6 Ocak 2021 Çarşamba

Boğaziçi kayyumu rektör Bulu AKP’yi yerden yere vurdu!

Tayyip Erdoğan’ın emriyle Boğaziçi Üniversitesi rektörlüğüne atanan Melih Bulu, 2015’te yayımlanan akademik makalesinde AKP yönetimini yerden yere vurdu. Yolsuzluk, Gezi Parkı, demokratik yönetim ve basın özgürlüğü konularında ağır eleştirilerde bulundu.

BOLD – AKP milletvekili aday adayı Prof. Dr. Melih Bulu’nun Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör olarak atanmasına yönelik tepkiler hızla artıyor. İntihal yaptığı öne sürülen Bulu, yüksek lisans ve doktora tezlerini erişime kapattı. Kronos’un haberine göre Melih Bulu’nun 2015 yılında yayımlanan akademik makalesine AKP’nin icraatları damgasını vurdu. Erdoğan yönetimi hakkında yolsuzluk, Gezi Parkı, demokratik yönetim ve basın özgürlüğü konularında sert eleştiriler yönelten Melih Bulu, yine 2015’te AKP’den milletvekili aday adayı oldu.

Kronos’ta yer alan haberin detaylarında şu bilgiler yer aldı:

Prof. Dr. Melih Bulu Avustralya’da akademisyen olan Tan Yigitcanlar ile 2015 yılında İngilizce yayımlanan Çevre ve Planlama dergisinde “İstanbul’un Dubaileşmesi: Yeni ortaya çıkmakta olan yerel bir ekonominin bilgi odaklı kentsel gelişme yolculuğundan anlayışlar” başlıklı bir makale yayınladı.

Makalede İstanbul’un ekonomik olarak kalkınma şartları tartışılıyor. Bulu ve Yiğitcanlar makalede AKP yönetimine birçok konuda sert eleştiriler geliştirdi. İşte eleştiriler:

  • Son yolsuzluk iddiaları daha şeffaf ve demokratik yönetim ihtiyacına ihtiyacı bir kez daha ortaya koydu
  • Gezi Parkı protestoları ışığında şunu iddia ediyoruz: İfade özgürlüğü ve tam bir demokratik seviyeye ulaşmanın aynı zamanda yaşam kalitesi üzerine de olumlu etkileri olacak.
  • Gezi Parkı protestoları İstanbul’da katılımcı bir karar alma mekanizmasının ve etkili bir kriz yönetiminin olmadığını ortaya çıkardı. Vali Hüseyin Avni Mutlu ve Belediye Başkanı Kadir Topbaş’taki karizma eksikliği bu soruna yol açan faktörlerden birisi.
  • Türkiye insan hakları alanında önemli ilerlemeler kaydetti ancak demokratik haklar bakımından hala oldukça geri kalmış durumda. Siyasi iklimdeki son türbülanslar demokratik olmayan yönetim uygulamalarının bir sonucu. Türkiye, Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 154. sırada yer alıyor.
  • Neoliberalleşme şimdiye kadar oldukça başarılı olmasına rağmen Gezi Parkı protestolarının gösterdiği üzere yerel karar alma politikasının şeffaf ve demokratikleşmesi en büyük meydan okuma.
  • Belki de dünyanın en geniş köprüsü veya Avrupa’nın en büyük havaalanını inşa etmek yerine, kendine has bir gelişim modeline odaklanmak başkalarının model olabileceği bir uygulamanın önünü açabilir. Böylece, Dubaileşme yerine İstanbullaşma mümkün olabilir.
  • İstanbul’un bilgi odaklı kentsel kalkınmasını iyileştirmek için gerekli ancak eksik olan unsurlar; hoşgörü, ifade özgürlüğü ve tam demokrasi.
medyabold

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder