30 Ağustos 2019 Cuma

Siyah Transporter rejimi!

Tayyip Erdoğan, kendine tehdit olarak gördüğü tüm kesimleri ortadan kaldırmak için 15 Temmuz’u kullandı. Hedefte, sadece Hizmet Hareketi yoktu. Başlatılan Tenkil Süreci’nde cadı avı ve işkenceler inanılmaz boyutlara ulaştı.

BOLD – Kaçırıldıktan 6 ay sonra Ankara Emniyeti’nde ortaya çıkan 4 kişi ilk kez görüntülendi. Gözaltındaki Yüksel Direnişçileri, kaçırılanları gördü ve birkaç saniyeliğine de olsa görüntülerini almayı başardı. Kısa görüntüde, Adli Tabip’ten çıkartılanların en önünde Erkan Irmak görülüyor. Ardından Yasin Ugan ve son olarak da Özgür Kaya çıkıyor. Kayda geç girildiği için Salim Zeybek görülmüyor. Acun Karadağ, 4’ünün de zayıf olduğunun dikkat çektiğini söyledi. Kaçırma, copla cinsel taciz, elektrik, günlerce dayak, tehdit ve hatta cinayet…

MUHALİFLERİN İMHASI

İnsan hakları dernekleri, Türkiye’de 15 Temmuz’dan sonra zirveye çıkan işkence sürecini, işte bu ifadelerle özetliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ”Allah’ın lütfu” olarak tanımladığı 15 Temmuz gecesi yaratılan sosyal psikoloji, AKP iktidarının uzun süredir planladığı ama bir türlü cesaret edemediği ‘muhalif imhasına’ zemin hazırladı. Öyle ki, daha darbecilerin gerçekte kim olduğu bile bilinmezken; o gece hem yurt içinde hem de yurt dışında imha operasyonun düğmesine basıldı.

90’LI YILLARA DÖNÜŞ

Hedefte, sadece Gülen cemaati mensupları yoktu… Kürt, Türk, Alevi; kısaca Erdoğan’ın kendine tehdit gördüğü kim varsa adeta idam listesine alındı. Gün geçtikçe işkencenin boyutu daha da arttı. Sadece Haziran 2019’da devlet eliyle yapılan 111 insan hakkı ihlali raporlaştırıldı. Bir dönem Avrupa’nın parlayan yıldızı olmayı planlayan Türkiye 90’lı yıllara hızla geri dönüyor.

Fakat bir farkla; 90’ların ünlü Beyaz Toroslarının vazifesini bu sefer siyah Transporter’lar görüyor. 15 Temmuz’dan sonra MİT yurt dışından Hizmet Hareketi mensubu eğitimci ve işadamı toplam 80 kişiyi kaçırıp Türkiye’ye getirdi. Yurt içinde ise 30’ya yakın kişi yine aynı suçlama ve aynı eller tarafından kaybedildi. Hem de güpegündüz, çocuklarının gözü önünde… Gökhan Türkmen, Özgür Kaya, Yasin Ugan, Erkan Irmak, Salim Zeybek ve Mustafa Yılmaz…

CADI AVININ VARDIĞI NOKTA

Eş zamanlı olarak kaçırılan bu 6 KHK’lı, cadı avının vardığı son noktayı gözler önüne serdi. Ankara’da MİT’e ait olduğu belirtilen bir işkence üssünde aylarca tutulan 6 kişinin serbest bırakılması için bir çok insan hakları derneği seferber oldu. Eşlerini arayan çaresiz kadınlara, Cumartesi Anneleri de kucak açtı. HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu ve CHP’li Sezgin Tanrıkulu’nun girişimleri ve insan hakları derneklerinin yoğun baskısının ardından, kaçırılan 6 kişiden 4’ü Ankara Emniyeti’ne teslim edildi.

Gökhan Türkmen ve Mustafa Yılmaz’dan ise henüz haber yok. 2016 başından itibaren kaybetme vakaları sistematik olarak devam ediyor. 22 vaka var. Bir kaçı sağ olarak bulundu sonra. 7 ay işkenceden sonra ankarada sokağın ortasına bırakıldılar şimdi tutuklular. MİT’e ait aynı işkence merkezinin ilk kadın kurbanı ise Ayten Öztürk oldu. Yurt dışından özel uçakla getirilen Öztürk, terör suçlamasıyla tam 6 ay boyunca kesintisiz işkenceye maruz bırakıldı.

3 METRELİK YERDE 8 GÜN

Kaybedilen KHK’lılar ve Ayten Öztürk’ün anlattıkları, kaçırılarak işkenceye alınan Zabit Kişi’nin söyledikleriyle birebir örtüşüyordu. Birbirlerini hiç görmemelerine rağmen, aynı işkence üssünü tarif ediyorlardı. MİT tarafından kaybedildikten sonra 3 metrekarelik bir bölümde 8 gün boyunca işkence gören Zabit Kişi, diğer hücrelerdeki işkence kurbanlarının seslerini duyduğunu ifade etti.

Aralarında kadın, çocuk ve yaşlılarında bulunduğu 51 kişiye gözaltı sırasında akılalmaz işkenceler edildi. . Halfeti’deki işkence mağdurlarından Uğur Yıldırım ifadesinde karakoldaki askerlerin kendisini ayakları patlayıncaya kadar dövdüğünü ve ayaklarına atılan dikişlerin devam eden işkence sırasında patladığını anlattı. Haklarında resmi şikayet olmasına rağmen işkenceciler hakkında yasal bir adım atılmadı.

DİPLOMATLARA İŞKENCE

AKP’de yeni parti tartışması devam ederken, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Dışişleri Bakanlığı döneminde görev yapan 111 diplomatın gözaltına alındığı ve Ankara Emniyeti’nde işkence gördükleri de haberlere yansıdı.

Ankara Barosu darp, çırıl çıplak soyma, copla makatı zorlama gibi farklı işkence metotlarının KHK’yla ihraç diplomatlar üzerinde kullanıldığını rapor etti.

medyabold

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder