12 Haziran 2019 Çarşamba

Dündar: Kutuplaşmanın ulaştığı korkunç boyut nedeniyle reddettim

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkan adayları Binali Yıldırım ile Ekrem İmamoğlu’nu karşı karşıya getirecek açık oturumun moderatörlüğünü reddeden Sözcü yazarı ve gazeteci Uğur Dündar, hakkındaki iddialara yanıt verdi.
Uğur Dündar’ın Sözcü’de “Tarihe not düşüyorum” başlığıyla (12 Haziran 2019) yayımlanan yazısının bir kısmı şöyle:

‘SOSYAL MEDYA CELLATLARININ AMACI NEYDİ?’

… Gelişmeler olurken sosyal medyada trol denilen bindirilmiş kıtalarca, bana karşı korkunç bir linç kampanyası başlatıldı.

Ortada cevap bulunması gereken çok önemli bir soru vardı: ‘Teklif AKP’nin adayı Binali Yıldırım’dan geliyor, ama hemen sonrasında mesajlarıyla onun seçilmesi için faaliyet gösterdiklerini öne süren sosyal medya cellatları saldırıya geçiyorlardı. Bunun amacı ne olabilirdi?..’
Siz olsanız bu soruyu kendi kendinize sormaz mıydınız? Bu ürkütücü gelişmeden işkillenmez miydiniz?..

AKİF BEKİ: DÜNDAR ÜZERİNDEN YAPILAN HESABI GÖRDÜ

Sorunun cevabını muhafazakâr kesimin etkili isimlerinden Akif Beki, Karar’daki dünkü yazısında veriyor:

‘Şöyle şüphelenmez miydiniz: Yoksa beni komplekse sokup tarafsız görünebilmek için İmamoğlu’na gereksiz müdahale ettirmeye mi oynuyorlar. Ve, (kimi) muhafazakarlara antipatik gelen gölgemi üzerine düşürerek İmamoğlu’nu yıpratmaya…Hem de hakemin haksızlıklarına uğrayan mağdur ve deplasmandaki taraf havasına büründürüp Yıldırım’a avantaj ve sempati kazandırmaya mı!..

AK Parti kampanyasının, bugüne kadarki en başarılı ve zekice hamlesiydi. Az çok çalışacak, işe yarayacaktı bana sorarsanız. Fakat bu ikili oyunu acemice belli ederek Dündar’ın, üstünden yapılan hesabı görmesini de yine kendileri sağladı, başkası değil. Ne yapsa yaranamayacaktı. Dündar da egosuna yenilmedi, adını korumak ve seçim manipülasyonlarına alet olmamak için rasyonel bir kararla çekildi…’

‘AĞZIMLA KUŞ TUTSAM YARANAMAYACAKTIM’

Anlayacağınız ağzımla kuş tutsam, iki tarafa da yaranamayacak, çift yönlü saldırının hedefi olacaktım. Yayın gecesi ağzımdan çıkan her sözcük çarpıtılacak ve hazırlanan senaryoya uygun algı yaratılacaktı. Reddetme kararıma gösterilen tepki bir ölçüde beni sevenlerin samimi duygularını yansıtmakla birlikte, büyük oranda bu senaryonun bozulmasından kaynaklanıyor.

Öneri resmi hale dönüşmeden feragat ederek dikkatleri ülkenin en can alıcı sorunu haline gelen kutuplaşmaya ve normalleşmenin hava gibi, su gibi elzem olduğuna çekmenin, belki de Türkiye’ye, oturumu yönetmekten daha büyük bir hizmet olacağını düşünüyorum.

‘İDDİALAR YALAN’

Altını çize çize belirtiyorum: Baskı yapılması ya da yayının banttan istenmesi nedeniyle reddettiğimle ilgili iddialar, birer büyük yalandan ibaret. Güya önce kabul edip, sonra caymışım. Bu da yalan… Daha resmi teklif yapılmadan moderatörlük hakkımdan feragat etmemin tek nedenini tüm içtenliğimle açıkladım. Sorunlarla dolu demokrasimizi, hatta birlikte yaşamamızı bile tehdit eden kutuplaşmanın ulaştığı korkunç boyut.”

kronos

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder