kaldığını söyleyen Prof. Dr. Azap, bu nedenle sağlıkçıların bir adım sonrasını göremediğine dikkat çekti.

Hafta sonu sokağa çıkma yasağının sadece büyükşehirlerde değil iller bazında uygulanması gerektiğini tavsiye edip “Burada asıl hedef sosyal mesafeyi korumak olmalı ve bunun iki güne değil bütün zamana yayılması önemli” ikazında bulundu.

PAZARTESİ İŞE GİTMEK ZORUNDA KALANLAR ZİNCİRİ KIRMAYI ZORLAŞTIRIYOR

Geçen hafta sonu sokağa çıkıp ekmek veya başka şey almak isteyenlerin aynı zamanda hafta içinde işine gidenler olmasına işaret ederek “Pazartesi işe gitmek zorundakiler bulaşma zincirini kırmayı zorlaştırıyor. İki gün evde kalmayla işin çözüleceği düşüncesi ne toplum ne de resmi kurumlar açısından mümkün olmamalı” yorumunu yaptı.

O KİŞİLER EVLERİNDE DAHİ MASKE TAKMALI

Prof. Dr. Azap, sözlerini şu şekilde noktaladı:

“Geçen hafta sonu dışarı çıkanlar solunum, ateş, öksürük açısından kendini kontrol etmeli. Vakalar bugün ve yarın çıkmaya başlayacaktır. Böyle durumda doktora gitmeli veya Alo 184’ü aramalı. Evde risk grubundakilere çok dikkat edilmeli çünkü o kalabalıkta bulaşmama riski çok zor. Hatta o kişiler evde bile maske kullanmalı.”

Nagehan Alçı’dan sonra Cem Küçük de AKP’yi bombaladı

medyabold
Devamını Oku »

İmamoğlu ve Yavaş’a bağış soruşturması

AKP hükumeti, koronavirüs sonrası belediyelerin ihtiyaç sahibi vatandaşlara destek için başlattığı bağış kampanyası nedeniyle Ekrem İmamoğlu ile Mansur Yavaş hakkında soruşturma başlattı.

BOLD – İçişleri Bakanlığı’nın başlattığı soruşturmayla ilgili gelişmeyi İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu duyurdu. Soruşturmanın geçen hafta cuma günü başlatıldığını belirten İmamoğlu, “Ankara’da da başlatıldığını duyduk. Muhtemelen kampanya düzenleyen diğer belediyelere de müfettiş gidecektir. Sadece bana açılmadı soruşturma” dedi.

Sözcü gazetesine konuşan İmamoğlu, Vakıfbank’ta hâlâ bloke edilmiş durumda olan 900 bin liralık bağış parasının bulunduğunu hatırlattı. İmamoğlu, “Soruşturma yapabilirsiniz. Ama kalkıp vatandaşa ait bir parayı bankada bloke etmek çok aciz, çok zavallı bir tavırdır. Korkuyla yapılmış bu işlem bankacılık tarihinin kara lekesidir” ifadelerini kullandı.

YUKARIDAN AŞAĞI KİM TALİMAT VERDİYSE ZAVALLI…

Mahkemeye açılan davanın devam ettiğini, valilikten cevap istendiğini kaydeden İmamoğlu, şunları kaydetti: “Bu eninde sonunda çözülecek. Şu anda bankaların yaptığı hukuksuz ve korkudan yapılmış bir işlem. Valiliğin yazdığı yazı da kara lekedir. Toplumun belediyeye yaptığı bağışın önünün bu şekilde kesilmesi utanç vericidir. O imzayı kim atmışsa utanmalı. Yanlış işlem görüyorsanız İBB Başkanı hakkında soruşturma açarsınız. Ama vatandaşın bağışını bloke edemezsiniz. Bağışla ilgili süreç hakkında soruşturma başlattı açtı İçişleri Bakanlığı. Bakanlıktan bir müfettiş geldi soruşturmayı yapıyor. Soruşturma yapabilirsiniz. Ama kalkıp vatandaşa ait bir parayı bankada bloke etmek çok aciz, çok zavallı bir tavırdır. Buna yukarıdan aşağı kim müdahale ettiyse, kim talimat verdiyse, kim imza atmışsa, o acizliğin o zavallılığın bir parçasıdır.

(Soruşturma ne zaman başladı?) Geçen hafta cuma günü başlatıldı. Ankara’da da başlatıldığını duyduk. Muhtemelen kampanya düzenleyen diğer belediyelere de müfettiş gidecektir. Sadece bana açılmadı soruşturma.”

AKP’li Ali Özkaya: Gazetecinin işleyebileceği en önemli suç Cumhurbaşkanına hakaret

medyabold
Devamını Oku »

ABD ve İngiltere’den sonra Macron da Çin’i eleştirdi: Bilmediğimiz şeyler oldu

ABD ve İngiltere’nin ardından Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da Çin’in koronavirüs yönetimini eleştiren açıklamalarda bulundu. Macron, “Çin’de kesinlikle bizim bilmediğimiz şeyler oldu” ifadesini kullandı.

BOLD – Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Çin’in koronavirüs salgınıyla mücadelesine ilişkin, “Açıkçası bilmediğimiz şeyler oldu” dedi. Macron, İngiliz Financial Times gazetesine verdiği demeçte, Kovid-19’a ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

ŞÜPHELİ NOKTALAR VAR

Macron, Londra ve Washington hükümetlerinin ardından, Çin yönetiminin koronavirüs politikasında şüpheli noktalar olduğunu açıkladı. Salgınla ilgili Fransa, Almanya ve İtalya’nın, Çin veya Rusya ile karşılaştırılmasının mümkün olmadığını vurgulayan Macron, “Çin’in koronavirüsün yönetiminde bizden daha iyi olduğunu söyleyecek kadar saf olmayalım. Bilmiyoruz. Açıkçası bilmediğimiz şeyler oldu. Wuhan’da, Ocak ayında, sağlık çalışanları, henüz koronavirüs tanımı yapılmadan hükümeti uyardı” dedi. Gazetenin “Kriz otoriter ülkelerde daha mı iyi yönetildi?” sorusunu da yanıtlayan Macron, “Krize ilişkin bilgilerin şeffaf bir şekilde açıklandığı demokratik ülkelerde bilgiler açık olduğu için tartışma da oldu. Halbuki demokratik olmayan rejimlerde hem bilgi hem de bunu ifade edebilme imkanı tümüyle kontrol altında. Şeffaflık, serbest bilgi akışı, daha etkin mücadele edebilmek için önemli bir fırsattır” dedi.

LONDRA’DAN ÇİN’E ELEŞTİRİ

Macron’dan bir gün önce, İngiltere hükümeti de, Pekin yönetimini, “Virüsün nasıl ortaya çıktığı ve neden daha önce önlem alınmadığı sorularını yanıtlamak zorunda olduğu” konusunda uyardı. Aynı gün ABD Başkanı Donald Trump da, Çin’i salgının ciddiyetini dünyadan saklamakla suçladı ve Çin’i destekleyen politikalar izlemekle suçladığı Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) ABD’nin mali katkısını askıya aldığını açıkladı.

VİRÜSÜN ÇİN’DE LABORATUVARDAN YAYILDIĞI İDDİASI

Amerikan CNN Televizyonu, ABD istihbaratının, Kovid-19 virüsünün Çin’de salgının başladığı Wuhan kentinde yarasa virüslerinde araştırmalar yapan bir viroloji laboratuvarından yayıldığı iddialarını araştırdığını öne sürdü. Amerikan medyasında virüse ilk yakalanan kişinin de Wuhan Viroloji Laboratuvarı’nın bir çalışanı olduğu iddiası gündeme getiriliyor. ABD Savunma Bakanı Mark Esper de koronavirüsün salgının başladığı Wuhan’daki bir laboratuvardan yayıldığı yönündeki iddiaları yakından takip ettiklerini ancak bugüne dek ispatlanabilir seviyede bir sonuca ulaşmadıklarını söyledi. NBC televizyon kanalını sabah haberleri programına konuk olan Amerika Savunma Bakanı, Çin hükümetinin şeffaf davranmadığını ve Çin’den gelen haber ve bilgilere güvenmenin hayli zor olduğunu ifade etti. Esper, “Virüs ortaya çıktığından beri bizi yanıltıyorlar” dedi. Konuyla ilgili iddiaları Fox televizyon kanalında yanıtlayan Amerika Dışişleri Bakanı Mike Pompeo da, “Bildiğimiz bir şey var, o da virüsün Wuhan’da ortaya çıktığı. Ve Wuhan Viroloji Enstitüsü’nün de vahşi hayvan pazarına birkaç kilometre uzaklıkta olduğunu biliyoruz. Öğrenmemiz gereken çok şey var. Amerika hükümeti ne olduğunu anlamak için gayretle çalışmalarına devam ediyor” dedi.

PUTİN’DEN ÇİN’E DESTEK

Çinli mevkidaşı Xi Jinping’le görüşen Rus lider Vladimir Putin, “Pekin’e yönelik suçlamaların mücadeleyi güçlendirmeyeceğini, tam ters etki yapacağını” dile getirdi. Perşembe akşamı Washington ve Londra’nın eleştirileri üzerine, “Bizim amacımız insanların hayatını ve dünya sağlık güvenliğini korumak, başkaları tarafından övülmek değil” açıklaması yapan Pekin yönetimi, eleştirilere Paris’in de katılması üzerine “Koronavirüs ile mücadelede birlik olma” çağrısı yaptı.

ABD istihbaratı Kovid-19’un Wuhan’daki viroloji laboratuvarında üretildiği iddialarını araştırıyor

medyabold
Devamını Oku »

Çin ölü sayılarını güncelledi: 1.290 yeni ölüm

Koronavirüs salgınının başlangıç yeri olan Çin’in Wuhan şehrinde daha önce yaklaşık 3 bin 300 olarak duyurulan ölü sayısı güncellenerek, koronavirüsten hayatını kaybeden kişi sayısının 4 bin 600 olduğu açıklandı.

BOLD – Kovid-19 salgınından dolayı ölenlerin sayısını kasti olarak az gösterdiği iddia edilen Çin, virüsün çıkış yeri Wuhan’da ölü sayısının arttığını duyurdu. Xinhua ajansının haberine göre, Wuhan’da Kovid-19 kaynaklı daha önce 2 bin 579 olarak açıklanan hayatını kaybedenlere bin 290 kişi daha eklenerek, yaşamını yitirenlerin sayısının 3 bin 869 olarak revize edildiği açıklandı. Vuhan’daki vaka sayısının da 325 artışla 50 bin 333’e ulaştığı belirtilen açıklamada, evde ölen hastaların kayda girmemesi, yetersiz sağlık personeli nedeniyle eksik veya yanlış raporlanma, kurumlararası koordinasyon eksikliğinin verilerin farklı olmasına yol açtığı ifade edildi.

ŞEFFAF OLMAMAKLA SUÇLANIYORDU

Bu gelişme ile Çin’de Covid-19’dan ölenlerin sayısı 4 bin 632’ye çıktı. Sayıyı güncelleyen yetkililer, gerçek sayıları hiçbir zaman saklamadıklarını söyledi. 11 milyon kişinin yaşadığı Wuhan’da 11 hafta boyunca sıkı karantina uygulanmıştı. Başta ABD olmak üzere birçok Avrupa ülkesinin Çin’in bu süreçte yeterince şeffaf olmadığı eleştirisini dile getirmişti.

ABD istihbaratı Kovid-19’un Wuhan’daki viroloji laboratuvarında üretildiği iddialarını araştırıyor

medyabold
Devamını Oku »