Bazıları doğuştan şanslıdır. İyi bir ailede iyi şartlarda dünyaya gelirler. Ama sadece bazıları… Bir de yaşamın en baştan itibaren zorluklarla sınadığı insanlar vardır.
Michael Oher de bu çocuklardan biriydi. Babasını hiç tanımadı, annesi ise madde bağımlısıydı. Şehrin suçla dolu yoksul mahallelerinden birinde yaşıyordu. Yaşamının nasıl süreceği ya da sona ereceği çoktan belliydi.
Sandra Bullock The Bind Side’daki rolüyle En İyi Kadın Oyuncu Oscar’ını aldı.
BAZI MELEKLER KANATSIZDIR
Michael Oher’in çok da umut vadetmeyen hayat çizgisi Leigh Anne Tuohy ile karşılaştığında bambaşka bir renk aldı. Tuohy’nin asıl yaptığı “Michael’i görmek”ti. Herkes, üstünde eski püskü kıyafetler olan bu iri yarı siyahi çocuğun yanında geçip giderken Tuohy onu gördü. Sonrası mı… Yaşamı en iyi ihtimalle bir hapishanede geçecek olan Michael kimsenin ummadığı birine dönüştü. Gerisini filmi izlerken görün. Ama bir yandan da düşünün Michael Oher’in gerçek yaşamdan alınan öyküsünü izlerken… Acaba bir dokunuşumuzla bambaşka bir yöne evrilecek kaç talihsiz yaşamın yanından öylece geçip gittik bu güne kadar? Kaç yaşam “Kör Nokta”mızda (The Blind Side) kaldı?
medyabold
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder