13 Mart 2020 Cuma

Diyanet’ten ‘Cuma’ açıklaması: Herkes kendi tespihini getirsin

Koronavirüs nedeniyle cuma namazının iptal olup olmayacağı tartışmalarına Diyanet son noktayı koydu. Cuma namazının kılınacağı açıklandı. Camideki tespihlerin yerine cemaatin kendi tespihlerini kullanmaları istendi.

BOLD – Diyanet İşleri Başkanlığı, sosyal medyada yayılan “Cuma namazı kılınmayacak” iddialarını yalanladı. Okunacak hutbede ise tedbir alınması, sonrasının ise Allah’a bırakılması anlatılacak.

CAMİLER DEZENFEKTE EDİLİYOR

Diyanet İşleri Başkanlığı, koronavirüs nedeniyle cuma namazını iptal edip etmeyeceği yönündeki kararını verdi. Diyanet, konuyu gündemine aldı ve Cuma namazına ara verilmemesi yönünde karara imza attı. Bu kapsamda Türkiye genelindeki 90 bin cami yerel yönetimler yardımıyla dezenfekte edilmeye başlandı. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın Ankara’daki Ahmet Hamdi Akseki Camii’nde okuyacağı cuma hutbesi, “Tedbir müminden takdir Allah’tandır” başlığını taşıyor.

HASTALIK BİR İMTİHAN

İşte 13 Mart 2020 tarihinde okunacak olan Cuma hutbesi şu şekilde:
“Muhterem Müslümanlar!
En hafifinden en ağırına kadar hastalık dünya imtihanlarından biridir. Tarih boyunca pek çok hastalık Allah’ın yardımı ve insanların gayretli araştırmaları ile tedavi edilmiştir. Bugün dünyanın dört bir köşesine yayılan koronavirüsün de inşallah şifası bulunacaktır. Nitekim Resûl-i Ekrem’in buyurduğu gibi “Allah, indirdiği her hastalığın muhakkak şifasını da vermiştir.” Bizlere düşen ise hastalığa yakalanmamak için tedbiri elden bırakmamaktır.

BEDEN, KIYAFET TEMİZLİĞİNE DİKKAT EDELİM

Aziz Müminler!
Bu salgından korunmak için öncelikle beden, kıyafet, yiyecek ve çevre temizliğine dikkat edelim. Bulunduğumuz ortamı sık sık havalandıralım. Öksürdüğümüz ya da hapşırdığımız zaman tek kullanımlık mendillerle veya dirseğimizin iç kısmıyla ağzımızı kapatalım. Kalabalık ortamlardan uzak durmaya gayret edelim.

KENDİ TESPİHLERİNİZİ KULLANIN

Özellikle lavabo, abdesthane, kapı kolu ve masa üstleri gibi el temasının yoğun olduğu alanları temiz tutalım. Ellerimizi her zamankinden daha fazla sabunla ve ovalayarak yıkayalım. Kirli ellerimizle ağzımıza, burnumuza ve gözümüze dokunmayalım. Camilerimizde ortak tespihleri kullanmak yerine parmaklarımızla ya da şahsi tespihimizle tesbihatımızı eda edelim. Şayet yurt dışı seyahatinden dönmüşsek, on dört gün boyunca evimizden dışarı çıkmamaya özen gösterelim. Umre ziyaretinden dönenlerin de bu hususa dikkat etmesini ve ziyaretçi kabul etmemesini sağlayalım.

MUSAFAHA YAPMAYIN VE TOKALAŞMAYIN

Bizler samimi ve sıcakkanlı bir milletiz. Dost ve arkadaşlarımızla musafaha eder, tokalaşır ve kucaklaşırız. Elbette bu davranışlar çok güzel ve değerlidir. Ancak bulaşıcı hastalıkların yaygın olduğu bu dönemde böyle uygulamalara ara vermek sorumluluğun ve tedbirin gereğidir. Bilhassa camilerimizde yaygın olan namaz sonrası musafaha uygulamasına ara verelim. Tokalaşmadan belli bir mesafeden birbirimize gönül selamı vererek hal hatır soralım.
Belli bir yaşın üzerinde olanlar koronavirüsten daha fazla etkilenmekte ve risk grubunda yer almaktadır. Dolayısıyla bu günlerde yaşlılarımız evlerinde istirahat etmeli ve kalabalık ortamlardan uzak durmalıdır.

RABBİMİZİN EMANETİ SAĞLIĞA SAHİP ÇIKALIM

Değerli Müminler!

Sağlık, Rabbimizin bize emanetidir. Mümine düşen, bu emanete sahip çıkmak, onu korumak için gayret göstermektir. Bu sayede Allah’ın yardımıyla huzura kavuşuruz. Dertlerimize deva, hastalıklarımıza şifa buluruz. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de Hz. İbrahim (a.s) Rabbimizi şöyle anlatır: “O, beni yaratan ve bana doğru yolu gösterendir. O, beni yediren ve içirendir. Hastalandığımda bana şifa veren O’dur. Beni öldürecek ve sonra diriltecek olan da yine O’dur.”

BAŞKALARININ SAĞLIĞINI TEHLİKEYE ATMAYALIM

Öyleyse yaşadığımız salgın hastalık karşısında hem kendi sağlığımızı hem de çevremizdekileri korumak için tedbirli davranalım. Aksi halde kendi sağlığımız yanında başkalarının sağlığını da tehlikeye atacağımızı, bunun da kul hakkı olacağını unutmayalım.

Elbette Rabbimizin bir takdiri vardır. Mümine düşen ise tedbir almaktır. Mümin her haliyle mutedil ve dengelidir. Meseleyi hafife almadan, abartıp paniğe kapılmadan, soğukkanlılıkla, aklımızı ve bilgimizi kullanarak bu salgınla mücadele etmek hepimizin vazifesidir.”

İşadamı Hazım Sesli cezaevinde öldürülmek istendi! Saldırganın azmettiricisi kim?

medyabold

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder