Yönetmeni Bahman Ghobadi tarafından “diktatör ve faşistlerin politikalarına kurban edilen tüm masum dünya çocuklarına” ithaf edilen “Kaplumbağalar da Uçar” tamamı amatör olan oyuncularla çekilmiş yürek yakıcı bir hikâye…
SAVAŞIN ORTASINDA ÇOCUK OLMAK
Savaşı, çocukların gözünden ve onların hayatlarına odaklanarak anlatmayı tercih eden Kaplumbağalar da Uçar filmi, Irak-Türkiye sınırındaki bir Kürt mülteci kampında geçmekte.
Filmde hikâyesine daha yakından bakabildiğimiz çocuklardan ilki Satellite yani Uydu lakaplı Soran. Gerçeklerin farkına varana dek Amerika hayranı olan ve diğer mülteci çocukların lider olarak kabul ettiği 13 yaşlarındaki bir Kürt çocuğu.
EN ÇOK ACI ÇEKEN HEP EN MASUMLAR OLUR
Sonra Agrin, Riga ve Hengov…İki kardeşin anne-babası köylerine gelen askerlerce öldürülür ve Agrin, iki kolunu da mayın toplarken kaybeden abisinin gözleri önünde tecavüze uğrar.
Filmin bir kısmına kadar kardeşi zannettiğimiz henüz 2 yaşlarındaki gözleri görmeyen Riga’nın ise, Agrin’in anne-babasının katillerinden geriye kalan çocuğu olduğunu anlarız.
Kaplumbağalar da Uçar; kendimize ve yarınımıza ne yaptığımızla ilgili bir film belki de bir ayna… Her iyi film gibi…
medyabold
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder