25 ülkede yapılan araştırmada “karanlık ağ”ı en çok bilenler Türkiye ve Endonezya çıktı. Türkiye’den araştırmaya katılanların yüzde 48’i “karanlık ağı” bildiğini söyledi.
BOLD – Kanada merkezli düşünce kuruluşu Uluslararası Yönetişim İnovasyon Merkezi (CIGI) ile IPSOS araştırma şirketinin yaptığı “İnternet Güvenliği ve Güven” anketi sonuçları açıklandı. Araştırma Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 25 ülkede 21 Aralık 2018-10 Şubat 2019 tarihleri arasında gerçekleşti. Araştırmaya her ülkeden 16-64 yaş aralığında yaklaşık bin kişi katılırken anket dört ülke hariç (Kenya, Nijerya, Pakistan ve Tunus) online gerçekleşti. Araştırmaya Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) ve Internet Society de destek verdi.
Araştırmadaki sorulardan birisi “Karanlık ağa ne kadar aşinasınız?” idi. Bu soruya “çok” ve “biraz” cevabı verenler en yüzde 48 ile en çok Türkiye ve Endonezya’da çıktı. Türkiye’den ankete katılanların yüzde 8’i “çok” yanıtını verirken yüzde 40’ı ise “biraz” dedi. Endonezya’da ise bu oran sırasıyla yüzde 3 ve yüzde 45 çıktı. Bu ülkeleri Fransa (yüzde 43), Hindistan (yüzde 39) ve ABD (yüzde 31) takip etti. Listenin en altında ise Nijerya (yüzde 8, Kenya (yüzde 11) ve Japonya (yüzde 12) yer aldı.
KARANLIK AĞLAR İÇİN TOR KULLANIMINDA TÜRKLER 5. SIRADA
Ankette katılımcılara karanlık ağlara erişmek için Tor gibi teknolojiler kullanıp kullanmadıkları da soruldu. Türkiye’den katılımcıların yüzde 16’sı Tor kullandığını kabul ederken Türkiye listenin 5. sırasında yer aldı. Zirvede yüzde 26 ile Hindistan ve yüzde 22 ile Rusya yer aldı. En altta ise Nijerya (yüzde 1)v ve Kenya (yüzde 3) bulundu. Bu soru Çin ve Mısır’da sorulmazken 23 ülkenin ortalaması yüzde 12 oldu.
Ankete göre insanların Tor ve karanlık ağ kullanmasının en büyük sebebi ise kimliklerinin gizli kalmalarını istememeleri (yüzde 39). İkinci sırada yüzde 26 ile ülkelerinde bu içeriklere erişilemediğinden Tor ile ulaşmak istemeleri.
KARANLIK İNTERNET (DARKNET) NEDİR?
Günlük hayatta kullanılan haber, eğlence, sosyal medya, alışveriş, kişi ve kurumlara ait siteler aslında internet dünyasının sadece yaklaşık yüzde 4’ünü oluşturuyor. Geriye kalan bölüm ise “karanlık internet” olarak adlandırılıyor. “Derin ağ” Google ve benzeri arama motorları tarafından sonuçlarda gösterilmeyen ve internet tarayıcıları (Chrome, Firefox) ile doğrudan erişilemeyen veri tabanları ya da sitelerin içeriklerinden oluşuyor. Arama motorlarında çıkmamasının ana sebebi ise yasa dışı veriler bulunması ve güvenlik açıkları.
“Karanlık ağ” ise genel ağa erişmek için kullanılan internet tarayıcılarının erişmesinin mümkün olmadığı sitelerin bulunduğu alanı tanımlıyor. Burada yer alan sitelere erişmek için “com, gov, net, org ve edu” gibi uzantılar yerine “.onion” uzantısını kullanıyor. Bu sitelere ancak erişim özel internet tarayıcıları (TOR) ile erişilebiliyor.
AMAÇ GİZLİ KALMAK
Tor’un ortaya çıkışı ve bugün hala yaygın olmasının nedeni öncelikli olarak insanların gizli kalmak istemeleri. Tor çalışma mantığı olarak merkezi sunucular kullanmak yerine ağı kullanan her bilgisayarı ufak bir sunucu olarak kullanıyor. Bir kullanıcı bir web servisine ulaşmak istediğinde ağı kullanan diğer bilgisayarlar üzerinden rastgele bir yolla gönderiliyor. Yol rastgele olduğundan takip etmek de imkansız hale geliyor. Böylelikle kullananlar birbirlerinin IP adreslerini göremiyor ve bilgileri gizli kalıyor.
YÜZDE 56’SI YASADIŞI İŞLERDE KULLANILIYOR
Tor’un gizlilik sağlaması haliyle yasadışı işler için kullanımına da yol açıyor. 2016 Şubat oranlarına göre aktif Tor servislerinin yüzde 56.8’i yasadışı işlerde kullanılıyor. En yüksek yasadışı servis yüzde 15.5 ile uyuşturucu olurken, yüzde 12’si dolandırıcılık ve yüzde 4.5’u da çocuk pornografisi için kullanılıyor.
Almanya’da bir çiftin 10 yaşındaki çocuklarını cinsel istismar için “karanlık ağ” üzerinden sattıkları gerekçesiyle 2018 yılında 12 yıl 6’şar ay hapis cezasına çarptırılması gözleri bir kez daha bu meseleye çevirmişti.
medyabold
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder