5 Ağustos 2021 Perşembe

“Ben öldükten sonra adaletin ne anlamı var”

Isparta’da özel bir yurtta yöneticilik yaptığı için 9 yıl 4 ay hapis cezası verilen kanser hastası Ayşe Özdoğan, yetkililere tekrar seslenerek “Ben öldükten sonra adaletin ne anlamı var” diye sordu.

BOLD – Gülen Hareketi soruşturmaları kapsamında tutuksuz yargılanan Ayşe Özdoğan’a verilen 9 yıl 4 aylık hapis cezası Yargıtay tarafından haziran ayında onaylandı. İki yıldır maksiller sinüs kanseri tedavisi gören Özdoğan, cezaevi koşullarında ‘yaşam hakkı’ tehlikeye gireceği için infaz ertelemesi talep etti. İki aydır Antalya’da hastane kapılarında adalet arayan Özdoğan, dün kontrol için tekrar hastaneye gitti.

Muayene sonrasında çektiği video mesajı Twitter hesabından yayınlayan Özdoğan “Ben artık hayata tutunmak için geç kalmak istemiyorum. İnsan var olduğu için adalet kavramı vardır” dedi.

Doktorun kendisine “Neden geç kaldın?” diye sorduğunu kaydeden Özdoğan, “İki yıl önce cezaevinden çıktığımda da yine niye geç kaldın demişti. Ben artık hayata tutunmak için geç kalmak istemiyorum. Ben öldükten sonra bana verilen cezanın ne önemi var? İnsan var olduğu için adalet kavramı vardır, ben öldükten sonra bir anlamı yok. Bu yüzden ağır hasta tutuklu ve hükümlülerin sesini duyun. Lütfen geç olmadan ellerinden tutun” ifadelerini kullandı.

EŞİ DE TUTUKLU

Ayşe Özdoğan, özel bir yurtta idarecilik yaptığı için eşiyle birlikte 8 Nisan 2019’da Antalya’da gözaltına alındı. Kalbi delik dünyaya gelen 7 yaşındaki oğlu Burak Hamza’nın durumu göz önünde bulundurularak o dönemde adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Edebiyat öğretmeni eşi İlker Özdoğan ise tutuklanıp Antalya Döşemealtı Cezaevine gönderildi.

Eşinin tutuklanmasıyla hayatı alt üst olan Ayşe Özdoğan, bir yandan oğlunun sağlığıyla ilgileniyor, diğer yandan eşine koşturmaya çalışıyordu ki kanser olduğunu öğrendi. Özdoğan’a 7 Kasım 2019’da tıpta çok nadir görülen maksiller sinus kanseri teşhisi konuldu ve hemen üst çenesinden ameliyat edildi.

AMELİYATLI OLDUĞU İÇİN MAHKEMEDE BAYILDI

Tutuksuz yargılanan ve ilk mahkemesi 31 Temmuz 2019’da görülen Özdoğan’ın, ikinci mahkemesi 4 Aralık 2019’daydı. Yani ameliyattan tam iki hafta sonra… Çenesindeki dikişler nedeniyle konuşamayan, ameliyatta çok kan kaybettiği için ayakta duramayan Özdoğan o haliyle mahkemeye gitmek zorunda kaldı. Çünkü savcı, gelmezse tutuklanacağını söylemişti.

Özdoğan mahkemeye gitti, yaşadığı stres nedeniyle mahkeme sırasında bayıldı. Hemen önünde duran eşi İlker Özdoğan yanına gitmek isteyince izin verilmedi, salondan çıkarıldı. Özdoğan’a ilk müdahale yapıldıktan sonra hiçbir şey olmamış gibi duruşmaya devam edildi.

Mahkeme heyetine kanser tüm raporlarını, pet sonuçlarını, MR’ları sunmasına rağmen 12 Aralık 2019’daki karar mahkemesinde savcı en üst seviyeden ceza verilmesini istedi. Eşi 13,5, kendisi 9,5 yıl hapis cezasına çarptırılıp tutuklanan Özdoğan Antalya L Tipi Cezaevine gönderildi.

GARDİYANLAR “YOĞUN BAKIMDAN HASTA MI KAÇIRDINIZ?” DİYE TEPKİ GÖSTERDİ

Mahkemedeki herkesin tutuklanmasına şok olduğu Özdoğan cezaevinde de birçok hak ihlaline maruz kaldı. Mahkeme süreçlerini ve hapiste yaşadıklarını Bold Medya’ya anlatan Özdoğan’ı gardiyanların bile şaşkınlıkla karşıladı. “Yoğun bakımdan hasta mı kaçırdınız?” diye tepki gösterdiler.

Ağzında maskesi, yüzü gözü şiş bir şekilde hapse konulan Özdoğan çıplak aramadan geçirildi. Cezaevi kimliği için fotoğraf çekilirken tekrar yere yığıldı. Parmak izi için elini kağıda bastıramayacak kadar güçsüzdü, başkaları kolundan tutup bu işlemi yapmasına yardımcı oldu.

Kendi ihtiyaçlarını tek başına karşılayamayacak haldeydi. 35 kişinin kaldığı 15 kişilik koğuşta hijyenik olmayan, kalabalık bir ortamda yaşamaya mecbur bırakıldı. Hapisteki ilk gecesinde kaloriferlerin yanmadığı cezaevinde, aralık ayının soğuğunda yerde uyudu.

Beslenmesi ise daha zordu. Haşlanmış yumurta için bir hafta önceden sipariş veriliyordu. Gün gün yiyeceği her yumurta 7 gün öncede haşlanıyordu. Sıcak su haftanın üç günü veriliyordu. Kişi başına 6 dakika düşüyordu. Tek başına banyo yapması imkansız olan Özdoğan’ın 6 dakikada kişisel bakımını yapması gerekiyordu.

GEÇ KALINDIĞI İÇİN VÜCUDUNDA KAYIPLAR YAŞADI

Hastaneye jandarma ordusuyla, tabut diye tabir edilen cezaevi aracında götürüldü. Tekerlekli sandalye olmadığı zamanlarda yürümek zorunda kaldı. HDP Kocaeli Milletvekili ve insan hakları savunucusu olan Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun çabaları başta olmak üzere sosyal medya baskısı nedeniyle haftada üç gün imza şartıyla tahliye edilen Özdoğan’ın ikinci ameliyatı geciktiği için vücudunda birçok kayıp yaşadı.

Hapisten çıktıktan iki gün sonra Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ndeki randevusuna giden Özdoğan’a doktor “Niye bu kadar ara verdiniz, geç kalmışsınız” dedi. Hemen ameliyat edildi. Geç kalındığı için sol üst dişi, sol damağı, elmacık kemiği, lenf bezleri alındı. Son çenesinin altı boş kaldı. Bacağından 20 cm kemik alınıp yüzüne konuldu. Bu ameliyatlar tüm vücudunu etkiledi. İşitme, görme ve konuşma kaybı meydana geldi. Yürüme sıkıntısı var. Gözyaşı kanalları alındığı için gözyaşı hiç durmuyor, sürekli akıyor. Gözünün altına platin konulduğu için o bölgede dışarıdan da görülen iltihap oluşuyor.

TÜMÖR İKİ GÖZÜNÜN ORTASINA SIÇRADI

Tüm bu ağır ameliyatlardan sonra Ayşe Özdoğan’ın durumu şimdi daha da kritik. Tümör iki gözünün ortasına, beyin sapına çok yakın olan bölgeye sıçradı. Tekrar ameliyat olması çok riskli. Bank Asya’da 300 TL para, dernek üyeliği, 4 tanık ifadesi, mesajlaşma programı Bylock ve kapatılan kız yurdunda SSK kaydının olması nedeniyle 9 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılan Özdoğan’ın cezası Yargıtay tarafından 14 Haziran’da onaylandı.

Bu haliyle hapse girmek istemeyen Ayşe Özdoğan ceza infaz talebinde bulundu. Savcı adli tıptan yeniden rapor alınmasını istedi. İki gün tekrar test ve muayeneden geçen Ayşe Özdoğan’ın savcının kararını bekliyor. Her gün diken üstünde yaşadığını belirten Özdoğan, “Ben öldükten sonra adaletin ne anlamı var” diyor.

Kanser hastası Ayşe Özdoğan: Çok çaresizim, sesime ses olun!

Kanserli Ayşe Özdoğan hastane kapılarında adalet arıyor!

Kanser hastası Ayşe Özdoğan: Çok çaresizim, sesime ses olun!

“Ben öldükten sonra adaletin ne anlamı var” yazısı ilk önce BoldMedya üzerinde ortaya çıktı.

medyabold

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder