12 Haziran 2019 Çarşamba

Ekonomik koşullar 2001’den daha ağır | Harun Odabaşı

Ekonomide geleceğe dair tahminde bulunmak hava tahmini yapmaktan daha zordur. Gelecek öngörülerinde ekonomistler çok ama çok yanılır. 2008 küresel ekonomik krizi kaç ekonomist tahmin edebildi? Her gün önümüze yüzlerce veri akışı gelse bile bilginin yoruma dönüşmesi bambaşka bir proses. Ekonomide diğer sosyal bilimler gibi sonuçları önceden kestirilmesi çok zor bir bilim dalı. Zaten sonuçlar önceden kestirilebilseydi Nokia gibi bir döneme damgasını vuran markalar tarihe karışmazdı. 1999 İstanbul depreminden sonra tv ekranları jeolog enflasyonu yaşamıştı. Pek çoğu birbirinden farklı şeyler söylüyordu. Şimdi de ekonomi ile alakalı çok farklı değerlendirmeler duyuyoruz. Kimileri krizin zaten geldiğini söylerken kimileri de asıl krizin daha başlamadığını söyleyebiliyor. İki görüşün de kısa yoldan reddedilemeyecek argümanları var.

1929 büyük buhranı olarak tarihe geçen global ekonomik krizin derinleşmesinin acemilikten kaynakladığı çok yaygın bir kanaattir. O zaman finans piyasalarını kontrol altında tutacak enstrümanlar geliştirilmemişti. Tecrübe eksikliği vardı. FED (Amerikan Merkez Bankası) müdahalede çok yavaş davrandı. Nitekim Avrupa ve Amerika 2008’deki büyük krizde çok net kararlar alarak krizi kısa sürede kontrol altına almayı ve ekonomilerini rahatlatmayı başardılar. Bunu niye hatırlattım.

Türkiye’de ekonomi yönetimi 1994 ve 2001 krizlerinde çok ciddi hatalar yaptı. Batmaması gereken bankalar tarihe karıştı, bazıları çok haksız kazançlar elde etti vb.

Şimdide bir açıdan 2001’den daha ağır ekonomik koşullar var. Ancak gönül rahatlığı ile göğsümüzü gere gere ekonomik kriz var diyemiyoruz! Bana göre bunun en önemli sebebi AKP’nin kriz algısını çok iyi yönetmesi.
Tam maaşların nasıl geç verildiği konuşulurken emeklilere bayram ikramiyesi bombasını patlatabiliyor. Erdoğan her şey normalmiş gibi konuşabiliyor. 100 gün icraatlar, yeniden yapılanma paketi, ivme paketi derken gündemi tutmayı başarıyorlar. Enflasyon bile kontrolden çıkmışken küçücük bir azalmayı normalleşme gerçekleşiyor üst başlığı ile verebiliyorlar. İntiharlar yaşanıyor ancak yazar kasa fırlatma kadar ses getirmiyor.

Sadece bu mu? Değil tabi ki. Her iki tarafta da fanatikleşen seçmen, beka meselesi, medyadaki tek seslilik krizin sosyal etkilerini zayıflatıyor.
AKP’nin krizi yönetebiliyor olması kendisi ve Türkiye için bir kazanç mı? Elbette değil. Eğer bir çözüm iradesi ortaya koymuş olsaydı, yaşadığımız sürece geçici nazarı ile bakar tahammül gösterirdik. Ama AKP krizi etkilerini derinleştirerek öteliyor. Maliyetleri artırıyor. Swap işlemleri ile üç gün, kamu bankalarına döviz sattırarak bir ay, kaynağı belirsiz sermaye ile iki ay, işsizlik fonunu sermaye yaparak üç ay, Merkez Bankası’nın ihtiyati akçelerini kullanarak 6 ay idare ettin diyelim. Pek sonra ne olacak?

Ortam keyifsiz olunca Merkez Bankası’nın neden faizleri indiremediği ile ilgili değerlendirme yapmak içimden gelmedi.



HARUN ODABAŞI
Yazının Kaynağı: HARUN ODABAŞI – kronos news https://kronos23.news/tr/ekonomik-kosullar-2001den-daha-agir/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder