25 Mayıs 2020 Pazartesi

Christopher Nolan’ın son filmi Tenet’in yeni fragmanına yakından bakış

Christopher Nolan’ın şimdiye kadarki en gizemli filmi olarak lanse edilen ve büyük bir gizlilikle çekilen Tenet’ten yeni bir fragman yayınlandı.

BOLD– 17 Temmuz olarak duyurulan vizyon tarihinde, koronavirüs pandemisi yüzünden henüz bir değişikliğe gidilmeyen filmin fragmanı “zaman” kavramını adeta bir oyuncu gibi kullanan Nolan’ın filmografisi içinde Tenet’in yerine dair birçok soruyu gündeme taşıdı.

Robert Pattinson ve John David Washington

Memento(bellek zamanı) Inception(rüya zamanı), Interstellar (kozmik zaman), Dunkirk (psikolojik zaman) gibi yapımlarda “zaman” konusunu alabildiğine irdeleyen Christopher Nolan’ın Tenet’te “zamanda yolculuk” kavramını işleyeceği sıklıkla dile getirilmişti. Yeni fragman bu konuya bir miktar açıklık getirmişe benziyor. İncelemeye geçmeden önce fragmana bir göz atalım.

ZAMAN YOLCULUĞU YOK

Tenet’i cazip hale getiren unsurların başında bilim-kurgu konsepti geliyor. Interstellar’da Nolan’ın başarısı beklentiyi yükseltti. Tenet’in bilim kurgu konseptinin zamanda yolculuk olacağı çokça konuşulsa da gerek oyuncular gerek Nolan bu konuda sessiz kalmıştı. Fakat, fragmandan sadece birkaç gün önce Robert Pattinson zaman yolculuğu iddiasını yalanladı. İlginç bir şekilde fragmanda da “Zaman yolculuğu mu?” sorusuna cevap veren kişi Pattinson.

Filmin temel konsepti ise fragmanda “ters çevirme” (inversiyon) olarak dile getirildi. Clémence Poésy’nin karakteri Washington’a “Ateş etmiyorsun, mermiyi yakalıyorsun.”

Bu cümle Christopher Nolan’ın fimlerinde fantastik yönler bulunmasına (Prestige) atıf olarak değerlendirilebilir. Fragmanda yer alan aksiyon sahneleri Kara Şövalye’den aşina olduğumuz askeri teknoloji ve araç kullanımının daha stilize edilmiş bir hali.

TERS ÇEVİRME TEORİLERİ

Tenet’te bu “ters çevirme”nin nasıl gerçekleştirildiği ise gizemini henüz koruyor. Mimari unsurları Inception’da olduğu gibi manipüle ederek “geri akışlar”a yer verilen fragman bilimsel temele dair ipucu vermiyor. Interstellar’da teorik fizikçi Kip Thorne’un teorilerinden faydalanan Nolan’ın bu kez böyle bir yola gidip gitmediğini henüz bilmiyoruz. Interstellar’ın yazım aşamasında Nolan “karakterlerin ışık hızından daha hızlı seyahat etmesi” olasılığını değerlendirse de Thorne ona bunun teorik olarak mümkün olmadığını söyleyince bu fikirden vazgeçilmişti.

Bir diğer olasılık ise solucan delikleri… Interstellar’da kullanılan solucan deliklerinin doğal fenomenler olması pek mümkün görülmüyor. Hatırlanacağı üzere orada da gelecekteki insanların hazırladığı bir yapay geçiş olarak sunulmuştu.

İkinci fragmanda camda kurşun deliklerinin olduğu bir sahnede “Burada ne oldu?” sorusuna “Daha olmadı.” cevabının verilmesi ve tersine kavga sahnesi tüm gizemin bir kişide toplandığına işaret ediyor.

Nolan’ın filmlerinde geçmişe bakış büyük oranda “geçmişi değiştiremezsiniz” ilkesini ortaya koyar. Bu durumda, Tenet’in karakterleri, bir şeyleri değiştirmek yerine kaçırdıkları bir şeyi keşfetmek için zaman içinde geriye doğru çalışıyor olabilir.

Bu karakterlerin “zaman akışını tersine çevirmesine” neyin izin vereceği tam olarak belli değil, ancak “kuantum” kelimesinin kullanımı bizi karmaşık mekanizmaların beklediğini gösteriyor.

Tenet zengin kadrosuyla dikkat çekiyor.

ULUSLARARASI CASUSLUK DÜNYASI

Film için kullanılan ifadelerden biri de “uluslararası casusluk” idi. Nolan’ın “her şeyin göründüğü gibi olmadığı”nı göstermeyi sevdiğini artık biliyoruz. Espiyonaj onun kullandığı temalardan biri. Kenneth Branagh’ın canlandırdığı “Rus vatandaşı” karakterinin nasıl bir hikâyenin merkezinde yer aldığını hep birlikte göreceğiz. Fragmanda ifade edildiğine göre “üçüncü dünya savaşı”ndan bile kötü olan tehlikeyi herkes merak ediyor.

Inception’daki düş soygunun sebebi hatırlanacağı üzere şirket casusluğu idi. Yine Kara Şövalye Yükseliyor’da Marrion Cotillard’ın canlandırdığı karakter de içeriden casus olarak Batman’in ekibine sızmıştı. Interstellar’da Dr. Mann’in (Matt Damon) zihinsel düşüşü de ekip arkadaşlarında gizli hareket etmesine yol açmıştı. Tüm bunların Tenet’e nasıl yansıyacağı ise şimdilik meçhul.

Christopher Nolan’ın ve yapımcıların vizyon tarihini ısrarla değiştirmedikleri Tenet gösterildiğinde daha fazlasını görmemiz büyük bir olasılık. Çünkü Nolan’ın her zaman sakladığı bir şeyler vardır. Merakla bekliyoruz.

medyabold

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder