15 Şubat 2019 Cuma

Dozer Gibi…

Devlete ait bir okulda okul müdürü olarak görev yapmaktayken sadece sendikadan dolayı açığa alındım sonra ihraç oldum.

3 çocuğum var. Maddi sıkıntılardan dolayı açığa alınınca bir arkadaşımla ortak bir cafe açtım. Maddi sıkıntılarım devam ediyor. 1 dairem vardı, satmak için tapuya başvurdum; tapu da satamazsın dediler, haciz koydurmuşlar. İtiraz ettim, dilekçe verdim. Savcılık emniyetten araştırılsın diye tapu savcılığa yazmış ama cevap gelmedi.

Bu arada bir avukatla tanıştım. Bana adliyeye gidip durumu anlatarak satabileceğimi söyledi. Ben adliyeye gittim ama tapunun gönderdiği yazıyı bulamadılar. Ben de rasgele bir cumhuriyet savcısına direk gidip durumu anlatmak istedim. Selam verip ihraç olduğumu ve borçlarımdan dolayı evlerimi satmak istediğimi ancak tapuda sorun çıkardıklarını söyledim.

Savcı ilgilendi; tapudan gönderilen yazıyı elden getir dedi, getirdim. Tapuya yazı yazdı; satılmasında bir sakınca yoktur dedi. Aynı kağıdı fax çekti, bir örneğini bana verdi. Elden götürüp verdim. Bu şekilde evimi sattım. Eşim çalışmıyor, cafe ancak kendisini çeviriyor.

Şu an sattığım dairenin parası ile geçiniyorum. Bir kısmını da cafe açmak için sermaye olarak kullandım. Evi satınca kiraya geçtim evim kira ve işyeri dönmüyor, zarar ediyorum. Bu mağduriyetin giderilmesini talep ediyorum.

Ve benim durumumda yüzbinlerce insan var Türkiye’de. Ancak ortada hukuk yok, adalet yok, güvenlik yok, mal ve can emniyeti yok. Devlet aygıtı dozer gibi önüne geleni tahrip ediyor.



Kaynak: Mağduriyetler http://magduriyetler.com/2019/02/15/dozer-gibi/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder