Korona salgını öncesinde Türkiye’deki ekonomik krize çözüm arayan iktidarın, 2019 Ocak ayından itibaren Merkez Bankası’ndaki 65,7 milyar doları harcadığı ortaya çıktı.
BOLD – AKP iktidarı koronavirüs salgınıyla birlikte uzun zamandır ötelediği ekonomik kriz ile karşı karşıya kaldı. Geçtiğimiz yıl Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Murat Çetinkaya, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzaladığı kararname ile görevden alınmıştı. Merkez Bankası’nın ‘kara gün’ için sakladığı ‘akçe’ hesabı bozdurularak harcanmıştı.
Merkez Bankası’nın rezervlerindeki hareketler 2019 yılından bu yana ciddi döviz kaybının yaşandığını ortaya koyarken, dolar kurunu 7 TL sınırında tutmak uğruna milyarlarca dolar satış yapıldığına dair iddialar da gündemden düşmüyor.
Ekonomi uzamlarına göre tükenmiş rezervlerin şoklara karşı Türkiye’yi savunmasız bırakacağı konusunda uyarıyor. Net uluslararası rezervde 2019 yılından bu yana 66,7 milyar dolarlık artış görülmesi gerektiğini ancak bilançonun sadece 900 milyon dolarlık artışa işaret ettiğini belirten Bankacı Kerim Rota, “Dile kolay 15 ayda (Ocak 2019- Mart 2020) 65,7 milyar dolar harcanmış” dedi.
“OTURDUĞU EVİ SATIP KİRACI ÇIKMAK GİBİ“
Sözcü gazetesinde yer alan haberde Kerim Rota, TCMB’nin “kendi malı” olan dövizi satarak, swap yoluyla gecelik veya haftalık vadede emanet gelen yani borçlanılan dövizi net rezerve ilave ettiğini söyleyerek, “Böylece net rezervdeki kayıp da telafi edilmiş oluyor. Bir nevi oturduğun evi satıp yeni ev sahibine kiracı olmaktan farkı yok” yorumunu yaptı.
Rota, TCMB rezervlerinin hızla erimesine neden olan döviz satış trafiğinin nasıl gerçekleştiğini de anlattı. Kayıp rezervin önce döviz tevdiat hesabı (DTH) sahibine geçtiğini belirten Rota, mart sonu itibarıyla DTH’da 36,4 milyar dolar artış olduğuna işaret etti.
“SWAPLA GERİ ALINIYOR”
Bankaların “açık döviz pozisyonda” kalmamak için müşterilerine verdiği aynı miktar dövizi bir yerlerden satın almak zorunda olduklarını söyleyen Rota, “Demek ki, ortada bankalara bu dövizi satan ama geri almayan, yüce gönüllü ‘yerli ve milli bir abi’ var. Biri döviz satıyorsa karşılığında TL alır. Dolayısıyla bu noktada da TCMB’nin TL fonlama miktarından bu ‘abi’nin TCMB olduğunu anlıyoruz” dedi.
TCMB’nin bu satışlar sonunda net ve brüt rezerv kaybı yaşamasının kaçınılmaz olduğunu söyleyen Rota, “Bu farkı kapatabilmek için 2019 Mart ayında yoğun ‘swap’ işlemlerine başladı. Bu işlemde bankalar ellerindeki dövizi TCMB’ye borç verir, karşılığında TL borç alır. Mart sonu itibarıyla bankalarla yapılan swap tutarı 27,2 milyar dolar. Bankalardan borçlanılan bu tutar rezervlere ekleniyor” diye konuştu.
“SWAP ÇIKARILDIĞINDA NEGATİFE GEÇİYOR “
Kerim Rota, 2019 başından 2020 mart sonuna kadar 15 aylık net uluslararası rezerv (NUR) hesabını şöyle anlattı:
“TCMB’nin ‘reeskont’ kalemi ihracatçılara TL kredi kullandırıp alınan dövizi gösteriyor. ‘BOTAŞ’ kamu enerji şirketlerine satılan tutarlar. ‘Swap’ ise TCMB’nin bankalardan aldığı emanet döviz. Hazine’nin iç ve dış piyasadan yabancı para borçlanması da NUR’a dahil. Depo uygulaması kalkınca, bankalara verilen döviz depo geri dönmesi de NUR’u etkiledi. Buna göre rezerv 15 ayda 66,7 milyar dolar artmalıydı.”
24 Nisan’la biten haftada TCMB’nin net döviz rezervinin 25,2 milyar dolara gerilediğini kaydeden Rota, “Nisan netleşmedi ama swap çıkarıldığında 10 milyar doların üzerinde negatife geçtiğini düşünüyorum” dedi.
medyaboldBilim Kurulu üyesi Profesör Kara: Aramızda 36 bin hayalet taşıyıcı var
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder