12 Aralık 2019 Perşembe

Gerçekten 80’lere döndük

Galatasaray, Şampiyonlar Ligi son maçında PSG’ye 5-0 mağlup olarak Avrupa defterini kapattı. Sarı-Kırmızılı takımın ortaya koyduğu futbol acı tabloyu gözler önüne serdi. Bu kadroyu kuran Fatih Terim hedefteki isim oldu.

BOLD – Şampiyonlar Ligi’nin son haftasında Galatasaray, PSG deplasmanına çıktı. UEFA Avrupa Ligi’nde yoluna devam edebilmek için kazanmak zorunda olan Galatasaray, PSG karşısında kötü bir oyun ortaya koydu ve 5-0’lık mağlubiyetle Avrupa defterini kapattı. 2 puanla son sırada yer alan Sarı-Kırmızılı takım oynadığı futbol ile eleştiri aldı. Kadroyu oluşturan Fatih Terim bu tablonun birinci sorumlusu olarak değerlendirildi. Spor yazarları maçla ilgili yorumları şöyle:

BAZI OYUNCULARLA YOLLARI AYIRMALISINIZ

Tugay Kerimoğlu: Teknik, taktik ve skor olarak bazı düşüncelerimizi paylaşabiliriz ama Galatasaray Kulübü’nün devre arasında bazı oyuncularla yolları ayırması gerekiyor. Olmuyorsa, zorlamanın bir anlamı yok. Büyük camialarda oynuyorsanız, bir kaliteniz varsa bunu sahada koşarak, isteyerek mücadele ederek göstermelisiniz. Bazı oyunculara teşekkür edip, veda etmek en doğru yol gibi gözüküyor.

MAÇLARIN 6’SINDA 1 GOL ATMIŞ, CİDDİ BİR OYUN SORUNU VAR

Metin Tekin: Oyun olarak farklı şeyler görmek isterdik. Şu an ülkemizdeki yetenek havuzu PSG seviyelerinde değil. Galatasaray takımı, oynadığı 21 maçın 11’inde gol atamamış. Bu maçların 6’sında da 1’er tane gol atmış. Ciddi bir oyun sorunu var, hakikaten buna bir çözüm bulmak zorundalar. Bunu oyunu değiştirerek mi, oyuncuyu değiştirerek mi bulursunuz? Onu bilemiyorum. Ancak bu oyun, hakikaten olmamış bir oyun. Olmadı, bu sene olmadı. Bu oyuncularla kurulmak istenen ekip, “Ben pasla kaleye giderim, tempoya ve ritme ihtiyacım yok” diye kurulmuş bence. Böyle ifade edebiliyorum ben.

TERİM’İN SON DÖNEMİ, TERİM ÖNCESİ DÖNEM GİBİ

Mehmet Demirkol: Terim’in bu son dönemi, Terim öncesi dönem gibi. Kabul edilmiş ve mahkum olunmuş bir çaresizlik. PSG’nin bu sezon oynadığı maçların büyük bölümünü seyrettim. Bu kadar rahat pozisyona girdikleri, rakibin onları hiç tehdit edemediği bir maç hatırlamıyorum. İstedikleri her an 10 kişiyle savunma yapan Galatasaray savunmasının arkasına sarktılar ve Muslera’yla karşı karşıya kaldılar. Daha fazlasına ihtiyaçları olsa alacaklardı muhtemelen. Düşük vitesle tur bindirdiler. Halbuki Terim bu mahkum oyunlara isyan ederek Terim olmuştu.

 

BRUGGE DA UÇMADI AMA BU KADAR FAR YEMEDİ

Önder Özen: Brugge, Galatasaray kadar puan topladı, daha fazla değil. Brugge de uçmadı ama oyun olarak rakiplerinden bu kadar fark yemedi Brugge. Oyun olarak bu kadar geride kalmadı, tepkisiz maçları bitirmedi. Üzücü olan bu. Brugge ekonomik olarak Galatasaray’dan çok önde değil, geridedir. Maaş bütçesi olarak da 5’te bir falandır. Bir plan, makul bir oyun planı, sahici bir sahaya yayılım, zaman zaman rakiplerin işini zorlaştırma, Real Madrid’e karşı deplasmanda yakaladı, bir şey yaptı. Üzücü nokta şu. PSG 5 tane atar, herhangi bir Avrupa takımına, favori olan takımlar dahil olmak üzere, Real Madrid’i de dahil olmak üzere, 5’lik yapabilir ama oyunu göremedik. Slavia Prag, Salzburg gibi takımların, ortaya oyun koyduğunu gördük. Bazen taktik olarak üstünlük de sağladılar.

GERÇEKTEN 80’LERE DÖNDÜK

Serdar Ali Çelikler: Galatasaray’ın PSG’yi yenmesi beklenmiyor. Ama bu kadar edilgen, bu kadar teslim olan bu kadar ezici derecede mağlubiyetler de üzerinde uzuuuun uzuun düşünülmesi gereken konular. Sadece Galatasaray da değil. Takımlarımız Avrupa arenasında patır patır dökülüyorlar. Çünkü gerçekten 80’lere döndük.

• O zaman da “Adamlarda falanca var..” derdik. Baştan teslim olurduk.

• Sakatımız-eksiğimiz var deyip sığınacak liman arardık.

• O zamanda maç yorumcusu yoktu. Ama yorumcular takımı eleştirmek, analiz etmek yerine rakibi överdi, bu maçtaki yorumcu da onu yaptı.

• O zaman da sadece ve sadece taraftarla övünülürdü şimdi de oraya geldik.

• O zaman da “Abicim filan oyuncu büyük adam” denir; rakip olduğundan da büyük görünürdü şimdi de oralara geldik yine..

• O zaman da “futbolumuzu nasıl geliştirebiliriz” diye sormak yerine ‘goy goy’ yapardık şimdi de oraya geldik.

• O zaman da gelenden geçenden 6’lar 8’ler yiyen takımın hocasına “Hocaların hocası” derdik, şimdi de “Yaparsa yine o yapar” diyoruz.

EYT’Lİ SELÇUK’TAN ŞENER’DEN MEDET UMDU

• O zaman dünyaya kapalıydık, dünyanın en güzel – mutlu ülkesi biziz sanırdık. Millet açlıktan ölüyor, pislik içinde yaşıyor sanırdık şimdi dünyaya açığız ama bakıp göremiyoruz. Futboldaki değişimlerin hiç birini okuyamıyoruz. Artık orta yapılmıyor mesela. Yerden ya da bel hizasından sert toplar kesiliyor. Bunu bile göremiyor ve uygulayamıyoruz.

• O zaman da içimizde birbirimizi yerdik şimdi de yiyoruz.

• O zaman da geride olduğumuzu kabul edemiyor ve teşhisleri yanlış koyuyorduk şimdi de..

• O zaman da elalem genç oyuncuları oynatabilirdi. Biz tekaütlere güvenirdik. Dün PSG 17 yaşında çocukla sahadayken Galatasaray, EYT’li Selçuk’tan – 2. sağ bek Şener’den medet umdu. Erencan’ı oyuna almak akla gelmedi misal..

Liste uzar gider.. Maçların ‘sahada’ kazanıldığı Avrupa arenasında 30 küsur maçta 1 galibiyet; 6 maçta atılabilmiş 1 gol ve bunların nedenleri-niçinleri sorgulanmadan da bir yere varamayız.

Şampiyonlar Ligi’nde son 16’ya kalan takımlar netleşti

medyabold

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder