Öğrencisi Hasan İsmail H. tarafından öldürülen araştırma görevlisi Ceren Damar davası bugün Ankara’da başladı. Sanık, Emniyetteki ifadesini 4 ay sonra değiştirdi.
BOLD – Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Araştırma Görevlisi Ceren Damar’ı okuldaki odasında öldüren Hasan İsmail H, Ankara 33’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde ilk kez hâkim karşısına çıktı. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile yargılanan sanık duruşmaya takım elbise ile geldi. Kadın örgütleri müdahillik talebinde bulundu. Sanık avukatı, müdahillik taleplerinin reddedilmesini talep etti. Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Çankaya Üniversitesi’nin müdahillik talepleri kabul edildi.
CİDDİ İLİŞKİ DÜŞÜNMÜYORMUŞ
Sanık savunmasında Ceren Damar ile bir çok defa farklı kafelerde buluştuğunu cinsel birliktelik yaşadıklarını, onunla ciddi bir ilişki düşünmediğini anlattı. Kendisinin sosyal bir öğrenci olmasını Damar’ın kıskandığını, okulda herkesin kendisini tanıdığını beyan etti. “Ceren ile ilişkimize dair tanıklar var. Ceren bana tesbih aldı, ben de ona kolye aldım. Eski kız arkadaşımla fotoğraf çekindiğim için başına kötü bir olay gelmişti. Bu yüzden Ceren’le fotoğraf çektirmedim” dedi. Sanık tek hatasının ilişkisini ailesine söylememek olduğunu belirtti. Fotoğraf çekilmemesinin bir nedeni olarak da fotojenik olmadığını söyledi. Ceren Damar yüzünden bunalıma girdiğini ve psikolojik tedavi aldığını söyledi.
Sanık H, kopya çekmek için Watsapp grubu kurulduğunu, bu gruba araştırma görevlilerinin ajanlık için girdiğini Ceren’in kopya olayından haberi olduğunu, Ceren’in sürekli kendisiyle uğraştığını savundu. Damar’ın kendisiyle uğraştığına dair tanıkları olduğunu, doktora tezini tamamladıktan sonra Ceren ve eşinin boşanacağını, eşinin cinsel anlamda Ceren’i memnun edemediğini Damar’ın kendisine söylediğini anlattı. Sanık, Damar’ın kendisine “Seni mezun ettirmeyeceğim” dediğini, kasıtlı olarak kendisiyle uğraştığını söyledi.
MEZUNİYETİ UNUT
Hasan İsmail H. savunmasında şunları dile getirdi: “Sınavda kopya çekerken yanıma geldi. Sınavda kopya çekeceğimden haberi olduğunu, mezuniyeti unutmamı söyledi. Neden böyle yaptığını sorduğumda anneme nasıl FETÖ’den işlem yaptırdıysa bana da yaptıracağını söyledi. Ben sinir krizi geçirdim. Ceren’in benimle uğraştığını Berk’e söyledim. Beni tahrik etti. Berk’e ‘Onu öldüreceğim’ demedim. Eve gittim. Canımdan çok sevdiğim annemler hakkında söylediklerini unutamadım. Geçirdiğimiz zor zamanları düşününce evden babamın silahını da aldım. Plan ve tasarlama yapmadım. Maktule annemi karıştırmasaydı böyle bir olay yaşanmayacaktı. Bu olaydan sonra annem göreve döndü. Ceren’e anneme iftira edilmesi ile alakası olup olmadığını sordum o da ‘evet’ dedi. Saat 15.00 civarında gittiğimde odasında yoktu. Ceren ile tartıştık. FETÖ işi ile alakası olmadığını belirtip eşinin işi olduğunu söyledi. Eşini aradı ama açmadı. Maktule ‘eşimi de seni de harcayacağım’ dedi, cinnet geçirdim. Bıçakla yaraladım. Silâhı kafama dayadım ve odaya bir kaç kişi girdi. O esnada odaya birileri girdi ve silah ateş aldı. Kendimde değildim. Korkup kaçtım. Beni kovalarlarken havaya ateş açmadım. Annemi arayıp intihar edeceğimi söylediğimde beni vazgeçirdi. Sonra teslim oldum. Olayda kullandığım bıçağı hep yanımda taşırdım. Silâhı yanıma alma amacım da intihardı. Maktulu öldürmek istemedim. Üzgünüm. Bu arada benden önce bir kız intihar etmiş ve gizlemişler.”
İFADESİNİ REDDETTİ
Mahkeme Başkanı sanığa daha önceki ifadelerini sordu. Sanık olay anına ilişkin Emniyet ifadesinde yer alan “Ceren Damar bana hakaret ettiğinde ateş ettim ve silahla saldırdım” ifadesini reddetti. Mahkeme Başkanı “Daha önce bir ilişkiden bahsetmemişsin” dediğinde sanık “Aileme zarar verirler diye korktum” dedi.
AKLIMIZLA DALGA GEÇİLİYOR
Ceren Damar’ın babası Mustafa Damar, sanığın ifadelerini şöyle yorumladı: “Aklımızla dalga geçiliyor. Bu katil, annesi babası polis kökenli. Olay oluyor biz acımızla yanarken, bu katilin annesi babası Emniyette cirit atıyor. Bir anne düşünün oğlu cinayet işlemiş henüz daha bir saat geçmeden katilin otoparkta bulunan aracını kaçırmaya gidiyor. Arama olmadan arabayı kaçırıyor. Oysa savcının otomobili arama talebi var. Bir gün sonra aracın torpido gözünde intihar mektubu bulduğunu söylüyor.”
Damar, cinayetin hukuk fakültesinde işlendiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Annesi otomobili polis araması yapılmadan kaçırıyor. İntihar mektubunun olaydan önce yazıldığı iddia ediliyor. Ve mektupta, ‘bilerek, isteyerek öldürmedim’ diyor. Katil Emniyette neler olduğunda haklı olabilir ama mektubun polis gözetiminde yazdığı kesindir. Polislerin yardım yataklık ettiği gibi bir düşüncem var.”
KALLEŞÇE BIÇAKLANDI
Duruşma öncesinde Ankara Adliyesinde bir araya gelen kadın örgütleri, basına açıklama yaptı. Açıklamada konuşan Ceren Damar’ın babası Mustafa Damar, kızının bir cani tarafından iki el silahla vurulduğunu, yere yığılmasına rağmen özel imal edilmiş 28,5 santimlik bıçakla 17 kez sırtından kalleşçe bıçaklandığını söyledi.
Kadın örgütleri adına yapılan açıklamada da şöyle denildi: “Kadınlar olarak biliyoruz ki yaşamlarımızdan başka kaybedecek hiçbir şeyimiz kalmadı. Erkek şiddetine yeter diyoruz. Biz kadınların talepleri var. Artık ölmek değil yaşamak istiyoruz. İktidarın, 6284 sayılı kanuna, İstanbul Sözleşmesi’ne saldırmasını bırakmasını istiyoruz.”
KOPYA ÇEKTİĞİ BELİRLENDİ
Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde araştırma görevlisi olan Ceren Damar, 2 Ocak 2019’da gözetmen olarak görevli olduğu sınavda öğrencisi Hasan İsmail H’nin kopya çektiğini tespit etmiş ve hakkında idari işlem yapmıştı. Sınavdan çıktıktan sonra “Bugün onu öldüreceğim” diyerek arkadaşının yanından ayrılan sanık, tekrar okula giderek babasının silahıyla Şenel’e önce ateş etmiş ardından bıçaklayarak öldürmüştü. Cinayetin ardından olay yerinden kaçan sanık, aynı gün polise giderek teslim olmuş ve adli soruşturma kapsamında tutuklanmıştı. İlk ifadesinde Damar’ın kendisini kopya çekerken yakaladığı için öldürdüğünü söylemesine karşın cinayetten 4 ay sonra ifadesini değiştirmiş ve Damar ile ilişkisinin olduğunu öne sürmüştü.
medyabold“Bir tutuklama yetmedi iki kez tutukladılar! 22 kez daha tutuklasınlar, hakikat değişir mi?”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder