Trabzonda 1-1 sona eren maçta iki takımda mutlu olmadı. Trabzonspor fırsatlarını kolay harcadı. Galatasaray mücadeleyi bırakmadı ve mükafatı 90’da aldı. Ömer Bayram’ın tokadı dikkatlerden kaçmadı. İşte yorumlar…
BOLD – Süper Lig’in 13. haftasının en kritik maçında Trabzonspor ile Galatasaray 1-1 berabere kaldı. Sörloth ile evinde öne geçen Bordo-Mavili takım üstünlüğünü koruyamadı ve 90. dakikada Nagatomo’nun attığı golle 1-1’e razı oldu. Maç yorumlarında ise Bordo-Mavili takımın ikinci golü atabilecekleri fırsatları kolay harcadığı belirtilirken, konuk ekibin ise maçı son dakikaya kadar bırakmadığı vurgulandı. Ömer Bayram’ın attığı tokat ise yorumlarda yer aldı.
TOKADIN ŞİDDETLİSİ ŞİDDETSİZİ OLMAZ
AHMET ÇAKAR: Galatasaray’da iki dramatik adam var… Biri Mariano; şu anda değil sağ bek olmak, top toplayıcı bile olamayacak durumda. Diğeri ise Belhanda… Bir takımın 10 numarası bu kadar mı kötü olur! Bu kadar mı etkisiz oynar… Üstelik haftalardır da böyle. İkinci yarıya Trabzonspor golle başladı. Bir serbest vuruşta bu sezonun en iyi Trabzonsporlusu Sörloth kafayla golü buldu. Sonuçta; iki takım da fazla bir şey kaybetti diyemeyiz. Belki pozisyonlar açısından Trabzonspor çok daha öndeydi ama performans olarak da maçın hakkı beraberlikti. Ali Palabıyık’ı bazen anlamak mümkün değil… Hele VAR hakemlerini anlayabilmek hiç mümkün değil. İlk yarıda Ömer Bayram’ın Pereira’ya bir tokadı var. Tokadın şiddetlisi şiddetsizi olmaz. Tokat varsa vardır, yoksa elle itmedir. Ömer Bayram, Pereira’ya tokat attı. Şiddeti düşük olsa da kırmızı olmalıydı. Hakem sarıyla geçiştirdi. VAR’ın yüreği yetmedi. Tıpkı ikinci yarıda Emre Mor’a yapılan hareketteki penaltıda yürekleri yetmediği gibi.
TABİİ Kİ KİMSE MUTLU OLMAYACAK
MEHMET DEMİRKOL: İki teknik direktörün maçı algılayışı arasında ilginç farklar var. Hosseini’nin orta sahada görev alması anlaşılabilir ama görevlendirme açısından Obi’yle dönüşümlü Belhanda’nın başında beklemesi ilginçti. Belhanda için hücumdan bir, hatta iki adam kaybetmeye gerek var mı? Alan oyunuyla hamleyi Faslı’ya bırakıp kendi işini yapmak, hem de evinde oynarken daha doğru olmaz mıydı? Keza ilk yarıda sık sık Sosa’nın, Lemina’yla birebir oynama çabasının göze çarpması da… Sosa’yı serbest bırakacak bir oyun kuruyorsanız durum farklı olabilir. O tek başına işi değiştirecek dokunuşlar yapabilir. Ancak dünkü orta saha görevlendirmelerinde oyuna karakterini veren Galatasaray oldu. Şanssızlıkları, gol yapacak bir yeteneğe sahip olmayışlarıydı. Adem de kendi standardının altındaydı. Kısa Mesaj: Ali Palabıyık, Türkiye standardının çok üzerinde bir maç yönetti. Tabii ki kimse mutlu olmayacak. Ama bu gerçeği değiştirmez.
EN BÜYÜK HAYAL KIRIKLIĞI NWAKAEME’YDİ
ÖMER ÜRÜNDÜL: 2 takımın da ofansif girişimlerinde en ufak bir plan program yoktu. Bu çok kötü maçın kimliğinin değişmesi için acilen bir gole ihtiyaç vardı. Bu gol de büyük ihtimalle bu kısır döngüde duran toptan olabilirdi. Nitekim de öyle oldu. Sonunda rekor sayıda korner kazanan Galatasaray, bunları değerlendiremese de Nagatomo’nun karambolde ani vuruşu ile bu kötü dönemde çok önemli bir puan kazanmış oldu. Ömer Bayram yine her zamanki gibi çok iyi bir performans gösterdi. Fatih Terim’in hamleleri doğruydu. Seri de ciddi katkılar verdi. Trabzonspor’da başta Campi olmak üzere iki stoper mükemmele yakın oynadılar. En büyük hayal kırıklığı Nwakaeme idi. Adeta takımının el freni oldu.
2. GOLÜ BULAMADILAR FUTBOLUN GERÇEĞİ ORTAYA ÇIKTI
İSKENDER GÜNEN: Duran topta Sörloth ile kazanılan golden sonra Trabzonspor, oyunu tamamen kendi alanında kabul etti. Ekuban’ın oyuna girmesinden sonra ise ikinci golü bulma adına rakibi eksik yakaladığı pozisyonlar var. Final pası yetersizlikleri öne çıktığı için kendilerini rahatlatacak 2. golü bulamadılar ve futbolun gerçeği ortaya çıktı. Kaleye savunmanızı yakın kurduğunuzda hata yapma olanağınız doğar. Bu yüzden yenilen gol de bu şekilde gerçekleşti. Maçtan önce Trabzonspor’un kendi sahasında rakibine göre daha önde olduğu gerçeği vardı ama ortaya konulan oyunun istenilen düzeyde olmadığı da bir gerçek.
ÖLÜ GALATASARAY’A 1 PUAN HEDİYE EDİLDİ
RIDVAN DİLMEN: Galatasaray sezon başından beri belki de ilk kez gücünü yarın sabaha bırakmayacak şekilde mücadele etti. Ya 3-0 yenileyim ya da 2-1 yeneyim diye oynadı. Trabzonspor elindeki puanı verdi, Nagatomo’nun sürpriz golü Galatasaray’a puan getirdi. Trabzonspor galibiyeti kaçırdı ama Fatih Terim, ‘3 yerim, ne olacak!’ diyerek ve 1-1’i de kabul etmedi. Mücadeleye rağmen Trabzonspor 3 puan cebindeyken, 3 puanı düşürdü. Ben burada bir oyuncuya asla saygısızlık yapmam ama Galatasaray, maça bir eksikle başladı. Sürekli top kaybeden Belhanda… Fatih Terim nasıl sabretti anlayamadım. Tam geliyorsunuz top kaybediyor. Bu kadar top kaybı olmaz. Trabzonspor’da Hosseini orta sahada çok iyiyken Ekuban’ı aldı. Çıkacak oyuncu Yusuf olmalıydı. Hosseini’yi çıkardı Doğan Erdoğan’ı orta sahaya aldı. Golü attıktan sonra geriye yaslandı. Ölü Galatasaray’a 1 puan hediye edildi.
SORUN ORTADA, KALE ÖNÜNDE ZENGİNLİK YOK
GÜNTEKİN ONAY: Galatasaray taraftarlarını memnun eden şöyle bir durum var. Galatasaray, kaybetmeme kararlılığını gösterdi. Fizik olarak da son 3 maçta daha diri bir Galatasaray gördük. Galatasaray’da bu gayrete rağmen üretkenlik yine istenilen seviyede değildi. Gençlerbirliği 20 gol attıysa, Galatasaray’ın 14 golde kalması düşündürücü. Başakşehir’e, Fenerbahçe ve Beşiktaş’a da gol atamadı. Bu sorunu Fatih Terim nasıl çözecek? Sorun ortada. Gol sorunu ve pozisyona girememe sorununu aşamıyor. Kale önünde de bir zenginlik yok. Galatasaray’ın önündeki 5 maçın 4’ü içeride. Deplasmanda oynanacak maç ise Göztepe.
ÖMER BAYRAM’IN YAPTIĞINI 7 YAŞINDAKİ ÇOCUK YAPMAZ
ŞANSAL BÜYÜKA: Sinemaya gidersiniz, filmden önce yarım saat reklamlar oynar… Reklamların biri biter, bir diğeri başlar… Trabzonspor – Galatasaray maçının ilk yarım saatini de kendinizi reklamları izlemiş gibi kabul edin… Çünkü futbol bu yarım saatte sahaya uğramadı…Hatta ilk yarıda “seninle bir dakika“ diyeceğimiz 43. dakika dışında akılda kalan birşey olmadı…Sosa duran top kullanıyorsa dikkat kesileceksin…Topu öyle kesiyor ki, rakip savunma adeta çaresiz kalıyor… İşte böyle bir frikik atışında Kuzey‘in yıldızı Sörloth‘un “Altın kafa”sından gol geldi…Benim anlamadığım bu Sörloth‘un kafa vuruşları bu kadar belliyken, hatta ezberlenmişken, gol vuruşu sırasında sağında – solunda – önünde- arkasında tek bir Galatasaraylı oyuncunun olmayışı şaka gibi! Bir de Ömer Bayram… Biliyoruz, Pereira “sütten çıkmış ak kaşık“ değil, buna rağmen yaptığını 7 yaşında çocuk yapmaz… Ömer Bayram yatıp kalkıp dua etsin kartın rengi sarıda kaldı… O erken dakikada Galatasaray‘ı bir kişi eksik bıraksa, kıyamet kopar, bu yanlışın altından kalkamazdı…Kafama takıldı…
medyabold
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder