Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ile pelikan grubu arasında yaşanan tartışma ile gün yüzüne çıkan “yargıdaki güç mücadelesinin” perde arkasında Erdoğan’ın avukatlarının oluşturduğu ‘İstanbul Grubu’nun olduğu ileri sürüldü.
BOLD – Yargıda “İstanbul Grubu” olarak bilinen ve AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’daki avukatlarının yönettiği iddia edilen grubun Erdoğan’ın da vekâletini kullandığı ve özellikle İstanbul Adliyesinde ana güç merkezi haline geldiği ifade ediliyor.
YARGI OPERASYONLARININ ARDINDA BU GRUP VAR
Hâkim ve Savcılar Kurulundaki (HSK) bazı üyelerin de destek verdiği bu grubun “yargı eliyle yapılan siyasi operasyonların perde arkasındaki beyin” olduğu belirtiliyor. Son dönemde yargıda rahatsızlık yaratan bu grupla çekişme halinde olan Hakyolcuların da desteğini alan Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün, iş adamı Fettah Tamince’nin hakkında açılan ve sonrasında kapatılan cemaat soruşturmasını yeniden açmak istemesi ile doğrudan bu gruba mesaj verdiği belirtiliyor.
DİLEK GÜNGÖR’ÜN YAZISI İLE GÜN YÜZÜNE ÇIKTI
Sabah yazarı Dilek Güngör’ün, 17 Eylül’de, “FETÖ ile mücadele edenler sürülüyor. Telefonunda ByLock çıkanlar, darbeci akrabaları olanlar unvanlı görevlere geliyor. Tehlike büyük” diye yazması, Adalet Bakanı Gül’ün ise buna “Daha düne kadar ‘FETÖ’ ile aynı maklubeye kaşık sallayanlar bugün utanmadan çıkıp ‘FETÖ’yle mücadele dersi vermeye kalkmasınlar” sözleriyle sert karşılık vermesi, bir süredir yargının perde arkasında yaşanan kavganın fitilini de ateşledi.
GURUPLAR ARASI HESAPLAŞMA
15 Temmuz’un ardından yargıda yapılan tasfiye ile boşalan yerler, yeni alımlarla hızlıca dolduruldu. Hükümet, Adalet Bakanlığı eliyle yargıyı yönetmeye özel önem verdi. Ancak bir süre sonra yargıda “yeni güç adacıkları” oluşmaya başladı. Yargıda oluşan gruplaşmalar da “iç hesaplaşmaya” döndü. Son olarak Yargıtay’a 8, Danıştay’da 3 üye atamasıyla bu hesaplaşma daha da kızıştı.
BAZI DOSYALARDA ÇIKAR İLİŞKİLERİNE GİRDİLER
Cumhuriyet’in yargı kulislerinden aldığı bilgiye göre, İstanbul Grubu olarak adlandırılan yapılanmanın, özellikle İstanbul adliyelerinde etkili olduğu ifade ediliyor. Bu grubun hâkim ve savcı atamalarında, “HSK’de kendilerine yakın üyeler yoluyla etkili” olduğu belirtilirken, grubun bazı dosyalarda “çıkar ilişkilerine girdiği” de kulislerde konuşulan en önemli iddialar arasında başı çekiyor.
GÜL’Ü ENGEL GÖRÜYORLAR
Başta Çağlayan olmak üzere İstanbul’daki adliyelerde bu gruba yakın olmayan hâkim ve savcıların unvanlı görevlerden uzaklaştırıldığı ifade ediliyor. Son dönemde güçlenen İstanbul Grubu’nun, “HSK’de istediği bazı atamaları yaptıramaması” üzerine, kendilerine “engel” olarak gördükleri Bakan Gül’ü hedef aldıklarına dikkat çekiliyor. Bu aşamadan sonra Gül’ün, “Sabah grubu yoluyla FETÖ mücadelesinde yetersiz olmakla suçlanmaya başlandığı” belirtiliyor. Bu yolla Gül’ün yıpratılarak yerine kendilerine yakın bir avukatın bakan yapılmak istendiği de konuşuluyor.
HAKYOLCULAR BAKANIN YANINDA
Bu kavganın önemli bir tarafını da Hakyolcular oluşturuyor. İstanbul Grubu’nun İstanbul’dan tasfiye ettiği Hakyolcular’ın “Bakan Gül’ün yanında yer aldığı” dile getirilirken, son yüksek yargıdaki atamalarda bu gruptan üyelerin de atanmasının, bunun bir göstergesi olduğuna işaret ediliyor. Öte yandan Bakan Gül’ün “maklube” açıklamasıyla aynı gün yaptığı Fettah Tamince hamlesinin de bu kavganın bir parçası olduğu ifade ediliyor.
medyaboldMaklube tartışması AKP’yi karıştırdı: Albayrak-Gül savaşı kızışıyor
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder