31 Aralık 2020 Perşembe

Talip Aydın: Türkiye Demirtaş kararını zamana yayacak

Adalet Bakanlığı İnsan Hakları Dairesi eski Başkanı Talip Aydın, Türkiye’de tutuklu muhalif lider Selahattin Demirtaş ile ilgili AİHM’in kararını yorumladı. Türkiye’nin kararı yıllara yayacağını söyledi. “Erdoğan, Demirtaş’ı tahliye etmese de ciddi bir yaptırım gelmeyecek” dedi.

BOLD – Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), tutuklu Kürt siyasi lider Selahattin Demirtaş’ın ‘derhal serbest bırakılması’ yönünde 22 Aralık’ta nihai bir karar aldı. AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, AİHM kararının tamamen siyasi bir karar olduğunu söyledi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise “Demirtaş teröristtir. AİHM’in almış olduğu karar, boşlukta bir karardır. Hiçbir anlamı yoktur. Çok net ve açıktır” yorumunda bulundu.

Karar sonrası Demirtaş’ın avukatlarının Ankara’daki yerel mahkemeye yaptıkları başvuru da reddedildi.

Türkiye’nin Demirtaş’la ilgili AİHM kararını uygulamaması durumunda karşılaşacağı yaptırımlar, özellikle de Avrupa Konseyinden ihraç edileceğiyle ilgili muhalefet cephesinden açıklamalar gelse de Adalet Bakanlığı İnsan Hakları Dairesi eski Başkanı Talip Aydın farklı düşünüyor.

Talip Aydın

turkishminute.com’dan Cevheri Güven’in haberine göre Türkiye Cumhuriyeti Adalet Bakanlığı adına yıllarca AİHM dahil uluslararası kuruluşlarla ilişkileri yürüten Aydın, “Erdoğan rejimi bu kararı zamana, yıllara yayarak geçiştirecek” diyor.

Türkiye’nin AİHM tarafından verilen yüzlerce tahliye kararını uygulamadığını söyleyen Aydın şöyle konuştu:

“AİHM kararlarını uygulamaması yeni değil Türkiye için. AİHM’in tahliye kararı verdiği halde tahliye edilmeyen çok sayıda insan var. AİHM kararını uygulamamak Türkiye için ilk de değil son da değil. Demirtaş önemli bir isim olduğu için ses getirecektir ama sonunda benzer durumda olan yüzlerce kişiden biri olacak. Bu tip ihlal kararlarını Bakanlar Komitesi takip ediyor. Bakanlar Komitesi siyasi bir yapı ve temenniler ve bürokratik işlemler ve en fazla yapılan kınamalar arasında Demirtaş kararı kaybolup gidecek.”

“AVRUPA KONSEYİNDEN İHRAÇ YAPTIRIMI MÜMKÜN DEĞİL”

Demirtaş’ın AİHM kararı doğrultusunda serbest bırakılmaması durumunda Türkiye’nin Avrupa Konseyinden çıkartılması gibi yaptırımlar geleceğine ilişkin iddiaların temelsiz olduğunu söyleyen Aydın, AİHM’in kararlarını uygulamayan devletlere karşı sert yaptırımlar uygulayamadığını, Erdoğan’ın da bunu iyi bildiğini söylüyor:

“Avrupa Konseyi’nin para sorunu var. Bir dönem önce konsey genel sekreterinin bir yıl içinde ödemeleri yapmazsak iflas edeceğiz şeklinde bir açıklaması oldu. Avrupa Konseyi’nin maddi kriz içinde olduğunu herkes biliyor. Tabi ki Erdoğan da. Türkiye buna katkı sağlıyor. Demirtaş kararı uygulanmazsa, Türkiye kınanır, baskı görür ama daha ötesine geçmez. Erdoğan bunu biliyor. AİHM kararlarını Rusya da uygulamıyor. Konseyden çıkarma kağıt üstünde bir yaptırım sadece, uygulanamaz”

AİHM’in kendi içinde Türkiye ile ilgili kararlarda çelişkiye düştüğünü söyleyen Aydın, Erdoğan’ın da tam bu noktadan AİHM’e yüklendiğini ve “çelişki” vurgusunu yaptığını söylüyor:

“Erdoğan bu kararı siyasi gördüğünü ve uygulamayacağını söylüyor. 30 senedir devam eden ve Türkiye’nin uymadığı davalar var. AİHM o davalardaki kararlarına Türkiye’nin uymamasına sessiz kaldı. Şimdi Demirtaş kararını uygulamadığı takdirde sert bir tutum takındığında çelişkili bir duruma düşmüş olacak. Türkiye de zaten bu noktadan ilerliyor gördüğüm kadarıyla.”

“AİHM’İN TÜRKİYE TAVRI İLKESİZ”

AİHM’e yönelik sert eleştirilerde bulunan Talip Aydın, Türkiye’de ağır insan hakları ihlali tablosu varken AİHM Başkanı Robert Spano’nun Türkiye ziyaretini, turistik yerleri gezerek hediyeler kabul etmesini “rezalet” olarak niteliyor:

“AİHM, Türkiye konusunda ilkesiz davranıyor. Türk hukuk sistemini tamamen güvenilmez ilan etmek istemiyor, sistemi ayakta tutmak istiyor ama kendince bazı kişilere öncelik tanıyor ve onları kurtarmaya çalışıyor. Demirtaş gibi, tutuklu aktivist Osman Kavala gibi. Ama bu kendi içinde büyük çelişkilere neden oluyor. Anayasa Mahkemesinin hala AİHM tarafından iç hukuk yolu olarak görülmesi AİHM’in tutarsızlığına en iyi örnek.”

Türkiye’nin AİHM’de ciddi bir lobisi olduğunu belirten Talip Aydın, mahkemenin dosya hazırlama süreçlerinde Türkiye’nin etkin olduğunu, kararların alınma biçimi ve zamanlamasının ayarlanmasında bu lobinin etkin olduğunu söyledi:

“AİHM Avrupa Konseyine bağlı ve daha önceki Konsey Genel Sekreteri Norveçli Thorbjörn Jagland’la ile Erdoğan arasında çok ciddi anlamda maddi ilişkiler de döndüğünü biliyoruz. Jagland’la Erdoğan arasındaki çıkar ilişkisi Norveç’te gazetelere de yansıdı. Diğer taraftan AİHM başkanının birkaç ay önce Türkiye’ye gitmesi, orada hediyeler alması, inanılmaz şeylerdi. Türkiye’nin uluslararası mekanizmalar içinde ilişkisinin en iyi olduğu kurum AİHM. Türkiye’ye gerçekten hukuk alanında bir ceza vermek istese AİHM’in elinde o kadar çok dava var ki. Sadece Anayasa Mahkemesi etkin bir iç hukuk yolu değildir dese Erdoğan rejiminin bütün sistemi çökecek. Türkiye’de toplu ve yaygın tutuklamaları yapan Sulh ceza hakimlikleri var. Erdoğan tarafından 2014 yılında kuruldu. Bu hakimliklerle ilgili başvurularda AİHM hiçbir sorun görmedi. AİHM bu mahkemeleri iptal etmeyi bırakın, bu mahkemelerin emir ve talimatla tutuklama yaptıklarına ilişkin bir kaygı taşıdığını dahi paylaşmıyor.”

Talip Aydın, AİHM ile Türkiye ilişkisini Türkiye-İsrail ilişkisine benzetiyor:

“Erdoğan, İsrail’le kavga ederken iki ülke arasındaki ticaret hacminin artmasına benzer bir ilişki var Erdoğan rejimi ile AİHM arasında.”

DEMİRTAŞ 2016’DAN BERİ TUTUKLU

Selahattin Demirtaş, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Genel Başkanı iken 2016 yılındaki başarısız darbe girişiminin ardından tutuklandı. Demirtaş, çeşitli toplantılarda yaptığı konuşmalar gerekçesiyle dört yılı aşkın süredir cezaevinde. Kürt bir siyasetçi olan Demirtaş, ayrılıkçı Kürt terör örgütü olarak adlandırılan PKK’ya destekle suçlanıyor. Demirtaş, Kürt siyasi hareketinden bir parti olan HDP’yi Haziran 2015 seçimlerinde yüzde 13 oy oranına çıkartarak Erdoğan’ın tek başına iktidarı kaybetmesine neden olmuştu. Demirtaş, tutuklanmadan önce Erdoğan karşısında en etkili siyaset üreten lider olarak niteleniyordu ve ilk kez Türklerin de bir Kürt partisine oy verebilmesini sağlamıştı.

medyabold

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder