6 Ocak 2021 Çarşamba

Sosyal ağlara reklam yasağı yolda… Adım adım kapanmaya doğru gidiliyor

Türkiye’de temsilcilik bulundurması zorunlu tutulan sosyal medya platformlarına verilen üçüncü 30 günlük cezada sona gelindi. Sırada 3 aylık reklam yasağı var…

BOLD– Yapılan yasal değişiklikle Trükiye’de temsilci bulundurmaya zorlanan Facebook, Twitter ve TikTok gibi sosyla medya platformlarına verilen üçüncü cezanın da süresi bitiyor. Dördüncü aşamada 3 aylık reklam yasağı söz konusu olacak… Türkiye adım adım dünyanın geri kalanından soyutlanmaya gidiyor.

REKLAM YASAĞI BAŞLIYOR

Türkiye’den günlük erişimi 1 milyonu aşan yurt dışı merkezli sosyal ağ sağlayıcılarının temsilcilik açmalarını zorunlu kılan düzenleme üç ay önce yürürlüğe girdi. Türkiye’de temsilcilik açmamaları nedeniyle ilk aşamada 10 milyon lira, ikinci aşamada 30 milyon lira olmak üzere toplam 40 milyon TL para cezası uygulanan Facebook, Twitter ve TikTok gibi dünyanın önde gelen sosyal medya platformları şimdi ise reklam yasağıyla karşı karşıya kaldı. Bir sonraki aşama ise bant genişliğinin yüzde 90 daraltılması olacak ki bu da fiilen engelleme anlamına geliyor.

REKLAM OLMAZSA NEDEN TÜRKİYE’DE KALSINLAR?

Duvar’dan Serkan Alan’ın haberine göre reklam yasağının Türkiye’den reklam veren şirketlerin hiçbir reklamını göremeyecekleri anlamına geldiğini belirten Alternatif Bilişim Derneği Başkanı Faruk Çayır’a göre reklam veren şirketler bu platformlardan geri çekilmek zorunda bırakılacak.

Sosyal medya platformlarının reklamlardan para kazandığını, reklam yasağının ardından Türkiye’de varlıklarını devam ettirmeme kararı alabileceklerini belirten Çayır, konuyla ilgili olarak “Reklamlar olmayınca bu platformların Türkiye’de devam etmelerinin bir anlamı kalmayacak. Bu cezayla sosyal medya platformlarını Türkiye’den çekilmeye zorluyorlar. Reklam olmayınca para kazanamayacaklar, gelir elde edemeyecekler ve çekilecekler. Sosyal medya şirketleri reklamdan gelir elde edemeyince ya uygulamalarını paralı hale getirecekler ya da kapatacaklar. Paralı hale getirmelerinin de bir anlamı yok çünkü bir süre sonra temsilcilik açmazlarsa bant daraltmayla karşı karşıya kalacaklar ve yine kapamaya doğru süreç gidecek.” açıklamasında bulundu.

KOBİLER İÇİN ZOR GÜNLER

Faruk Çayır’ın dikkat çektiği bir diğer konu ise KOBİ ve şirketlerin durumu. İnternetten alışveriş kültürünün yaygınlaştığı bir dönemde KOBİ’leri sosyal medya yasağından nasıl etkileneceği Çayır tarafından şu sözlerle izah edildi:

“KOBİ’ler reklam veremedikleri için ekonomik olarak dar boğaz ortaya çıkacak. Kendileri bir şirket vasıtasıyla kendi internet sitelerini, e- ticaret sitelerini kuracaklardır ama bundan kimsenin haberi olmayacak. Çünkü yayamayacaklar, insanlar bunu göremeyecek. Reklam yasağının uygulandığı süreçte birçok KOBİ ya da şirket reklam veremediği için zarara uğrayacak. Bir sonraki aşama olan bant daraltmayla insanlar buraya giremediğinde şirketlerin bu platformlara reklam vermesinin bir anlamı da kalmayacak. Ağ daraltıldığında KOBİ’ler de bu platformlarda reklam vermekten vazgeçecekler. VPN ya da başka olasılıklarla bu platformlar kullanılabilir belki ama bu da belli bir kitleyi aşmayacak. İşin açıkçası KOBİ’leri daha zor günler bekliyor.”

DEZAVANTAJLI GRUPLARIN SESİ DE KIZILIYOR

Şiddete uğrayan kadınlar, doğumhane kapısında tutuklamalar, evsizlere sokağa çıkma yasağı kesilmesi gibi birçok durumda mağdurların sesi Twitter başta olmak üzere sosyal medyadan duyurulmuş ve kısmen de olsa adalet sağlanabilmişti. Sosyal medyaya bant genişliğini daraltma yoluyla getirilecek fiili yasak, dezavantajlı grupların ve mağdurların sesinin de kısılması demek.

HABER ALMA HAKKININ ENGELLENMESİ

AKP döneminde gerçekleşen/ gerçekleşmekte olan birçok yolsuzluk ve kanunsuzluk ancak sosyal medyada kendine yer bulabiliyor. Bu mecranın kısıtlanması Türkiye’yi tam da AKP’nin istediği kimseye hesap vermedikleri, yaptıkları hiçbir şeyin haber olmadığı hale getiriyor. Kuzey Kore’den sadece birkaç adım uzaktayız…

medyabold

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder