11 Aralık 2019 Çarşamba

Ultra ulusalcılardan hayal ötesi komplo teorileri

Balerin Ceren Özdemir’in öldürülmesiyle ilgili önce Mine Kırıkkanat ardından Soner Yalçın’dan komplo teorileri ürettiler. Sosyal medyada böyle yandaşlık görülmedi yorumu yapıldı.

BOLD – Sözcü Gazetesi’nde farklı pencereden sürekli olarak AKP’nin tezlerini işleyen Soner Yalçın’a geçtiğimiz günlerde Yılmaz Özdil “yandaş” demiş ve bir tartışma başlatmıştı. Mine Kırıkkanat ise Cumhuriyet Gazetesi’nin yönetimine yargı hamlesiyle geçtikten sonra gazeteyi AKP’yi rahatsız etmeyeceği bir çizgiye çekti.

İkili son günlerde ilginç komplo teorileriyle gündemde. Ordu’da üniversite öğrencisi ve balerin Ceren Özdemir’in katledilmesi Yalçın ve Kırıkkanat’a göre AKP’yi yıpratmak için yapılmış bir tezgah.

YANDAŞLAR BİLE BÖYLE TEORİ GELİŞTİRMEDİ

İşin çarpıcı yanı ise yandaş medyada bile komplo teorilerinin bu noktaya ulaşmamış olması. Yalçın ve Kırıkkanat bu nedenle sosyal medyada “ultra ulusalcılıktan, ultra yandaşlığa geçtiler” eleştirileriyle karşılaştı.

Mine Kırıkkanat, sosyal medyadan “2009’da evim soyuldu, sadece bilgisayarım çalındı. Soygunu, yarı açık cezaevinden izinli çıkan bir mahkûma yaptırdılar. Soyguncuyu teşhis ettim. Mahkûm oldu. Hâlâ kaçak. Bir teorim var: Ceren’in katili de geçmişte böyle kullanıldığı için kaçaktı, yakalanmıyordu ve hâlâ kollanıyor!” paylaşımında bulundu. Kırıkkanat, cinayetin Hükümete yönelik bir komplo olduğunu savundu.

Soner Yalçın ise Sözcü gazetesindeki köşesinde “Farklı bakmak” başlığı taşıyan yazısında şu soruları sıraladı:

“Bale öğrencisi Alevi aile çocuğu Ceren, toplumsal hassasiyetleri harekete geçirmek için özel olarak mı seçildi?
Hedef Ordu kent yönetimi mi?
Suça eğilimli katil neden Ordu Açık Cezaevi’ne nakledildi?
Raporunda psikolojik vaka olduğu belirtilmesine rağmen, doğrudan açık cezaevine geçiş hakkı yokken bu karar nasıl alındı?
Cezaevinden kaçınca Ordu gibi küçük şehirde neden bir hafta yakalanmadı?
Katil Arduç’un Ceren’i öldürmesinde kimin ne menfaati olabilir ?
FETÖ yargı örgütlenmesinin kilit isimleri savcılar Zekeriya Öz ve Celal Kara’nın kaçış güzergâhının İstanbul ve Ordu ayağı isim ve adresleriyle ayrıntılı sorgulandı mı?
Öz ve Kara, Ordu’da nerelerde kaç gün saklandı?
FETÖ Ordu’da hâlâ güçlü mü?
İmar planları değiştirilerek kent siluetini bozan üç gökdelen inşaatı var. STK’lar bu gökdelenlere karşı dava açtı. Halk “istemiyoruz” diye 110 bin imza topladı.
Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen (ki FETÖ’nün seçilmemesi için neler yaptığı bilinen) Hilmi Güler encümen kararıyla gökdelenlerin yıkılması talimatını verdi. Tam yıkım beklenirken merkez medyada Hilmi Güler’in çeşitli kurumlardan aldığı maaşlar gündeme getirildi. Hedef, Güler’i istifaya zorlayarak yıkımın önüne geçmek miydi?”

DALGA KONUSU OLDU

Yalçın’ın yolsuzluklarıyla tanınan Hilmi Güler’i savunması ve övmesi ise yine sosyal medyada tepki çekti.

medyabold

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder