Nesrin Gençosman tutukluluğunun 41. gününde açık ihmallerle hayatını kaybetti. Bugün ölümünün birinci yıldönümü. Hikayesi ve ailesinin yaptığı açıklama devrin özeti.
CEVHERİ GÜVEN
BOLD/ÖZEL – Nesrin Gençosman, Türkiye Cezaevlerinde siyasi nedenlerle tutuklu binlerce kadından birisiydi. 30 yaşındaki Kur’an öğretmeni Gençosman’ın, sağlam girdiği cezaevinden 41 gün sonra cenazesi çıktı.
11 Temmuz 2019 Nesrin Gençosman’ın birinci ölüm yıldönümü. Hamile, bebekli ve hasta tutuklulara yönelik hak ihlalleri ise Gençosman’ın dramatik ölümüne ve aradan geçen bir yıla rağmen düzelmedi.
GENÇOSMAN’IN HİKAYESİ
Ordu’da Hizmet Hareketi’ne yönelik soruşturmalar kapsamında 30 Mayıs 2018 tarihinde gözaltına alındı ve Erzurum 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nce iki gün sonra 1 Haziran’da “segbis” sistemi üzerinden yapılan yargılamayla tutuklandı.
Tutuklandıktan sonra Ordu Efirli E Tipi Cezaevi’ne gönderilen Gençosman, kalabalık koğuşlar, cezaevi şartlarının sağlıksızlığı nedeniyle bir ay sonra hastalandı. Durumunun ağırlaşması üzerine cezaevi revirinden birkaç günlük grip ilacı verildi. Haftasonu ilaçları verilmeyen Nesrin Gençosman’ın durumu ağırlaştı. Pazartesi günü açık görüş günüydü ve o günkü ziyaretçisi ablasıydı.
KONUŞMA GÜÇLÜĞÜ
Açık görüşe bitkin biçimde gelen Nesrin Gençosman, görüşün bir kısmında konuşma güçlüğü çekmeye başladı. Kardeşinin hayati tehlike arzeden bir durumda olduğunun ablası tarafından Cezaevi yönetimine bildirilmesinin ardından Gençosman, bir kez daha revire gönderildi.
Ancak zatürre ciğerlerini sarmış olmasına rağmen Gençosman hastaneye sevkedilmedi. Avukatının olaydan sonra yaptığı açıklamaya göre, Gençosman iki gün sonra cezaevinde kalp krizi geçirince acil olarak Ordu Devlet Hastanesi’ne sevkedildi.
Hastanede Gençosman’a akut perikardit, akut miyokardit, pnömoni ve solunum yetmezliği teşhisi kondu ve yoğun bakıma alındı. Gençosman zatürre olmuş, ilaçları verilmemiş, hastaneye geç sevkedilmişti.
BİLİNCİ KAPANINCA TAHLİYE
Nesrin Gençosman, geri döndürülemeyecek bir noktada hastaneye sevkedilmişti. Bilinci kapanınca mahkeme tarafından apar topar tutukluluğuna son verildi. Ömrünün son birkaç gününü tekrar özgür geçirse de bilinci kapalıydı ve diyalize bağlanması da sonuç vermedi. Gençosman 11 Temmuz 2018 günü yoğun bakımda hayatını kaybetti.
TUTUKLANIŞININ 41. GÜNÜNDE HAYATINI KAYBETTİ
Sağlıklı bir insan olarak girdiği Ordu E Tipi Cezaevi’nin kötü koşulları, tedaviye erişim hakkının engellenmesi nedeniyle tutuklanışının 41. gününde evine tabutu döndü.
AİLEDEN BASKI RUHUNU ÖZETLEYEN AÇIKLAMA
Nesrin Gençosman’ın ölümüne neden olan ihmaller ve hak ihlalleri zincirine az sayıda gazeteci, insan hakları savunucuları ve HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu dikkat çekti.
Gençosman’ın ölümüne neden olan baskı ortamı, ölümünden sonra ailesinin tavrında da kendisini gösterdi.
Aile adına Avukatının yaptığı açıklamada, kızlarının hayatına malolan bir gruba yönelik “terör” suçlaması aynı ifadeyle yenilenirken, Gergerlioğlu’nun HDP’li olmasına yönelik de rahatsızlık dile getirildi.
Avukat Burak Nuhoğlu’nun ailesi adına yayınladığı açılamada:
“Gençosman ailesi devlet aleyhtarı değildir
Müvekkilimin vefat ettiği günden bu güne kadar, erişim engelli bazı internet siteleri de dahil olmak üzere facebook, twitter, ekşi sözlük ve benzeri sosyal medya hesaplarından fotoğrafları kullanılarak belli bir örgüte (fetö-pdy) aidiyetini gösterir şekilde Devletimizi suçlayan, katili gibi gösteren açıklama ve paylaşımlar yapıldığını üzülerek görmüş bulunmaktayız. NESRİN GENÇOSMAN’ın vefatı ile kahrolan, Devlet ve Millet sevdalısı ailesini Nesrin’in ölümü kadar üzen bu haber, yorum ve paylaşımların GENÇOSMAN AİLESİNİN bilgisi ve rızası dışında ortaya çıkmış olduğunu, Nesrin’in bir örgüte mensubiyeti ve aidiyeti manasını akıllarda uyandıran ve Devletimiz aleyhtarı söylemler içeren bu haber, yorum ve paylaşımların, müteveffanın ailesi tarafından benimsenmediğinin bilinmesini, artık bu yönde bir paylaşımda bulunulmamasını, bu güne kadar bu minvalde yapılan bütün paylaşım, yorum ve haberlerin bunları meydana getirip yayanlarca silinmesini talep ediyor, aksi halde ilgililer hakkında adlî yollara başvurulacağının bilinmesini istiyoruz.
Nesrin’in ölümündeki ihmalleri araştırmak adına hazırladığı gensoruyu Türkiye Büyük Millet Meclisine taşımış olan HDP Milletvekili Sayın Ömer Faruk Gergerlioğlu’na insan hayatına göstermiş olduğu bu hassasiyeti nedeni ile teşekkür ediyoruz. Ne var ki Sayın Milletvekilinin mensubu olduğu partisinden dolayı Gençosman Ailesi üzerinde oluşan birtakım gerçek dışı algı ve baskılar nedeni ile Nesrin Gençosman ve Ailesinin Halkların Demokratik Partisi (HDP) ile ilgilerinin olmadığını, bu parti ile ortak bir siyasî ve dünya görüşü de paylaşmadıklarını da açıklamak zarureti doğmuştur.”
SORUŞTURMADA HİÇBİR GELİŞME YOK
Aile avukatı açıklamasını, Gençosman’ın ölümüne ilişkin sorumluların bulunacağına ilişkin inançla bitiriyordu: “Devletimizin bu şikâyet üzerinde hassasiyet ile durup ihmali, kusuru, suçu olanları bir an evvel tesbit ederek ilgililer hakkında hızla gerekli idarî kararları alıp, iddiaların Nesrin’in kaldığı kaldığı koğuştaki arkadaşlarının da ifadelerine başvurularak kapsamlı şekilde soruşturulacağına, suçlu veya suçluların sonunda hak ettikleri cezaya çarptırılacağına olan inaçla yukarıda izah ettiğimiz hassasiyet ve uyarılarımızı kamuoyunun dikkatine saygı ile arz ederiz.”
Ancak öyle olmadı. Nesrin Gençosman’ın ölümündeki ihmallerle ilgili aradan geçen bir yılda hiç kimse hukuk önüne çıkartılmadı. Sağ girdiği cezaevinden 41 günde cesedi çıkan Nesrin Gençosman’ın ölümü soruşturulmadığı gibi aradan geçen bir yılda pek çok başka tutuklunun hayatına malolan ihmaller devam etti.
medyabold
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder