7 Şubat 2021 Pazar

Kabe’nin arkasına saklanarak baskı ve zulüm yapmak

Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Boğaziçi Üniversitesi’nde rektör olarak atanan Melih Bulu protestoları nasıl “kutsala saygı” tartışmasına dönüştü.

BOLD – Boğaziçili öğrenciler tarafından okulda açılan bir sergide Kabe’nin fotoğrafının yere konulmasıyla başlayan tartışmalar devam ediyor. Söz konusu fotoğraf ortada yerde duruyordu ve herkes Kabe’nin etrafına kendi inancını sembolize eden resimler çizmişti.

Serginin açılmasından kısa bir süre sonra İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama suçundan soruşturma başlattı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun 4 LGBT’li bireyin gözaltına alındığını duyurdu. Bunun bir provakasyon olduğunu ifade eden Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş da sert bir dille açıklama yaptı.

DİNİ SEMBOLLERİ SİYASİ ÇIKAR İÇİN ARAÇSALLAŞTIRMAK

İlahiyatçı-yazar Prof. Dr. Ayhan Tekineş, Erdoğan’ın her olayda kutsalların ardına saklanmasını Erkam Tufan Aytav’ın Youtube kanalında değerlendirdi. “Sembolleri kendi bir takım dünyevi siyasi çıkarları için araçsallaştırarak insanlar üzerinde baskı kurmak Efendimizin sünnetinde asla yoktur.” diyen Tekineş, eski Dışişleri Bakanı Egemen Bağış’ın Bakara Suresi’yle nasıl dalga geçtiğini hatırlattı ve “Kimse kalkıp ona bir şey diyemedi.” dedi.

Tekineş şöyle devam etti: “Fikirlerinizi değerler üzerinden ifade etmez, semboller üzerinden ifade ederseniz ve o sembolleri istismar ederseniz tabi ki insanların o sembollerin ifade ettiği manalara karşı hassasiyeti kaybolur. İnsanlar o sembollere düşman olur. O sembollerin ifade ettiği manaya düşman hale gelir.” dedi.

EZANLA DALGA GEÇEN MAHZURE

İlahiyatçı-yazar Prof. Dr. Ayhan Tekineş, kutsal değerlere saygısızlık yapıldığında nasıl davranılması gerektiğini tarihten iki örnekle açıkladı:

“Mekke fethedildiği zaman Efendimiz ve sahabeler namaz için hazırlık yapıyorlar. Ezan okunuyor. Kendi beldesinin fethedilmesinden rahatsız olan bazı gençler ezan okunurken alay ediyor. Ezan da Kabe gibi bizim kutsalımızdı. Bunun üzerine efendimiz onları çağırıyor, gelin, sesiniz çok güzel çıkıyor diyor, bir daha okuyun diyor. İçlerinden gür sesli olan Ebu Mahzure’ye “Sen ne kadar güzel okuyorsun, bundan sonra ezanı sen oku” diye iltifatta bulunuyor, hediyeler veriliyor. Sonra o genç 50 küsur yıl o mescidin müezzinliğini yapıyor.”

MESCİD-İ NEBEVİYE BEVLEDEN ADAM

“Bir adam Mescidi Nebevi’ye bevlediyor, yani ihtiyacını gideriyor. İnsanlar kızıyorlar, Peygamberimiz bir şey demiyor. Efendimiz insanlar herhangi bir kutsal değere saygısızlık yaptı diye onu dışlamak yerine kalbini kazanmaya çalışıyor, dini değerler nasıl sevdirilir onu düşünüyor.”

medyabold

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder