24 Mayıs 2019 Cuma

HDP YSK Temsilcisi Tiryaki: YSK tarihinin en büyük meşrutiyet krizini yaşıyor

HDP’nin YSK Temsilcisi Mehmet Rüştü Tiryaki, İstanbul seçimlerinin yenilenmesi kararına ilişkin YSK’nın açıkladığı gerekçeli karardaki muhalefet şerhinin karardan daha hukuki olduğunu ifade etti. Tiryaki, YSK’nın tarihinin en büyük meşrutiyet kriziyle karşı karşıya kaldığını da söyledi.

Yüksek Seçim Kurulu (YSK)’nın, 250 sayfalık gerekçeli kararında, AKP-MHP ittifakının seçim sonuçlarının ardından sarıldığı ‘oylar çalındı’ iddiasına dair gerekçeler yer almazken, iptal kararı 754 sandık başkanının kamu görevlisi olmaması ve kimi oy sayım döküm cetvellerinde imza bulunmaması gerekçelerine dayandırıldı.

YSK 31 MART SEÇİMLERİ KARARLARIYLA MEŞRUİYETİNİ YİTİRDİ

16 Nisan referandumu sonrasında güvenirliğini tartışırlır hale gelen YSK’nın 31 Mart seçimleri kararıyla meşrutiyetini de yitirdiğini söyleyen Tiryaki, “Özellikle KHK ile ihraç edilmiş 6 belediye başkanlığımızın bir biçimde gasp edilmesine onay vermesi buna örnektir. Ardından 57 meclis üyemizin verilen mazbataları iptal edildi. İstanbul kararı ile beraber YSK tarihinin en büyük meşrutiyet krizini yaşıyor. Ortalama bir yurttaş bu ülkede artık YSK kararına güvenmiyor. Siyasi saiklerle hareket edildiğini ve iktidarın talepleri doğrultusunda karar verildiğini düşünüyorlar” dedi.

GEREKÇELİ KARARIN ÖZÜ SADECE 8-10 SAYFA

Tiryaki, YSK’nin gerekçeli kararını değerlendirdi. Kararın özünü sadece 8-10 sayfanın oluşturduğunu belirten Tiryaki, “601 tane oy kullanmaması gereken kısıtlı seçmen, hükümlü olduğu halde oy kullanmaması gereken 99 seçmen ve yerlerine oy kullanılmış 6 ölü seçmenin ayrıntılı bilgilerine yer veriliyor. Özünü oluşturan bölüm 8-10 sayfalık. Yani sandık kurulu başkanlarının kamu görevlisi olmadığına ilişkin bölüm” dedi.

TARTIŞILAN SAYI SAYI 155 İKEN, 754’E ÇIKTI!

YSK’de yapılan tartışmalar sırasında kamu görevlisi olmayan sandık kurulu başkanlarının sayısının 155 olarak geçtiğini aktaran Tiryaki, bu sayının kararda 754 kişiye çıktığına dikkat çekti. Tiryaki, şunları dile getirdi: “Bunun yaklaşık 530 tanesi özel eğitim kurumlarında görevli öğretmenler, yani bunlar aslında kamu görevlisi olarak sayılmaktadır. Dolayısıyla kamu görevlisi olup olmadığı tartışmalı bir alanda çalışan kişilerin kamu görevlisi değilmiş gibi listeler halinde yazılması ve kararın gerekçesinde yer alması YSK’nin kararını zayıflatan bir durum.”

GEREKÇEDE İNANDIRICI BİRŞEY YOK

Tiryaki, “Herhalde 100 tane kamu görevlisi olmayan sandık kurulu başkanı yazılmış olsa, bu kadar etki etmeyeceğini düşünmüş olmalılar ki kuruma 754 kişinin tamamı verilmiş. Bunun yanı sıra özel sağlık kuruluşunda çalışan sağlıkçılar, avukatlar, emekli polisler, mali müşavirler var. Dolayısıyla rakam şişirilmiş gibi. Tek başına kamu görevlisi olmayan kişilerin sandık kurulu başkanı olarak belirlenmesinin seçim sonuçlarına nasıl etki ettiği, seçimin şaibeli hale nasıl getirdiğine dair kararın gerekçesinde inandırıcı hiçbir şey yok.” ifadelerini kullandı.

SAYIM DÖKÜM CETVELİ HİÇ BU KADAR ÖNEMLİ OLMAMIŞTI

Tiryaki sayım döküm cetvellerine ilişkin ise şunları söyledi: “Bu 108 sayım döküm cetvelinden 90 tanesi esasen eksik. Bir kısmına isimler yazılmış bazıları imza atmış, bazıları imza atmamış. YSK’nın tarihinde sayım döküm cetveline bu kadar anlam yüklediği seçim olmadı. YSK ve siyasi partiler esasen sandık sonuç tutanağına dikkat ettiler. Sandık sonuç tutanağı olmayan tek bir sandık yok. 31 bin 281 sandıkta oy kullanıldı ve bunların tamamının ıslak imzalı sandık tutanakları var. Sayım döküm cetveli sadece sandık tutanağını doldurmak için gereken bilgileri içeriyor.”

Saadet’in adayı YSK kararını yorumladı: Kim olursa olsun burada yapılan bir haksızlıktır

medyabold

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder